(bkz: game of thrones)
(bkz: spartacus)
(bkz: shameless)
(bkz: the new normal)
(bkz: supernatural)
(bkz: prison break)
(bkz: hannibal)
(bkz: american horror story)
(bkz: da vinci's demons)
(bkz: baby daddy)
(bkz: black sails)
(bkz: vikings)

(bkz: masters of sex)

(bkz: friends)

(bkz: sex and the city)
(bkz: friends)
(bkz: coupling)
(bkz: queer as folk)
(bkz: carnivale)
(bkz: queer duck)

şüphesiz "six feet under"

game of thrones
vikings
da vinci's demons
mad men

ben yayında olanları yazarım.

tartışmasız black mirror olmalıdır, bir de zamanında tripten tribe girmeme neden olan skins

(bkz: the fall)

(bkz: true detective) görmemek çok şaşırttı beni. sırf matthew mcconaughey oyunculuğu ve karakter gelişimi için izlenir. bide sigara içmesi var ya insana sigara içmeyi sevdirir

(bkz: the blacklist)

(bkz: hannibal)

(bkz: sense8) yazılmamış olması ilginç benim ve çevremin oldukça hoşuna gitmişti.

(bkz: the adventures of pete and pete)

(bkz: sex and the city)
(bkz: pretty little liars)
(bkz: happy endings)
(bkz: the walking dead)
(bkz: age of youth)*

(bkz:dark)
(bkz:penny dreadful)
(bkz:sense8)
(bkz:looking)
(bkz:shameless)
(bkz:sherlock holmes)

biraz eski olabilir ama şüphesiz "lost"

şu sıralar çok popüler olan la casa del papel **

gotham.şehrin atmosferi ve karakterler çok sarıyor.

bilimum netflix dizleri. dark, la casa de papel, black mirror gibi çeşitlendirilebilir

(bkz:american gods)

her bölümün başında anlatılan kısa hikayeler, mitolojik unsurlar, muazzam görsellik ve ian mcshane ile peter stormare'ın muazzam oyunculuklarını görmek...
bu kadar güzel sebep varken izlememek olur mu hiç?