skruk

skruk 1998 yıllarında azerbaycan şarkıcıları (brillant dadasova - ılgar muradov) ile ortak yaptıkları albümleri vardır.
norveç tınılarını azerbaycan nın halk şarkıları ile tamamlayan ve sonucunda güzel bir karşım elde eden norveç korosu.

bulaşık makinası

gaylerin bakımlı ellerini deterjanla deforme olmaktan kurtaran müthiş buluş.

(bkz: bulaşık yıkamak)

ayı sözlük yazarlarının aşık olduğu otomobiller

en son aşık olacağım şeydir araba. ama birgün olursam audi q7 ye olurum.

kırmızı şarap

güneşi gördüm

çok eğlenceli bir filmdir efendim. zamanında tek bilet parası verip 15 film izlemiş gibi olmuştuk. en güzel yanı da süprizlerle dolu olmasıydı sanırım. mersine göç eden abiden bahsedecek gibi yapıp bir anda yokmuş gibi davranırken norveçin fiyordları olsun, mühendislik harikası köprüleri olsun uzun uzun anlatır.

sonra bize bilmediğimiz dünyalar ile ilgili pek çok eşy öğretir. mesela gayler 20 yaşına gelince televizyonda kadın programı izleyip oradaki sunucunun taklidini yaparlar. halbu ki kızlar bunu en fazla 5-6 yaşına kadar yapar. ben kızlar ve gayler arasındaki bu farkı bu film sayesinde öğrendim işte.

başka neler öğretmez ki... mesela travestilerle arkadas olursanız ertesi gün seks işçiliğine başlarsınız ve bunu da hiç yadırgamazsınız.

aslında klasik bir mahsun filmi gibi başlar. iyi para harcanmış güzel bir giriş sahnesi çekilmiş. mahsun doğulu bir aileyi ve mecburen göç etmeyi falan anlatmak istemiş.

sonra birden aklına gelmiş, istanbulda fakirliğin ne zor ve kötü olduğundan dem vurmuş. sonra bir siyasi olaylara gireyim norveçe kaçanlardan falan bahsedeyim demiş ama bahsedecek çok şey bulamamış, orman köprü falan çekip şiir okutup geri dönecekmiş ki norveçe gelmişken sosyal devletten bahsedeyim demiş.

sonra istanbula döner dönmez doğu cahilliğiyle istanbul modernliğinin onlarta ezikleyen gözlerle bakmasını anlatmış.

ardından gurbet elde çocuk bakmanın zorlukları derken filmine son vermeye karar vermiş. böylece filmde hiçbir şey anlatmamış ve pek çok konuya değinmiş, özetle, kendi çizgisini korumuştur. zira diğer filmleri de böyledir.

bir de allah razı olsun, gerizekalı olduğumuzu bildiği için çeşitli sloganları ve yargıları gözümüze sokmaktan çekinmediği gibi filmin final sahnesini de anlamayız diye güzel güzel açıklıyor.

bravo, 5 pekiyi.

eurovision

ilk kez 1956 yilinda isviçre'nin lugano sehrinde 7 ülkenin katilimiyla düzenlenen yarismadir. her ülkenin iki sarki ile katildigi bu ilk finalde, yarismanin jürisi, gizli yapilan oylama sonucu birincilige ev sahibi isviçre'nin sarkisini layik görmüstür.

taksim gezi direnişi ile başbakana verilmek istenen mesaj

en samimi ve çalışkan lgbti derneği sizce hangisi anketi

skin

dikkat! okunuşu emir kipi içerir.

tayyip erdoğan'a terör ile ilgili soru soran çocuğun ağlaması

nasıl bir baskının dışa vurumudur, nasıl bir duygu patlamasıdır bilemedim. çocuklar için ağır konuların her birinin coğrafyamızda, ülkemizde yaşanması ne kötü.

http://www.diken.com.tr/erdogana-teror-o...

eşcinsel olmaktan gurur duymak

gay pride dedikleri şey. gay pride başlığı altında sözlükte konuşulan şey aslında gay pride parade. eşcinselliğimden gurur duyuyorum, bunu da cümle aleme göstermek için şehrin ortasında yürüyüş yapıyorum anlamına geliyor.

eşcinselliğinden gurur duyabilmek için, şu vivienne cass gibi teoristlerin bahsettiği coming out aşamalarından geçip en sonuna ulaşmak, yani eşcinsel evrimini tamamlamak gerekiyor. gurur duyma aşamasına gelince de birşeyden gurur duyan biri ne yaparsa onu yapıyorsun: cümle aleme ben ibneyim diye bağırıyor, bütün facebook profilini gökkuşaklarıyla donatıyorsun.

türkiye'de eşcinselliğiyle gayet barışık, gurur duyan, kimseye duyurmaktan da çekinmeyen, ailesine arkadaşlarına herşeye de gayet açık ve güzel güzel yaşayan arkadaşlarım var. hepsi de harika insanlar bence. negzel.