kadıköy
çocukluğumun, gençliğimin geçtiği, her sokağında ayrı bir anımın olduğu, istanbulun pis yüzünden kaçarken sığındığım güzel liman. her gün karşıya geçmek zorunda kalsam bile, kadıköyde yaşamanın keyfi bir başka...
ayrıca istanbulun diğer ilçelerine göre sayılı bir kaç ilçesindendir. eski adı, körlerin yeri anlamındaki kalkedondur.
zaten azıcık kalan arkadaşlarımın hepsinin meşgul olması dolayısı ile şu an tek başıma vakit geçirmekte olduğum istanbul ilçesi. varsa benim gibi evde canı sıkılıp birşeyler içmek isteyenler eşlik edebilirler. bugün sabaha kadar açığım. yani müsaitim. yani kadıköydeyim. yeme içme için tabi. başka amaçları olanlar
yallah hornete
4 yıldır yaşadığım ve istanbul denen hengamenin içinde kendimi en mutlu hissettiğim, her sokağında iyi kötü bir sürü anı barındıran, bolca genç ve hispter nüfusun olduğu, istanbul'un en güzel ilçesidir kanımca.
sessiz sakin iti kopuğu çomarı olmayan bir yer arıyorsanız mühürdar sokağı tavsiye edeceğim semt. bir sokak kedileri var sanırsın bağcılar sokak çetesi yarı anadolu parsı bi de cesurki sormayın. ne veriyorlar o mahallede bu kedilere bilmem. arkadaşımın resim atölyesi var orda sanki huzur ya böyle garip bir yer. ne zaman gitsem dönesim gelmiyor.
yaşanılası semtler listesinde 1. sırayı hiç bir yere kaptırmayan istanbulun nadide ilçesi.
özellikle merkez ve moda da entellektüel tiplerin yaşadığı, bunun yanında pek çok sanatçı ve akademisyen barındıran, adını duymayanların 1999 da akmar ve satanizm ile tanıdığı ve bir zamanlar sandal sefası yapılan ama artık bok sefasına dönen kurbağalı deresi ile renkli ve gerçekten yaşanılası bir ilçedir tüm bunların verdiği kendini beğenmişlik ile belediye sloganı kadiköyde yaşamak ayricaliktir olmuştur.
kadıköy demek, istanbul deyince heyecanlanmak, birgün kapağı istanbula atmak demektir.
istanbula o kadar yakın olmak, ama istanbul olmamak demektir. kadıköy denizi olan ankarada yaşamak demektir. mersinde, adanada , orda burda yaşamak demektir.
çünkü istanbul dışındaki tüm şehirler aynıdır ve kadıköy istanbul değildir.
modadır, boğadır candır...
istanbulla ilk tanışmam kadıköyle olduğu için diğer semtler hep yavan gelir bana,benim için kadıköy istanbuldur. e bir fenerbahçe gerçeği de vardır.
dünyanın hiçbir yerine değişmeyeceğim evim. her sene daha bir kalabalıklaşsada, sevdiğim mekanları kapatıp uyduruk cafeler açsalarda, arnavut kaldırırmlarını bozup dümdüz yol yapsalarda en huzurlu hissettiğim yer.
istanbulun en yaşanacak yeri. tarihi, çarşısı, mekanları ile başka yerde yaşamayı düşünmüyorum. avrupa yakasında eğlenirsin ama kadıköyde yaşarsın.
son zamanlarda eski keyfi vermeyen yer. sanki gün geçtikçe daha da kalabalıklaşıyor. kafa dinlemek isteyenler için
moda daha cazip.
istanbul'da izmir'e en çok benzettiğim semt. istanbul'u genel olarak pek sevmesem de her gittiğimde kadıköy'de sahilde mutlaka zevkle bolcana vakit geçiririm.
istanbuldaki yakışıklı erkeklerin çoğunun kadıköyde yaşadığını sanıyorum.her otobüsünde sokağında ya da dükkanında en az bi tane hoş tiple karşı karşıya gelirsiniz.giderli semttir her açıdan
belki de taliplerimin çoğunun orada olmasından dolayı istanbul'da ''cinsel seks''lerimin büyük çoğunluğunu yaşadığım ilçe.
ama sevişme sonra karşıya geçerken vapurda içilen sigara bambaşkadır. insan o zaman gerçekten hayret ediyor;
hayat ne tuhaf. vapurlar falan
yeni kadıköy belediye başkanı kim ise onun ben.
sokak müziği yapamıyoruz. artık 7'den sonra zabıtalar gelip kovuyor rıhtıma yolluyor. bu soğukta da sahil kenarında müzik yapamayız herahalde. en son ünalan metrobüsünün oraya yolladı şimdi de oradaki zabıtalar laf ediyor. neyine zararımız vardı. amfimiz bile yok bir de. hadi amfi olsa dicem rahatsız oluyorlar. insanlar gayette memnun.
yillarca avrupa yakasinda yasayip yedi senede sayiyla 1yaziyla bir defa gittigim yerken son 5 yilda evim olmus; 'cadde bok gibi'den 'cadde sahane yeaaa'ya, 'kadikoy carsi les otesi'nden 'bi kadikoye baksak ya'ya ve yeni yeni 'moda cadde is new black agbi'ye evrilmeme neden olmus ilce. 5-6 ay oncesine kadar karsiya yeniden tasinma hayalleri kurarken simdi moda caddesinde olsun benim olsun dusuncesindeyim.
ozellikle son bir kac yilda kadikoy merkez ve moda caddesi kabuk degistirdi. istiklal, sishane, galata ve karakoydeki ucuk kiralar hrmbagimsiz, zincir olmayan isletmeleri hem de beyoglunu yurt bilmis expatlari bu bolgeye itti. sonuc olarak, zincir kafeleri, barlari ve restoranlariyla dolu taksim galata hatti arap turistten ve pahaliliktan gecilmezken moda kaldirimdan baslayip moda burnuna giden yol istanbulun yeni cihangiri oldu.
yaaa
aşkolsun komşu mu olduğğğğk. yeni mi başladın işe... hiç üzülme ben sana ablalık yaparım. yarın akşamki tüm randevularımı iptal ettim. bana geliyorsun. yalnıııızzzz tek şartım var: benim kocalarıma dokunmak yok. yangından mal kaçırmıyoruz ne de olsa. sana her şeyi öğreteceğim.
'' bu kasa dolacağkkk''
kadıköy ekibi olarak bir organizasyon olsa
kadıköy e yerleşeli 3 hafta oldu. buralarda şöyle canımız sıkılınca bir hava alacak, volta atacak, midemiz kazınınca bir şeyler atıştıracak, çay kahve içecek bir veya birden fazla kafa dengi arkadaş var mı? biraz sosyalleşmem gerekiyor da.