göz/gönül ferman dinlemiyora yaslanan, zaten eşcinsel olarak zorlukları göze almışken bilinçli/bilinçsiz kafasının dikine gitmekte beis görmeyen homoseksüeldir. zaten hoşlanmakla açılmak ya da pratiğe dökmek farklı şeylerdir. kendimize ya da çevremizdekilere ne kadar rahat açılabiliyoruz ki bir heteroseksüel yabancıya açılabilelim. ama yine de bunlar denemekten/sevmekten/sevişmek istemekten vazgeçmek için yeterli gerekçeler değil.
girly girl lerden hoşlanan bir lezbiyenin sıkça başına gelen şeydir. heteroseksüel kızların lezbiyenlik merakını gidermekten daha ileriye gitmeyen ilişkiler, bolca kalp kırığı ve sonuçta eski sevgilileri kocalarıyla yolda görmek hayli olasıdır. ama elden birşey gelmez çünkü seni çeken kadın tipi o dur.
herkesin bir tipi vardır, karşınızdakinin beynine de aşık olursunuz ama daha çok kaşından-gözünden etkilenerek o ilk çekimi yaşarsınız bence. şahsen çok da abartmadan, maskülen tiplerden hoşlanıyorum, bunu sokağa vurdunuz mu da yüzde doksan straight tiplere denk geliyor ne yazık ki. bu da benim şanssızlığım herhalde.
başka bir açıdan bakılırsa da herhalde asla elde edilemeyecek şeyi arzulama isteği olarak da düşünülebilir ama şahsen hepsi kimyayla alakalı.
mazoşizmin tavan yaptığı sanırım göze batacak derecede girintili nokta. eğer kendimi uçurumdan atmak, tansiyon hapı içmek, vücuduma formaldehit enjekte etmek istersem bunu deneyebilirim.***