ufak tefek cinayetler

bu akşamki bölümün önceki bölümden daha sakin geçeceğini düşünüyorum. bakalım neler olacak sayın seyirciler. ha bu arada cebimdeki yabancı filminde suavi bir ara bu diziye selam çaktı; aynı el hareketleriyle saçını kıvırır gibi yaparak "o iş bende" dedi. salonda tek anlayan ve gülen bendim sanırım.
merve oya'ya cheesecake'ı koydu *
çookkk sıkıldım. bayıldım. bunaldım. off çeke çeke izledim resmen. yangın sahnesini niye bu kadar uzattılar. konu mu yok arkadaş yaa alla alla. ayrıca çok basit hatalar yapmışlar bu yangın meselesinde. arkadaş hiç mi bir acil durum planı olmaz bir okulda? hiç mi sayım yapmayı bilmiyorsunuz? hadi bunları bilmiyorsunuz onu anladık da hiç mi danışmanınız yok bu konular hakkında? resmen çuvalladılar bu bölümde.
bu bölümde yangın meselesini uzata uzata bitiremediler evet. bizde de konu mu kalmadı acaba gibi bir algı yarattı bu durum. ancak gözden kaçırdığımız şey mesele çocuklar olunca ve böyle bir olaydan sonra tamamen bitti gözüyle baktığımız mehmet-arzu ve merve-serhan ilişkileri bir anda yumuşayıverdi. mehmet bey de bu durumu fırsata çevirip iyi duygu sömürüsü yaptı. ama o cheesecake yapıldıysa bombalara hazır olun derim ben.
bu haftaki bölüm dizi tarihinin en boş bölümü olabilir. saçma sapan yangın sahneleri filan. izlemeyen bi şey kaybetmez.
oldukça başarılı bir bölümden sonra bu hafta rezalet bir bölümle karşımıza çıkmış türk yapımı bir dizi.
izlenir mi? izlenir. en azından gri karakterler mevcut, oyunculuklar iyi bu haftaki bölümde pelo görünmedi umarım diziden ayrilmamistir. çünkü senaryo sanki bade iscil kaynaklı değişmiş de o yüzden bu kadar kötü bir iş ortaya çıkmış gibi
böyle bir dizi mi var? ben bilmiyordum, gerçekten de bu konu adına özür dilerim, ufak tefek cinayetler, ama ne gerek var dizilere değil mi ama bazen her şeyi onlarda buluruz, kendimizi onlarda yaşarız, hayatımız olur bir anda, yaşarız, yaşamaya devam ederiz, en içtenliğimizle kendi benliğimizle hayata devam ederiz, başka geride kalanlar önemli değildir, artık biz varız, işte senaryo, senaryo deyince de hemen heyecanlanmayın, asıl olan biziz...
evet vakit doldurulsun diye bazen uzun uzun bakışmalar akışı bozuyor, bu türk televizyonculuğunun kanayan yarası, ama gene de yiğidi öldür hakkını ver çok güzel kurgulanıyor tam olaylar bitti derken yeni bir olayla arap saçına dönüyor, dizideki bu şaşırtmacalı dinamiği seviyorum ben. son yangın sahnesinde de çok etkilendim, evet yangın bir türlü küçücük salonda çocuklara ulaşamadı. ama o çaresizliği hissettim. bilhassa nilay'ın oyunculuğunu çok iyi buluyorum. bu bölüm sanırım biraz kamu spotu gibi oldu, yani yangında neler yapılabileceğini öğrenmek için kitaplara kılavuzlara bakmaya üşenen yurdum insanına en kolay bu yolla ulaşılabiliyorsa bence sıkıntı yok istediği kadar uzatabilirler.
yangınla konu birbirinden alakasızdı. keşke biri ölseydi. berk mesela. böylece daha kötü bir pelin görebilirdik. kimse ölmedi ve hiçbir yere bağlayamadılar. gereksiz bir bölüm olmuş.
ay ay ay geldi gönüllerin efendileri ay ay ay
kalbim küt küt valla. dizideki en sevdiğim karakter avukat kadın bu arada. bir de nilay. bir de raşel.
aylardır sitenin kulübünün kapısı diye gördüğümüz yerin bir anda otele evrilmesi sorunsalı paradoksu dilemması.
annemi vialand'a götürelim fjfjdkjsjx. babasının oğlu berk.
tomris hanımın taşakları 25 kilo çeker rahat.
ooovvv my gooooshhhh pelin'ciğimiz kesin o dolaptan heyecan yaparak dışarı düştü ve serhan-oya ikilisini orada bastı. olay orda patladı ve pelin ne yaptı etti, babasıyla bir iş yemeği ayarlayıp o masaya oturttu onları.
vallahi çok eğlendim bu bölümde özellikle kızlar gecesi ile yardı geçirdi yani. her zaman entrika olmasa da eğlendirebiliriz dediler bu akşam. bence harika bir bölümdü. merve-edip aşkı da küllerinden yeniden doğacak gibi duruyor. e hadi bakalım. heyecanla gelecek hafta bölümünü bekleyecez. ay ay ay çok güzeldi.
sponsor virali olarak bazı sahneleri diziden sonra dimesin instagram hesabında bir dakikalık video ile yayınlıyorlar. bu hafta merve'nin mila'yla konuşurken mesaj gelip telefonu çevirdiği sahnenin tamamı instagramda var mesela.
böyle giderse yakında bitecek dizidir. 3 bölüm de hazırlık bölümü gibiydi. gerçekten bu senarist böyle dizinin adı gibi ufak tefek entrikalar izletecekse bu iş çok zor. ilk bölümler daha güzeldi.
ayy çok bir olay olmadı yine yaa. yine sönük geçti bu bölüm. sanırım önümüzdeki bölüm de sönük geçecek gibi duruyor. dizi sonrası verilen gelecek haftaki bölümün ilk sahnesinden bakılacak olursa. hayır benim anlamadığım niye bu kadar uzattınız arkadaş ne gerek var ara geçişlere madem tek sezonluk çekiyonuz diziyi olayın sonuna hızlıca entrikalarla bağlayın olsun bitsin. iyice umutsuz ev kadınlarına bağladılar. biri zaten boşanmış, çocuklarının derdinde, eski kocasıyla yeni aşuftesinin arasında gel git yaşıyor. biri elinden kaçacak olan kocasını geri kazanma peşinde. diğeri de yasak aşkı legal aşk haline getirmekle uğraşıyor. ayy konulara gel. haa bi de şu hikayeyi anlatanların da tüm hikayeyi nerden bildiklerine de şaşırıp kalmıyor değilim. lan sen elalemin hayatını mı dikizledin bu zamana kadar? manyak mısınız lan. çok saçma ilerliyor yani bu kurgu meselesi.
ah benim canım vah benim canım dizim. son iki haftadır feci şekilde sıçıyor. manasız manasız olaylar, saçma sapan diyaloglar. izlemiş olmak için izlemeye devam ediyorum. gözünüzü seveyim az hareket az kalite. oyunculuklar tamamdır gayet iyisiniz ama senaryo dökülüyor.

mehmetle bi kere sevişsem ya. olmaz mı? :)
dizinin en cazip özelliği pıff neden şimdi böyle oldu dedirten noktada birden yeniden işlerin arap saçına dönmesi. tv televizyonlarının saçma geleneği gereği bazen uzuuuun bakışmalarla akış bölünse de, bu dizi halen televizyon için yapışlmış en sağlam dizilerdne bir tanesi. bu dizi yabancı dizler gibi 45 dakikalık epizotlarla yayınlansa çok daha aksiyonlu ve heyecan dolu olurdu. onun için tasarlanmış bir dizi. e tabi beş epizodu bir bölümde yazınca ister istemez her bölümde o kadar aksiyon olmuyor. bence gayet güzel işliyor ve bu hafta arzu merve kapışmasıyla eski aksiyonuna dönecek gibi olaylar...
  • /
  • 4