max blum

"hakkımda hakaret içerikli entri girildi yetişin a dostlar, nerde bu modlar, nerde bu bearabeare" diye çığlık çığlığa evin içinde daireler çizerek koşmakta olan yazardır.
youtube'a yüklediğim ve benden başka izleyen olmadığını düşündüğüm kara melek videosunu instagram hesabında milyonlarca takipçisiyle paylaşıp beni onore eden gün arkadaşımdır kendisi. şimdiye kadar tanıdığım en orjinal ve eğlencei insandır kendisi, sanırım bu yorumları yapmamın sebebi aynı kuşağı sıkı bir şekilde takip etmiş olan sayılı insanlardan olması...
tam 1 (bir) hafta sonra yanaklarini isirip etini cimcirecegim max'im blum'im.
bereketli bir yazar. yağmurlar onunla beraber gelir, onunla beraber dolaşır. yüzbinler harcayarak aldığı t-shirtü yağmurda ıslansa da hiç morali bozulmamış, gece bizleri bırakıp gitmemiş, gecenin sonuna kadar birlikte eğlenilmiştir. kolay beğenmez hiç bir şeyi. şuan üzerinde çalıştığımız mobil yazılımı da beğenmemiştir zaten. bu tavırlarıyla çok elit çok bizden olduğunu göstermiştir, eksik olmasındır efendim. seviyoruz.
max blum, max blum, max blum... entrika, sansasyon, karışık işlerle adından son ettiren, bu tavırlarıyla ve getirdiği yeniliklerle gay alemine yön veren stil sahibi bir kişilik. ama bu çabaları sonuç vermeyince gizli ayılıktan gizemli ayılığa geçiş yapmış, önemli olan ben değil iç dünyam mesajını vermiş, hatta bunu biraz daha ileri götürüp hayallerimle varım demeyi uygun görmüştür. evcil bir ayı olan max, cinselliğe olan bakışımızı fiziki unsurların anlık çekiciliğinden hayal balonundaki fantezilerimize kaydırarak farkını ortaya koymuştur. google görsellerde ayı sözlük aratıldığında karşımıza çıkan çarşaf çarşaf fotoğraflarıyla genç adam belki bu kez içimizi titretmiyor ama zengin kocadaki zengini adeta yeniden tanımlıyor. ve aklımızda gerçek zenginliğin kitaplarda inşa edilen hayallerin büyüklüğüyle ölçüldüğü yankılanıyor. ne diyelim, herkesin başına max blumun beklentisindeki zengin kocanın imkanları ölçüsünde kitap düşsün emi!
zirvede göbek dekoltesi vermek isterken yanlışlıkla tüm üst bedenini toplumla temasa geçiren, seçkin zevkleri yüzünden kısmetlerini kapatan, adalardan bize bir yar gelse de kendisine uygun hiçbir adayın gelmek bilmediği, twerkte aldığı onur ödülleriyle dolgun kalçalarımdan ben mi suçluyum diye isyan etme noktasına gelen, istanbulun en merkezinde, gay cemaatinin tam ortasında oturmasına rağmen kimseciklere kendisini koklatmayan adeta çorak toprakların nazenin gelinciğidir o. belki rüzgarla çiçeğini hoyratça savurabilir, dalını kırabilirsin ama kökü ondadır işte. her çiçeğini koklayışta o dallarından yeniden fışkırır ve gelincik tarlasına evrilir. ve sen ona sahip olmak isterken, tarlayı da sürsen onlarca onu kaldıramazsın.
israil başlığının altına geçirdiği entry ile dikkatimi çekmiş yazar.. hnnnn zeka kokusu aldım
whatsapp durumu 'valla at the gym' olan, sabrederse basini benim baglayacagim yazar.
merhaba sözlük,

ben savcılığa gidiyorum. bankacının 100 metre yakınıma gelmesini yasaklatmak ve koruma talep etmek için. sonra da yavrubear ın ananesinin elini öpmeye gidceğim ki bana börek ve baklava versinler.
dünkü sahaf festivali zirvesinde, önce göbegi, sonra kendisi, en sonunda keskin zekasinin sivrilttigi diliyle tanistigim yazar. çevresinde olup bitenlere sanki biraz uzaktan, sanki biraz nihilist pencerelerden bakan bir tür kabuklu yasam formu... kendi korunakli dünyasindan, hayatin geri kalanini bir tuluat tiyatrosu gibi seyreden, sanki herseyi görmüs, sanki herseyi yasamis bir hali var. gundelik yasamda olup biten hersey bünyesinde bir " dejavu " etkisi yaratir ve hiç bir sey onu sasirtamaz gibi. böyleleriyle dostluk kurmak zordur. baslamis dostlugu bitirmekde.
son günlerde yazdığı halı yıkama raporu, kedi boku ph'ı raporu, bu aussiebum neden balamozlardan hoşlanıyor? raporu yazmaktan beni bir ziyarete gelemeyen minik ayı.

havası batsın ki kendisi boğaziçi mezunuymuş!
cumartesi gecesi tekyönde gördüğüm, az birazcık (daha) tombiklediğini düşündüğüm yazar.
"mükemmel olduğum için kimse beni hak etmiyor" diyen hep bu sözü ile hatırladığım yazar. kendini kimseye layık görmüyordu ama sesi çıkmıyor bayadir isalla onu hak eden birini bulmuştur ya böyle aşklı maşklı.
her zaman ''kalite kalite kalite'' diyen, seviyeli hallerinden asla ödün vermeyen, adeta göze soka soka dolaştırdığı göbeğiyle tehditkar bir tavır sergileyen, dokunulmazlık zırhıyla kendini kuşatmaya ayırdığı eforu tişörtünü korumaya adayamayan* bir ayıcık. yaşadığı steril hayata güvenen sevgilisinin el üstünde tutulacak bu adamı sonsuz güvenle erkeklerin arasına göndermesinin haklı sebepleri olduğu kolayca anlaşılabilir. sonunda zengin koca hayallerine kavuşan max blumun sevgilisini, sevgilisiyle ilgili tüm ayrıntıları herkesler bilmek zorundadır ama kimsecikler ne ona ne sevgilisine dokunamaz; dokunursa bu pamuk gibi adam pençelerini çıkarıp gerçek bir ayıya dönüşebilir. tek yöndeki standart üst aramasını bile kimseciklere koklatmadığı vücudunun elden gidebileceğine dair bir tehdit olarak algılayabilecek derecede düzeyli bir eşcinsel kimliğidir. eşcinsel dediysek gizli eşcinsel tabii ki, hem de en gizlisinden.
dün gece moda'da karşılaştığım tonton sevimli insan evladı. uzun zaman olmuştu görmeyeli. yine her zamanki gibi sevecen ve cesurdu. öpüldün beybi.
tekyön çıkartmalarımda beni hiç yalnız bırakmayan adam.
yeteneklerini evinin içine hapsetmiş yalnız yaşayan yazardır.sosyalleşmek için beeves steakhouse da t-bone steak yer, happy moons un eşsiz soslarıyla lezzet fırtınası yaşar,gelen paket serviscilere bahşiş verip "hep sen gel olur mu" diyen yazardır.
ressamlar nasılki bir nesneyi karşılarına alıp onu çok güzel bir şekilde kağıda veya tuale dökerler.işte bu yazarımızda aynı nesneyi karşısına alıp,binbir yoldan o nesneyi size mantıklı biçimde anlatır.
hernekadar yumurta yapmayı bile beceremesede,inanılmaz güzel kahve yapar.asla 3 hafta ard arda bara gitmez,standartları vardır.ha bu arada arkadaşları da hep zengin. liseli dizilerine bayılır(bkz: glee)
sümer tezkan spor yapıyor belki onu da orada görürüm diye spora başlayacak olan yazardır.kendisine defalarca "sümer gebezedeki spor salonunda ne yapsın canım benim etilerdedir o"desemde,kendisi illede gideceğini dilini dolamış ve salyangozcu mahallesinde karides aramaktadır.
az önce mesaj yoluyla bana asılan yazar . sevindirdi beni *
  • /
  • 5