mutluluk veren küçük şeyler

  • /
  • 9
sevdiğin adamın sana bakışındaki ufacık bir mimik, bazen tüm dünyayı çiçek bahçesine çevirecek kadar etkili olabiliyor. kilometrelerce öteden olsa bile.
kopyalama işlemi yaparken tahmini sürenin on veya beş saniye olması
-nasıl birşeyin içinden çıktığından seni yıkamıyor inadına gülümsetiyorsa ve güçlü olduğunu bir kez daha anlıyorsan işte bu mutluluğa değer

-otobüs durağındayken tanımadığın bir kişinin sana "çok yaşa!" demesi

-annenin seni mutsuz gördüğünde "ne istiyorsun yemek için yapayım" demesi

-kardeşinin sana gittiği tatil yerinden "hediye baktım sana, en uygun şeyi buldum" deyip o yöreye ait ayraç alması
elime 90lı yıllardan nadir bir cd geçmesi ve cd'nin kondüsyonunun iyi olması benim mutlu olmam için #bimilyonneden 'den biri. ayrıca yaşar'la ilgili her şey, konserler, müzik ortamları, dostlarla keyifli sohbet, ay sonunu düşünmeyecek kadar kadar para insanlık için küçük benim içinse büyük mutluluklara yol açan kapılardır.
bear bir gay. (bu pek küçük bişi olmadı sanırım ama neyse)
sokakta yürürken burnuma çarpan kahve kokusu.
iki satır gülümseme. tav olurum. tapınak şövalyesi gibi gülümseyen melek yüzlü yaratığı kazanmak için elimden geleni yaparım. ama bazen elime yüzüme de bulaştırmıyorum değil. yine de insana gülümsemek ne yakışıyor öyle. hayret. heralde tebessümün insan için olmasından kaynaklıdır. belki de.
o an orda onla olup, bir şeyler olması ama kendiliğinden. ve bilhassa bir masada oturup bir şeylere gülmek. yastık savaşı, kahvaltıda yumurta tokuşturmaca oynamak. tek sigara iki dudak denklemi. işte bunlar hep mutluluk.
küçük küçük yağan yağmur taneleri altında sevdiğinle sadece ıslanmak.
karaoke, sevdiğim birine hediye almak, oje, duş, gülmekten dayanamayıp yere oturmak, sevilen kitap/albüm için biriken paranın tamamlanması, yemek yapmak, radyoda tesadüfen denk gelinen sevilen parça, kahverengi, arkadaşla içilen bira, karşılıklı söylenen sevgi sözcükleri... gibi gibi...
geçen hafta yavrulayan, malawi chiclidlerinin en güzel türü diyebilecegim demasoni cinsi dişi balığımızın yavruları.
annenin ilk yavrulama deneyimi olduğundan, beklentilerimizin altında, sadece yedi tane yavrumuz oldu. (normalde 15-30 arası yavru verirler)
hepsi o kadar mini minnacıklar ki, beslerken, sularını falan degiştirirken azami dikkati gösteriyoruz.
bir hafta içinde neredeyse iki katına ulaştı keratalar..
temennimiz kayıp vermeden büyütebilmek hepsini.
sevgilinin tabağından çalınan patates kızartmaları
sabahın 3'ünde nikotin krizinin tam göbeğinde daha önceden televizyonun dibine düşürdüğün o bir dal sigara ahh...
akvaryumdaki balıklarımın yavrulaması..
  • /
  • 9