neyleyimistanbulu

Durum: 134 - 0 - 0 - 0 - 23.09.2015 21:25

Puan: 1360 - Sözlük Kezbanı

10 yıl önce kayıt oldu. 5.Nesil Yazar.

Henüz bio girmemiş.
  • /
  • 7

6 eylül 2015 pkk dağlıca saldırısı

sende bu kadar sığ bir zihniyet varken katılmaman şaşırtıcı olurdu.

bearhairy

en yakın zamanda tedavi olması gereken bir kardeşimiz.
bizim acil açık ben de nöbete kaldım duyrulur.

bearhairy

en yakın zamanda tedavi olması gereken bir kardeşimiz.
bizim acil açık ben de nöbete kaldım duyrulur.

ayı sözlük şiir defteri

“1
bir hobbit bulutunun içine girer gibi
takma dişlerini bardağa bıraktı son assolist
mikrofonu en yakın arkadaşı değildi artık
saz arkadaşları ekstralara daha çok
daha çok festivallere ve turnelere çıkıyordu
peruğu brooklyn işiydi sözleri sagopa
gözlerinde markasız işporta lensleri
markası made in china ucuz işçilik
son kez sahne kostümünü çıkardı

2
insan kostümünü giyindi sonra
sonra insan gözlerini yerlerine taktı
ne çok gözyaşı birikmişti şaşırdı
aynaya ve suretine son kez baktı
son kez aynası yaşlı gövdesine baktı

3
solistler çağında insanlara şarkı söylemek gibi
zor bir filmin son sahnesinde
artık bu savaşı kaybetmiş bir general
beliebers nesline hicaz küfürler edip
ve enginde yavaş yavaş
ve gönül penceresini kapatarak
bir orta dünya bulutunun içine girer gibi
bütün o şarkıları arkasında bıraktı son assolist

4
kapıya bir cenaze arabası gibi
siyah camlı ve üstü açık bir limuzin
kapıya gelinlik gibi süslenmiş 1973 vw
kaf dağına kalkan son bir otobüs yanaştı”
turuncuadam-orangeman

dutchbear'ın sözlükten uçurulması kampanyası

ayı sözlük herkese özgürce yazma alanı sunan bir mecra.
en azından birazcık öyle.
yani azıcık öyle.
az.
bu yüzdendir ki insanlar sırf bizimle aynı düşünmüyor diye sözlükten atılsın demek yanlış olur.herkes eşcinselleri sevmek zorunda değil herkes eşcinselliğini sevmek zorunda da değil.
ilk eşcinsel olduğumuzu anladığımızda hayat bunu yüzümüze yüzümüze vurduğunda soluğu psikiyatri kliniğinde almadık mı?
bazı insanlar zor kabul eder.zamana bırakalım.yine sevelim onu.çünkü onun sevgiye ihtiyacı var nefrete değil.nefret onda yeterince var zaten.
güzek kardeşim demşsinki hayatta gay olmaktan başka şeylerde var.doğru insan olmak var.insan gibi insan.
oda sırf eşcinsel olduğu için öldürülen insanları vicdanında hissedip sadece onlar için bile koca bir camiaya saygı duymaktan geçer.çamur atmaktan değil...

aşırı gizli gaylerden nefret etme sebepleri

bodur kardeşime katılıyorum.
herşeyden önce şu bilinmeli ki;
kimisi aile baskısından,kimisi rahatını kaybetmemek için,kimisi kendini öyle mutlu hissettiği için,kimisi de yaşadığı çevreden dolayı erkeksi bir çehreye bürünüyor.gizli diye bir şey yok.gizli olduğunu zannetmek var.bu arkadaşlarımızda gizli olduklarını zannediyorlar(ben de dahil).ve başlığı açan kardeşim.gizli olduğunu zanneden insanlardan nefret etmek diye bişey olamaz.insanlar nasıl mutlu oluyorlarsa öyle yaşasınlar...

boysan yakar

sabah sabah beynimden vurulmuşa döndüm.
boysan'ım boncuk gözlü melek.
mekanın cennet olsun...ışıklar içinde uyu..
aklıma kaan karacehennemle oynadıkları kısa filmleri geldi
açtım izledim bi ağlama tuttu.melek gibisin be adam.
o kadar masum.


(bkz: breathless )

ayı sözlük şiir defteri

gözlerimin bebeklerini bırakamadım avuçlarına
bağışla eski plak kapaklarındaki gibi pozlarımız
acil iniş çığlıklarımız olmadı bizim hiç
çünkü yan yana ağladık en çok
en çok yana yana ağladık
en çok yan yana oturup mektuplar yazdık
birbirimize ne çok satırlar yazdık
en çok bu kozu verdik insanlara
çünkü insanlara hiç yaklaşmadık
çünkü o kıyılara hiç yanaşmadık
bağışla beni biz susarak yanmak
ve konuşarak ağlamak ilminde
bağışla beni biz yanmak ikliminde
biz daima birbirimizi bağışladık

yan yana iki çocuktuk birbirine yakışan
birbirine bakışan iki yokluk aslında
iki uçurtma gibi yan yana uçuşurduk
iki güvercin gibi boşlukta buluşurduk
yan yana iki yağmur bulutu gibi sözler verirdik
yan yana iki şemsiye gibi o yağmuru beklerdik
biz en çok birbirimizi beklerdik
birbirimizi eklerdik kederimize
biz bir evin iki odası o evin tek kapısı
biz yan yana iki koltuk şehirler arası
uzaklar arası bir otobanın iki şeridi
bağışla beni bağışla beni bağışla beni
sonra bir kavşakta gözlerim kamaştı
sonra başka ışıklar gözlerime aktı
bağışla beni yolum senden ayrıldı

bağışla beni gözlerim kirlendi
bağışla beni dudaklarım kirlendi
ben dudaklarındaki imla hatalarını silerdim
sen sözlerimdeki sancıları tamir ederdin
ben bir paraşüt fabrikasından emekli olmayı
sen en uzak ülkelerde ölmeyi hayal ederdin
ben sana ucuz romanlar hediye ederdim
sen bana ağır küfürler ederdin
ben seni çok ağır severdim
sen bir tüy gibi ruhumu ezerdin

ben bana kızar bağırırdım
sen sana susar bağırırdın
sonra devletler yeni para birimleri icat ederdi
sonra komşu ülkeler savaş filan ilan ederdi
sonra komşu bahçeler çöl olurdu
bağışla beni bütün denizler göl olurdu
bağışla beni saçların tel tel olurdu
her tel saç gelip gözlerime hançer olurdu
bağışla beni gözlerim kör olurdu

bağışla beni fuzuli’den sonraki şairleri sevemedim
takıntılıyım sezen’in yeni şarkılarını da sevemedim
bağışla beni geceleri bensiz uyuyamam
sabahları sensiz uyanamam bağışla beni
şiir yazarken virgül kullanan erkekleri de
nokta kullanan kızları da bu yüzden sevemedim
bağışla beni yağmur adamıyım ben
bağışla beni güneş mühendislerini pek
sınır kapılarını bu yüzden hiç sevmedim

bağışla beni kutuplardan vazgeçtim
karanlık bin sahrayı kendime seçtim
aurora borealis kutup ışıklarıdır
ve bazı kızlar diğerlerinden
bazı kızlar kendinden bile güzeldir...
turuncuadam

ayı sözlük şiir defteri

yaşadıklarımdan öğrendiğim bir şey var:
yaşadın mı, yoğunluğuna yaşayacaksın bir şeyi
sevgilin bitkin kalmalı öpülmekten
sen bitkin düşmelisin koklamaktan bir çiçeği
insan saatlerce bakabilir gökyüzüne
denize saatlerce bakabilir, bir kuşa, bir çocuğa
yaşamak yeryüzünde, onunla karışmaktır
kopmaz kökler salmaktır oraya
kucakladın mı sımsıkı kucaklayacaksın arkadaşını
kavgaya tüm kaslarınla, gövdenle, tutkunla gireceksin
ve uzandın mı bir kez sımsıcak kumlara
bir kum tanesi gibi, bir yaprak gibi, bir taş gibi dinleneceksin
insan bütün güzel müzikleri dinlemeli alabildiğine
hem de tüm benliği seslerle, ezgilerle dolarcasına
insan balıklama dalmalı içine hayatın
bir kayadan zümrüt bir denize dalarcasına
uzak ülkeler çekmeli seni, tanımadığın insanlar
bütün kitapları okumak, bütün hayatları tanımak arzusuyla yanmalısın
değişmemelisin hiç bir şeyle bir bardak su içmenin mutluluğunu
fakat ne kadar sevinç varsa yaşamak özlemiyle dolmalısın
ve kederi de yaşamalısın, namusluca, bütün benliğinle
çünkü acılar da, sevinçler gibi olgunlaştırır insanı
kanın karışmalı hayatın büyük dolaşımına
dolaşmalı damarlarında hayatın sonsuz taze kanı
yaşadıklarımdan öğrendiğim bir şey var:
yaşadın mı büyük yaşayacaksın, ırmaklara,göğe,bütün evrene karışırcasına
çünkü ömür dediğimiz şey, hayata sunulmuş bir armağandır
ve hayat, sunulmuş bir armağandır insana...



alıntı

köy hayatı

karadenizin küçük bir ilinin küçük bir ilçesinin büyük bir köyünde doğdum.11 yaşıma kadar köyde yaşadım.
belkide hayatımın en güzel yıllarıydı.inekler,koyun sürüleri,çan sesleri,şelaleler,mis gibi kokan erik çiçekleri...
hiç birini unutamadım.gökçeadada yaşadım.marmariste yaşadım.ispanyaya gittim.yunanistana gittim.görmem gereken en güzel yerleri gördüm.ama köyümün kokusunu hiç bir yerde bulamadım.bazen balkonda şarabımı yudumlarken ağlarım.
o yeşil tepeler gelir aklıma...derin orman kokuları..
ha ben köye bağlayan insanları değildi elbette.hiç anlaşamadım köy insanıyla..hiçte anlayamadım açıkçası.bir insan hem köyde yaşayıp hemde bilimsel düşünemezmiydi.
veya bir insan hem köyde yaşayıp hemde empati kuramazmıydı.elbette yapardı bunu.ama bizde köy insanı körü körüne inanmayı,büyükler ne derse doğrudur demeyi seçmişti heyhat.
white wine iken uzun uzun yazmıştım köye olan aşkımı.içimde bi yerlerde beni için için kor gibi yakan o duyguyu...
köylü demişti bir arkadaş.
o hakaret etmişti kendince ama ben mutlu olmuştum.

günün sözü

kaç dil bildiğin değildir önemli olan,
gönül dili bilmektir insanı değerli kılan...

alıntı

homojen dergi

ellerinize sağlık.
hani lezzetli bir yemek olur da sonuna kadar iştahla yersin ya o iştahla okuduk.
mükemmel kadro.
bu güzel proje için teşekkürler...

pembe giyinen erkek

siyah giyen yada mavi giyen erkekten bir farkı yoktur.
renkleri cinsiyete dökenler utansın.
en çokta cinsiyetçi ifadelere karşı olupta cinsiyetçi konuşup yazanlar utansın.
giyin kardeşim.kendinizi nasıl beğeniyorsanız öyle giyin.
yırtık giyin yamalı giyin pembe giyin ama maske giymeyin.

ayı sözlük şiir defteri

“1
domino yetkim var benim her şeyi kolayca deviririm
kolayca yüz çeviririm aynalarda kendi yüzümü görünce
kendime böyle etkilerim var bakamam bir hata sayarım varlığımı
sağırlığımı yüksek sesler değil konuşamadıklarım yarattı bilirim
bilirim: içimde infilak eden mukaddes kitapları okumayacaktım
büyüyünce: kendime terk edilmiş petrol kuleleri satın alacaktım
*
insan önce din ve cinnet işlerini birbirinden
ve kendini en çok kendinden korumalıdır
2
oysa kendimi: zor toplanmış bir haçlı ordusu gibi kolayca dağıtırım
sokak ressamlarına bayılırım mesela çok terlemiş hatıralarım vardı
ah hatalarım her atlasıma saldıran ağır gövdeleriyle narin sızılardı
onların gergedan derileri vardı benim derviş kanatlarım ah kanlı
bir yer sarsıntısı gibiydi: hatırlıyorum çocukluğum unuttuğum bir dil
kurnazdı erkekliğim: gerçekten kendime karşı adil ve şiirlerim vardı
*
sevdiğim kız kuş kemikleri kadar hafifti ve bakışları vardı
ben bin ağaçtım o dallarıma konar ah her yaprağım kopardı
3
palto’mun iç cebinde bile kar yağıyordu üşüyordum
mecazi üşüyordum geçmiş satırlara özeniyordum ve onlar
üst üste sıralanıyordu o rayihalar: ben alt alta eziliyordum
ben alt katlarda geçiniyordum onlar araba yıkıyordu üst katlarda
ve poz verdikleri büstler için resmi kaideler dikiyorlardı üstüme
sonra bayraklar sonra sınırlar ve kapılar ve pasaport memurları
*
ulusal bayramlarda gökyüzünü bile inciten devletler
bilmezler: ah bilmezler kuşlar hiç üniforma giymezler
4
ben gerçeği yüzüne maske diye takmaktan korkmayan bir adam:
sıcak bir çorbanın cennet yemeği olduğunu bilecek yaştayım
ağaçlara çaput bağlayanların da derdi çoktur bitmeyecek bilirim
ve şahit olduğum yeryüzü gözeneklerine dökülen sıvı bir ruhum
fena halde beynimin koridorlarında ultra maratonlar
yola çıktığım ve yorulduğum kıssa yolculuklarım var
*
ben suya çırak bir adam: ustalaşmak için çok bulut aradım
ah yaşamak daima korkunç yağmur gibi hep üstüme yağdı”
turuncuadam

ajdar'ın makine mühendisi olması

olabilir...
bence çok zeki bir adam.
kocaman bir ülkeyi ti ye alıyor.
bizlerse onu saf zannediyoruz.

white wine'ın alter egosu

bazı şeyler için artık sabrım yok;
ukala biri haline geldiğim için değil,
aksine hayatımda artık beni mutsuz eden ya da üzen şeylerle vaktimi daha fazla kaybetmek istemediğim bir noktaya ulaştığım için…
laf sokmalara, haddinden fazla eleştirilere ve hangi türden olursa olsun talep ve beklentilere artık sabrım yok.
benden hoşlanmayan insanları memnun etmeye, beni sevmeyen insanları sevmeye ve bana gülümsemeyen insanlara gülümsemeye yönelik arzumu kaybettim.
artık yalan söyleyen ve beni yönetmek isteyen insanlara bir tek dakika bile harcamak istemiyorum.
oyunların, ikiyüzlülüğün, sahtekarlıkların ve ucuz övgülerin olduğu ortamlarda bulunmak istemiyorum.
çok bilmişliğe ve akademik ukalalığa tahammülüm yok. aynı şekilde boş dedikodulara da bulaşmak istemiyorum.
uyuşmazlıklardan ve karşılaştırmalardan nefret ediyorum.
farklılıklardan, hatta zıtlıklardan oluşan bir dünyaya inanıyorum, bu nedenle katı ve toleransı olmayan olan insanlardan kaçınıyorum.
arkadaşlıkta sadakatsizlikten ve ihanetten hoşlanmıyorum.
birisine nasıl iltifat edileceğini ya da cesaretlendirmek için ne diyeceğini bilmeyen insanlarla bir arada olamıyorum. abartılar beni sıkıyor.ve herşeyin de üzerinde, sabrımı hak etmeyen hiç kimseye sabrım yok.
meryl streep

ayı sözlük şiir defteri

yillar yirmi olsa da, otuz olsa da
yollar kar, çamur olsa da, buz olsa da
bedenim yorgun, aç ve susuz olsa da
bir gün yalin ayak, terli gömlekle
- gelirim, beni bekle
belki yakinda olur, belki de uzak
sirtimda hatiralar, saçlarimda ak
gün, tarih bilemiyorum amma, muhakkak
bitmeyen bir azim, sabir ve emekle
- gelirim, beni bekle
unutmam mümkün degil, unutur sanma
"gelmez" diyen olursa sakin inanma
umutlarini kaybetme ha zamanla
geç kaldi diyerek gam çekme
- gelirim, beni bekle
sicak bir yaz akşaminda olabilir
sari bir güz akşaminda olabilir
kişin beyaz akşaminda olabilir
ellerinde bir top mavi çiçekle
- gelirim, beni bekle
cümle köprüleri sel alsa da tek, tek
söz vermişim bir kere engel ne demek
başi karli, kara daglardan geçerek
azigim bir tas su, bir dürüm ekmekle
- gelirim, beni bekle
vermese de kaybolan gençligimiz
ayiran bir gün kavuşturacak bizi
ve içimde sevgilerin en temizi
seninle dolu, ari, duru bir yürekle
- gelirim, beni bekle

abdurrahim karakoç

ak parti lgbti bireyleri

aylardır düşünüyorum.neden...neden...?
koca bir hiç...koca bir boşluk...
ama ne yaparsanız yapın anlamıyorlar kardeşim.
aklgbt li bir arkadaş onur yürüyüşü olaylarında akp zihniyeti tarafından kör edildi.bir gözü görmüyor.ama o gören gözüyle hala akp yi savunuyor.pes diyorsun.

ayı sözlük yazarlarının şu an dinlediği şarkılar

alevi

sünnilikte insan kuldur. insan için günahlar, yasaklar, cinler, periler, binbir çeşit korku vardır. allaha ulaşmak için bile insanın önüne önünü konan çeşitli tuzaklar başarı ile aşılarak gerçekleşebiliyor.

halbuki alevilikte allah korkusu, din korkusu, cennet ,cehennem vs. korkusu yoktur. allah sevgisi vardır. herşey insandadır.herşey insanın kalbinde saklıdır. insanı sevmek, inancın esasıdır. hak ademdedir. ademden başka yerde hak aramak nafiledir. insan kıbledir. secde edilecek makamdır mihraptır.insan konuşan kurandır.
bir kez gönül yıktın ise bu kıldığın namaz değil yetmiş iki millet dahi elin yüzün yumaz değil.yunus, tanrı insan ileşkisini de yeri göğü aradım hiç mekanda bulmadım buldum insan içinde... bu sevginin yolu da gönül kabesinden geçmektedir.yunusun dediği gibi allahın yeri yerde gökte değil, insanın kalbinde . işte alevi yolunda buna gönül kabesi deniyor.senin anlaman mümkün değil kardeşim.
aklınız ancak bacak arasına çalışır.
  • /
  • 7
Henüz bir favori entry yok.

Toplam entry sayısı: 134

evli bir erkekle ilişki yaşamak

yukarda yazan arkadaşa katılıyorum.
evlenmesinin bir çok nedeni olabilir saygı duymak icap eder.lakin saklamak ayrı bir yüzsüzlüktür.

iki erkek arasında aşk olamaz

aşk dediğin nedir ki?
kim icat etmiş aşkı.
kullanma klavuzuna illaki kadınla erkek arasında veya erkekle erkek arasında olacak diye mi yazmışlar.
bitmek bilmeyen doyumsuz cinsel hazlarınıza aşk deyip duruyorsunuz.sahi aşk nedir ey insanoğlu??

kırmızı elma sözlük

yalnız merak ettiğim bir şey var.
neden ayı sözlükten atılmadan yazmadınız bunları.
neden özeleştiri yapmadınız?neden ayı sözlüğü eleştiren insanlara saldırdınız zamanında.
neden korktunuz yada neden ikiyüzlü davrandınız.
şimdi orada ayı sözlüğü eleştirince var olan doğruları itiraf edince siz çok mu dürüst oldunuz takdir mi edelim sizi alkış mı tutalım size.acınacak haldesiniz bunu bilin.
bu sözlükte taciz olayı olduğunu düşünmüyorum ben.o iddaayı ortaya atan arkadaşı tanıyan bilir çok paranoyak ve ilgi delisi.ortada sinanın bir yanlışı var sadece.özrünü de dilemiş zaten.
sana tavsiyem sana ekmek çıkmaz burdan başka kapıya bacım.
Henüz takip ettiği biri yok.
Henüz takip eden biri yok.