geçen cumartesi yine burgundy ve medyum fettish ile gidip altını üstüne getirdiğim, kevbear'ın yokluğunu hissettiğim, ilginçtir ki aussiebum'ı ve dexter'ı göremediğim lakin demirbaş olarak greenday'in mevcut olduğunu gördüğüm bardır.
geçen yaz gittiğimde kendimi o kalabalık arasında ufalmış, küçülmüş ve yalnız hissettiğim gece kulübü. belki de bu duruma neden daha ilk kez o tür bir yerde bulunma deneyimini yaşamış olmamdan kaynaklı yaşadığım bir iç hesaplaşma veyahut bir alışmamışlık hissi; bunu bilemesem de sonuç olarak pek de keyif aldığımı söyleyemem; karşımda dans eden bir ayı haricinde ilgimi çeken herhangi başka bir görüntü de mi olmaz yahu. arka taraflarına doğru gittikçe yaşça büyük olan gaylerin saf tuttuğu da aklımda kalan diğer bir anektod. aslında orada bulunan hemen hemen herkesin seninle aynı sırrı paylaştığını ve dolayısıyla benzer parçalardan oluştuğumuzu düşünmemin bir getirisi olarak rahat edilebileceğine inandığım o topluluk arasında kendini görmek de enteresan bir tablo oluşturur beynimde hala. belkide gittikçe kalabalıklaşan yalnızlıklarımızı doldurabildiğimiz mekanlardan sadece biridir burası...
koskaca istanbul'da bu kadar kötü müzik çalan bir yerin bu denli popüler olması çok acıklı. cep doldurmak dışında keşke biraz kaliteye de özen gösterseler. türkçe pop dinlemek iyi hoşta, bu denli berbat remixleri nerden buluyorsunuz allasen? gayler malum pop sever. ulan insan allah için o sene hangi yabancı pop şarkısı hit olmuş bir bakar, arada çalar. yüzyıllık apachi şarkılarının yanı sıra aşırı kalabalık yüzünden dans edememek de bazı gecelerin olmazsa olmazı. zamanında giriş parası verilmiyor diye meşhur oldu hala onun ekmeğini yiyor. nadiren gidiyorum. sevenlerine allahtan sabır diliyorum...
dün akşam yine çok kalabalık olan ortam. saat 3den sonra ise kalabalık olmasına rağmen benim için sadece 2 kişinin bulunduğu yer haline gelmiştir. bu yüzdende ilk defa gözüme sevimli gelmiştir.
yılbaşında gidip girişin paralı olduğunu görünce döndüğümüz bar. normalde ücretsizmiş diye duymuştuk. gece 4den sonra paralı oluyor sanırım, bizi soğuk istiklal sokağında bıraktığın için sağol.