nikimsi

Durum: 1295 - 0 - 0 - 0 - 23.01.2017 00:39

Puan: 21202 - Sözlük Kaşarı

11 yıl önce kayıt oldu. 5.Nesil Yazar.

hayat bazen çok: honki ponki toni nok, çalona bimbo bori rok, muşi muşi hubobo kozi zok, çiki çiki şayne tiki tak tok.
  • /
  • 65

a tipi kişilik

zeki, yaratıcı, aceleci, mükemmeliyetçi, sabırsız, çabuk sinirlenen, kendi işini asla başkasına bırakmayan, ertelemeyen genel anlamda esneklikten uzak kişilerdir.

etraftaki kişilere karşı da kuralcı ve katı yaklaşırlar. çabuk parlar ve sönerler. onlar için stres, günlük yaşama oldukça hakimdir. sakin kalmak ve seçenekleri düşünmek için bile zamanları yoktur adeta.

a tipi kişilikler yolda yürürken bile kendilerini belli ederler. hızlı, telaşlı, düşünerek yürürler, adımları kısa ve sıktır.

iş yaşamında başarıyı yakalamaları çok sürmez çünkü hedeflerine yürürken başka bir şeyle uğraşarak vakit kaybetmezler. eğlence ve dinlenme bile ikinci plandadır.

a tipi kişiliğe sahip bireylerin yoğun stres nedeniyle kalp ve damar problemlerine yakalanma olasılığı yüksek bulunmaktadır.

bu kalem bukalemun

kirpi

schopenhauer'ün metaforuna maruz kalan hayvandır:

soğuk bir kış sabahı çok sayıda kirpi donmamak için hep birlikte ısınmak üzere bir araya toplanır. ama kısa süre sonra oklarının birbirleri üzerindeki etkilerini görüp yeniden ayrılırlar. ısınma gereksinimi onları bir kez daha bir araya getirdiğinde okları yine kendilerine engel olur ve iki kötü arasında gidip gelirler, ta ki birbirlerine katlanabilecekleri uygun mesafeyi bulana kadar. bunun gibi, insanların hayatlarının boşluğundan ve tekdüzeliğinden kaynaklanan toplum gereksinimi onları bir araya getirir, ama nahoş ve tiksinti verici özellikeri onları bir kez daha birbirinden ayırır.

ayı sözlük yazarlarının en uzun ilişkileri

bir gün birini bulcam ve buraya yazcam. evet evet inanıyorum bulcam (bulamadı)

taş bebek

gönül yazar'ın medyadaki lakabı.

ayı sözlük itiraf

az önce sokağa çıkıp deliler gibi koşup çocuklarla top oynadım. bu sıcakta kanter içinde kaldım ama değdi. sanırım yaşımız kaç olursa olsun mutlu olabilmenin, bir süreliğine dertleri unutabilmenin en eğlenceli yolu içimizdeki çocuğa dışarı çıkması için şans vermek.

edit: kıyamammm. eve geldiler beni çağırıyorlar tekrardan. nasıl mutlu oldum belli değil *

otobüse binen yaşlı görünce uyuyor taklidi yapmak

karşınızdaki yaşlı, çirkef biriyse durduk yere kavga çıkmasına sebebiyet veren davranış. aa burda yaşlıdan kastım 50-55 yaşındaki bir insan. gayet sağlıklı ve dinç biri yani. zaten derse girmişim ordan çıkıp işe gitmişim artık dinleneyim diyorum, tam o sırada eli ayağı ve bir o kadar da dili sağlam olan bir insanın hakaretlerine maruz kalıyorum. keşke yaşlılara ait yerler bizim otobüslerimizde de olsa ve kimseye sıkıntı çıkmasa. hadi olur gerçekten yaşlısındır, güçsüzsündür tabi ki yer veririm. ama bizim yaşlılarımız 50 yaşından sonra işine gelen yerlerde "unumu eledim eleğimi astım" tavrına bürününce böyle durumların ortaya çıkması bittabi normal. ayrıca benim genç olmam demek benim yorulmayacağım anlamına gelmiyor hele ki sırf bu yüzden hakaret yiyeceğim anlamına hiç mi hiç gelmiyor.

mizahi not: siz misiniz öğrenciye ev vermeyen onlar da size otobüste yer vermez tabi *

uğur ışılak'tan koalisyon şiiri

eveeettt 4-a sınıfından arkadaşımız uğur'u sessizce yerine uğur'luyoruz.

(bkz: gafam yanıyo anne)

türk kahvesi

hakkında şöyle bir rivayet okuduğum * fazla sevmediğim içecek.

osmanlı zamanında misafir gelir gelmez kahve pişirilir ve ikram edilirmiş. ikram yapılırken de bir bardak su konulurmuş. eğer misafir önce suyu içerse ev sahibi, onun aç olduğunu ince bir şekilde anlarmış yok eğer aç değilse misafir önce kahveyi alır ve yemek yemeyeceklerinin mesajını verirmiş.

başlıkları alt alta okumak

ay'da yürüdüm
kaybettim seni
barış bıçakçı

bilim bizim neyimize

facebook'ta dolanırken karşılaştığım bir gönderi. eğer gerçekten doğruysa yazıklar olsun bu ülkeye!!

http://www.facebook.com/turkcenindirilis...

arka bahçem

"henüz açılmamış bir çiçeğim deyip de arka bahçeyi susuz bırakmamak" gibi her gördüğümde güldüğüm, bu neyin kafası dediğim bir söze malzeme olmuş sıfat tamlaması.

kuran-ı kerim'in değişmemesi

nasıl yani *

kuran-ı kerim güncellendi. google play store'de.

http://www.diyanet.gov.tr/tr/icerik/%E2%...

çok da fifi

yakın arkadaşın içinden beyonce çıkması

"nerdeee, keşkeee" dedirten başlık. ben de shakira olurdum karşılıklı klip çekerdik *

cennet mahallesi

hiç kimsenin sevmediği ama ne hikmetse sürekli tekrarı yayınlanan dizilerdendir. gerçi şu an yayınlanıyor mu bilmiyorum. pembe karakterine gülerdim ve onun için izlerdim zamanında.

corona bira

geçenlerde içtiğim, tadı fena olmayan bira. şişesindeki yazılarda yer alan harflerin yazı stilinden mi kaynaklı bilmiyorum ama bana orta çağı anımsatıyor.
http://encrypted-tbn3.gstatic.com/images...

multitap

çok değişik kafalara sahip, eğlenceli grup. sevilesi.

ayı sözlük yazarlarının şu an dinlediği şarkılar

kargo feat deniz özbey-beni bırakma

deniz özbey

çok yumuşak bir sesi var. çok beğeniyorum. hatta şu an kargo ile söylediği şu şarkıyı dinliyorum.

  • /
  • 65
Henüz bir favori entry yok.

Toplam entry sayısı: 1295

çocuk istismarı

sadece fiziksel ve sözel şiddetle sınırlı kalmayandır. bu konu, çok daha geniş bir yelpazede incelenmeli ve ona göre davranılmalı, önlemler alınmalıdır. *

bilgilendirici bir görsel:

yumurta bile kıramayan erkek

sebebinin yeteneksizlik olmadığını düşündüğüm durum. bu erkek yeteneksiz erkek değil, özbakım becerileri gelişmemiş ve toplumun dayattığı "erkek adam ev işlerinden anlamaz" anlayışının meyvelerinden yararlanan erkektir. aslında olaya "insanım ve doğal olarak yemek yemem gerekiyor. bu yüzden yemek yapmayı az da olsa öğrenmeliyim. hem böylece kimseye muhtaç olmam ve çevremdekilere rahatsızlık da vermem" boyutunda bakabilse pek ala yumurta da kırabilir, makarna da pişirebilir. kimse ondan elindeki malzemelerle harikalar yaratmasını ya da master chef olmasını beklemiyor sonuçta.

ülkemizde tüm gaylerin kadınsı pasif gay olarak bilinmesi sorunsalı

halka sunulan, göz önünde bulunan ve daha çok dikkat çeken gaylerin kadınsı* özelliklere sahip olmasından kaynaklı durumdur. ülkemizde kadın gibi davranmak güçsüzlüğü, pasifliği sembolize eder, gaylik ise istenmeyen bir durumdur. bu iki özellik birleştirilerek tüm gaylerin kadınsı olduğu ve bunun ne kadar kötü(!) bir şey olduğu mesajı tüm beyinlere altttan alta işlenmektedir. çünkü gaylerin de maskülen* olabileceği ihtimalinden korkulur ve yokmuş gibi davranılır.

cinsiyet kimliğinizi nasıl tanımlarsınız

durduk yere ayı sözlük yazarlarına koyan şarkılar

cemil demirbakan-ceviz ağacı:

dissosiyatif kimlik bozukluğu

kisinin icinde birbirinden farkli kisilikler hissedip, bu kisiliklere uyan davranislarda bulunmasi, bu kisiliklerin etkisi altinda oldugu anlarda yaptiklarindan habersiz olma halidir. bu kisilikler bireyin kendi cinsiyetinden, yas grubundan, sosyoekonomik ve kulturel durumundan farkli olabilir. bu kisiliklere ait kafasinin icinden gelen ve kendisini yonlendiren sesler duyabilir. farkli kisilikler var olan "evsahibi" kisilige zarar verici davranislar gosterebilir (es ya da karsi cinsle uygunsuz iliskiler, suca yonelik davranislar gibi). evsahibi kisiligi oldurup, yerine gecmek icin intihar girisimlerinde bulunabilirler.

nasil olusmaktadir?

genellikle cocukluk yaslarinda cok agir fiziksel (dovulme, agir cezalandirmalar), cinsel (tecavuz, cinsel tacizler) ve duygusal (sevgi gosterilmeme, saglik, egitim ihmalleri ve bakim gereksinimlerinin yerine getirilmemesi gibi) travma yasantilari sonrasinda gelisir. bu donemde cocuk bu olaylar esnasinda kendini olayin etkisinden kurtarmak icin bir savunma mekanizmasi seklinde “o olayi yasayan ben degilim, bu olanlar bana yapilmiyor, ben bunlari hissetmiyorum” vb dusunce degisiklikleri gelistirir. bu zamanla normal disi bir hal alip, bu bozukluga donusur. bu sekil bir savunma sureci, agir travmalara uyum saglamada onemli bir yere sahiptir.

dissosiyatif kimlik bozuklugunun birincil belirtileri:

iki ya da daha fazla birbirinden ayri kimligin ayni kiside varligi (herbirinin kendi icinde sureklilik gosteren cevre ve benlik algisi, iliski kurma ve dusunme bicimi vardir). bu kimliklerden en az ikisi zaman zaman tekrarlayarak kisinin davranislarini denetim altinda tutar. onemli kisisel bilgileri siradan bir unutkanlikla aciklanamayacak sekilde animsayamazlar.

toplumda ne oranda gorulmektedir?

% 5-10 arasinda gorulmektedirler. daha cok kadinlarda teshis edilmektedir. erkek hastalarin ise suc isledikleri icin daha cok adli sistem icinde olduklari ve bu nedenle tani konulamadigi dusunulmektedir. kisilerin ozellikle kafalari icinden gelen sesler duymalari, yaptiklarini hatirlamadiklari seylerle karsilasmalari gibi belirtilerin, ogrenilmesi halinde kendilerinin “akil hastanesine kapatilacaklari ya da toplumda damgalanacaklari ” yonundeki inanclari nedeniyle tedaviye basvurmadiklari gorulmektedir.


tedavi:

hastalik bu rahatsizligi bilen psikiyatristlerce uzun dönemli psikoterapi ile tedavi edilmektedir. tedavide kisiliklerin bir araya getirilerek bir butun olusturmasi ve gecmiste yasanan ve bazi hallerde unutulmus olan travma doneminin aydinlatilip, bunun normal bilinc hali ile birlestirilmesi ve butunlestirme sonrasi eslik eden diger kisilik sorunlari ve yaklasimlarin tedavisi ile surdurulur. psikoterapi esnasinda farkli kisiliklerin etkisi ile sikayetlerde alevlenmeler gorulebilir. bu durumlarda ilac tedavileri ve kisa sureli yatakli tedaviler gerekebilir.  

ayı sözlük oyun kütüphanesi

gerçek hayatta:
(bkz: voleybol) favorim, pek severim <3 sokak, salon, plaj. her türlüsü olur fark etmez.
(bkz: yakar top) ikinci favorim. her türlü kapışırız. *
(bkz: istop) top havaya atılır. ebe topu tutana kadar herkes uzaklaşır ardından ebe bir renk söyler herkes onu bulmaya çalışır.
(bkz: 9 aylık) ön eleme olarak top ayakta sektirilir. en az sektiren kaleye geçer her gol 1 puandır-kafa hariç o 3 puan- 9 puan tamamlanınca kişiye şut çekilir hiç birini kurtaramazsa çocuk doğurmuş olur. nasıl saçma bi oyunmuş lan bu böyle. *
(bkz: saklambaç) bir ebe gözlerini kapatıp belirlenen sayıya kadar sayar. sayma işi bitince saklananları bulmaya çalışır. bulduğu kişiyle adeta yarışa girer gözlerini kapattığı yere koşarlar ebe onu orada sobelerse yani sayı saydığı yere bulduğu kişiden önce ulaşırsa sıradaki ebe o sobelenen kişi olur.
(bkz: köşe kapmaca) genelde römork gibi köşeli yerlerde oynanır. ebe ortadadır köşelerdeki kişilerin kalkıp yerlerini değiştirmelerini bekler. kalkan kişilerden birinin yerini kaparsa yeri kapılan kişi ebe olur.
(bkz: sessiz sinema) bir kişi aklından bir film, dizi tutar. jest ve mimikleriyle karşısındaki kişilere bu filmi anlatmaya çalışır.
(bkz: ortada sıçan) diğer adıyla (bkz: can) yakar topun kardeşi. karşılıklı en az iki kişi vardır ve bunların ortasında bir ya da birden fazla kişi vardır. amaç bu kişileri topla vurup oyundan çıkarmaktır.
(bkz: dokuz taş) dokuz taş üst üste dizilir. sonra topla yıkılır ardından herkes kaçışır. ebeler bu kaçışan kişileri vurmaya ve bu sayede dokuz taşın tekrar üst üste dizilmesini önlemeye çalışır
(bkz: mendil kapmaca) ortada biri mendil tutar. iki kişi karşılıklı olarak aynı anda koşarlar. mendili ilk kapan oyunu kazanır.
(bkz: beş taş) beş tane taşın farklı şekillerde havaya atıp tutulması ve toplanmasıyla oynanan bir oyundur.
(bkz: ip atlama) hunharca zıplayıp kalorilerinizi yakmaya yardımcı olan oyun. *
(bkz: aç kapıyı bezirgan başı)

(bkz: yakalambaç) bir ebe kendisinden kaçan herkesi yakalamaya çalışır. yakaladığı herkes onun tarafına geçer ve son kişi kalana dek devam ederler.
(bkz: yerden yüksek) mantığı köşe kapmaca ile aynıdır. herkes yerden yüksekte bir yerde durur. ebe yerdedir. kişiler yer değiştirirken ebe onlardan birinin yerini kapmaya çalışır.
(bkz: ali baba saatin kaç) ebe diğer oyunculara arkasını dönmüştür. diğerleri sırayla bu soruyu sorarlar. "ali baba saatin kaç?" mesela "5" der. oyuncular da 5 adım yaklaşırlar ebeye. tabi herkes kendince adım attığından kimi daha yakın, kimi daha uzak olur. ali baba döner bakar ne kadar yaklaşmışlar diye. tekrar arkasını döner, aynı şey tekrarlanır. amaç ali baba henüz arkası dönükken atılan adımlar esnasında ona ulaşıp, sırtına vurmaktır. bu olay gerçekleştiği anda herkes başlangıç çizgisine geri kaçar. ali baba kimi yakalarsa o ebe olur.

ataride:
(bkz: mortal combat)
(bkz: adventure island)
(bkz: circus)
(bkz: road fighter)
(bkz: sonic)
(bkz: contra)
(bkz: tank)
tekrar oynamak ve daha fazlasını görmek için: http://www.atari.gen.tr/

berberde gözü kapatmak

yapamadığımdır. özellikle uzun süre yapamıyorum maksimium 10-15 saniye. daha uzun süreli kapalı tutarsam aklıma berber konulu porno filmleri geliyor. bunun sonucunda da erekte olurum, mal gibi kalırım diye düşünüp geriliyorum (bkz: ayı sözlük itiraf) *

hornet kezbanlarından inciler

sevgiye yakışan ilgidir. ilgi yoksa tek yakışan silgidir.

ayı sözlük itiraf

yerim neresi, kendimi nereye ait hissediyorum artık hiç bir fikrim yok sözlük. üniversitemin bulunduğu ildeyken kendimi oraya pek ait hissetmiyorum, 3 gündür ailemin yanındayım kendimi buraya da ait hissetmiyorum. gerçi bu durumu yaklaşık 1senedir yaşıyorum. yurt dışındayken de kendimi oraya ait hissetmiyordum ülkemde ülkem diyordum *. fransız şair charles baudelaire'e ait şu söze tamı tamına uyuyorum sanırım: "nerede değilsem orada iyi olacakmışım gibi geliyor."

üniversitede eğitim gören yazarların okuduğu bölümler

ayı sözlük üyeleri üniversitelerin hangi bölümlerinde okuyorsunuz?
cevap: (bkz: pdr)
aynı ya da yakın bölümlerde okuyorsak birbirimize yardımcı oluruz iyi olur

ayı sözlük yazarlarının beğendiği tipi tek görselle tanımlaması

nsberghei ve sphynxinator nin görsellerine şiddetle katılıyorum!

market poşeti biriktiren anne

aynı zamanda dondurma kabına yaprak sarması koyan annedir. *

hiçbir şeyden memnun olmayan insan modeli

çevresindeki kişilerde zerre yaşama hevesi bırakmayan insan modelidir. ya arkadaş bi insan her şeyden mi memnuniyetsiz kalır, hiç mi bir şeyi beğenmez. tamam o beğenmediğin şey mükemmel olmayabilir ama şunu da bilmen lazım hiçbir şey mükemmel olmak zorunda da değil. karşındaki insan belki de bin bir hevesle, araştırarak, okuyarak, deneyerek vs. bir şekilde bir ürün ortaya koymuş en azından bir teşekkür et o da olmadı bir tebessüm et. yok illa bir bok atmalar, bir iğnelemeler, bir burun kıvırmalar. sırf beğenmemek için gösterdiği o çabayı aslında az da olsa pozitif bir yöne kanalize edebilse aslında belki de yapıcı eleştiri yapıp katkıda bulunabilecektir bu insan ama hayır o en iyi bildiği şeyi yapacaktır "hıh bu ne be pööffss" demek. cidden böyle yapıcı olmak yerine yıkıcı davranan insanları hiç sevmiyorum. insanı yormaktan zevk alıyorlar herhalde. platon'un bir lafı var o sözü bu arkadaşlara hediye etmek istiyorum: insanlara karşı düşünceli olun. çünkü karşılaştığınız herkes en az sizin kadar zorlu bir mücadele veriyor.

ayı sözlük kitap önerileri

doğan cüceloğlu-savaşçı
Henüz takip ettiği biri yok.