sözlükten soğumak

soğuduysa ısıtırız. boş ver be gülüm, buzullar bile eriyor! uyduyu fırlattık; yörüngeye girmesini bekliyoruz. uydu, uydu. uymadı. allahtan ümit kesilmez. sosyalleşmek için daha kim bilir ne günlere gebedir gelecek!
gözleri açık olan ve objektif davranmaya çalışan herkesin bir süre sonra başına gelecek olan durum. hissedilenler değişecektir, yapılan imalar rahatsız edici hale gelecek hatta yazarların verdiği (-) oylar bile sorgulanacaktır. gariptir ki bunu kimse göremezken, sözlükte eşit, özgür bir ortam olduğunu savunan insan dark bear görebilmektedir. yazık olan harcanan vakit emek falan değil bu özgür platformun sahiplenilmesi ve bir diktatörlüğe çevrilmesidir.
utanç sebebiyle de düşülebilecek durumdur bu. 1 yazarın bütün entrylerini 4 kişi organize olarak eksilemek ne lan. sebep skype'da yazışırken tartışma çıkması. banane lan sizin skype muhabbetlerinizden. hiç bir sorunun çözümü bu olamaz. olum birde sonra eşitlikten ötekileştirmekten falan bahsediyorsunuz bana lan, harbi komiksiniz. dark bear bu ve buna benzer sebeplerle eksi oyları görüyor. dark bear başka bir çok şeyi de görüyor. hatta sözlükteki her şeyi görüyor. görmek zorunda çünkü, burayı yönetiyor çünkü, bazı sorumlulukları var, çünkü burası yol geçen hanı değil. o kocaman götünüzden biraz destekli atın ki yazdıklarınızı okurken kaybettiğimiz zamana üzülmeyelim. her zaman söylüyorum sözlükte kimseyi zorla tutmuyoruz, kimseye "nooolur kal" demiyoruz. birileri daha iyisini yapana kadar şuan en iyisi budur yavrular. susun ve yalamaya devam edin. daha iyi bir sözlük kurucusu ortaya çıkana kadar da benimkiyle idare edeceksiniz, yada çekip gideceksiniz. net. son olarak kimseyi banlamadığım için kendi kendinize azalarak bitin istiyorum.
insanların hevesini aldıktan sonra boklamalarıyla olayı dramatik hala getirme çabalarıdır.istemiyorsan gidersin daha öncekilerin de yaptığı gibi.emin olun bu sözlük çok gideni gördü ki çok önemli isimler gitti bu sözlükten.ama olayı dramaqueenize etmenin bi anlamı yok giden isimler de unutuluyor benden söylemesi ve sözlük de değerinden bişey kaybetmiyor.gidenlerin yeri çabuk doluyor.
her kişinin zaman zaman yazmama isteği olabilir ya da tıkandığı zamanlar.ama burada zamanında bu kadar mutluyken sonra bu kadar bok atmanın bi anlamı olduğunu sanmıyorum.çok güzel insanlar tanıdım ve tanımaya da devam ediyorum.doğru alanlarda faydalanmaya çalışın.ha bi de kolileşme yerine arkadaş-dost edinme yerine kullanırsanız burayı emin olun daha mutlu olursunuz bu sözlüğün başından beri benim mutlu olduğum gibi.sizle ya da sizsiz de bu sözlük büyüyecek
lan burada da kavga dövüş çekememezlik dedikodu haset varmış dedirten entry.. ayılığın ruhunda var sanırım
(bkz: çekilin ben itfayeciyim)

ehöm ehöm...

yaklaşık bir aydır yaşadığım durum. fakat sözlüğün kendisinden ziyade benim sosyal hayatım ve hayattan beklentilerim, hayatın bana sundukları ile bağlantılı bir durum. sözlükten soğumak salt sözlük ile alakalı bir şey ise o yazarcanın kendini toparlaması gerektiğini düşünüyorum. sözlük dediğimiz sanal bir platform ve biz yazarların gerek kısa gerek uzun vakitler ayırıp meşgul olduğu bir yer. fakat evimiz ve hayatımız değil. yazarlığımın ilk iki ayı boyunca hayatımda üç şey vardı: 1. sözlük 2. film 3. geri kalan her şey. peki bu sağlıklı mıydı? deli misin saçmalık! çekimi düzenimi kaybetmiş gibi pc başında vakit harcamak rahatsızlıktır arkadaş. işte ben bu bir kaç ayı geçirdikten sonra, radikal bir kararla değil, günden güne artan hevesini almak durumunu yaşadım ve sözlüğe daha az entri girmeye başladım. okumaya devam ediyorum ancak yazmak için ilham, heves bir şey yok. ha zamanla tekrar gelecektir. ama bu defa sıralamada asla birinci olmayacaktır. insan yaşamadıktan sonra yazmasının ne manası var. işbu tüm sebepleri benimle ilgili olan durum şablon itibariyle bir nevi sözlükten soğumaktır. ama edebimle! tabi ne sandın koççum. *

sözlükten soğuyunca sözlüğe bok atmak durumu da başka bir mesele. ama unutulan bir şey var ki sözlük dediğin şey interaktif ve gelen herkese açık; attığın bok bir entri ile sınırlanır, iki ya da beş. neyse. ama binlercesi içinde yok olup gider. şanslı bir şirinsen ileride biri okur ve anlam veremeden o entriden uzaklaşır. budur yani. ha bir de ayısozluk.com için özel bir sorun var; burası lgbt sözlüğü siyaset konuşm bıd bıd bıd... ne demiş ünlü şair göttem anüses "azalarak bir bitmediniz amınagoooyyüüğğmm". ayı sözlüğü böyle oradan kıs, şuradan sınırla, aman bu kırmızı çizgi diye kısırlaştırırsanız bir lgbt bireyi çıkar gelir şunu der: " başlarım böyle aşkın ızdırabına", ve ben onu severim.

*
zaman zaman başıma gelen hadise. sanırım çevresel koşullardan ziyade kendi iç meselelerimle ilgili oluyor bazen bana da. ama "her zaman söylüyorum sözlükte kimseyi zorla tutmuyoruz, kimseye "nooolur kal" demiyoruz. birileri daha iyisini yapana kadar şuan en iyisi budur yavrular. susun ve yalamaya devam edin. daha iyi bir sözlük kurucusu ortaya çıkana kadar da benimkiyle idare edeceksiniz, yada çekip gideceksiniz. net." olayın tam olarak ne olduğunu bilmemekle birlikte tarzında bir yaklaşımın bir sözlük admini tarafından düşülmüş ve dile getirilmiş olması beni çok üzdü. iyi günlerim de kötü günlerim de oldu burada paylaştığım... bu kadar...
bireysel bir serzeniş olabilir elbette. yeri geldiğinde bunun uygun bir üslüpla dile getireleceği yerlerde elbette vardır. ama burayı ipliğini pazara çıkartmak meydan muharebesi sanan kişilerede ne ve kim oldukları ivedilikle hatırlatılmalıdır. kimseye sözlükte ne olur gitme denmediği gibi sensiz bir hiçiz demekte o kadar saçmadır. kısacası sözlükte kimse vazgeçilmez değildir. bilmem farkında mısınız ama sözlük, sosyal bir mecra olarak hasbel kader adından söz ettirebiliyor. yani birilerinin sorumsuzluğunu, saygısızlığını ve yersiz serzenişlerini kaldırabilecek bir yer değildir* aynı zamanda da kimse haddini ve yetkisini aşan davranışlarda da bulunmamalıdır. *

madem böylesine bir boşluk olduğu düşüncesi haiz; sözlük yönetimi bunu yetki değerlendirmesi yaparak çözebilir. bu konu bu kadarda büyüyecek bir mesele değildir.
incelenmesi gereken, elzem şeyler olduğu zamanda 3-4 kişilik bir mekanizma ile bu sorun çözülebilir. hatta yönetime dair bir kontrol listesi de oluşturulup kimin, ne zaman, ne gibi bir gerekçeyle, neyin ve kimin kişi hareketlerini incelediğinin kaydı da tutulabilir.*. madem sözlük belli bir tehdit altındaysa bunu halledecek ciddi insanlar elbette var. bahanelerden önce ciddi ciddi yetki paylaşımı yapılırsa, çocuk oyuncağına çevirilmezse gayette güzel işler. kısacası bu tarz söylemler öyle ya da böyle sözlükte bir çok kez dile getirilmiş ve bu gidişle daha çok getirilecektir.* bu şekilde töhmet altında kalmaktan, yerli yersiz milletin ağzına sakız olmaktan, yani sözlüğün itibarsızlaştırılmasındansa ... sözlüğün bu şekilde itham edilmesine izin verilmeyecek önlemler alınması gerekir. hali hazırdaki sorunları ortadan kaldırmak gerekmektedir. insanlar kendilerini demokratikçe, keyifle ve türkiyede hiçbir yerde olamayacakları kadar özgürce ifade edeceklerini düşündükleri için burdadırlar*. ama unutulmamalıdır ki özgürlük derkende sözlük ortasında saç saça, baş başa kavgasını; birbirilerinin kirli çamaşırlarını, dedikodu kazanını da izlemeye meraklı değiliz. sonra insanlar elbette soğurlar. ardındanda soğudu diye afra tavra yapmanın kime ne faydası var ki? gerçi sözlükten soğuduysanız, ısındığınız zaman gene yazarsınız. kimsenin burada asarım, keserim, atarım diye ahkam kesemeyeceği gibi kimseninde sınırları zorlayacak davranışlarda bulunmaya hakkı yoktur. sonra ondan, bundan, kediden diye bahanelerle komik duruma düşersiniz. sonuçta hiçbir şey vazgeçilmez değildir.

neyse sevgili sözlük sakinleri. işte sözlükten soğuma başlıklı bir küçük tiyatral çalışmamızı daha izlediniz. aslında yukarıda bahsettiklerimde de böyle bir durum olsa neler yazabilirimin ufacık işaretini veriyorum. ama dediğimiz gibi işte neyseki bir tiyatro(!) malumunuz bazen sözlüğe renk katmak için böyle tartışırmış gibi yapıp, dikkat çekip izlenirlik arttırılabilir. aslında böylesine bir çıngardansa bu durumu bir pr çalışması olarak görmek sanırız daha mantıklı. umarız bu eseri de çekirdeklerinizi çitleterek soluksuz izlemişsinizdir...(!)

(bkz: ayı sözlük iftiharla sunar)*

not: bu entry yi gereksiz diye silmek isteyen nüktedan arkadaşlarımız olabilirler. elbette bazı yanları olabilir ama silmeden önce, öncelikle; geçmişten günümüze başlayarak, gerekçesini belirtmek kaydıyla, aynı performansı tüm entrylerde göstermek zorundasın.

(bkz: yalayacağın kadar tükürürsün)
sözlüğün artık sözlük formatından çıkıp, ergen zihinlerin meydan muharebesi alanına dönmesi en büyük soğuma sebebidir. bunun yanına eklenen artı veya eksi oy kompleksi ve anlamsız egolarıda tuzu/biberidir.
genelde yazma isteğinin azalması ile alakalı olabilir.

ama zaman zaman sözlükten olmasa bile yazma isteğinin azalması şeklinde ortaya çıkabiliyor. bu da genel olarak psikolojik sorunları olan bazı yazarların sözlükte ego yolculuğuna çıkması ile alakalı.

sözlükte gülüp eğlenmek gibi keyifli şeyler yapmak varken, hayatımda görmediğim tanımadığım ve belki de hiç görmeyeceğim tiplerin psişik kahırları ile karşılaşmak yorucu tabi. aile hekimi gibi aile psikoloğu uygulaması da başlasa keşke.

(bkz: ego yolculuğuna çıkmak)
  • /
  • 2