nowtheworldisgone imjustone

Durum: 448 - 0 - 0 - 0 - 21.09.2012 15:42

Puan: 6668 - Sözlük Kezbanı

13 yıl önce kayıt oldu. 2.Nesil Yazar.

Henüz bio girmemiş.
  • /
  • 23

msn e mesene diyen insan

bizzat ben kendim. mp3'e empi-üç demek gibi değildir, daha tutarlıdır. nihayetinde -türkçede 'mesencır' diye okunan- messenger kelimesi kadar dile yerleşememiş bir kelime değildir, daha çok bir kısaltmadır. bu sebeple 'mesene' demekte bir sakınca görülmemelidir.

ayı sözlük yazarlarının önceki yaşamlarında yaptığı meslekler

yine mi votka

iki gün önce kendi kendime söylediğim cümle. sevgiliyle içilen vodka sonrası arkadaşların kalmaya gelmesi sırasında arayıp '' ne alalım , vodka içer misin'' diye sormaları üzerine yine mi vodka diye mırıldandım, ama sonrasında ''tamam ya olur, farketmez diye'' kabullenmiştim. bu durumun (bkz:#59790) nolu entry ile bir bağlantısı vardır, sevgiliyle içilen vodkayı tekrar içmek bilinçaltına hoş gelmiştir, ondan kabullenilmiştir belki de.

(bkz: başka bir yazarın açtığı bir başlığın insana bu kadar anlam ifade etmesi)
(bkz: bu bir raslantı mı yoksa kader mi)?

özlemek

insanlara bakarken, işlerinizi yapmaya çalışırken yüzlere, işlere odaklanamamak şeklinde kendini gösterir. aklınızda hep o vardır, bazen onunla birlikte olduğunuz zaman giydiğiniz giysiye sinen kokusunu içinize çekmek gelir. uzun uzun çekersiniz içinize, ama bir yandan da korkarsınız, ya biterse bu koku, o zaman o olmadığında neyle teselli edeceğim kendimi diye. böyle birşeydir özlemek, en azından bende böyle yaşanıyor..

kırklareli

benim güzel memleketimdir. istasyon caddesi, kızlarının güzelliği , kışının kuru soğuğu ve durgun şehir hayatıyla bilinir.
zaman yavaş akar bu yerde. nüfusu 55bin civarindadir. ufak yer olunca bir dedikodu kazananına doğru evrilmiştir. insanlari samimidir ama yapacak iş olmadığından birbiri hakkında cok konuşurlar. ile ismini veren merkez, ilçelerinin bazılarından az gelişmiştir.

ilçeleri,

demirköy
babaeski
lüleburgaz
kofçaz
vize
pınarhisar
pehlivanköy

mr saxobeat

alexandra stanin güzel şarkısı. aslında takip ettiğim bir şarkıcı değildir kendisi fakat bu şarkıya arabada radyoda filan rastladım da araştırıp buldum.
tam bir yaz şarkısı

http://kisalt.be/03hxl3

bir ben bir allah biliyor

bu şarkının en sevdiğim kısımı aslında tarkana ait kısım lakin bülent ersoyun da hakkı yenmemelidir. kendisinin sesinin ne kadar güçlü olduğunu bu şarkıda da görmek mümkün.

o kısım da şöyle;

ben kendimi bildim bileli
hissetmedim ayrılık acısının böylesini
yemeden içmeden kesildim
ağla ağla tükendim hasreti bitirdi beni

aşk gitti bizden

tarkanın -uzun zamandır beğenmediğim şarkılarından, albümlerinden sonra tam da artık umudum kalmamışken- patlattığı güzel bomba.

kış uykusu

benim de yattığım uyku. sonbaharla birlikte gelen cansıkıntısı bahara kadar sürüyor. baharla birlikte çiçek gibi açıyorum. sırf bu özelliğimden dolayı ekvatora filan yerleşebilirim ileride. çünkü yılın büyük bir kısmını verimsiz geçiriyorum. (bkz: mevsimsel depresyon)

uf oldu

çoluk çocuk,torun tombalak biryerlerden düşer veya elini, poposunu biryerlere sıkıştırırsa aileden gelen teselli öbeği.

hazır aklıma gelmişken bir küçüklük anımı da anlatayım. ufakken yazlıkta bisikletle dolaşmak en büyük fiyakamızdı. yazlık sitenin içindeki yollar da dar olunca hemen hemen hergün bir kaç evlat düşerdi. hatta bir keresinde bir arkadaşımın kafasına (nasıl düştüyse keriz) çakıl taşları girdiydi. komşulardan birinin doktor olması talihiyle ufak bir ameliyat geçirmişti. ben de bir keresinde baya sert bir şekilde düşmüştüm bisikletle. nasıl olduysa sağ dizim yere sürtünmüş ve büyük bir parça deri soyulmuştu. neyse müdahaleler edildi, ''uf oldu''lar havalarda uçuşuyor. gel zaman git zaman yaram kabuk tuttu, sonra kabuğu attı ve orada koyu bir leke kaldı. birşeylere benziyordu, herkes mantar filan diyordu da ben mantar olmadığını biliyordum. zamanla onun bir yarrak olduğunu idrak ettim. sonradan herkesin neden gülüp te mantara benzettiğini anladım. çünkü herkes bardağa dolu tarafından bakıyordu. (bkz: kızım sana söylüyorum gelinim sen anla)

işte böyledi başladı yarrakla ilk tanışmam. (bkz: trajik son)

ayı sözlük tatile çıktı

tatil, tatilden döndükten sonra başladı. halamın yazlığında 3 gündür acı çekiyordum. aile sadeti had safhadaydı. yazlığın bulunduğu mevki de emeklilerin akın yeri olunca, kötü olan psikolojim iyice gitti, tutamadım. tek yaptığım eylem denize girmekti. neyse bu sabah döndüm de biraz olsun kendime gelmeye başladım. yazlık işi bana göre değil abicim bunu anladım. oldukça sıkıcıydı. neyse kurtuldum. geçti bitti. (bkz: uf oldu)

sözlük yazarlarının depresyon nedenleri

eşcinsel kimlikle barışamamış olunması. inanç ve eşcinsellik çelişkisinin insanın amına koyması. gençliğini yaşayamayan insan olmak. hatta gençliğin yüzkarası olmak. (bkz: bizzat ben)

kilo alamayan insan modeli

hiçbirzaman olamadığım durum, herzaman ibretle baktığım insanlardır. *

(bkz: su içsem yarıyor)

ayı sözlük’ün gay ayılarla dolu olduğu gerçeği

istisnaları göz önüne almazsak doğrudur. gay olmayan ayılıktır benimkisi. içimdeki gay ayıyla barışamadım henüz. barışabileceğimi de sanmıyorum gerçi

(bkz: aseksüel ayı)
(bkz: dertler derya olmuş)

araf

elif şafağın henüz bu kadar piyasaya düşmediği ve bir ''isim'' olmadığı zamanlarda yazdığı ve o dönemlerde diğer yazdıkları gibi oldukça etkileyici bir romanı.

o dönemler demişken*;

(bkz: pinhan)
(bkz: bit palas)
(bkz: mahrem)

çok eşlilik

rasmus ve apocalypticanın birlikte ürettikleri life burns adlı şarkıda ''one love is a crooked lie'' diye haykırdığı durum. katılıyor muyum? evet.
şarkı için

http://fizy.com/#s/1d386v

slm

genelde akabinde nbr? gelen anlamsız kısaltma. yemek yemeği sigara içmek için altlık olarak kullanmak gibidir. nbr? sorusuna ve devamındaki muhabbete ortam sağlaması için kullanılır

keklemek

insanlarin uzerimde gerceklestirdiginde cok iyi sonuc aldiklaridir. bir keresinde bir arkadasim bazi zamanlarda tek basinayken kendisiyle ayni olan insani fiziksel olarak gordugunu, oturup konustugunu filan soylemisti. aynada kendiyle konusmak gibi birsey degildi tabi anlattigi.

bende inanmistim boyle birsey olabilecegine

megersem keklenmisim.



ajdar'ın makine mühendisi olması

volkan konak

  • /
  • 23
Henüz bir favori entry yok.

Toplam entry sayısı: 448

hayata yabancılaşmak

(bkz: yapmayın etmeyin)

ben daha yeni çıktım o durumdan, hiç tasvip edilen bir hareket değildir, yapmayın. hayat süprizlerle dolu, siz de süprizleri bekleyin tosunlar*

ayı sözlük birinci yaş günü sonrası yapılan aktiviteler

önce tekyönde üst çıkarıp dans etmek ve max blum isimli yazarcana laf yetiştirmektir. sonrasını siz bildiniz *

ısırarak sevişmek

dozu abartılmadığı sürece eğlenceli olan sevişme türlerine örnektir. ama biz ayılar olarak eminim ki ayı gibi ısırırız. bunun için hiç kalkışmayın bu işe. *

en güzel hikayem

teoman- şebnem ferahın anlamlı şarkısı..

bana bu günlerde çok koyan bir şarkı oldu kendisi.

bu ayrılık şarkısını canımdan çok sevdiğim dark bear'a gönderiyorum. onu herzaman seveceğime, ayrılsak bile ona her zaman aşık olacağıma, belki de ona olan aşkımdan dolayı birdaha kimseyle duygusal ilişki yaşayamayacağıma eminim. birtanemsin benim sonsuza kadar..

....ve nokta konmuş, bitmiş en güzel hikayem.*....

(bkz: you are my one)
(bkz: metallica one)
(bkz: ıssız adam)

uf oldu

çoluk çocuk,torun tombalak biryerlerden düşer veya elini, poposunu biryerlere sıkıştırırsa aileden gelen teselli öbeği.

hazır aklıma gelmişken bir küçüklük anımı da anlatayım. ufakken yazlıkta bisikletle dolaşmak en büyük fiyakamızdı. yazlık sitenin içindeki yollar da dar olunca hemen hemen hergün bir kaç evlat düşerdi. hatta bir keresinde bir arkadaşımın kafasına (nasıl düştüyse keriz) çakıl taşları girdiydi. komşulardan birinin doktor olması talihiyle ufak bir ameliyat geçirmişti. ben de bir keresinde baya sert bir şekilde düşmüştüm bisikletle. nasıl olduysa sağ dizim yere sürtünmüş ve büyük bir parça deri soyulmuştu. neyse müdahaleler edildi, ''uf oldu''lar havalarda uçuşuyor. gel zaman git zaman yaram kabuk tuttu, sonra kabuğu attı ve orada koyu bir leke kaldı. birşeylere benziyordu, herkes mantar filan diyordu da ben mantar olmadığını biliyordum. zamanla onun bir yarrak olduğunu idrak ettim. sonradan herkesin neden gülüp te mantara benzettiğini anladım. çünkü herkes bardağa dolu tarafından bakıyordu. (bkz: kızım sana söylüyorum gelinim sen anla)

işte böyledi başladı yarrakla ilk tanışmam. (bkz: trajik son)

bir zamanlar bozulan harddiskin bir gün çalışması

depresyona girmekten korkan insanlar

insan müsvetteleridir. korkaklardır, kendilerine acı çektirmeyi göze alamayacak kadar zavallılardır.

üstelik bir laf vardır, bizim okulun terasındaki duvara bir arkadaşım sprey boya ile yazmış. iyi de yapmış.. eskiden sevmezdim o yazıyı artık seviyorum, hatta önünde bir fotoğrafım bile var artık. şöyle yazıyor işte o duvarda; acı ruhun fiyakasıdır . . .

en güzel hikayem

teoman- şebnem ferahın anlamlı şarkısı..

bana bu günlerde çok koyan bir şarkı oldu kendisi.

bu ayrılık şarkısını canımdan çok sevdiğim dark bear'a gönderiyorum. onu herzaman seveceğime, ayrılsak bile ona her zaman aşık olacağıma, belki de ona olan aşkımdan dolayı birdaha kimseyle duygusal ilişki yaşayamayacağıma eminim. birtanemsin benim sonsuza kadar..

....ve nokta konmuş, bitmiş en güzel hikayem.*....

(bkz: you are my one)
(bkz: metallica one)
(bkz: ıssız adam)

msn e mesene diyen insan

bizzat ben kendim. mp3'e empi-üç demek gibi değildir, daha tutarlıdır. nihayetinde -türkçede 'mesencır' diye okunan- messenger kelimesi kadar dile yerleşememiş bir kelime değildir, daha çok bir kısaltmadır. bu sebeple 'mesene' demekte bir sakınca görülmemelidir.

fake meslekler

psikiyatristler, psikologlar, hayat koçları filan tabi ki. olabilir mi böyle birşey, bir insan bir diğer insanın psikolojisini o istemeden düzeltebilir mi? onlar sadece ilaç yazarlar.. bazı kendini depresyonda zanneden mallar da o ilacı alınca iyileşir. çok komik gerçekten. insanın kendi kendini kandırmasının ve kendini tanımamasının harika bir göstergesidir.
cehalet mutluluktur derler, doğru..

(bkz: depresyona girmekten korkan insanlar)

bakınız ishali

bir entryde yaklaşık olarak 5ten fazla (bkz:) veren yazarcanların başına gelmiş olan, tedavisi mümkün olmayan bela, örnek olarak kendimin şu entrysini göstereceğim; (bkz:#61724)
ayrıca (bkz: bkz)
Henüz takip ettiği biri yok.
Henüz takip eden biri yok.