tarih kurban bayramı öpülcek bolca el var ve öperken göz göze geliyoruz o kudretli ellerin sahibi kişiyle ama öyle bi bakış atıyo ki siktir amcık benden fazla paran vardır senin diye işte o an diyorum ebem kadar olmuşum bide boşanma kararı almış arkadaşım var lan çok cool karı evlendi çocuk yaptı bide üstüne boşanıyo bana falan anlatıyo bugün avuktlaydım diye.

sigara içerken bir deliğe kaçman gerekmiyor, uyumaya çalışırken tavana baktığın zamanların süreleri uzamaya başlıyor artık kolay uyku yok.

en fena olanı da ağlarken gözyaşlarının yanaklarından süzülüp koynuna kadar dolması, çünkü silecek biri yok; anne çok uzaklarda...

gözyaşlarını içine akıtmayı öğrendiğin andır *

artık insanlara güvenmemeye başladığın an.

başına gelen ters olaylara kızgınlıkla, yüksek sesle değil de olgunlukla ve sakince karşılık verdiği zaman

eskiden pek de yakışıklı olmadığını anladığı andır.

hayal kurmayı bıraktığın andır

dondurmanın, çikolatanın ya da gofretin tadının artık o kadar da güzel olmadığını fark ettiği andır.

benden küçük kuzenlerim benimle konuşurken

elimdeki birazı yenmiş nohut demetini tırtıklamaktan vazgeçip, onu apartmanın önünde oyun oynayan çocuklara bağışladığım an... eskiden olsa her santimini incelemeden, nohutların hepsini yemeden bırakmazdım demeti. şimdi, çocukken yediğim hiçbir şey aynı tatta değil. ben gerçekten büyüdüm. çok üzgünüm.

hayır deyip reddedebilmeyi öğrendiği an.

kimseyle uzun süre küs kalmamak, çabuk affedip mesafeli durmak. ''hala küs müyüz'' sorusuna, ''yok ya çocuk muyum ben'' demek. öc almakmış, kin tutmakmış... bu tür insanın içini tüketen duygulardan rahatlıkla sıyrılmaktır bi yerde.

yolunda gitmeyen bir durumla karşılaştığında kendi kendine "kimi arasam?" sorusunu değil de onun yerine "bu sorunu nasıl çözebilirim?" sorusunu yönelttiğini fark ettiği andır.

büyümek istemediğini anladığı andır.

babasını kaybettiği andır .çünkü sırtını dayabileceği ve gölgesinde dinlenebileceği çınar ağacı kesilmiştir .

sokakta yürürken top oynayan çocukların "bekleyin abi geçsin" dediği an.

bu da keder mahkumları için gelsin.
masum olmadığını anladığı an.

kendi yarana sadece kendinin merhem olabileceğini anladığın, en büyük yardımcının ve destekçinin kendin olduğunu fark ettiğin an.

kararlarınızı duygularınızla değil daha çok mantığınızla vermeye başladığınızı anladığınız andır.
ya da birini görüp yaşıtınızmış gibi hissedip konuşmaya başladığında size abi dediği andır.

farklı bir şehire giderken kimseden izin istemediğin an, doğumunu hatırladığın bir çocugun evlendiği an, askere gittiğin an, aileden para isteyecek yüzünün olmadığı an, yeğenini markete götürürken çocuğun mu denildiği an, evli misin sorusu geldiği an.....

aynaya bakıp kendine küfür etmek gibi herkes gelişmiş sen yerinde saymışındır geçmişe takılı kalmaktan başka boka yaramayan biri olmak...herkes evlenmiştir yada sevgilisi olmuştur önemsemedim aile baskısı onları gecindirmek az oyun az cinsellik para kazanmak üzerine bir hayat yaşamdan tad almayı bırakınca büyüdüğümü aldım büyümedim iyi hayalet olmaya gidiyorum evet kendimden uzaklaştım şehrimden soyutlaştım kimim için kimsesiz oldum