the l word

2004 - 2009 yılları arasında 6 sezon boyunca lezbiyenlerin başucu dvd si olan dizi. hem oyuncu kadrosu birbirinden değişik ve taş aktiristi barındırdığından, hem sadece lezbiyenleri değil biseksüel, straight, gay ve transeksüelleri de içerdiğinden, hem de gerçekten lezbiyen ilişkileri iyi irdelediklerinden çok başarılı bulduğum dizidir. özellikle ilk sezonu çok iyiydi. en son sezonu ve finali malesef onca sene diziyi izleyenlere hakaret gibiydi ama olsun yine de bir lezbiyen klasiği olarak kalır uzun yıllar.
lezbiyenin el kitabı tadında bir dizidir. queer as folk dizisinde olduğu gibi yok mu şöyle bir dünya gitsek de yaşasak dedirtir.
queer as folk'u bitirmemin üzerine başlamayı planladığım bir showtime dizisidir. * * *
bir kızla beraber bu dizinin herhangi bir bölümünü izlerseniz, o bölüm sırasında veya sonrasında sevişeceğiniz neredeyse garantidir, o kadar tahrik edici sahneleri vardır.

ilk sezonlarını çok sevmeme rağmen, sonlara doğru beni sinir hastası etmiştir, her bölümde "lanet olsun senin gibi kadina jenny! ölsen de kurtulsak!!" diye bağırmaya başlamıştım bir noktada.

--- spoiler ---

nitekim öldü de kurtulduk.

--- spoiler ---

müzikleri muhteşemdir ve pek çok inanılmaz grubu keşfetmemi sağlamıştır. dizide alice piezsecki karakterini canlandıran leisha hailey gerçek hayatta da lezbiyendir ve uh huh her adında muhteşem bir grupta müzik yapmaktadır. sadece müzikleri için bile iyi ki izlemişim şu diziyi diyorum.
2011 de yapılan reunion videosunda da görüldüğü üzere ilk bölümün yayınlanmasının üzerinden 10 yıl geçmesine rağmen jennifer beals hala taş. konuşmalarından da anlaşılacağı üzere aslında aktristlerin karakterlerle örtüşen çok yönü var.
aynı seinfeld te olduğu gibi (bkz: seinfeld curse) oyuncularının bir türlü the l word deki başarılarını yakalayamadıkları dizidir. sarah shahi, jennifer beals ve katherine moennig değilik rollerde, dizilerde karşımıza çıktı ama hiçbiri the l word gibi tutmadı.
5 sezonu kısa sürede bitirdiğim, bu kadar geç keşfettiğim için kendime kızdığım lezbiyen temalı showtime dizisi. türkiye'de gördüğümüz estetik açıdan yoksun butchların aksine shane gibi bir güzelliği bünyesinde bulundurması, lgbtt topluluğunun sorunlarını iyi bir şekilde ele alması ve lezbiyenlere karşı önyargıları yıkmaya yardımcı olması the l word'ü birçok diziden ayıran birkaç detaya örnek. ilene chaiken ve ekibi umarım the l word film projesini yakın zamanda hallederler.
1. sezonu al bir kenara koy.sakla onu çünkü özel o,naif ve bir daha hiçbir zaman o tadı yakalayamayacaksın. nasıl oldu bende anlamadım ama diğer 5 sezon asla o ilk sezondaki tadı yakalayamadım. ilene chaiken nasıl becerdiyse,daha doğrusu beceriksizliğiyle diziyi harcadı.

--- spoiler ---

jenny'i kimse pek sevmemiş ama asıl tapılası karakter oydu. kötülüğü bile çocuksuydu. daha shane'le ev arkadaşı olmaya karar verdiklerinde ikisini birbirlerine yakıştırmıştım. buradan alır götürü bunlar dedik ama ilene,ah kahrolası ilene jenny'ciğimi öyle bir harcadı ki,yetmedi kızı maymuna çevirdi. sebebi neydi,neden 5 sezon bekledik birlikte olmalarını. muhtemelen bu çift,eğer ilene senaryonun altından kalkabilseydi, bette ve tina'yı bile geçerdi. jenyy aklımdan hiç çıkmıyorsun,öldün ama kalbimdesin kızım. dizinin bir sahnesinde; alice, helena ve shane ellerinde bir ışın tabancası gelen geçeni nişan alırlar. tabancanın ekranında,nişan alınan kişinin cinsel yönelimi görünmektedir;hetero,bi,gay diye. alice nişanı jenny'e alır ve ekranda aynen bu yazar "karmakarışık".*l ah jenny.

dizi nasıl başladı nasıl bitti,hala aklım almıyor. dizi jenny'le başladı ve jenny'le bitti.
hele o son sahne yok mu? en azından net bir lgbtt temalı mesaj bekliyor insan ama nirede. hepsinde bir şuh tavırlar,sanki "haydii kızlar,ip atlamaya gidiyoruz". 6. sezonun kendisi şaka gibiydi,neyse ki fazla uzamadı. dizideki her karakteri sevdim ama sadece şu max'e hiç ısınamadım.

--- spoiler ---
los angeles’ta yaşayan bir grup lezbiyenin yaşamlarından kesitler sunan 6 sezon sürmüş olan dizi.

https://ayilarock.com/the-l-word/
showtime kanalı dizinin yeni bölümlerinin yayınlanacağını duyurmuş. takipçilerine duyurmuş olayım.

dizi başlamış, bitmiş. yeniden başlıyor ve benim yeni haberim oluyor. lezbiyen dizisiymiş anlaşılan, sözlükte de o kadar kız arkadaşımız var ki maaşallah hepsi bu diziyi izleyecek. bana hitap etmiyor, bu gün ne suratsızım be bir halt beğenmiyorum.
temmuz 2018'de yeni sezonu geliyor.
birkaç bölüm izleyip bıraktığım, aylar sonra tekrar başladığım dizi. yalnız sardı bu kez. yediğim spoilerların ne şekilde gerçekleşeceğini görmek için izlemeye devam ediyorum. bir de jenny'nin çocukluktan kalan travmalarının etkileri ve mücadelesini çok iyi yansıtmışlar. sınıfsal olarak yüksek gelirli bir grubu ele alsa da kişiler arası ilişkiler çok çabuk gelişse de iyi bir dizi olmuş. shane karakterine de ayrıca bayıldım, keşke benim olsa.
oyuncularının biri hariç * hiçbiri lezbiyen olmayan dizi. * zaten o oyuncu * da dizide biseksüel'i canlandırıyor.

ilk bölüm pilot bölüm olduğu için isimlendirilmemiştir. bu yüzden 'l' harfiyle başlamaz.

ayrıca dizide bir de çizelge bulunur. alice tarafından hazırlanan çizelgenin küçük bir kısmı:



kimin kiminle ilişki kurduğunu gösteren çizelgede, pembe renk (dizideki) ana kadın karakterleri, mavi ana erkek karakterleri, mor yardımcı kadın karakterleri, yeşil ise yardımcı erkek karakterleri sembolize eder. * *

benim gibiler * için lezbiyen erkek kavramını irdelemişlerdir.