bekaret

yurtdışında artık insanların güldüğü, türkiye de de yeni nesilin çok fazla kafaya takmadığını gözlemlediğim olgu. bekareti kaybetmek aslında önemli bir insan için kadın yada erkek, hayatında yeni bir dönemin başlangıcını simgeliyor bana göre. ama kadınlarda bunu ince bir zar tabakasıyla sınırlamak çok komik. oral, anal birçok şekilde seks yapmış biri sırf bekaret zarını koruyor diye bakire sayılmazki..ilk seviştiğin zaman bekaretini kaybededersin daha ötesi var mı? (bkz: tokmak heryere değmiş ama davul patlamamış)
artık "eski kafa" olarak nitelendirilen ama * insanın değer vermesi gereken bir "şey". üstünde oturulup düşünülecek, derinliği, duygusallığı olan bir konu. kızlar daha bir önemsiyor tabi bu konuları ama erkekler alaya alabilir çoğunlukla. "erkek oldum" gibilerinden. sünnetten sonraki 2. erkeklik merasimi.
ver kurtulla çözümlenebilecek aslında sorun olmayan başkalarının sorunu.
olaya psikolojik olarak bakarsak 'ilk' olayı devreye girer ve ilk olcak kişinin özel olması istenir.bunu bekaret mi kaldı ne malsınız! diye eleştirmeyin , herkes aynı olmak zorunda değil. bu çok masum ve tatlı .
amerikan argosunda fresh meat kelimesi, ortama yeni girmiş, pek bir deneyimi olmayan bir anlamda "bakir" sayılabilecek çıtır geyleri tanımlamakta kullanılır.
bekaret kelimeside acaba, henüz tadına bakılmamış, el değmemiş olan "et", yani "bekar et" kelimelerinin birleştirilmesinden mi oluşturulmuştur diye düşünmeden edemedim.

(bkz: bekar et)
(bkz: etin ete değmesi)
insanların kamu malı gibi davranmasını anlayamadığım şeydir. kişiye özeldir, ailenin ya da başkalarının mülkiyet gibi görmemesi gerekir.
burada okuduklarımdan sonra bazılarının, insanları et olarak görmesi beni çok üzdü açıkcası. ama başkarına gösterdiğiniz saygı, gerçektende kendinize gösterdiğiniz saygıdır.
kaynak veremeyeceğim bir yerde mi okumuştum biri mi söylemişti tam hatırlayamıyorum ama şöyle bir şeydi;

"yeni doğan her kız çocuklarının amına sokacaksın parmağını bozacaksın kızlığını, sorun morun kalmaz"

edit: tabi ki kesinlikle tasvip etmiyoruz *
türkiye'de hala tabu olan bir konu.
nasıl bulmak istiyorsan öyle bırak.
kime göre, neye göre bekaret? bekaret diye birşey mi kaldı ?
kadın bedenindeki evrimsel bir kalıntının, hala feodal kalıplarda kalmış sığlık, yobazlık kalıntısı.
erkek için bakirlik ne ise, kadın için de o olmalı bakirelik; ne eksik ve ne de fazla.
kadınların kaybettiği zaman fahişe , erkeklerin kaybettiği zaman onur kaynağı olan toplumumuzun cinsiyetçi ayrımının en büyük sembolü.
bu kelime sayesinde (bkz: bekaret kemeri) diye bir icat öğrendim. bugün de genel kültürümüz arttı çok şükür.