kayıp şehir

an itibariyle 8. bölümü yayında olan kanal d dizisidir. istanbul'un en kozmopolit semti tarlabaşı'nı kendine mekan olarak şeçen dizinin hkaye örgüsü - karakter seçimi - insani durumları anlatışı* bakımından tek geçilebilir niteliktedir. dizinin bir çok karakteri dışında travesti kimliğiyle kendi hayatını oynayan duygu karakteri travesti kimliğinin doğru tanıtılması açısından gayet başarılı bir örnek olarak göze çarpmaktadır...

(bkz: ayta sözeri)

özgür akkuş' un gökhan türkmen' le söylediği güzel slow parça.

'' gözlerim doluyor gecelerde
en yalın en küçük hecelerde
dilimin ucuna geldiğinde, söyleyemiyorum
zaman öyle akıp gidiyorken
sana deli yüreğim biliyorken
şeytan diyor ki '' dök dilinden''
söyleyemiyorum.''
an itibariyle 12. bölümü yayınlanan dizi. kalitesini konuşturuyor.
duygu rolünü ayta sözeri canlandırmaktadır.
"benim param var artık. kocam değil mi, bakarım. o da evinin erkeği olur." lafını hayat kadını ağzından söyleten dizi.

konusu ve oyunculuklarıyla, karakterlerinin her birini ayrı ayrı işleyişiyle başrole oturtmasıyla, izlediğim iki diziden biri. bir de oyunculuğun kitabını yazan gökçe bahadır faktörüyle onnnumara yapımlardan. görülen yaşam içinde yaşadığımız veya yaşamasak da medyada şurda burda hep tanık olduğumuz yaşamlar, bu yüzden sahici, insan yabancılık çekmiyor. karakterlerin net iyi veya net net kötü olmadığı, insanın içindeki iyiyi ve kötüyü tüm çıplaklığıyla veren dizi. müziklerinde demir demirkan'ın imzası bulunan ve sezen aksu'nun söylediği şarkıyla beni benden alan dizi.
senaryoda ana tema "abimin sevgilisi" klişesine döndüğü görülsede beyoğlunda geçen hikayede 6-7 eylül olaylarını işlemesi dizi hakkında yanılmadığımı birkez daha göstermiştir .
hop lan noluyo, kadir-aysel ne ayak? kadir de seviyor mu ki aysel'i sorularına kadirin ağzından aysel git başımdan** dedirterek muhteşem şair atilla ilhan'a selam yollamaktan geri kalmamanın yanı sıra; deniz kenarında kadir'le şarabını paylaşan berduş amcaya türk sinemasının en güzel sahnelerden biri olan gecenin öteki yüzü'ndeki müşfik kenter'in "hey gidinin karacaahmet'i, gelmiyorum işte sana"sını söyleterek usta oyuncuyu da yad eden dizidir.
yayın saatinin bir kez daha değiştiği dizi . bu tür hareketler ne kadar kaliteli dizi olursa olsun tehlikelidir . seyirciyi iter . birde senaryo kısır döngüye sararsa yazık olan diziler listesine girebilir .
festus okey'in polis kurşunuyla öldürülmesini olayına değinmişlerlerdir bu hafta... daha iyisini yapamazlardı herhalde... prime time da - ülkenin en çok izlenen kanallarının birinde murat uyurkulak, yıldırım türker gibi isimlerle ve bu kadroyla bişilerin ortaya koymaları kadar büyük bir umut olamaz ülkede...**

bu haftaki replik: "ben de senin zencinim irfan" aysel
uzun zaman sonra bir türk dram dizisini istekle izlememe sebep olmuş yapım. usta işi kalemlerden çıktığı o kadar belli ki. transeksüelliğe, ırkçılığa, hayat kadınlarına değinen bu güzel adamların eşcinsellik konusuna da bir el atması beklentisindeyiz. dizide olmayan tek şey ise anne rolündeki nazan kesal. kendisi aslında başarılı bir oyuncu olmakla birlikte kanaatimce daha o altı çocuğun anası olacak fiziksel olgunluğa gelmiş gibi görünmüyor insana.
jenerik müziği* bomba olan başarılı dizi.
18 mart pazartesi günkü 26.bölümüyle final yapacağını öğrendiğimiz ve okkalı bir küfür salladığımız şahane dizi!
18 mart 2013 tarihinde 26. bölümüyle final yapacak uzun zamandır televizyon ekranlarında göremediğimiz en başarılı projelerden birisi. oyuncu kadrosu, konusu, mekan seçimi ve özgün senaryosuyla sansürcü zihniyetin ilk olarak yayın günü ve saati değiştirme oyunları daha sonrasında senaryo müdahelesine kurban gitmek üzeredir bu dizi. 2 gündür sosyal medyada sürekli dizinin bitmemesi ile ilgili kampanyaları deli gibi destekliyorum. kurtlar vadisi gibi kan ve vahşet içerikli bir dizinin 10. yıl hiçbir ceza almadan yayın hayatına devam eden bir ülkede, içerisinde bir travesti bir fahişe ve bana göre masumca aşkın bulunuğu cesaret isteyen bir dizi tabi ki yayından kaldırılmaya zorlanır...
cesur ve mualif olmanın bedelini yayından kaldırılarak ödeyecek olan dizi. ırkçılık, yoksulluk, yargısız infaz, hayat kadınlarının dışlanması, homofobi, ihanet... hayatın, türkiye'nin ne kadar acı yüzü varsa böyle kör gözüm parmağına sokunca ömrü uzun olmadı tabi. yazık oldu! güzel diziydi.
gökçe bahadır'a tekrar ve tekrar aşık olmamı sağlamış dizidir. uzun zamandır türk televizyonlarında gördüğüm en başarılı oyunculuğu sergiliyor bu dizide.
bitmemesi için kampanya başlatılan dizidir. imza linki de buradadır. http://ayisozluk.com/lnk/imza
cesaretin bedelini bize öğreten dizidir. izlemek isteyenler imza kampanyasına katılmalılar.
tepkiler ardından fox tv ya da show tv'ye transfer olacağına dair söylentiler olan dizidir. biterse yazık olur, çok uzarsa yine yazık olur...
  • /
  • 3