ayı sözlük itiraf

  • /
  • 91
uzun zamandır içimdeki spiritüal duygularda bir yoğunlaşma gözlemliyorum. pür ateist biri olarak ilahi dinlemeyi severim. özellikle kilise müziği, genelde ortodoks.
spor mevsimi gelmiş günah çıkarma zamanı bu bedene çok yüklendim, artık biraz dikkatli olmalıyım.
2 veya 3 olgun aktifle grup sex yapma fantezim var. ama bunu yaptıktan sonra birbirimizi tanımayacağız. çünkü grup sex sanki itibarımı zedelermiş gibi geliyor. gerçi öyle bi itibarım da yok sadece öğrenciyim, ama olsun. neyse, belki bir gün beni kimsenin tanımadığı bir yere gidip bunu denerim.
babamın ölmesine üzüldüm ağladım ama hemen geçti. üzülmekten o kadar yorulmuşum ki, üzülmeye bile üzülemiyorum.
yaklaşık 2 haftadır depresyondaydım. alman adamla ayrıldım sözlük. en son ona açık ilişki teklif ettim, o da bunu kabul etmeyip bitirelim dedi. belki ben erasmusa başlayınca tekrar devam edermişiz. zannetmiyorum sözlük. erasmus şehrim ondan uzak, tamam avrupada ama uzak. hem bana vakit ayırmayan birine ben neden vakit ayırayım ki? seviyorum onu ama olmaz. evet bazen sevsen de doğru olanı yapman gerekir. şimdi yarın ona özür dilerim tekrar ilişkiye devam edelim desem belki de kabul edecek ama yine aynı şeyler. bir insanın "ilişkiye sahip olmak istiyorum ama bunun için fazla zamanım yok-yoğunum" demesi çok saçma ve o bunu yapıyordu. hayır yani vaktin yoksa ne anlamı var bu ilişkinin. ben de benim için zamanı olmayan birine zaman ayırmayacağım artık. chiao mein lieber. ich liebe dich aber ich kann nicht.
geçmişi arkamda bırakıp önüme bakmam gerekiyor ama yapamıyorum.bazı şeylere takılı kalmış durumdayım.sanki dünyada birtek o varmış yanılsamasina kapilmanin sacma oldugunun farkindayim ama boyle dusunmeden edemiyorum.yaşanmamışlik hissi ruhumu kemiriyor.neden böyle oldu sorusunu kendime sormadan duramıyorum ama artık adım atmakta istemiyorum.o yüzden bırak gitsin iş olacağına varır dedim oda gitti.
askerlikten muafiyet alma süreci ne zahmetliymis yav! bilgisi olan yazarlardan tavsiyeleri beklerim, homojen dergiye de bir sonraki sayıya yazım olur inşallah bu konu "muaf mi? edilmeden duramam" diyerekten
insanların sevgililerinden bahsederken tokmakçı lakabını kullanmaktan çok haz alıyorum. ''ayşe'in tokmakçısı nerelerde ya özledik! ya da ahmet'in tokmakçısı da kapı gibi maşallah!'' şeklinde cümle içinde kullanmak bana çok sempatik geliyor.
bazen işyerinde resmi şekilde konuştuğum insanların suratına da aynısını söylemek geçiyor içimden. iyi akşamlar, yarın görüşürüz yerine tokmakçınıza selamlaaaar diyerek kapıdan çıkıp gitmek. ama olmuyor.. ben hazırım ama insanlar değil. zaten her konuda ve her zaman hazır olmayan birileri oluyor çevremizde..
az önce nasıl mısır haşlanılacağını teyit etmek üzere google’da araştırma yaptım, ilk salatamı da yapmış oldum böylece
darısı diğer yemeklerin de başına
arada kaldığım durumdur, hiç kimseyle paylaşamayacağın durum, belki de hayatın sana işkence yapıyormuş gibi bir hissiyatla, hiç bir zaman yapamayacağın fakat gerçekleştirmek elinde olsaydı hayatının değişebileceği andır.
itiraf ediyorum bir günde 3 kutu dondurma yediğim doğrudur çünkü öküzlük bunu gerektiriyor
geçen benimkiyle doktora gittik. seks libidomuz az dedi doktora. doktor da kilodan olabilir dedi. benim libidom az değil aq. aksine azgınlıktan gebercem. diyemedim. desem deli gibi kavga edecez biliyorum.

6 sene oldu monogamus takılıyorum. feci sıkılmaya başladım.
ülkü ocaklarına nasıl girilir bilen var mı? ben de girmek istiyorum çünkü ocakta çok seksi erkekler var.
dün ağırbaşlı, saygılı afet bir kumralı ayarttım, sakince ilerliyoruz. gene sonu hüsran ve tek seferlik olacak diye çok korkuyorum. artık bende kalıcı mutluluğu bulabilir miyim lütfen, sıkıldım arayışlardan...
iki akşam önce beklenmedik şekilde birisiyle tanıştım. beraber geçirdiğimiz süre boyunca konuşmasıyla, davranışıyla, bakışıyla ve devamında o kadar güzel bir adamdı ki çok ama çok uzun zamandır hiç kimseden bu kadar etkilenmemiştim.
ama akşamın sonunda yanından ayrılırken, kendimce çok sağlam kanıtlarla onu bir konuda net bir şekilde suçladım. kendimce göstermiş olduğum yakınlığın, ilginin, verdiğim değerin karşılığı bu olmamalıydı diye düşündüm. o kadar kötü hissettim ki evime bile dönemedim. gel gör ki kendi kanıtlarımın doğruluğu benim için hala sağlamken bile onun yaptığı savunmayı da unutamıyorum. konuyu falan geçtim, ilk anda bile umurumda olan sadece bir özürdü fakat acaba mı, sorusunun vicdan muhasebesinin altında eziliyorum. iki gündür uyuyamıyorum, işime odaklanamıyorum, kafam devamlı o kısacık süreyle meşgul ve bir ihtimal bile olsa başka birinin hakkını yemiş, iftira atmış olma fikrinle cebelleşiyorum. ona ulaşmam mümkün olmadığından, dün akşam sırf belki karşılaşırız diye tanıştığımız taraflarda dolaştım. çözümü olmayan bir konu olduğunun farkındayım, karşılaşmamızdan da bir beklentim yok ama ya imkansız olmasına rağmen haklı çıkmayı, unuttum, hiç olmamış sayalım, diyebilmeyi ya da haksız çıkıp affedilemeyeceğimi bile bile defalarca özür dileyebilmeyi istiyorum. hayatımda ilk defa, mantık gerçeğimin sesi bu kadar yüksek bağırırken, yoksa, yoksa diye sorup duran vicdan sesim yüzünden duymakta zorlanıyorum.
etrafımdaki onca insana rağmen, hayatımın en kötü dönemlerinde bile hiç bu kadar yalnız hissetmemiştim. sorun bende ve nasıl düzeltebileceğimle ilgili en ufak bir fikrim yok.
tik-tok izliyorum. normalde bir algoritması var, beğendiğin ve sonuna kadar izlediğin videoları beğenen ve sonuna kadar izleyen insanların beğendiği ve sonuna kadar izlediği videoları gösteriyor.

normalde bir şeylerin yapılış videoları ve yemek videoları ilgimi çekiyor ama bazen bir bakıyorum ki yakışıklı erkekler altlarında gri eşofmanlarla dans ediyor ve takılıyorum.
artık algoritma sapıttı.
bir yemek bir herif gösteriyor. bir kimin kocası buuuuu bir herif. bir çizim videosu bir herif.
sıralar üstümde gereksiz bir cinsel arzu var bilmiyorum aşırı bir şekilde rahatsız oluyorum ama durduramıyorum mastürbasyon falan iş hayatı stres ne bileyim yoruldum iyice
canım sıkılıyor sevgili sözlük.
  • /
  • 91