ne idüğü belirsiz suriye politikamız sonucunda memlekette cirit atan kaçak suriyelilerin içine düştüğü durumdur. insanları yerlerinden yurtlarından ederek iç savaşa destek veren türkiye, bakalım daha ne gibi iflas sonuçları yaşayacak? bugünlerde eminönü ve sultanahmet civarına giderseniz ağlayan ithal dilencilerimizi görebilirsiniz.

(bkz: suriyeli mültecilere 300 milyon dolar harcanması)
(bkz: örtülü ödenek)
(bkz: yedek ödenek)

neredeyse her köşe başında gördüğümüz ve sayıları günden güne artan ithal dilencilerimiz. şişli, bahçelievler, aksaray, taksim, bakırköy, kadıköy ve merkezi tüm semtlerde ailecek dileniyorlar. kolunuza yapışanlardan, sessizce ağlayanlara, arkanızdan küfredenlerden, fuhuş yapanlarına kadar her türlü opsiyonları da mevcut. kendi vasıfsız nüfusuna iş ve eğitim sağlayamayan türkiye'nin hangi akla hizmet bu insanları fütursuzca sınırlardan içeri aldığı ise bir muamma. birkaç sene içinde bir sosyal patlama yakındır...

doğu ve güney doğunun tüm şehirlerinde ki tüm caddeleri mesken eden dilenciler.para vermeyince size öyle bir bakıyolar ki lan gavat başbakanın bizi getirdi bize bakacaksın bize para vermek zorundasın der gibiler.
vermeyince küfür ediyorlar birde.bir ay önce kadının birine para vermedim arapça-kürtçe-türkçe küfürler hava da uçuştu.*

hiçkimsenin vatanını terk edipte onları aşağılayanların ülkesinde dilenmek gibi bir hayali yok, olamazda, kahraman suriye halkı terkettiği vatanına dönecektir elbette, her gün bombalar yağıyor memleketlerine, çocuklar ölüyor, belki bazıları onların akrabaları, suriye köklü bir devlet suriye halkıda bu hallere düşmemesi gereken son derece kültürlü bir halk
dilen suriye halkı, sömür, yağmala, uyandır komşunu, evlatların ölürken, kimseyi rahat uyutma suriye,kimse tek başına kurtulamayacak, ye hepiniz batarsınız, ye hepimiz hep birlikte çıkarız

kendi ülkelerinin bokunu çıkartıp da ülkemizde dilenen suriyelilerdir. kendileri için mülteci kampları olduğu halde dilenmelerindeki amaç farklıdır. dillere şahan kahramanlıkları bunu gerektiriyor sanırım! topunuz batsın amk

ülkemize kabul edilmemesi gereken bir grup mültecinin, fakru zarurete düşmüş olan kesimidir.

şirinevler meydanda çokça karşılaştığım şahıslar . genelde bitlidirler .

koyun gibi kokuyorlar ohh miss.

sanırsam oy kullanma hakkı vardır çoğunun. akp ye oy atma şartıyla türkiye ye kabul edilmişler diye biliyorum.

tez zamanda en has vatandaşlarımız olacak savaşzedelerdir. buraya yerleştirilmelerinin bir nedeni ve amacı var ama malum şahıs adamlara hem kapıyı açıp hem de insanları kaderlerine terk etmek gibi bir tiniyetsizliği yaptı. onlarda öğrenecek bu ülkenin insanı olmanın nasıl zor ve sıkıntılı bir iş olduğunu.

kızıyorum bazen:

ulen bu ne. her üst geçitte en az 6-7 tane. çollu çocouklu. bize giren girmiş zaten. bi de sizi mi besleyecez...

yine kızıyorum:

niye soktular bunları buraya ki. dilendirmek için mi?

sonra kendime kızıyorum:

ne yapsınlar ki. oturup da bir bombanın ve ya üç beş askerin gelip çocuklarını öldürmesini mi bekleyeceklerdi. çaresiz olunca insan kaçmak için mecbur kalıyor demek ki. kim ister dilini bile bilmediği bir ülkede bu şartlar altında yaşamak.

aşti'de ve ankaranın muhtelif kaldırımlarında boldur.

küçükpazar, süleymaniye çevresinde hep görüyorum. o çocukların yaşadıkları şartlar içler acısı. adamın biri, eskiden köpeklerin kedilerin yaşadığı bodrumu suriyelilere 500 liraya kiraya vermiş,el insaf. içinde ne banyo ne su ne tuvalet var.
yaşadıkları şartlar zaten çekilecek gibi değilken, bir de bunu yaşatıyorlar.

istanbul'un her tarafındalar artık, taksim meydanında gece 2 de peşine takılan ve bırakmayan küçük küçük çocuklar var. ne olacak bu insanların hali bilmiyorum. bir yandan da bakıyorum her gece gay barlarda vodkasını yudumlayıp koli kesen onlarca suriyeli gay var. zengini de fakiri de ülkemizde. umarım sıkıntılar çözülür, iç savaş biter de ülkelerine geri dönerler.