kendisinden uzak duruyorum.

evvelim sen oldun ahirim sensin.

sürekli bırakmak istediğim, ama her istediğimde aklıma geldiğinden olsa gerek, tabakamı açıp bir tane daha yaktığım durum. o değilde, kapalı alanlarda da içiyoruz, nasıl yasak anlamadım..

uyanınca yanınızdakinin biz ne yaptık sorusunu doğurabilir.

azam alinin benim sevdiğim şarkısı bu albümde değilmiş. mandara.. tek geçerim..

bu adam, henüz olmamış, az daha içer misin?

gömlek giymiş kırklı yaşlarında bir erkeğin göğsündeki kıllar.. fışkırmasın mümkünse..

yol tarifi gibi bişey, ana avrat sola gidin dese siyasi mesaj da içeriyor mu bu?

3. sette marselin hiç varlık gösterememesi nedeniyle 3-0 kaybettiği ve, futboldaki eski tabirimiz olan yenildik ama ezilmedik tabirini tenise uygulayalım mı acaba sorularını akla getiren maçtır.

hatta, vay anasısını, bizden bir tenisçi ikinci tura çıkmış dedirtecek kadar haber bültenlerine konu olmuşluğu da var. 73 milyonluk bir ülkeden çıkan, bir elin parmağını geçmeyen sporcu kervanına kervanına marsel de katılır mı, yoksa 2. tur dediğiniz, bir kişiyi elemek o da iyi günündeydi elemiş işte türünden günlük bir başarı mıydı bilemem. ancak sporun birçok dalında başarıyı sağlayacak kadar elimizde insan varken 4 milyon nüfuslu uruguay dünya kupasında üçüncü oluyor, 4 milyon nüfuslu litvanya basketbolda hep final oynuyor, nüfusu bizden az olan ispanya sporun her dalında önde... türünden sorulara cevap bulamadığımı da belirtmek isterim.

özetle, vay amq, elin adamı yapıyor gibi ezik bir cümleye gerek yok..

avrupada uzun yıllar birasından çok defansı meşhur olan basketbol takımı. o dönemde bir de naumoski vardı. idolümdür.

kocasının da doğru yolu bulup boşandığı güzide eski bakanım.. eğitim kuaförden yönetilmiyormuş teorisini de haklı çıkarmıştır kendisi..

yüzüklerin en efendi olanı. izlemedim bilmiyorum.

büdü nün kadim dostu.. hatta o kadar samimiler ki insan "aaa bunlar da sevgili" diye içinden geçirmiyor değil..

söylediği çıkmış insan...

al şu taka tukaları tanita tikarama götür derdik küçükken. tanita tikaramı da bilmezdik. bu muymuş yani ?

kendim pek sevmesem de, başkalarının donlarını gösterdiği için tüm pantolonlar düşük bel olsun dedirtmeyi başaran, üstelik buna binaen tüm donlar renkli boxer olsun da dedirten pantolondur. alınız, giyiniz, giydiriniz, teşvik ediniz...

merakla beklediğim enesi izleme imkanı veren maç. hatta kendisinden beklediğimi fazlasıyla vermişliği de vardır.

tahriş sebebi...

son çıkan street faytırda kesinlikle hakan. karayağız bir delikanlı ve karakterlerin en iyisi. tam bir ayıdır kendisi...

ilk kez yanına gittiğimde, beni yoldan almaya giyinik geldiği için tanıyamadığım kişi...