genç eşcinsellere tavsiyeler

genç olun; sevgili edineceğim diye kendinizden çok büyük birini bulup gözüne girmek için olgun ve oturaklı kalıba sokmayın kendinizi yani.
hata yapın.
empatinizi yüksek tutun.
satranç öğrenin. hayat satranç gibidir. şahı kurtaracağım derken kıçınıza fil kaçar haberiniz olmaz.
dil öğrenin.
üniversiteyi doğru yaşta bitirin.
yukarıda saydığım bana ait olan hataları siz yapmayın..
bu arada hata yapın derken; canınıza kastetmeyin sağlığınıza dikkat edin.
eşcinsel kimliğinizden ötürü eşcinsellikle ilgili her şeyden siz sorumlu tutulacaksınız. toplum sizin yaptıklarınızı kapalı kapılar arkasında yapsa da faturayı görünür olan size kesecektir. o nedenle kimliğinizle ve kendinizle barışın ve başkaları için yaşamaktan, doğru görünmeye çalışmaktan vazgeçin.
kibirli olma
önce kendini sev
çok ufak yaşta başlama bir şeyleri yaşamaya ( yaşanınca tükenir bilirsin sende tükenirsin )
illaki biriyle gönül ilişkin olcak sabret
insanlara çok fazla güvenme
geleceğini planla ona göre hareket et
geçmişi unut/affet değiştiremezsin anıp canını yakma
kondom kullan sınırlarını zorlama
yüzünü görmediğin insanlarla buluşup tenha yerlere gitme
vücudunuza iyi bakın şu an bana bir şey olmaz kafasında yaşıyor olabilirsiniz ama o vücut yaşlanınca da size lazım olacak.düzenli spor yapın , sağlıklı beslenin, korunun ve stresten uzak durmaya çalışın.
sevişin olum bol bol sevişin yakında sevişmeye de kota koyacaklar. vaktiniz varken günde en az 5 posta sevişin. asfadsfdaf.
ilişkilerinizde yaşadığıınız kötü anları anlatarak yeni girdiğiniz ortamlarda dikkat çekmeye çalışmayınız. ayrıca her ciddi ilişkinizi de ulu orta her ortamda anlatmayınız. yine de anlatmayı seçtiyseniz eğer size tavsiye verecek olan sizden daha tecrübeli ve iyi niyetli arkadaşlarınıza, onları kıracak boyutta ve seviyesizlikte cevaplar vermeyiniz. zira bu kişiler sizi ve sizin içinde bulunduğunuz durumu ciddiye alarak iyi niyetleriyle tavsiye vermişlerse onları dinleyiniz. onlara çemkirerek, sen ne bilirsin ki edalarıyla höykürerek bir yere varamazsınız. eğer bunu yaptıysanız insanlar sizin zaten yollu olduğunuz düşünerek bir daha muhattap dahi olmazlar ve siz kaybedersiniz. madem bu kadar ukala ve bilmişsiniz, ilişkilerinizi kendi içinizde de pekala kimseye anlatmadan da yaşayabilirsiniz.
ha çok mu anlatmak istiyorsunuz bunun için başka mecralar da mevcut gidip oralarda da siftinebilirsiniz.
ya da hiç bir şey sizi kesmiyorsa gidin başka biriyle sevişin. çivi çiviyi söker yavrucum. aşk meşk işleri zırvalıktan ibarettir. kendinizi çok kaptırmayınız.
ayy bu gençler... neyse öğrenecekler işte ne tavsiye vermek için uğraşıyonuz bunlara be. parmak kaslarınıza yazık. bak benimkine de yazık oldu adsfadsfdas.
ben genç bir eşcinsel olarak akranlarıma tek bir tavsiye vereceğim çünkü en çok dikkatimi çeken konu bu. lütfen aynı fabrikadan çıkmış gibi davranmayın. konuşma tarzlarınız bile birbirine çok benziyor, vurgular, kelime kullanımları... ve bunu yaparken içten yapmadığınız çok belli. orjinal olmak kimseye bir şey kaybettirmez.
kendim gibi olan genç akranlarıma tavsiye, tamam tavşan misali bir ortama ayak basmış bulunmaktayız onların çiftleşmesi kadar hızlı bir alemin içine girdik büyüsüne kapılmayın lütfen korunun.
üç tavsiye
1)korunun
2)kasmayin,hayat üzülmek için fazla kısa
3)bir kac kişiye açılın,en azından bir iki kişi size gerekirse destek olabilsin
tenha yerlerde koli kesmeyin kestirmeyin... sonu hazin sonla bitiyor... demedi demeyin... #ucnokta
gençken olgunlara, olgunken gençlere yönel
kitap okuyun. ingilizce film, dizi, çizgi film falan izleyin. ingilizce alt yazılı anime izleyin. bol bol hazır noodle yeyin. sık sık rol model değiştirin.

lisedeyseniz daha cesur davranmaya çalışın. önce aileniz sonra toplumun tamamı sizin köpeğinizdir. evden kaçın demiyorum tabii. ileride, siz yaşlandıkça daha az gerekli bulacağınız korku ve kaygıların gözünüzde büyümesine izin vermeyin. gey olduğunuzu, eşcinsel olduğunuzu, homoseksüel olduğunuzu çeşitli yönleriyle belli edin.
siz belli etmeseniz de zaten belli olan bir şeyi "onur/gurur" kılıflarıyla saklayıp babanızı mutlu edemezsiniz. siz neye inanırsanız inanın, bir hayatınız var. masallarla avunmayın, bu dünya sizin istediğiniz şekilde işlemez, yürümez de.
çok düşünmeyin, şair olmayın, okuduğunuz okula "ileride şu işte çalışmam lazım" diyerek gidin. alkol, sigara gibi uyuşturucularla tembelliğe kapılmayın. başkalarının sizden daha değersiz olduğunu onlara kabul ettirmeye çalışmayın. arkadaşlarınıza çok güvenmeyin. bırakın onlar havlasın. meyve suyu için.
ırkçılık, cinsiyetçilik yapmayın. sübyancı olmayın. nefrete karşı duyarsızlaşın, gülümsemekten, mutlu olmaktan utanmayın.
eşcinsel değilim ama genel anlamda şöyle bir tavsiye vereyim: kendinize denk ya da sizden çok az düşük, çok az yüksek statüye sahip biriyle olun. maddi olanaklarınız da neredeyse denk olsun. aşk tek başına yeterli değildir.
kimyasal maddelerden uzak durun ve kondomsuz asla seks yapmayın.
bu sene 40 yasini dolduracak geckin bir kardesiniz olarak, sizden farkli bir jenarasyondan geliyorum, maalesef trendlerinizi, hayata bakis acinizi anlamakta zorluk cekiyorum. muhtemelen sizler de beni anlamakta zorluk ceersiniz. size tavsiyede bulunmam gerekirse:

turkiye'yi terketmektek icin son derece saglam bir plan yapin. bakin ben liseyi 90'larin sonlarinda, universityi 2000'lerin basinda okudum. turkiye ben gencken de homofobikti, yobazdi ama kisitli da olsa size oranla daha ozgurduk. birkac basit ornek vermek gerekirse, universitede cok az negatif tepki gorerek out yasadim, yeri geldi okulun koridorlarinda erkek arkadasimi optum, sarildik, yeri geldi farkindalik yaratmak icin masalar actik. hepsini gec, huysuz virjin turkiye genelinde yayin yapan bir kanalda drag sov yapiyordu. neyse.

buna ragmen, turkiye'de gelecegimin olmadiginin bilincindeydim. yurt disina, daha medini bir ulkeye goc etmeye lise yillarinda karar verdim.

karar vermesine verdin de be salak, ne plan yaptin?

sanirim turkiye'den bir bok olmayacagi konusunda hem fikiriz. ancak ben yurt disina goc etmek istiyorum dediginiz anda elinizde yasamak istediginiz ulkenin gocmenlik karti belirmiyor.

plan yapin gencler. nereye gitmek istioyrsaniz arastirin. elinizin altinda internet vat, ben 17 yasinda tanistim kendisiyle. arastirin. gitmek istediginiz ulke beklentilerinizi karsilayacak mi, oraya uyum saglayacak misniz?

1. gitmek istediginiz ulkeyi belirleyin.
2. gitmek istediginiz ulkeye uygun, avantajli bir kariyer planlayin.
3. gitmek istediginiz ulkenin talep ettigi tum sartlari saglayabileceginizden emin olun.
4. bunlara baslamak icin universote yillari cok gec, lise siralarinda baslayin.
5. kolay degil.
6. yilmayin.

bu satirlari toronto'dan yaziyorum. hayir, hic ama hic kolay olmadi. cok badire atlattim. yaptigim planlama, tabii planlama denilebilirse cok zayifti.
20'li yaslarimin ortasinda goc edecegimi zannederken aptalca kararlar, yanlis planlama, duygusal sebepler derken buraya gelmem 30'lu yaslarimin osunun buldu. inanin yaslandikca gocmenlik kavrami zorlasan bir olgu. gelismis ulkeler beyin gocune acik, ancak genc beyinler tercih siralamasinda geckin beyinlerin onunde yer aliyor.

kolay olmayacak, ancak akillica planlarsaniz, 20'li yaslarinizin ortasinda basarirsiniz, benim dustugum hataya lutfen dusmeyin.

son olarak, lise yillarinda intihara megilliydim. cok yaklastigim, umutsuzluga dustugum anlar oldu. keske 40 yasindaki aigai, 16 yasindaki aigai'a bugun yasadigi fazlasiyla basit, ancak mutlu hayati gosterebilseydi, o depresif ergenin icine biraz umut serpseydi. kisacasi guzel bir gelecek sizi bekliyor, ancak hepsinden once, ne istediginizi bilin, istediginize ulasmak icin kendinize duzgun bir yol haritasi cizin.
bi anlık gaflete düşmeyin anacım. korunun ve dibine kadar seksi yaşayın. yaşlanınca içinizden gelmiyor. kuruyosunuz.