15 temmuz 2016 darbe girişimi

bir ülkede darbe yapılacaksa, gece yarısı patırtı çıkarmadan ülkedeki tüm siyasiler iktidar muhalefet ayrımı yapılmadan eş zamanlı operasyonlarla alıkonur, ülkenin tüm giriş çıkışları tutulur, internet, telefon, elektrik erişimi ilk etapta tamamen kapatılır, ertesi gün de yalnızca tek bir kanaldan sinyal verilerek bu halka duyurulur. bu işin böyle yürümesindeki ana amaç, halka müdahale edebilecek herhangi bir açık kapı bırakmamaktır.
dün gece bunlardan hangileri yaşandı ? darbe herkesin haberdar olacağı bir zamanda prime time'da başladı. yandaş medyaya herhangi bir saldırı olmadı. akp'nn herhangi bir kurmayı yakalanmadı. hükümet olayı canlı canlı tvlerde açıkladı. herkesi sokağa davet etti. olmadı cami anoslaryla oda olmadı sms göndererek milleti ayaklanması için çağrı da bulundu.
cumhurbaşkanı saldırı altındaki atatürk havaalanında konferans düzenledi ama darbecilerin haberi yokmuş gibi marmaristeki kaldığı yerler bombalandı.
tbmm'ye bir avuç asker gönderdi onlarda polis tarafından yakalandı. bombalar atıldı ama herhangi bir sonuç olmadı.
trt ve cnn türk saldırısına girmiyorum bile
birkaç tank ve helikopterle darbe girişimi yapıldı !
ve daha da artırılabilir.
yani sonuç olarak bir yerden okuduğum yazıda şunlar yazıyordu
"insanlar öldü ama" diyenlere cevap olarak ise: gercekci olmasi icin insanlarin olmesi, yaralanmasi gerekiyordu, bombalarin patlamasi gerekiyordu, yoksa kim inanir bunun darbe girisimi olduguna. gercekci olacak ki tayyip yakinda baskanligini ilan edince, kendisine muhalefet olan herkesi "darbeci" diye iceri atinca kimse gikini cikaramasin. eminim ki olaya karisan askerlerin cogunun haberi yoktur bu tiyatrodan, olayi yonlendiren 2-3 ust rutbeli disinda herkes gercekten darbe yaptiklarina inanmistir. milletvekilleri, bakanlardan bile bilmeyen olabilir. ama bu olaylarin tiyatro oldugu gercegini degistirmez.

olan gene masun ve hiçbir şeyden haberi olmayan öldürülen kafası kesilen dövülen askerlere oldu. videoları ve fotoğrafları paylaşırdım burada ama içim elvermiyor gencecik ve hiçbir suçu olmayan çocuklara yapılanlara.
allahınızdan bulun demekten başka birşey gelmiyor içimden.
ve şundan da eminim ki bu akp belası bu olaylar sonucunda daha çok istediklerini yapacak. ve daha çok buralarda kalacak
bu nasıl tehlikeli bir oyundur farkında mıyız?
---ülkedeki tüm askeri unsurlar darbe teakkuzunda olacak ama diğer terörist (pkk, işid...vb.) unsurlar böyle bir fırsatı çekirdek çitleyerek tv den izleyerek kaçıracak öyle mi? allah korudu yeminlen...bakalım asker bu haldeyken inşallah bi şey yapmazlar.
---darbe olduğu halde hiç bir haber karartılmadan yayınlandı. yayın yasağı gelmedi. hatta akp tarihinde ilk kez ulusal medya kahraman ilan edildi. tüm gece darbe(!) sürecinde bütün hükümet yetkilileri sansürsüz haberlerinden dolayı medyayı kutladı. cnnturk'ü bile kutladı tüm hükümet yetkileri. bak şu allahın işine...
----cnnturk kanalını askerler bastı. yaklaşık 1 saati aşkın tedirgin bir şekilde bir şey olmamasını temenni ederek yüreğimiz ağzımızda izledik. halkımız oraya da yürüdü, polis askerlerle tartıştı , bir iki el silah sesi duyuldu ve neyseki olaylar fazla büyümeden yayına döndüler. ama halk dayanamadı öc alırcasına cnntruk'te tekbir getirdi. tekbir sesleri yarım saat 40 dakika yankılandı. doğan medya vs tekbir...

---piyasalar kapandıktan sonra allahtan haftasonu meydana geldi değil mi... yoksa borsa kim ne olurdu diye düşünüyor insan ama... zaten tüm ekonomik değerler dövize endeksli halde.malum turizm de tam anlamıyla durdu, ümit yok. yani döviz fırlarsa ekonomi bir kaç ay döviz rezervinden iyi gider. peki tüm hazine kimin elinin altında? pazartesi göreceğiz bakalım ama bence piyasa bu riski önceden satın almıştır. ne hikmetse... dahası bankacılık sistemi hiç etkilenmedi görünüyor. çabukcak olaylar çözülmeye başlandı ve müdahele edildi de etkilenmedi herhald. şimdi gittim marketten kartla alışveriş yaptım. her şey normal. hatta gsm operatörleri de bu durumdan etkilenmedi. dün gece hiçbir iletişim kesintisi, kimseye ulaşamama durumu olmadı. hemde hiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiç. (en azından burda böyleydi. yurtdışından arkadaşımlarımla bile konuşabildim). teknolojik açıdan kıskanılacak bir ülkeyiz vesselam.

----ülkenin cumhurbaşkanı marmaris'ten ayrıldıktan sonra ayrıldığı otel bombalanmış. vay anasını koskoca cumhurbaşkanının hayatına kast ettiler. malum darbeyi yapan hava kuvvetleri komutanıymış. ama korkusuz cumhurbaşkanımız istanbul semalarında başı boş gezen jetlere, atatürk havalimanında tanklar olmasına ve kontrol kulesini askerin ele geçirmesine rağmen atatürk havalimanına hareket etti. helal olsun adama be. atatürk havalimanına halk yürüdü, asker hemen püskürtüldü ve erdoğan istanbula iniş yaptı. hatta kahraman medyamız bu haberi marmaristen havalandıktan sonra atatürk havalimanına hareket ettiğini henüz daha varmadan bildirdi. yahu medyacığım ya cumhurbaşkanımıza bir şey olsaydı. insan cumhurbaşkanının gideceği yeri söyler mi böyle riskli zamanda. asker gider gitmez atatürk havalimanına nasıl yiğitçe indi. allah muhafaza ya bomba olaydı havalimanında. düşünmek dahi istemiyorum.

---üstelik bunca insanı ölmesi pahasına askerle karşı karşıya geldi. darbe söz konusu olduğunda kimsenin gözünün yaşına bakılmadı geçmişte. neye güvenip o insanları sokağa çıkarıldı acaba? henüz daha gece 9 sıralarında istanbulda insanlar demokratik haklarını kullanıp sokağa çıkmışlar. üsküdar, kavacık, fatih, kasımpaşa da sokaklarda akşam 9 da toplanmaya başlamışlar. helal olsun. sonrasında da cumhurbaşkanımız halkı geceyarısı sokağa yani demokrasiye sahip çıkmaya çağırdı. amaç ne olursa olsun sen ne güzel bir araçsın be demokrasi.

bu yazdıklarımla basite aldığımı düşünüyor olabilirsiniz. dahası da var ama olay örgüsü bu şekilde. ben daha ne yapayım. neyseki planlandığı gibi gitti de büyümeden bu riskli oyun bitmiş gibi görünüyor. olan yine kafası kesilen, taşlanan, ezilen... çoğu daha 20'sindeki gençlere oldu. yakında trt de dizisi filmi falan yapılır izleriz. bilmem anlatabildim mi?

(bkz: sen buna darbe diyorsun ama bu bildiğin başkanlık sisteminin ayak sesleri)
tinky-winky'ın telefonla milleti sokağa çağırması da cabası. insanları bile bile ölüme çağırmak gibi bir şey
ne oluyor ne biliyor belli değil ama bildiğin tiyatro dönüyor şimdi.
annelerinin bakmaya kıyamadığı 96 doğumlu çocukları hedef göstere göstere katlettiniz. camilerden sela sesleriyle uğurladınız cihat sevdalısı namertleri. tarih sizide yazacak kara sayfasına; bugün size sıkmayıp teslim oldu diye boğazını kestiğiniz 20 yaşındaki askerin ardından yine "şehitler ölmez"diye yürüyecekmisiniz?
pokemon go oynarken başlayıp sonic boom esnasında sinirden ağlayarak league of legends oynarken devam ettiğim olay.

travma sonrası edit;

arkadaşımla pokemon oynuyorduk, eve geçelim dedik, sonra "lan bi yarım saat daha oynayalım gel şurada bir şeyler içerken telefonları şarj edelim" diyerek bir yere oturduk. havalimanı patlamasında bulunduğum yer, yine bir ton ambulans geçti, yanımda yine aynı arkadaşım, bir öncekinin şokunu hatırlarken tv'de "köprüler kapatıldı" yazıları dönmeye başladı. twitter'da çok karmaşık bilgiler vardı, ekşi'ye ulaşmaya çalıştım site açılmıyordu. 10 civarı falandı sanırım ve kız kardeşimin gece 1'de istanbul'a otobüsü vardı 3 kız arkadaşı ile, olayları öğrenip metrobüse yürürken onu aradım, "otobüsü iptal edin, eve geçin ve haberleri takip edin, dışarıdan uzak durun" dedim. neyse, metrobüse indik, 15 dakika kadar bekledik ama avcılar tarafından metrobüs geliyordu fakat o yöne giden hiçbir şey yoktu, muhtemelen gelmeyecek dedikten sonra 4-5 metrobüs tüm yolcularını bulunduğumuz durağa indirip gitti. e5 felç. taksi bulamıyoruz, düzgün bir bilgi yok, uzaktan silah sesleri geliyor. babam aradı, neredesin diye. arkadaşımla olduğum yeri söyledim. sefaköy'ün girişi kapatıldı, buraya geçemeyeceksin sanırım dedi, üstümde kimlik yok. kardeşim şehir dışında, ben e5'in kenarında, fonda silah sesleri ile iki saniyeliğine bir durdum. arkadaşımla bir taksi bulduk, bizim gibi taksi arayan aynı yöne giden bir adamı da aldık. yol boyunca ağır akan trafikten 10 kez "tank" diye bağırdıklarını duydum, silah sesleri devam ederken. arkadaşımın babası direkt bize gelin dedi, eve geçtik, tv'de sokağa çıkma yasağı ve dün hepimizin izlediği haberler yayınlanmaya başladı. yanımdaki adam daha önce bir darbe görmüştü, gayet soğukkanlı bir biçimde olanları anlatırken ben, arkadaşım ve arkadaşımın kardeşi kanı donmuş bir şekilde tv'yi izliyorduk. saatler ilerledikçe meclis vuruldu, kanallar basıldı, herkes uyumaya gitti, arkadaşımla biz ayaktayız, uyumak imkansız. jet sesleri ilk tv'den mi geliyor diye bir dönüp baktık ama yok yani baya baya üstümüzde bir f16 dalış yapıyordu, ki burası havalimanına 2 km. sonrası malum sonic boom, net bir yer havaya uçtu dedim, olayı bilsem de daha önce hiç yaşamadığımdan bu kadar şiddetli olabileceğini bilmiyordum, her yer sarsıldı resmen. sonrasında selalar mı dersin, sokakta tekbir çekenler mi dersin, twitter'dan ölen insanların görüntüleri mi dersin, kabus gibiydi. çok değil 5 saat önce en büyük derdimiz rare pokemon yakalamakken bir anda ne zaman öleceğiz, olaylar ne zaman patlayacak diye düşünmeye başladık. neyse ki sabah oldu, her şey yatıştı falan, twitter'da malum asker linç görüntülerini izledim ve sinirim iyiden iyiye bozuldu. uyudum, uyandım, herkes bir kutlama halindeydi, fuck buddyimle konuştuk, 4 saat seviştik, hemen hemen toparladım. dışarıda tekbir atan gruplar, milli maç sonrası halk edasında endam eyleyen "recep tayyip erdoğan" atkılı tiplerin arasında eve geldim, günün kutlanmaya dair tek yanı metrobüsün ücretsiz olmasıydı.

şimdi büyük resim, teori, yok hitler, tiyatro falan diye girmeyeceğim. ama bariz kavrayamadığım noktalar var. tayyip'in marmaris'den ayrıldıktan hemen sonra otelinin bombalanması, tayyip ahl'ına inmeden önce jetlerin ve askerlerin geri çekilmesi, tayyip'in sarayı'nın alt yolunun bombalanması, meclisin girişindeki kulenin ve bahçenin taranması, halkın sokağa çağrılması, askerin linç edilmesi falan ciddi ciddi garipsenecek şeyler, zira ilk kez görüyorum, ama geriye çekilip baktığında tüm parçaların tek kişiye hizmet etmesi gerçekten sorgunlanası, çünkü bu ülkedeki tek siyasi tayyip değil. darbe bu şekilde yapılmıyordu. saatlerce neden asker hiçbir tepki göstermedi, tankların üstüne çıkan halkı neden havaya uçurmadılar, neden üzerimizde f16lar salto yaptı, hiçbir fikrim yok.

ölen askerlere şehit adı altında yine siyasilerin katıldığı şov gibi cenazeler düzenlenecek mi yine? ne yazık ki mezarının başında ağlayan annesi ve maksimum yirmi kişilik bir grupla köylerinde sessizce toprağa verilicekler. şehit edebiyatı yapanın ağzını sikeyim bundan sonra. bombalı saldırıda ölen sivil halkı şehit ilan eden halk sokaklarda er asker öldürüyor. demokrasiyi savunan halk, yargıyı ele geçirip infaz yapmamalıydı, askerler kadar bu insanlar da yargılanmalı. bugün bir avukat bu tür durumlarda emir verilen askerin red ve silah bırakma hakkından bahsediyordu, katılan askerler ise tatbikata çağırıldıklarını söylüyorlardı, bu tipler maksimum bir 5 yıl hapis yatacaklar(mış), gerçi iki bin küsür hakim açığa alındı, insanları kim yargılayacak bilemiyorum.

neyse. 1-2 güne türkiye'de her şey normale dönmüş olacak. milli maç edasında 300 insanın ölümünü kutlayan halk evine çekilecek, 40 kişilik tekbir çeken kadın düşmanı gruplar yine sokak başlarında kız kesmeye devam edecek, boğazda kafa kesenler bağcılar'da işid aleyhine sloganlar atacak. ama bileceğiz ki 45 milyon kadar insan, en küçük hatamızda, yargı-hukuk gözetmeksizin bizi ya da ailemizi infaz edebilecek, istedikleri gibi davranabilecek, camilerden ölüm fermanlarımız okunacak. özgürmüş gibi hissettiğimiz yerler kaygıyla etrafımızdaki tipleri incelediğimiz küçük hayvanat bahçelerine dönüşecek. biz bittik, yani baya baya, bizim gibi insanlar bastırıldı, yarın öbür gün öldürülmeyi bekliyor olacağız. bu ülkeden kaçmanın, ailemizi buradan götürmenin bir yolunu arıyor olacağız. sesimiz hiçbir zaman yükselemeyecek.
başkanlığını kutlamaya başlayabilir, bundan daha kirli bir zaferi yok.
o kadar gerçek gelmiyor ki uykum geldi. böyle herkes anlaşmış arkada bi yönetmen varmış gibi. çok uzamaz biter zaten, sokağa çıkan maymunlar da sahte zafer sarhoşluklarıyla başkanlıklarına kavuşur.
evet birlik-bütünlük, evet bu bir demokrasi testi. içim şişti.
biliyorum gece 03:00'te bayrak elinde meydanlarda olma nedenini, çünkü zorundasın. çıkar ilişkin sebebiyle orada olmalısın. bomba patlama riski de yok ne de olsa! anladın?

yine hükümetin vatandaşını fakirleştirip destek vermemesi ve kendine muhtaç bir toplum yaratma çalışmaları sebebiyle özgüveni dipte olan sen kapağı devlet kurumlarına atmak istemiştin. bunu da "partimize üye olursan bakarız" cevabı aldıktan sonra yine işin olmamış, teşkilatın yakın çevresinde turlayıp tanıdık bağlantılar kurarak kıçını zor da olsa sağlama almıştın. sana diploma, kpss falan da sorulmamıştı zaten. ama hiç anlayamadın ki sana bu güvensiz ve kaotik ortamı yaratan yalakası olduğun ve kıçını yaladığın teşkilatın ta kendisiydi. bizden olursan karnın doyar, korur kollarız, bizden değilsen tehlikedesin minvalindeki yaklaşımlara köle oldun, omurgalı bir duruş sergileyemedin, hep ayrıştıranın, ötekileştirenin, bölüştürenin kucağında oldun. "beraber yürüdük biz bu yollarda" şarkısı da söylenmiyor artık. çünkü beraber yürünen kimse kalmadı. dizinin dibindeki herkes düşman şimdi. korkusundan olacak ki suçlu suçsuz herkesi de göz altına aldırıyor bu günlerde. türk ordusu polise yem ediliyor resmen. bayram havasını boş ver, amaç ordunun zayıflatılması. durum aslında hiç iyi değil. senin için de iyi değil ha, uçak düşerse hepimiz öleceğiz, kendini kuruda hissetme! asker emir kuludur, emir gelir, yorum yapamaz, karşı çıkamaz, sadece uygular, ölüme kadar gider. önemli olan emri kimin verdiğidir. şimdi sakın bana gelip de türk askerinin adını ağzına alıp şeref ve haysiyetten de bahsetme!
başbakanlığın az ilerisinde oturmama ve tüm gece evin titremesine rağmen sabah bakınca bina ve bahçede hiçbir şeyin olmadığı, hükümetin tiyatral yeteneklerini geliştirmeleri gerekse de onları alkışlayan kesimin gerçeklik anlayışı reality showlardan ibaret olduğu için başarılı(!) bir serginin ilk perdesini izlemiş bulunduk.
gün itibarıyla selalar eşliğinde ikinci perde oynandı.
bakalım oyunun bitişini biz farklı olanlar görebilecek miyiz!!!
hsyk 2745 hakim ve savcıyı açığa almış! şimdi darbeyi kim yapmış oluyor? genişletilmiş saray yönetimi hayırlı olsun..
daha ergen, daha yirmilik tıfıl askerlerin hiç bir şeyi anlamadan ortada bırakıldığı ve ardından linç edildiği kaos. tiyatro demek istemiyorum, tiyatro sahne sanatlarının bir dalı lakin burda ne sahne ne de sanat var. kötü kurgu, hazin sonuç.
ülke genelinde ölü sayısı 70 deniyor. bu ölenlerin tek sorumlusu gece 2 de ezanlar okutup insanları sokağa çağıranlardır. 754 tsk mensubunun gözaltına alındığı da söyleniyor. askerler teslim olmuş.
insanlar ölüyor ve ben uyuyamıyorum. her sabah daha ne kadar kötü olabilir dedikçe daha kötüsüne uyanıyoruz. şuana kadar herkesin fikrine inancına saygı göstermeye çalışan bir insan oldum. ama sizin o götümün bile daha iyisini ürebileceği fikirleriniz ve insanların canı üzerine kurduğunuz kirli oyunlarınıza benim vicdanım el vermiyor artık, gözümü kırpamıyorum. canım ankara'mda evde oturanların bile can güvenliği yok. arkadaşlarımdan gelen videolar ve sesler kanımı donduruyor. ulan daha yarının garantisi yok, bu neyin hırsı bu neyin savaşı hele ki kaç yaşında insanlar -insan demek istemiyorum-. ben artık bıktım, sevdiklerim için endişelenmekten ve kendim rahat değilken birilerini teselli etmeye çalışmaktan. o kirli elleriniz umarım en kısa zamanda sizin sonunuzu getirir!
her gün yeni bayrak tasarımı aramaktan iflahı kesildi milletimizin gün aşırı profil fotosunu bayrak ile güncelliyorlar.
allah bu millete bir daha profil fotosu değiştirtirtmesin.
milletimizin de demokrasi için canını ortaya koyabildiğini görmüş olduk. demokrasi için ölmeyi de öldürmeyi de göze aldılar(!) bayrak için yapmadıkları kalmadı zaten.

bir grup tarafından yapıldığı söyleniyor. başarıya ulaşamayacak bir girişim neden yapılır anlamış değilim. resmen akıl tutulması.
asker, polis, hakim, savcı, mit, milli eğitim, yök derken açığa alınanların sayısı 50bin kişiyi geçti! devletin içinde fetö değil, fetö'nün içinde devlet varmış resmen!
toplumsal travmaya sebep olmuş bir daha yaşanmamasını dilediğim gecedir. hala kulağımdan gitmeyen f16, silah, bomba sesleri ile beni depresyona sokmuştur. durumun daha da kötüleşeceği yönünde dedikodular devam ederken darbenin ikincisinin olacağına veya ilerleyen günlerde iç savaş çıkacağına dair söylentiler kurumlar arasında konuşulmaktadır.

insanların ölmeyeceği, huzur ve barış içinde günler yaşamayı hayal etmekten başka elden bir şey gelmiyor.

maalesef ki bu zor günleri yaşamış biri olarak sokağa dökülüp kutlama yapamıyorum hala içimde matem havası..
2007 yılında farkına varmıştım bunlar sistem ve bunlar ileride bize büyük sıkıntı çıkaracak cinsten iki grup ikisinin ortak yönü abd nin sovyet rusyaya karşı geliştirilen yeşil gladyo kadrosuydu islami etkiyle komunist rusyaya doğrudan dolaylı yoldan savaşmak için yeşil gladyo yaratıldı 80 darbesinin nedeni oydu zaten..zaman içinde bağnaz dindar demeyelim dinidar kafalılar geçmişinin intikamını alır gibi türkiyenin candamarlarını kesmeye başladılar.temizliye başladılar kendilerine göre 28 şubat 1997 nin intikamını alırcasına vatansever aydınlıkçı yazarlarımızı içeri attılar komutanları içeri attılar iftira attılar hatta bazılarının ölümüne neden oldular...gençlerimizin zihinlerini kirlettiler şuna bakma buna bakma ayşe ile konuşma mehmet ile konuşma konuşursan aileni ararız ararlar okula rezil olursun...seni dinden afaroz ederler ellerinde risaliyeler kur an kerim tesbihle gezerler herşey allah için derler ama para mevzu bahis oldumu babalarını tanımazlar...torpille hatırla devlet kadrolarına sızdılar tsk ya sızdılar ordunun anasını siktiler bi güzel el birliği ile sonra ne kumpaslar ergenekon balyoz falan filan eee memlekette komutan kalmadı...pkk bir yandan yeni piç ışid suriye bi yandan ülke şamar oğlanına döndü...15 temmuz günü ebelerini tersten gördüler ama kılıf hazırdı kandırıldık kardeşim eee bunca itiftiraya uğrayan insanlar kandırıldık dedik ya 15 temmuz günü ülkesi için gerçekten canını veren vatandaşa ve silahlı kuvvetlere polise lafım yok ama çomarlık yapıp polat alemdarlığa soyunup bi bok yapamadan ulen tankın altına yattık biz deyip köfte ayran için nöbet tutan tiplerin höh denilen birliğe katılması... tsk nin itibarsızlaştırma operasyonu insaf kardeşim insaf...abd nin politikalarınıa israilin entirakalarıyla baş çıkamıyoruz...