şahsen beni yıldırdı. günde on kere girsem 30 kere fotoğraf seçiyorum. mükemmel bir vakit kaybı. o yüzden sözlüğe girme işini baya bir azalttım.

işime ve sıçma eyleminin şahsıma özel bir eylem olduğunu düşündüğüm için hiç pisuvar kullanmıyordum. 25 yaşından sonra bir boşvermişlik geldi ondan sonra başladım pisuvara işemeye.

ilk başlarda aklıma geldi ve iki kez bakmayı denedim. ilkinde boyum yanımdaki çocuğun sadece belini görmeme yetiyordu o yüzden başarısız oldu.

ikincisinde de bakma amacım yoktu ama bana bakılıyormuş gibi hissettim. başımı çevirdiğim gibi göz göze geldim çocukla. amına koduğumun gizli ibnesi de benimle göz göze gelir gelmez "o kadar merak ediyorsan göstereyim kardeşim" diyerek tuvaletin ortasında bağırarak çükünü bana doğru salladı. utanarak "sen benimkine bakıyordun ben yakaladım seni." diyebildim sadece.

şimdi ne bakma merakım var ne de bakan var mı merakım var. öyle önümdeki duvara bakarak işeyip geri çekiliyorum. ara sıra bakıldığımı hissettiğim oluyor ama o kadar merak ediyorsa sorsun göstereyim kardeşim.

üniversitedeyken izlemiştim dizisini ve hep "bir tuhaflık var bu çocukta" diyordum ve 3 ya da 4. sezonda farkettim çenesinde belirgin bir yamukluk var.

neyse bu durum yine de seksi olmadığı anlamına gelmiyor. o güzel vücuduna da kocaman bir penis ve dolgun bir kalça çok yakışıyor.

neyse işin özü bu seksi yıldız kendisine onlyfans hesabı açmış. buyrun: https://onlyfans.com/tylerposey

yıllar önce twitter'dan oyunculuğunun iyi olmadığını porno yıldızı olması gerektiğini söylediğimde beni engellemişti. şimdi de "did you remember me, bitch? i told you so..." yazdım ve gönder tuşuna basmamak için kendimi zor tutuyorum.

bir keresinde çok kilo almıştım. 6 ayda 30 35 kilo kadar. o kadar çok yani. bir arkadaşım bana "fidan gibi çocuktun tankere dönmüşün" demişti ve ben çok bozulmuştum.

enteresan bir şekilde de birileri kilom ile ilgili konuştukça benim de sürekli yemek yiyesim geliyor ama evden hiç çıkasım gelmiyordu. bu kısır döngüyü de biraz zor kırdım.

envai çeşit xl topuklu ayakkabı, makyaj standı, çekilişle bir kişiye bershka, h&m gibi mağazalardan indirim kuponu, seksi bir dj, 4 adet gogoboy, vodka ve kapıda giriş ücreti. bir adet lazer epilasyon merkezi ile anlaşma yapılıp partide tanıtım karşılığında para alınarak ekstra gelir elde edilebilir.

(bkz: holding the man)

avustralyalı bir tiyatro oyuncusunun otlbiyografisinden uyarlanmış bir film.

çok güzel ve doğal bir film. filmin bir yerlerinde kendinizi buluyorsunuz sürekli. söylemek istediğim diğer şeyler spoilera girer o yüzden daha fazla şey söyleyemiyorum film hakkında. kesinlikle izleyin.

doğum günüm ile ilgili bütün hayal kırıklıklarımı çocukluğumda yaşamış birisi olarak doğum günlerimden beklentim sıfırdır. doğum günümde yaşanabilecek en kötü olay bile beni bozmaz. "zaten benim doğum günüm ne için var ki?" der geçerim. arkadaşlarla buluşur alkol alır sarhoş oluruz sadece. kutlamaya dair pek bir şey yoktur ve genel olarak efkar dağıtma modunda geçer.

bundan yaklaşık 3.5 yıl önceydi ve sevgilimle geçireceğim ilk doğum günümdü. sevgilimin ise kutlama yapalım teklifini sürekli reddediyordum. sevgilimle daha yeni birlikte eve çıkmıştık ve o gün arkadaşlarla hangi çıkmaz sokakta doğum günü yasımı tutacağımızı konuşuyorduk.

o sırada sevgilim elinde kocaman bir pasta ve bir şişe şarap ile eve gelmişti. yanında da büyüklü küçüklü oyuncaklar... kaçırdığı bütün doğum günlerimi telafi eder gibiydi adeta. çocuk gibi sevinmiştim resmen. bunu da kimseye söylememiştim ama arkadaşım az önce o doğum gününe dair bir fotoğrafımı attı ve "seni bu kadar mutlu gördüğümü hiç hatırlamıyorum." dedi. görünce ben de farkettim. çocuk gibi mutlu olduğumu söylememe hiç gerek yokmuş her halimden belliymiş zaten.

ankara'da çankaya belediyesi'ne gidip "elisa testi yaptırmak istiyorum." diyorsunuz. onlar da isim vs sormadan, herhangi bir sağlık güvencesi aramadan elinize bir numara tutuşturup testinizi yapıyorlar. sonrasında da o numara ile test sonuçlarınıza ulaşabiliyorsunuz. sonucunuz pozitif ise oradaki danışmanlardan destek alabiliyormuşunuz ama bu kısmını şahsen deneyimlemedim umarım deneyimlemek zorunda da kalmam.

boykot yapanların (daha doğrusu yapamayanların) ellerinde yetki olsa 7 sülalelerini yazar yaparlar kendilerine gık edenleri uçururlar.

adam sevgilisine jest yapmış kendisine ait bir sitede yazarlık vermiş andavallar da yazarlık çok büyük bir bokmuş gibi ekşisözlükte entry girerek ekşisözlüğü boykot ediyorlar. zeka seviyesi bu kadar işte oradaki çoğu yazarın.

şurada bizim dark bear'ımız sevgili yapsa ve dese ki: "sevgilime hediye olarak benim mekandan yazarlık verecem. " hay hay ver tabi karma puanı da bizden hediye olsun deriz. ekşi sözlüğün ergenleri hadlerini hiç bilmiyorlar.

koltuk. eve gelir gelmez kendimizi üstüne attığımız, yatak yokmuş gibi üzerinde pineklediğimiz, hatta bazen üzerinde uyuyakalıp her yerimiz tutulmuş bir şekilde uyandığımızda küfür ettiğimiz eşya.

google'da "lgbt sözlük" diye aratıldığında ilk sayfada çıkan sözlük.

genellikle yok hükmündedir. bazen 0.5 var sayılmıştır. mesela bakara suresinde bir erkeğe karşılık iki kadının şahitlik yapabileceği geçer. bazen de 0.25 var sayılmıştır. mesela 1 erkek 4 kadın ile evlenebilir. ama genellikle kadının islamda yeri yoktur.

şu anda çıkıp geldiğim yer. toplamda bir yazar bir de çaylak hesabımın olduğu yer. ve gerçekten kaliteli yazılar yazan kişi sayısı bir elin parmağı kadar ya kaldı ya da kalmadı. 10000 yazar varsa 9900'ü nefretini kusmaya yer arıyor. kimisi eşcinsellere nefret kusuyor kimisi hayvanlara nefret kusuyor kimisi sırf aynı görüşte olmadığı için başkasının mesaj kutusunu hiç duymadığınız küfürlerle dolduruyor vs ve sözlük yönetiminin bu nefret karşısında yaptığı herhangi bir şey yok. en sonunda ben de çıktım geldim ayı sözlük'te yazar olma kararı aldım.

yaklaşık 2 yıldır takip ettiğim komedyen. hafif efemine, komik, minnoş, sevimli, aşk bir insan. türkiye'de en başarılı olmasını istediğim insan. her ne kadar popüler olursa olsun benim gözümde hep underrated komedyenler arasında yer alacak. çünkü hep daha fazlasını hakediyor.

hem koku olarak hem de işlev olarak dünyanın en saçma ürünü. bununla vakit kaybedeceğinize ağda salonuna gidin. ortalık ağda salonu kaynıyor.