dostane şekilde ayrılmak

- ayrılalım aşkım
+ tamam knk
- sağol kardeşim
+ cumayı kaçırma mübarek.
ilişki nin sevme derecesine göre bir tarafın dost kalamadığı durum . *
en sevdiğim ayrılma türüdür. sonuçta ne olursa olsun birlikte geçirilen bir zaman dilimi vardır bunlar hatrına çok ekstrem durumlar haricinde tercih ettiğim ayrılma türüdür. gerçi taraflardan biri hala aşıksa bu süreç biraz daha sancılı geçebilir ama sonrasında bir araya gelindiğinde birbirinize eski günlerden ve yeni ilişkilerden bahsederek hatta bunlar üzerine yorum yaparak eğlenebilirsiniz.
yalnızca bir kez başıma gelen durumdur. çok olağanüstü bir durumdu, her şey güzel gidiyor fakat bir şey eksikti, ne bilemiyorum. kavga, tartışma, doyumsuzluk, anlaşmazlık vb hiç bir şey yokken ortaya birden şu konuşma çıktı:

- ya olmuyor galiba..
+ yani, evet olmuyor..
- ayrılalım.
+ evet ayrılalım.

bu doğal konuşmanın etkisinden 3-4 gün çıkamamış, kendimi çok garip hissetmiştim, zira bir ilişkiyi sıradan, saçma bir şekilde başlayıp yaşayıp bitirmeyi sevmem. yani dost olarak ayrılmak, karşılıklı bir 'aşk-ı hissizlik' ve güzel çalışan kafa gerektiriyor.

neticede, dost olarak kaldık. hayat ne garip.
yaşanan ilişki sırasında edinilmiş bütün sıfatlardan, sevgili/partner/hayat arkadaşı sıfatlarını geride bırakarak hayata mutlu mesut devam edilmesidir. hakeden biriyle muhteşem olur, haketmeyen biriyle kıvrılıp g*tüne sokulur bu durum.
bir zaman mecbur kaldığım durumdur. klasik olarak ; "sen daha iyilerine layıksın " dediğim durumdur. ayrıldıktan sonra arkadaş, dost falan kalamıyorum çünkü bir defa ifrit olmuşum, bir daha deneme şansı doğmaması lazım
sevgili olmayalım da, tenlerimiz sevdi birbirimizi sevişmeye kalalım biz durumu bu.
dostane ayrıldıktan sonra bir de "madem artık sevgilim değilsin, en iyi arkadaşım ol" gibi bir durum vardı ki, geride kalan dostluk kırıntılarını da parçalayarak, azarlanarak tekrar terk edilir. yaptım. içine dert olmuştu, intikam falan almaya çalışmıştı. zavallım. içinde intikam duygusu barındırabilecek bir insan olan senle beraber olmayı göze alarak zaten hatayı ben en başında yapmışım. * gençken ne hatalar yapmışız be.
yaşadığımız büyük aşkların sessiz zaferlere alışık olmaması sebebiyle hayat verse de, egomuzun izin vermeyeceği durumdur. yalnızken kendi canımızı, rahata erince de başkalarının canını acıtmaya o kadar programlanmışız ki... aslında bunlar hep terkedilme korkumuzun- yeniden yalnızlığa dönüş- düşmanlığı.
iki kişinin ilişki başlarken, devamı esnasında, bitiş çanları çaldığında ve ayrılık konuşmasına kadarki birbirine davranışlarını göz önünde bulundurup ne şekilde ayrılacaklarının belirlenmesi gerekir ki ne olursa olsun bir süre sonra karşılaşınca, akla gelince insan olan merak etmiyor değil ne kadar kötü ayrılmış olunsa bile. dostane şekilde ayrılmak bazen siz istemeseniz bile gerçekleşebilir ayrıcana, birbirine hiçbir kötülüğü bulunmamış iki insanın yine birbirine kötü davranmasını beklemek sırf aralarında ismi sevgili, aşık değil diye ergelik çağında gibi davranmaktan başka birşey olamaz.**
"avucunu yalama" durumundaki kisinin son cirpinisini ifade eden modern dans teknigi
yani 'dost' kalıyorsun sonuçta ama 'ayrılma' nedense olmuyor. sürekli devam eden bir ilişkiden çıkıp, fckbody'e dönüşme durumu. işte ara sıra gene görüşüyorsun, bu sefer çok sık ve düzenli olmamakla birlikte ne bileyim belki 1-2 ayda bir falan ve aynı olanlar gene oluyor ama ertesi gün artık bir bağlayıcılığın kalmadığı durum.
hala nefret edilen ve hala çok sevilen iki kişiyle yapılamayan şey.
tamamiyle yalandır böyle bir şey yok ayrıldıktan bir süre sonra dost olunabilir ama böyle bir şey yok. ühüü unutamadımm
dostça ayrılırsam bile dost kalamam, o duygulardan kurtulup devam edebilmem imkansız, kalbim kaldırmaz vallaha
(bkz: yaran yanlış okumalar)
(bkz: destane şekilde yardırmak) destan gibi entry yazmak gibisinden bir başlıktır diye düşündüğümdür...
bünyeme ters gelen ayrılma hali. bir kere adı ayrılık. tüm gemileri yakmalı taş üstünde taş koymamalı. ayrıldığım kişi ile dost kalmak ya da dostane şekilde görüşmeye devam etmek de elbette bana göre değil.
sanırım ben bunu başarabilen şanslılardanım, üç sevgilim oldu, hepsiyle görüşüyor, biriyle yatıyorum. hayatıma girmiş ve güzel anlar paylaştığım, beni benden daha iyi tanıyan birini hayatımdan çıkaramam.