geçtiğimiz yıl kendisini eurovisionda slovenyayı no one adlı parçası ile temsil ederken izlemiş ve hayran olmuştum.. ses rengi ile anastaciayı andırmaktadır.
2008-2011 yılları arasında belki de hayatımdaki en keyifli zamanları geçirdiğim doğu anadolu şehri.. evet zordu, çünkü küçüktü, istanbulda doğmuş ve büyümüş bir insanın hiç bir beklentisini karşılayamacak kadar küçüktü.. ancak insanları ve doğası ile mükemmel bir yerdi.. şimdi yurdun en batısında bir şehirde görev yapsam da hala buram buram burnumda tüten, bir sonraki munzur festivalinde şortumu giyip, çantamı takıp tekrar aralarında olmak istediğim insanların yaşadığı güzel şehirdir dersim.. ve evet ben de şehrin adının tunceli olmamasından yana olanlardanım...
geçtiğimiz yıl eurovisonda fransayı temsil eden amaury vassili tarafından korsikaca seslendirilmiş şarkı.. 2-3 gündür sabah beni uyandıran alarm sesi olmuştur.rüya anlamına gelmektedir.
melodik alt yapısı ve orkestrasyonu ile beni benden eden, sözleri de güzel olaydı harika olacaktı dediğim, arzu ece'nin çıkardığı seslerin hala beni dumura uğrattığı, bir dönem iş yerimde de çokca söylemem nedeniyle adımla birlikte anılmaya başlanmış eurovision parçasıdır. severek dinler ve dinletirim.
finwe oglu finarfinin kizi.parlayan çelenkle taçlanmış bakire anlamına gelir adı. "i amar prestar aen" özdeyişi ile dimağımıza yer etmiş müthiş karizmatik elf kraliçesidir. elrondun kayınvalidesi, arwenın anneannesidir.
azerbaycanın geçtiğimiz yıllarda çok daha iyi şarkılarla katıldığı eurovisionda 2011 yılında anılan ülkeye 1.lik getirmiş parçadır.. klasik bir şarkı.. ne diyeyim...
senede 1 kez ziyaret etmeye çalıştığım güzide şehir.. herşeyi güzel.. kışı da yazı da hareketli.. şiddetle tavsiye olunur. en azından hayatta 1 kere gidilmelidir.
sozlukte yazsnlarin cogunun hatirlamadigi 70li yillarin sonu ile 80lerin basinda turk toplumu icin buyuk bir fenomen olmus olaydir eurovision..akli balig olusumun esas alindigi 4 yasimda yani 1980 de izlemeye basladigim ve bikmadigim ses yarismasi., zamaninda celine dion, lara fabian, azucar moreno, abba ve adi sayilabilecek pek cok guzel sese ev sahipligi etmis yarismadir ayrica.. elimde 1965 en bu yana yarismada yer alan tum sarkilar bulunmakta olup, paylasoma acik oldugumu bir kez daha soylemek isterim...
ingiliz heykeltraş gary white ile abdli aktör matt damon'un dünya üzerinde temiz su ihtiyacına dikkat çekmek amacıyla 2009 yılında kurdukları sitedir.
http://water.org/
2008-2011 yılları arasında belki de hayatımdaki en keyifli zamanları geçirdiğim doğu anadolu şehri.. evet zordu, çünkü küçüktü, istanbulda doğmuş ve büyümüş bir insanın hiç bir beklentisini karşılayamacak kadar küçüktü.. ancak insanları ve doğası ile mükemmel bir yerdi.. şimdi yurdun en batısında bir şehirde görev yapsam da hala buram buram burnumda tüten, bir sonraki munzur festivalinde şortumu giyip, çantamı takıp tekrar aralarında olmak istediğim insanların yaşadığı güzel şehirdir dersim.. ve evet ben de şehrin adının tunceli olmamasından yana olanlardanım...
bu parça 2004 yılında piyasaya çıktığında şans eseri büyük britanya semalarında idim.. yıllar boyunca dillerden düşmeyecek ve de sıkılınmayacak bir keane parçası olduğuna halen inandığım parçadır ayrıca...