sözlük yazarlarının depresyon nedenleri

borca gir. sonra patronla kavga et işten atıl. sabah altıda uyuyup akşam altıda kalkmaya başla. vaktin bol tabi evdesin bütün gün gir sözlüğe birkaç entry yaz. feyse gir takıl falan. tv seyret bolca.telefonunu kapalı tut. kahve ve sigaradan başka bişey tüketme. 1 haftaya kurt cobain olursun.
şişman, yalnız ve fakir olmak.
kişi çok zengin olduğu halde giderinin olmaması.

(bkz: ben değil bir arkadaş)
türkiyede yaşamak,ama yinede vatanım,deprosyonun amuna koyim.
yalnız olmak, sevdiğinin olmaması, hiçbir şey yapmadan günlerini bomboş geçirmek ve her geçen boş günün bir ziyan olduğunu bilerek daha da kahrolmak.
aşksızlık, parasızlık ve ciddi kayıplar.
recep tayyip erdoğan.
deli gibi istemene rağmen koşup sevdiğin adama sarılamaman da olabilir. *
henüz o deli gibi yeme arzumu bastıramamışken elimdeki çipsin pat diye bitmesi, her ders nedense bilemediğim bir şekilde tam arkama oturan ahmetle göz göze gelmem- yakışıklı çocuk allah için-. buda yetmiyormuş gibi ödev yaparken benden yardım istemesi. filmin en heycanlı yerinde aniden beliren deterjan reklamları ve temizlik yapan kadının yüzündeki saçma gülümseme. her metroya indiğimde tren geliyor mööö şeklindeki iğrenç sensör. uyandığımda ilk gördüğüm yüzün ufuk hoca olması, sık sık oluyor son zamanlarda. bunalım patlaması pırılın yakınlarda bulunması. okadar çok varki...
eşcinsel kimlikle barışamamış olunması. inanç ve eşcinsellik çelişkisinin insanın amına koyması. gençliğini yaşayamayan insan olmak. hatta gençliğin yüzkarası olmak. (bkz: bizzat ben)
dışarıdan çok mutlu görünürken içten içe yanmak ve bu mutlu portresini devam ettirmek zorunda olmak.
aşırı tembel bir öğrenci olduğumdan bu sene sözde 5. yarıyılımda olucam ama dediğim gibi sözde. sanırım çok sevgili üniversitemin kuralları gereği 1. yılımda alttan sadece üç tanecik dersim olmasına rağmen bana 5. yarı yılda* hiç bir ders vermiycekler ve önce şu alttakileri temizle diyecekler ve evet bunu derken hiç utanmıycaklar. * * evet aşırı tembel, ders çalışmayı pek sevmeyen bir öğrenciyim. ama millet eşek gibi çalışıp alttan benim kadar ders bırakırken ben hiç özel bir çalışma yapmadan alttan sadece 3 tane ders bırakıyorsam bu durum bana koyuyor. kimseyi suçlamıyorum çalışmadım,yapmadım diyerek kendime kızıyorum. çalışmadan dersleri geçebiliyorsam - sıfır kopya- biraz çalışsam kim bilir neler yapıcam ama tembelim işte. sınavdan bile yazmak zor geldi diyip bildiğim soruları cevaplamadan çıkan insanım ben ki bence bu büyük bir aptallık *. neyime güveniyorsam. işte depresyon sebebim bu. fakat bu yazıya başlarken depresyon sebebim olarak derslerden kalmamı gösterecektim ancak baktımda kendimin depresyon sebebi kendimmiş.
hiç sebepsiz bazen 2-3 ayda bir kimseyle konuşmadan agresif tavırlarla geçirdiğim 2-3 günlük davranış bozukluğumu dersiniz, depresyon mu bende bilemiyorum. sonra kendi kendine düzeliyor. ilacını bende bulamadım.
elde etmek istediğim nadir bir müzik cd'sinin başkasına satılmasıyla bende tezahür eden durum. aynı zamanda yaşar konserlerini kaçırdığımda, sevgilim olduğu için süper seksi adamları reddettiğimde de yaşadığım durumdur.
yaşamak cevabının yeterli olduğu soru. önemli olan nasıl girileceği değil de nasıl çıkılacağı ya da bizi bu hayattan kimin çekip çıkaracağı.
ilerde parkın karşısında cami var onu soluna al, 231m yürü ilerde avm var, onun yanındaki ara sokağa gir sağda devasa bir kapı göreceksin* heh ordan gir.
  • /
  • 5