dilimi burnuma değdirebiliyorum. *

her defasında işleri bir şekilde berbat edebilme *

başarısız blind date ler... hiç mi tutmaz biri yav

fotografik hafiza. zamanla geriledi ama hala bir kitabi dipnotlarina kadar hatirlayabiliyorum. dikkat eksikligi bozuklugunun en guzel yani.

aynı anda hem anal hem de oral seks yapabilmek

*

bir espiriyi iki yıl sonra anlamak gibi çok kişisel yeteneklerim vardır.
not: mübalağ yok

taklit ve oyunculuk yeteneğimin iyi olduğunu söylerler ama ne kadar doğru bilemiyorum *

çok fena müzik dinlerim. bir şarkıya takıldığımda saatlerce tekrar tekrar dinleyebiliyorum.

sarhoş olmamak diyorum ben. tekila shotlar attım olmadı, bir şişe şarap içtim olmadı, üç tuborg kırmızı diktim olmadı, dört bardak votka içtim olmadı. hepsini birden mi içsem ne yapsam bilmiyorum. kombinasyon falan mı yapmak lazım yok mu bunun yolu? içimde kaldı bi kaybetsem kendimi diğer gün hiçbir şey hatırlamasam falan.

gece yatmamak sabah kalkmamak en büyük yetenegimdir
bir de taklit yeteneğimin iyi olduğu söylenir.

aşık olduğum insanı her saniye düşünme gibi yeteneğe sahibim. tıpkı şimdi olduğu gibi. *

fena çizerim.

çok fena yalnız kalırım

içim kan ağlasa da bağıra bağıra gülebilirim.

uff fena da pasta yaparım.

yürürken sakız çiğneyebilme yeteneği.

her fotoda baba evindeki piremsesler pozu verebilme yeteneği.

kitap alıp okumama yeteneği. *

yazmayı unutmuşum. çok güzel ders çalışamam öyle böyle değil!!

sevdiğim bir şarkıyı veya albümü abartısız binlerce kez dinleyebilirim sıkılmadan.

- sabretmek
- çok sabretmek
- çok çok sabretmek
- sonunda dayanamayıp deli gibi patlamak!