yaklaşık 1.5 yıllık sevgilimden istemeden de olsa ayrıldım,ayrıldık sözlük.birini hala severken ayrılmak çok zor.o gittiğinden beri daha iyi anlıyorum.sanki anılar beynime uçuşuyor.bugün gazetenin verdiği market indirimi ekinde onun sevdiği atıştırmalıkları bile görünce içim sızladı.her şey onu hatırlatıyor adeta,ayrılma anımızı gözümün önünden atamıyorum.ben ağlarken onun beni teselli edip güldürmeye çalışması son kez fotoğrafımı çekip bak bu olmamış en kısa sürede yenilemeliyiz demesi sanki yeniden bir araya gelebilirmişiz gibi ya da gelsek de eskisi gibi olurmuş gibi.bu yaşadıklarım ilk zamanlarda olan aşk acısı durumları normal biliyorum ama sanırım esas zor olan bu dönem geçtikten sonra gelecek.tekrar başka birini bulmaya çalışmak.yeniden o uygulamalarda birini beğenmek ya da kendini beğendirmek falan.(burada kesinlikle uygulamalar hakkında kötü bir şey söylemiyorum.sadece yıllardır alışamadım bu sanal aleme)tıpkı hande yenerin şarkısı gibi nasıl zor şimdi tanışmak başka biriyle yeniden kurmak o devrilen cümleleri, anlatmak kendini ilk kez anlatır gibi, dinlemek her şeyi unutması zor olsun diye
sevdiğim film hangisi, en sevdiğim şarkı, şiir, şair, yazar, çizer, siler, bozar zamanın silgisi, silse yine iyi, tükenmiş bir kalem inadında kalır izi sen boşver sen boş vermez beni geri
yapacak bir işi olmayan işsiz biridir benim gibi.hatta güneşin kızlarını izliyorum rastladıkça.sonra oradaki esmer kızı kadıkoyde bir mekanda görüyorum.arkadaşlarıma gösteriyorum falan.
öyle güzel bir dizi ki o dönemi sadece sağ sol çatışması olarak anlatmaz,o dönemdeki siyasetten uzak kendi halindeki birçok çeşit türk insanını da çok gerçekçi anlatır.günümüze atıfta bulunur.ayrıca dizideki en sevdiğim karakter sultandır.dizide onun replik ve sahnelerini ayrıca dikkatle izlerim.heleki o ibrahimle olan son sahnesi sanırım dizinin en etkileyici en duygusal sahnesidir.gözyaşlarınıza hakim olamazsınız
"şu garıncaya can veren rabbim bağışlar mı ki seni. hey mübarek; şunun çalımına bak hele! yaz geliy zaar. yaz gelmekte sen gitmektesin. ah sultan, hancıların sultan. hele dön de bi halına bak şimdi. hele dön de bir bak şimdi..."
kenan doğulu ile beren saatin oynadığı arçelik reklamında duyduğum sonradan kenan doğulunun sadece reklam amacıyla yapmadığını öğrendim şarkı.çok çok tatlı bir şarkı dinleyince bırakamıyorsunuz
mühendislik ya da coğrafya okuyan öğrenci ile yapılan seksten farklı replikler içermez.anal spinchterim daha gevşemedi ya da ejekülasyonu nereye istersin falan gibi şeyler yok
tıp fakültesi bunlardan biri.yaklaşık bir buçuk aylık bir süreçte anatomi kitaplarında 200 sayfalık yer işgal eden yer işlersin yetmez bunun detaylı bir şekilde bilmeni isteyen hocaların sınavlarına girersin ve anatomi sadece o bir buçuk aylık kurulun yüzde 25lik bir ağırlığını oluşturur.çevrendeki insanlar hangi partiye gitsem diye düşünürken sen beyni besleyen arter hangi delikten kafatasına giriyordu diye düşünürsün.
eğer cinsel kimliğini gizli tutuyorsan ve bunun bilinmesini istemiyorsan bunu en yakın arkadaşına dahi söyleme.unutmaki iki kişinin bildiği sır değil hele ki lise gibi insanların kimlik aradığı bir dönemde
tıp fakültesi bunlardan biri.yaklaşık bir buçuk aylık bir süreçte anatomi kitaplarında 200 sayfalık yer işgal eden yer işlersin yetmez bunun detaylı bir şekilde bilmeni isteyen hocaların sınavlarına girersin ve anatomi sadece o bir buçuk aylık kurulun yüzde 25lik bir ağırlığını oluşturur.çevrendeki insanlar hangi partiye gitsem diye düşünürken sen beyni besleyen arter hangi delikten kafatasına giriyordu diye düşünürsün.
klip kanlı,şiddet içerikli içerikle sıradışı yapılmaya çalışılmış da müzikten eser yok.rihannanın olmayan,hit çıkaramayan albümünden başarısız bir single daha
zengin olmak gibidir.nasıl çok paranınız olması bir dezavantaj yaratmıyorsa yakışıklı olmanın da bir dezavantajı yok.iç güzellik ya da insanların yakışıklı insanlara esas yaklaşma amacı gibi bayık şeylerle sıkıcı olmayın sevgili yakışıklı insanlar