istanbul'u terk etmemek için ikna edici tek bir neden

erkek bulmanın nispeten daha kolay olması. örneğin yozgat"ta horneti açınca en yakın erkek 5 km uzakta iken yaşadığım varoş mahallede 80 m içinde 15 erkek var. nicelik sebebiyle ister istemez insanın şansı artıyor.*
(bkz: adalar)
(bkz: aile)
(bkz: kariyer)

hissiyata göre, içlerinden herhangi biri...
hızlı ve heyecanlı şehir yaşantısı. (evden çıkmayan her sabah işe gitmek zorunda olmayan bana heyecan biraz farklı geliyor.)
diğer şehirlerin, istemsizce de olsa, her zaman için fazla hayalet kasaba gibi gelmesi. tüm konserlerin burada olması. gece hayatı. üniversiteler. deniz ve sahil şeridi.
herkes istanbulda hersey istanbulda.internette biriyle yazışırken bile şehir yazdığınız halde direkt semt neresi diye soranlar var.başka sözüm yok hakim bey.
aslında tek bir nedeni var. o da kadıköy. ki buna artık balat da eklenebilir. bunlar dışında klasik ve kişiye göre değişebilecek nedenler de var. iş imkanları, gece hayatı, film festivallerinde izmir ve ankara'ya göre daha çok filmle buluşma olanağı gibi. ama sadece gay life için istanbul'da yaşamak çok saçma. izmir veya ankara da gay life için daha doğrusu koli bulabilmeniz için iş görür bence.
metropol olmasi, her an yapilabilecek yeni bir seyler olmasi. heyecan, aksiyon.
nedene ihtiyaç yok galiba bütünleşiyorsun istanbul’la. balat’ın muazzam aurasından, agorada şarap eşliğinde yenen bir akşam yemeği, kanlıca’da ismailağa kahvesinde içilen bir yudum kahvesine, ortaköyde sağlam içilmiş gecelerin kumpir ile kapatılması, çamlıcasından üsküdar’ına, galata kulesinin şerefine içilen şaraplar, kadıköyünden beyoğlu’suna, daha neler neler.
  • /
  • 2