tenden ruha geçen şeyler vardır. sarılmak bunun için en masum, en sıcak yoldur. sarılacak insanlar bulunca değerini bilmek kaybetmemeye çalışmak gerekir, zira yıllandıkça yenilerini bulmak zorlaşıyor.

başaramadığım şey. neden bilmiyorum ama. böyle biri sarılınca kalbime mutluluk doluyor, rahatlıyorum ama o kolları kaldırıp bende karşılık vremiyorum beni bi şey tutyo. bi şöyle adam gibi sarılamadım lan ne anneme ne babama ne kardeşlerime ne arkadaşlarıma sanki sarılınca çüküm düşücek neden ben!

sarılmayı çok seviyorum. öpüşmekten bile anlamlı bir hareket bence. fakat şöyle dişime göre bir ayı bulamıyorum ki sarılayım. ben ayıyım, insanlar çubuk kraker. sıksam kırılacaklar korkuyorum yani.

iyileştirici bir özelliği olduğu söyleniyor.

dünyadaki en güzel eylemdir. ilginçtir ki sakinleştirici etkisi olduğu gibi kimi zaman heyecan verici etkisi de görülmektedir.
(bkz: sarılın)

günlük yaşantınızı derinden etkileyen eylem. oksitosin salgılatır.* strese, kaygı, kalp rahatsızlıklarına, bağışıklık sistemine ve acıyı azaltmanıza yardımcı olur. günde 8 farklı kişi ile sarılırsan hastalığa yakalanma oranın sıfıra düşer demişti bir yaşam koçu. sarılın yazarlar sarılın.

aslında duygusalım diyebilirim gayet ama bu duygusallığım kendimi güçlü gösterme çabasının gölgesinde kalmıştır her daim. dolayısıyla seks yaptığım insanlar haricinde insanlara sarılma gibi bir huy gelişmemiş bende. bu annem bile olsa kendimi hep geri çeken bir vaziyetteyim. ancak bunu biraz olsun yıkmaya başladım sanırım, kendimi zorlamaya başladım ve yaptığım zaman bende eksilen bir şey olmadığını gördüm. hatta çok daha iyi hissettim kendimi. sarılmanın o sakinleştirici tadını aldığımda kendime her seferinde "bunu neden sık yapmıyorum ki be oğlum" diyorum velhasıl sarılalım canlar...

ruhun acı seyreltici süzgecidir. bir sarılma, sıkılmış bir sünger misali akıtır derdini tasasını insanın. haaa, bir de veda sarilmasi vardır ki o acıyı almamakla kalmaz bir tane de o ekler üzerine. sarılın efendim, çokça kez sarılın. içinizde kir,pas, kötülük, acı, elem, keder ne kadar negatif şey varsa bu paklar, sevginin kardeşidir sarılmak. sevin,sarılın. kurtarsin hepimizi şu sevgi denen şey.

insan dokunsal bir varlık bana göre. en temel etkileşim göstergelerinden birisi de sarılmak.. kimi insan korunmak, kimisi güven duygusu kimisi de güçlü olduğunu hissettiği için sarılmak istiyor. birçok pozitif etkisi var v ilginç olan bu etkilerin fiziksel kontakt bittikten sonra da devam etmesi. siz siz olun sevgi ve desteğin en büyük göstergesi olan kucak dolu bir sarılmayı geri çevirmeyin..

lafa gelince herkes sarılmak istiyor ama genelde ilk sorulan soru arayış ne?

içten gelip, istek ve arzuyla yapılırsa verdiği zevk anlamında emsali zor bulunan, yok eğer zorla, gösteriş için ya da riyakarlıkla yapılıyorsa yapanı direk ele veren eylem.
hiç mi hiç kızmam sarılamayan adama, varsın sarılmasın ama sarılıyormuş gibi de yapmasın.

aile-arkadaş-sevgili-öğretmen-yeğen-dost. hatta bir tık abartıyorum hiç tanımadığınız birine dahi sarılmak insanı inanılmaz mutlu eder. tabi bu benim fikrim. belki fizyolojik-psikolojik bir açıklaması da vardır ben bilmiyorum. atalarımız zamanında sarılmayı özetleyen sözler sarfetmişler denize düşen yılana sarılır yok bu başka birşeydi galiba. neyse tabi her sarılalım diyenlede napıyoruz sarılmıyoruz. türlü uygulamalardaki sarılıp uyuma konseptli buluşmalar nelere evriliyor okuyup görüyoruz.