ankara'da aşık olmak

bu gri şehirde her şey çok zor da aşık olmak hele ki aşık olduğun kişiyle aranda 491 km * varsa bu daha da zor geliyo insana herneyse zuhal olcaydan gelsin o zaman ;

ankaradan bir kuş uçtu güneye doğru
kanatlarında sevdanın kar bulutları

gün batımı masum gülüşler ağlamaklı
yine birşeyler aldı gitti ayrılık hüzünleri
yeni birşeyler aldı gitti ayrılık...

gözlerin bugün garip ve ince bir hüzün
ankarada sensiz olmak zor iki gözüm
sözlerin bugün kırık,umarsız,kördüğüm
ankarada aşık olmak zor iki gözüm.

yine deli yangınlar oldu bugün akşama doğru
gökyüzünün sensiz sessiz haykırışları

son sevgi sözcükleri, son fısıltılar
yine birşeyler aldı gitti ayrılık hüzünleri
yeni birşeyler aldı gitti ayrılık...

gözlerin bugün garip ve ince bir hüzün
ankarada sensiz olmak zor iki gözüm
sözlerin bugün kırık,umarsız,kördüğüm
ankarada sensiz olmak zor iki gözüm
ankarada yalnız olmak zor iki gözüm
ankarada aşık olmak zor iki gözüm...

ankarada yaşayan adamın gözüne kestirdiği diğer adama karşı hislerinin kabarıp yüreğinden taşmasıdır.
içindeki cinsel dürtülerin tavan yaptığı üniversite yıllarının ankara da yaşanması nedeniyle olağan birşeydir. yalnız sokaktaki memur abilerin şekli o an iktidarda bulunan partinin ideolojisine göre biçimlenmektedir. eğer mhp güçlüyse bir anda ankara daki tüm erkeklerin bıyıklarının kenarları hafif aşağı sarkar. akp gelince bıyıklar badem olur.
hayır merak ediyorum birgün bizim de belçika gibi eşcinsel bir başbakanımız olursa ankara sokakları neye benzer acaba.
ankaranın gri gökyüzünü ve puslu havasını tek nefeste içe çekmek gibidir. dışarda temiz, güneşli bir hava kalır; lakin için kararır, göğüs kafesin sıkışır, tüm bunlar yüzünden kendini yere bırakmak istersin; çünkü sevgili ankaradadır ve ankaralıdır.
çorum'daki ya da gaziantep'tekine çok benzer. istanbul'unkine göre biraz daha az tutkuludur ama sanki.****

aşk lan bu, dil, din, ırk, coğrafya dinlemez...!

*
türkiyede aşık olmaktan farksızdır diye düşündürür.
aşık olunan kişi kmlerce ötede, başka şehirdeyse, bombok bir durumdur. lan hiçbir şey söylemeden öylece izleyesim var *
nedense bana hep yılmaz erdoğan'ın yaşayabilme ihtimali isimli şiirini hatırlatır. ankara'da aşık olmak hissi depreşir insanda.

(bkz: yaşayabilme ihtimali)
aşık olma eylemi kış aylarında gerçekleşti ise kıçını dondurur, yaz aylarında gerçekleştiyse beynini kavurur. eğer söz konusu aşk uzun süreli ise ankara'ya gidilen muhtelif zamanlarda aynı işkenceler tekrar tekrar çekilir.

sorulan "kızım kışın ortasında ankara'ya mı gidilir?" sorularına verecek mantıklı bir cevabınız elbette yoktur. zaten aşkta da mantık aranmaz öyle değil mi? *
zuhal olcayın çok güzel özetlediği parçası

cemal süreyya şiirlerini daha bi içten, daha bi severek okumaktır
ankara şüphesiz itirazsiz yalnizligin kentidir dedirten sarki.
memur aşkı olduğu için dikkati olunması gerekir.