alttaki yazara soracaklarım var

  • /
  • 137
şirinler mantarımsı bir şeyler olduklarından mantarlar gibi sporla çoğalmış olabilirler!

alttaki yazara sorum: istanbul'un en sevdiğin semti neresi veya istanbul'da yaşamıyorsan, yaşadığın kentin en sevdiğin semti neresidir?
antalya - kaleiçi.


gitmek mi zor kalmak mi? ( klişenin dibini yaşayan yazar itemi)
kıl hk. öznel düşüncem harika bir şey olduğu yönünde sahip olduğum görsel tatmin hissiyatını belirtebilirim..
allah başımızdan kıçımızdan eksik etmesin..

alttaki yazar elimde hali hazırda 2,5 yıllık tecil hakkım var, az biraz daha işler boka sararsa bozdurup kasım celbi ile askere yol alayım diyorum, var mı önerin bi bişiyin?
eğer gitmeme opsiyonun varsa (yurtdışı okul, iş, vb.) hiç gitme.. tamamen zaman kaybı olup, türkiye gerçekleri ile yapılan bir sabır imtihanıdır kendileri. eh ben seve seve gittim, işe almıyorlardı askere gitmeyeni. eğer illa gideceksen bir an önce bitirip yoluna devam etmek iyi ama bu ara ortam iyi değil, zor soruymuş. gitme ya gitme, zaman kıymetli, bol bol seviş :)

alttaki yazara sorum: yurt dışından sgk primlerimi kendim ödesem (2,5 prim senem kalmış babam sağolsun valla), emeklilikte işe yarar mı daha yüksek maaş olarak? soruyu beğenmezsen alternatif soru: bir ayı ne ile iyi gider (yani yemek olarak yanında ne iyi gider)? çikolata sos, yoğurt, şampanya, kıymalı börek vs.
kesinlikle yurtdışı emekliliğini hallet, benzer durum rusya ile başımda da mevcut.. yırtıyorum kendimi..

(ayrıca üstteki cevabına iade-i cevaben: işim tıkırında, onca şeyden sonra yüksek lisansım da devam ediyor, askerliği önümde engel olarak görmüyorum sadece gidip 5-6 ay artık neyse beynimi sıfırlamaya ihtiyacım var, aynı eylemi sivil hayatta yapınca biliyorsun ki deli muamelesi görüyorsun)

alttaki yazar, sağlam bir film önerir misin?
(bkz: clementine)
(bkz: thundercats)

alttaki yazar; akıllı telefonumuz kadar mı yetenekliyiz yoksa zaten ona gerek yok mu?
onun kadar yetenekli değiliz belki de ona gerek vardır,tam bilemedim.
alttaki yazar,bir gey veya lezbiyenin biricik yakışıklı veya güzel yeğenine kur yaptığını farkettin; ne yapardın?
yeğenim gey veya lezbiyen midir? ayrıca yeğenimin yaşı kaç? 18 ve üstü ise adam akıllı kendi başına karar verebilecek yaştadır, karışmam. sadece fikrimini beyan ederim. ha yeğenim hetero eminim ve kuru fark etmiyor, kur yapan kişi zaten kendini bir zahmet geri çeksin, baktın bir, hala yapıyor, iki hala yapıyor, e üç, yeter artık, amacın ne senin diye girerim olaya. *

en sevdiğin sezen şarkısı? hatta ilk 3 sıralaması yap beybi.
1. yol arkadaşım *
2. namus
3. tükeneceğiz

merhaba alttaki yazar... en yakın arkadaşım sevgilisiyle seks yapamıyor ve ayrılık çanları çalıyor sanırım. arkadaşım bu konuyu kafasına çok taktığından ve ilk eşcinsel ilişkisi olduğundan ayrılık durumunda nasıl tepki vereceğini bilmiyorum... sence gidip arkadaşımın sevgilisiyle durumun gidişatı hakkında konuşmalımıyım ?
bence konuşmalısın,ama yine de bunun arkadaşının kulağına gitmeyeceğinden emin olmalısın ki,gitme ihtimali hiç te düşük değil.
eğer gerçekten böyle bir durum varsa,bu soruyu chat başlığında da sor,sadece benim önerime kalma derim naçizane.
alttaki yazar,yaz bitiyor,ne düşünüyorsun?üzüntü?,sevinç?
hem üzüntü var hem de sevinç. üzüntü olayı, yazın tadını tam çıkaramadığım için. ve de okul başlayacak, çok yorulacağız, onun için. sevinme ise hoşlandığım çocuğu görebileceğim için ve arkadaşlarla yine vakit geçireceğim için.

alttaki, beni seviyor musun?
genelde sözlük içi hakim davranış biçimi, insanları sevmeden onları sevmek yahut nefret etmek üzerine, üzgünüm ama seni tanımadığım için bu soruyu keskin bir şekilde cevaplayamayacağım..

alttaki yazar, ciddi manada kafa yapacak bi kaç şey önersene, i-dose falan değil direkt uygulamalı ot/hap falan, hangisi en iyisi?
üniversiteye hazırlanmamak, herhangi bir yere kapak atmak için zamanın geçmesini beklemek. gerçi benim sorumsuzluğumdan ibaret değil, neyse.
alttaki: çok değerli arkadaşının işlediği bir suç var. bu suç senin en tahammül edemeyeceğin şey olsun. onu emniyete teslim eder misin, susar mısın?
genelde arkadaşlık ilişkilerimde hep boka batan taraf olmamdan mütevellit, en ufak bir yanlışa karşı tahammül seviyem sıfıra yakındır..
gerekirse ağzını burnunu kırıp yetkili mercilere teslim ederdim..

alttaki yazar, sence de sözlük biraz şey olmadı mı?
sözlük bizim yazılarımızla şekillendiği için her kafadan çıkan farklı seslerle renkli bir kompozisyon çizdiğini düşünüyorum. daha fazla yazarak eğlenebileceğimizi düşünüyorum.

alttaki yazar; paketi açarken aklından ilk ne geçer?
samsung galaxy tab açılımı yapan çocuk. damarlarıma işledi adeta, hatta açarken onun repliklerini kullanıyorum ara sıra.
alttaki şinobi: nazlı mısındır?
bazen naz yapabiliyorum, eğer ilgi bekliyorsam ama genelde değilimdir hatta çok kolayımdır.

alttaki yazara: şu anda trendeyim ve karşımdaki adam kilitlenmiş bir şekilde yarım saattir kumaş pantolonuma bakiyor (yani öndeki kabarıklığa tabii ki kumaş kalitesine değil). normal standart bir görüntü, o kadar bakacak bir şey de yok hani.. olayı bakmaya değer hale mi getireyim mi? (tecavuz kaçınılmaz ise zevk almaya bak hesabı) yoksa edebimle oturayım mı (tren dolu)?
ne kadar değer vereceğine bağlı. trendeki bi adam çokta şaapma yani, ben güvenemiyorum bokta çıkabilir *
alttaki yazar: olumsuz eleştirilere açık mısın?
açık ne kelime kevgire döndük be gülüsü.
alttaki yazar sarhoş olup ilk bulduğum kişiyle takılmalı mıyım? yoksa in kezban we trust devam mı edeyim?
sarhoş olmadan ilk beğendiğin kişiyle beraber olmalısın.
alttaki yazar; dans ederken kendini hangi ünlü gibi hissediyorsun?
  • /
  • 137