israil

ticarette , arkadaşlıkta, dostlukta en kötü yahudi en iyi müslümandan iyidir .
(bkz: hayber hayber ya yehud )
2000 yıldır öldürülmüş, sürülmüş,köle edilmiş insanların örgütlenip kurduğu güzel ülke.gazzeye yaptığı her operasyonda klişeleşmiş argümanlarla saldırılır,lanetlenir.
mesela son olaylarda herkes gazzede ölenler için ağlar ama kimse olayları başlatan ve 3 israilli genci öldüren filistinlileri bırak eleştirmeyi bilmez bile.sonra tüm dünyayı israil yönetiyor.
felsefesi atara atar,gidere giderdir.karşılarında israili yok etmek isteyen düşmanları varken,insanlarını öldürüp zarar verirken bazı akılsızlar birşey yapmamısını falan istiyor.
tweet atarak hükümetin düşüceğine inananlar gibi beddua ederek yıkılacağını sanan ülke.hamas denilen örgütün canlı kalkan çağrısı varken ve bu uğurda canını seve seve veren insanlar varken neden sadece israil eleştirilir?hamas başkanı dün "biz şehit olmayı israil yaşamayı seviyor" benzeri bir açıklama yapmış.o zaman israil filistinin iyiliğini düşünmüyor mu ?
bu güne kadar yapılan israil-arap savaşlarının hiçbirini israil başlatmadı.ama hepsini israil kazandı.komik olan israil hala filistini tanımaya meyilliyken (sınırlar net olmasada) araplar hala haritadan silmek falan diyor.
artık kibirlerindenmidir nedendir bilmem araplar israili tanımadığı,topraklarına saldırmadığı sürece bu savaş böyle devam eder.
(bkz: israilli araplar)
ortadoğu'daki tek lgbti destekçisi ülke. bu destekçiliği lafın gelişi değil. sırf bu yüzden bile sempati beslenir. *

not: israil düşmanı olanlar, google, youtube ve facebook'a girmesin. filistin'in yaptığı sitelere bağlansın onun yerine.
insanların kafasını karıştıran devlettir. şimdi tüm dünyayı israil mi manipüle ediyor, vatikan mı, çok uluslu şirketler mi? illuminati mi yoksa opus dei mi?

dünyayı manpüle eden tek bir güç olmasa da israil ve yahudiler bu konuda sık sık suçlanıyorlar. peki neden kimse israilin ya da yahudilerin manupile edildiğini düşünmüyor?

pek çok insan dini ya da geleneksel nedenlerle pek çok kişiyi hatta bazen kendi aile ferdini öldürebilirken bir takım inançlı yahudilerin bir yern onlara tanrı tarafından verilmiş olduğuna ve orayı koruması gerektiğine inanmasına şaşırmaya hangimizin hakkı var inançların insanlara neler yaptırabildiğini bilirken? yaptıklarını kesinlikle onaylamıyorum ama bir o kadar da anlayabiliyorum.

dünyayı manipüle etme olayına gelince, bazı vatandaşlarımız hemşehrileri olduğu için ümraniyeden ayakkabı almaya gaziosmanpaşa'ya gidiyor. pek çok tarikat, cemaat dışarıdan alışveriş etmiyor. sahip oldukları bir kimlik yüzünden binlerce sene zulüm görmüş bu insanların da birbirine bu kadar bağlı ve kollayıcı olmasında bir sorun göremiyorum.

türkiyede sol kesim öteden beri filistini savvunurdu. şimdi din kardeşleri de savunuyor. ama aynı yaygara dünyanın pek çok yerinde tıpkısının aynısıyla yaşanırken hiç oralı olmayan insanlar bana pek de samimi gelmiyor.

kahrolsun israil deyip sudan için hiç kaygı gütmezken, filistin de filistin deyip uzakdoğuda ya da güney amerikada kitleler halinde fuhuşa zorlanan çocukları sallamazsan senin samimiyetine kim inansın?

hiçbir israilliyle konustunuz mu neden böyle yapıyorsunuz ya da siz bu yapılanları destekliyor musunuz diye?

sen yunanlıyı denize dökerken iyiydi di mi dese? neden döktün demese? kötü hissetmez misin? binlerce yıldır orada yaşayan rumları döktüm denize ama bir sor bakalım niye demez misin?

ya da siz de köyleri boşlattınız binlerce, insanları göçe zorladınız deseler, "hükümetti, derin devletti, valla ben hiç onaylamıom, ben de çok karşıyım" demez misiniz?

tüm sözlük yazarlarını rasyonyonaliteye davet ediyorum derdim ama o kadar sıkıcı değilim. kahveye davet ediyorum. gelin kahve içelim?
israil isgalci bir devlettir. basta bunu belirtmek gerekiyor. 1. dünya savasindan bile çok önce baslatilan ve inanilmaz miktarda paralarla finanse edilen yogun bir propaganda neticesinde hayat bulmus siyonist projenin hir sonucu olarak ortaya çikmistir. bu isin tarihsel arka planini tartismayi bir kenara birakip günümüze bakacak olursak, israil, dünya emperyalist sisteminin ortadoguda ki en önemli müttefikidir. bölgenin kaynaklarinin sömürülmesi, bölgede tansiyonu sürekli yüksek tutarak bölge ülkelerine silah satislarinin düzenli bir sekilde yapilmasi, israilin varligina baglidir. bu yüzden, bm'de aleyhine karar çikarmak hem güçtür, çikarilan kararlarda zaten uygulanmaz.
israil'in kurulusunda her ne kadar sol ve sosyalist unsurlar yer almissa da, zamanla bu unsurlar tasfiye edilmisler,
giderek sagci, dinci, milliyetçi, hatta irkçi kadrolar iktidara gelmistir. israilli politikacilarin zihin haritalari, bütün araplarin terörist oldugu ön kabulü üzerinden sekillenmistir. bu zihniyetin dogal sonucu olarak, filistinlileri öldürmek, topraklarina el koymak, onlari sürmek, israil devletinin güvenligi için gereklidir.

ısrail isgalci olmasinin yani sira katliamci bir devlettir. tarihsel gelisim sürecinde bir çok katliama (bkz: sabra, shatilla, cenin, han yunus, 2006 lübnan saldirisi, mavi marmara...) imza atmistir. bu katliamlar burada saymakla bitmez.

ısrail katliamci olmasinin yani sira apartheid uygulayan bir ülkedir. ısgal ettigi topraklarda yasayan filistinlilerin yasadiklari bölgeleri, tipki nazilerin warsova ghettolari'nda yaptigi gibi tecrit edip, onlari ölüme, yoksulluga ve göçe zorlamaktadir.

ısrail, bir (apartheid) regime olmasinin yaninda, hirsiz bir devlettir, dogu kudüs'te, nablus'ta, canin'de ve bati seria'nin baska bir çok yerinde filistinlilerin evlerini, tarlalarini, zeytinliklerini gasp etmekte ve hukuksuz bir sekilde yahudi yerlesimcilere açmaktadir.

ısrail'in tüm bu hukuksuz tutum ve davranislarina destek veren, siradan fasizm'in cazibesine kapilmis
genis bir halk yigini vardir israil'de. ancak bunun yaninda, yahudi ve filistin halklarinin kardesligine inanan ve israil devletinin hukuk tanimazligina direnen onurlu, insan haklarina duyarli liberal, demokrat, sol sosyalist kesimlerde mevcuttur israilde. bu gün için zayif ve israil devletinin politikalarini etkileyebilecek güçten yoksun olsalarda, ileride gerçeklesebilecek muhtemel bir barisin garantisi bu insanlardir.

katil,işgalci,terörist devlet gazze ye an itibariyle kara harekatı başlatmıştır.binlerce sivil katl edilecek.islami tarafını bırakırsak vatanlarından sökülmeye çalışılan binlerce insan var ortada.destekleyenler de en az kendisi kadar adidir.israilin bağımsızlığını ve devlet olma hakkını savunanlar iş filistine gelince'ama çok acı çektiler,hamasta roket atıyor diye savunması insanlığa sığmaz.senin evine gecenin köründe son model silahlarla dalarlarsa ne yaparsın acaba merak ediyorum.ay canııım siz cok çektiniz tarihte ben antisemitist değilim gel tutukla anamı babamı ırzıma geç derlerdi heralde.

dünya hala sessiz üçüncü intifaada kapıda.inşallah zafer direnen filistin halkının olur.tüm işgalci pislik devletler gibi sonları gelecek.
"sivilleri yanlışlıkla öldürüyoruz" diye açıklama yapan devlet adamlarına sahip lanetli devlet . sonun yakın , sana vaadedilmiş olan cehennem !
ortadoğudaki bu çalkantılı dönemde ortadoğu pazarını elinde tutan ülkedir. malum ırak ve suriyedeki durumlar yüzünden güneydoğu sınırımızdaki ticaret yolları, özelliklede en büyük 2. ihracat kapımız artık işlevsizdir. bu nedenle ortadoğu pazarına açılan tek kapı artık israilin haifa limanı olmuştur.ve yine bu nedenle batı şeria'yı ve gazze'yi yerle bir etse bile kimse sesini çıkaramaktadır. özelliklede komşu ülkeleri ve türkiye. çünkü israil bölgesindeki süper güç olarak tüm yolları ve özellikle bölge ticaretini kontolü elinde tutmayı başarmaktadır. bu sebepten ülkeler saldırılar için kınamadan öteye geçememektedir.

son yıllarda birleşmiş milletlerin işlevsiz kalmasından ve amerikanın 2008 ekonomik krizinden sonra dünya politikasında bir otorite neredeyse yok gibidir. düşünüldüğü gibi çin'de önümüzdeki yüzyılın süper gücü olarak henüz yolun çok çok çok başında. özellikle amerika dünya piyasasını beslemeyi kesmeye başladığından bu yana kimse masaya yumruğunu vuramamaktadır. malum amerikaya yar olmazsa kimseye olmamalıdır. bu gibi nedenlerde bir araya geldiğinde şu anda dünya ölçeğinde bir ototrite boşluğu olması da eklenince isral istediği gibi at koşturmakta .aynı şekilde orta doğuda ışid ve ukrayna içinde rusya'nın durumunda görülebileceği gibi. yani israil'in elde etmek istediği ne varsa devlet politikası olarak onlar için her yol mübahtır.

bunun dışında amerikanın desteğinin he zaman arkasındadır. bununda sebebi 2. dünya savaşı sonunda mechul olan yahudi ganimetlerinin çoğunu amerika'nın kendi himayesinde toplaması olarak görülmektedir. bu sayede amerikan sermayesi, büyük ekonomik buhran ve 2. dünya savaşı sonrasında muazzam artış kaydetmiştir. yahudilerin parasal zekasını arkasına alan amerika bu refahını bir nevi onlara ve dolayısıyla israile borçlu gibidir. bu yüzden yahudi lobisi amerikada çok etkililerdir. hatta kimi bakış açısına göre israil amerika'nın 51. eyaleti olarak kabul edilmektedir.

güç hırsı ile bezeli, intikam ile yanıp tutuşan bir devlet politikasına sahiptir. israil'in devlet politikası tamamen intikama yöneliktir. örneğin müslümanlar ile arasındaki sorunu tamamen çözdüğü zaman bu sefer sırada avrupa olacağına şüphe yoktur. baksanıza günümüzde almanya bile israilin kendini savunma hakkı vardır diyor. kısacası dünya politikasında duygusal ve şovenist politikalar yerine rasyonel ve akılcı adımlar ile pazarı ve dolayısıyla politikayı domine edip istediğini yapabilmektedir. yani isterseniz israil mallarını boykot edin istersenizde yürüyüşe çıkın. tepki göstermek ve bir yerden başlamak gerekir elbette. fakat çok kaba bir örnekle: çebinizden çıkan her 10 liranın 5'i tayyip'e gidiyorsa, tayyip'in cebine giden paranın da 2 si hatta 3 'ü israile gidiyor. bunuda bilmek gerekir.

kısacası israil devleti fazlasıyla muhafazakar ve aşırı gelenekçi bir yapıya sahiptir . tek amaçları tevratta onlara emredildiğini düşündükleri dünya hakimiyetidir. bu nedenlede fazlasıyla aç gözlüdürler. bu duygunun getirisi avrupada yüzyıllar boyunca barındırılmamış olmasından da gelmektedir. her ne kadar günümüzde israil devleti ve vatandaşları her işi devletlerinin bekasına göre planlasalar bile; yurtdışında ve özelliklede amerikada yaşayan museviler israil devletinin politikasından genellikle şikayetçidir. hele hele bulunduğu coğrafyadaki aşırı saldırgan politikları israil haricinde yaşayan musvilerin en çok yakındığı şeydir. her ne kadar israil tüm yahudilerin haklarını koruduğunu düşünse bile; yurtdışında yaşayan musevilerin çoğu bu durumu kabul etmemektedir. bu bakış açılarını en iyi anlayabileceğiniz 2 film vardır. 1 tanesi munich ve diğeri de out in the dark'tır.
devlet sempatizanı olmak bir yana, burada lgbt haklarından bahseden arkadaşların vurguladıkları konu, bir orta doğu ülkesinde seküler özgürlükçü ortamı sağlayabilmeleri. diğerleri ise katil, terörist, emperyalist vs konuşmuşlar, sanki diğer devletler çok masummuş gibi. zaten asıl konu da bu. "devlet" olgusunun kendisi pislik zaten. emin olun ki israil'in yaptıklarının benzerini türkiye güneydoğu'ya ve ermenilere, abd tüm ortadoğu'ya, almanya yahudilere, rusya türki orta asyalılara, fransa cezayir ve fas'a ve batı avrupa afrika ve güneydoğu asya coğrafyasına tarihin belli dönemlerinde uyguladı zaten. yani burada kahvedeki emekli amcalar gibi siyonist, katil laflarıyla gerçekten de her malını kullandığın bir ülkenin tüm halkını zan altında bırakıyorsun. hiçbir devlet masum değildir, yeter ki halklar birbiriyle düşman olmasın. hepimiz biliyoruz ki savaşın durmasını isteyen ve birlikte yaşayan israilli ve filistinli insanlar var. burada eleştirilmesi gereken devletin meşru şiddet olgusunun ta kendisi. bir siyaset bilimi öğrencisi olarak özellikle bu noktaya dikkat çekmek istedim ki bundan sonra yapılacak eleştiriler milliyet.com un cahil yorumlarının ötesine geçebilsin... saygılar.