sakal

bütün erkeklere yakıştırdığım şeydir. ayı olsun ya da olmasın
ciddi manada çıkmaya başladıklarından benimle olan sevgili kıl dostlarım seviyorum onları uzun aralıklarla kesiyorum. tam olarak siyah olmamaları ilk başlarda hoşuma gitmiyordu ama turuncu kahverengi olmalarına da alıştım artık. hem cinslerime yakıştırdığım vücut kılı.
olmamasına dayanamadığım vücudun en güzel yerindeki kıllar .
sakalım çıkmıyor. (bkz: ayılıkla uzaktan yakından alakası olmayan yazar)
hayatımda hiç jilet vurmadığımdan olsa gerek. tek avuntum askerde rahat edecek olmam. gerçi oradayken tüy bile görmek istemiyorlar(mış). öyle de böyle de yanacıklarım jiletin tadına bakacak gibi görünüyor.*
en ünlüsü çağla şıkel diye biliyorum
bakımını yapan erkeğe çok yakışıyor...
üç dört günlüğünün ayrı bir çekiciliği olan surat üzerindeki kıl topluluğu.*
arif susam'dan sonra modası bitmişti demiştik ama tekrar hortladı. tez zamanda kesile, kaymak gibi yapıla.
son dönemde artan işidci görünümlü hipster sakalı ve yükselişe geçen lumbersexual akımı üzerine kadınlara sormuşlar, sakal ne kadar etkili sizin için diye:



"i only like a guy if i can tell the last time he take a shower."

(bir erkeği anca en son ne zaman duş aldığını tahmin edebiliyorsam beğenebilirim)
bir ayıda olması gereken makyaj stili.


(bkz: top sakal )
(bkz: kirli sakal )
erkeğin maskülenliğini pekiştirir. olmazsa olmazdır. köseler bir adım geri .
erkeğin yaşını belirler.
yakışıp yakışmaması sakalın türüne göre değişir.çenesinden süngerbob çıkan erkekler de mevcuttur *
benimkileri birkaç gün kesmeyince acayip kaşıntı yapıyor, çok fena rahatsız ediyor. eskiden top sakal falan bırakırdım ama şimdi hiç gelemiyorum sakala bıyığa. ne olduysa bana...
hamburger yerken tam bir işkenceye dönüşen meret.
üç günlükken mach 5 serisiyle almanın bildiğin can yaktığı kıllar. geçen de bir tıraş olayım dedim gözümden yaş geldi la ya da benim kıllar çok sert bilemiyorum şimdi.
hertürlüsünün başımın üstünde yeri var
  • /
  • 3