pamela spence'in muhteşem söz ve müziğe sahip şarkısıdır. ne güzel anlatmış yahu istanbul'un hapsettiği, kaybettiği, zehirlediği, ruhunu çaldığı/emdiği, zavallı fanileri... severiz efendim.

bir ortak geçmişimiz var
bir de hep açık yaralar
kendine hatırlattığın
fazla parlamış anılar
karşıma her yerde çıkan
otuz yaş üstü adamlar
hepsini sevmiştim diyen
bir şeyler bekler bakışlar

yerçekimine yenik üstün başın
bir de hep güzel tınlamış adın adın
cebinde bir tek numaran kalmış artık
herkes için bir tadımlık

istanbul seni hapsetmiş
eski bir bandı kaydetmiş
yüzlerce binlerce insan aman allah
hep bu şarkıyı söylemiş

istanbul seni kaybetmiş
ilaçlayıp berbat etmiş
davul gibi gerilen derini aman allah
kimbilir kimler inletmiş

eğer sana ihtiyacım var
dersen her an gelebilirim
kendimden bir vazgeçersem eğer
gerçekten sevebilirim
aşkımı gördüğün zaman
yenilmiş olmam farketmez
kendini sevmezsen eğer
kimse gerçekten affetmez

avantajlı konumu ile kentin en hareketli noktalarından birinde bulunan ödül istanbul, yaşa-yanlarına huzurlu, ferah, konforlu ve kaliteli bir yaşam sunuyor. bulundurduğu sosyal alanlar, gezi bahçesi, çocuk parkları ve yeşil alanları ile içinizi ferahlatıyor. yürüyüş alanları, fitness salonları, futbol sahası ve tenis kortu spor yapmanıza imkân vererek sağlıklı yaşamı ayağınıza getiriyor. yetişkin ve çocuklara ayrı yüzme havuzları ve oyun alanları ile tatili ayağınıza getiri-yor. bunlar haricinde parti salonunda özel günlerinizi kutlama olanağı vermesi de tercih edilebilirliğini arttırıyor. ayrıca kontrollü geçiş noktaları ve görüntülü kameralarla 7/24 üst düzey güvenli sağlanıyor bu durum emniyet açısından oldukça avantajlı bir durum. her an ihtiyaçlarınızı karşılayabileceğiniz mağaza ve dükkânlar da mevcut. istanbul’un en başarılı konut projeleri arasında yer alan bu proje, fazlaca talep görüyor.

şehrin en canlı noktalarından birinde kurulan ödül istanbul özyurtlar projesi çok konuşuluyor. bu proje ile sadece bir ev değil, her ihtiyacınızı karşılayabileceğiniz bir yuva sıcaklığı yaratmak amaçlanmış. huzurlu ve konforlu yaşamı, spor imkanlarını, alışverişinden tatile birçok aktiviteyi bünyesinde topluyor. ödül istanbul, kullandığı malzemeler, uzman çalışanlar ve karşılaşabileceğiniz durumları özenle belirleyip çözümler bulan yenilikçi yapılar ile başarı elde ediyor. uzun süredir bu projeyi bekleyenlere "ödül" olarak verilen bu proje, özyurtlar holding'in istanbul'daki değişim-dönüşüm sürecine hizmetinin bir parçası. özyurtlar holding, ödül istanbul ve daha birçok yeni girişimiyle ekonomiye değer katmaya devam ediyor. istikrarlı yükselişini, ödül istanbul projesiyle devam ettirip kalitesini gösteriyor.

hüsran hüsran

sertab erener - olsun şarkısını dinlerken adını duyduğum an ağladığım şehir...

o eski beyoğlu sokaklarından eser kalmamış. nerede o tramvayların güzelliği? ne bileyim, 8 yıl önceki o neşeyi göremiyorum. farklıydı, güzeldi. bu kargaşa ağır gelmiş olmalı.

eski tasvirlerini gördükçe keşke konstantinapolis olarak kalsaymış dediğim metropol, keşke hiç fethedilmeseymiş, acaba nasıl bir hayatımız olurdu.

yaşadığım, içinde boğulduğum lakin hızına, karmaşıklığına alıştığım, sevdiğim şehir. sanırım sorun bende.

şuana kadar hiç bulunmadığım lakin bu ayın sonunda orada bulunan havalimanında yaklaşık 12 saat geçireceğim şehir.

mutsuzluğun başkenti. bundan 4 sene önce arkadaşımla istanbul'daki mutlu insanları konu edinen bir kısa film çekmemiz gerekiyordu. istanbul'u karış karış gezdik. gitmediğimiz yer kalmadı. en son arkadaşlarımızı oynatmak zorunda kaldık. ama izmir öyle mi? herkes huzurlu, herkes mutlu aq. keşke dönmesem.

insanla zehirli bir bağ kuran şehirdir. kaçıp gitmek istersin bazen. boğazına çöker trafik, insanlar, okul, iş... gittiğinde de geri dönmek istersin. çünkü her şey burdadır. her şeyin merkezi istanbuldur. bir sürü güzel şehir gezersin. dünyayı gezersin. istanbul'a indiğinde hissedersin. burası dünyanın merkezi dersin içinden. en azından benim için öyle.

bir gün ayrılıp gideceğimi de çok iyi biliyorum. ama o gün gelene kadar güzeliyle, çirkiniyle, iyisiyle, kötüsüyle istanbul benim ben de onun. çok konuştum ama sertab erener duygularıma tercüma olmuş. ha bu arada bir sürü şarkı var belki ama benim için en güzeli*

yöneticilerin elbirliğiyle gökdelen, yampiri yumpiri kaldırım, yarık yol, nefret dolu insan, karbonmonoksit deposu hava, tıklımtıklış konserve toplu taşıma, kamyon-kamyonet-araba, cami ve suriyeli çöplüğüne döndürdüğü, bir zamanların parmakla gösterilen kültür şehri. şimdi orta parmakla gösteriliyor malesef. adeta dünyanın outlet mağazası gibidir, her çeşit ucuz ve kalitesiz insan bulunur ve bunlar yormazsa trafiği yorar. dışarda bulunanın gelme, içinde bulunanın gitme hayalleri kurduğu kozmopolit metropol.

insanın dönem dönem özlemini çektiği güzel şehir...sana geliyorum

trafiğine çözüm bulunamayan, insanı araba kullanmaktan nefret ettiren, ne kadar dikkatli araç kullansan da trafikteki hanzolar yüzünden kendini sürekli kaza yapmak üzere hissettiren, 3 km'lik bir yere 40 dk'da gidebildiğin, araç kullanırken 3. vites e geçmenin hayal olduğu, yol kenarlarına parkeden araçlar yüzünden 3 şeritli yolun tek şeride düştüğü bir şehir.

daha da var ama yazdıkça sinirleniyorum.

yolda yürüyen her 8 kişiden 9'unun sigara içtiği şehir.

kendisinden ayrıldığımda (1990) nüfusu 5 milyon olan şehir... en son gittiğimde (2018) ciddi oranda çoğaldıklarını farkettim.

istanbul'da yaşanır. istanbul'da ölünmez.

hayatımın ilk 29 senesinin bir fiil geçtiği, ailemin yaşadığı metropol.

insanların orda yaşanmaz dediği ama türkiye'nin 4/1 inin yaşadığı memeleket.

dc evreninde yasemin söze'nin harekat üssü.

selma tolon ankaralıdır.

rakıya anason kokusu verdiği iddia edilen şehirdir.