cikolatali kek

Durum: 1906 - 0 - 0 - 0 - 11.11.2016 23:35

Puan: 26944 - Sözlük Kaşarı

11 yıl önce kayıt oldu. 4.Nesil Yazar.

sometimes, change is everything
  • /
  • 96

çokta olmak

az önce icat ettiğim bir kelime.

çok şaşırmak, şok olmak anlamında kullanılmaktadır.

misal:

ben de şu an çoktayım.

resmi dairelerdeki memurların genellikle suratsız ve fevri olması

burada yazanların hepsine katılıyorum ama şunu da unutmamak lazım, resmi dairelerde çalışan insanların muhatap oldukların tiplerde dünyanın en güler yüzlü insanları değil. noral hayatta yüz yüze gelmek istemediğiniz çomarlarla her gün muhatap olmak zorunda olduğunuzu düşünün. emir veren, buyurgan, kaba, terbiyesiz insanlarla... siz güler yüzlü olur muydunuz?

tabii yukarıda yazanların hepsine katılıyorum ama bu da bir bakış açısı tabii.

ahlaksız şarkılar

göbek yapmak

organlarınızın yağlandığı anlamına gelir.

ahlaksız şarkılar

ayı sözlük yazarları 12.12.12 12:12'de ne yapıyorlardı

eğer kıyametin kopmasını beklediğimiz aralıktan bahsediyorsak bir an önce vakit dolsa da ölsem diye bekliyordum. çünkü ben o zamanlar iflah olmaz bir ergendim.

kurokuma

adam atatürk'ün arkasındaki ismet inönü çıktı rıza baba

kurokuma

ccc ayı sözlük milliyetçisi feyizli bir kardeş ccc

atatürk ile salih bozok neyse dark bear ile kurokuma'nın öyle olduklarını düşünüyorum.**

kıl dönmesi

beyaz tenli erkek çocuklarında daha sık görünen bir durum.

türkiye'de fosil bulunmaması

günaydın demeyen insan modeli

metro istasyonunda kart dolduran kızlar ve oğlanlar.

coşkuyla günaydın diyorum, bön bön yüzüme bakıyorlar. sanki soyun geliyorum, dedim. hayret bir şey.*

özlenen adam akla geldiğinde hissedilenler

bölümün tuvaletinde gece 11'den 1'e kadar geçirdiğimiz ilk gece.

likya yolu

fethiye ile antalya arasında uzanan likya yarımadasındaki patikalarının bir kısmı işaretlenerek haritalanmış ve yürüyüş rotası oluşturulmuş. toplam uzunluğu 509 kilometre olan yolun tamamı yaklaşık olarak bir ayda bitirilebilmektedir.

not: ben ve arkadaşlarım bu eylülün 17'sinde yürümeye çıkacağız. dönünce deneyimlerimi daha detaylı anlatacağım.

ayı sözlük yazarlarının şu an dinlediği şarkılar

jarryd james - do you remember

sevgili sözlük

ne zaman ev taşısak elime tek kutu almadan hamalları izliyordum. sonra hamallara yardım etmenin onları motive edeceğini düşündüm ve bildiğin evi onlarla beraber taşıdım. ben ağırlık kaldırmak için salonlara bir dünya para bayılıyorum, adamlar ağırlık kaldırıp para alıyorlar.*

iki tarafın da gay olmadığı gay ilişki

ilişkilerden bir ilişki.

böyle bir şey gerçekten mümkün. özellikle ergenlik çağlarında cinselliğini keşfeden pek çok heteroseksüel kendi cinsleriyle böyle şeyler deneyebiliyor. bunu mayo clinic'te okumuştum. ergenlikte kızların el ele tutuşması, sıranın altından erkeklerin bacaklarını birbirlerine değdirmesi gibi şeyler de eşcinsel ilişkiye giriyor. ayrıca çocuk yetiştirme yurtlarında veya asker koğuşlarında da bu olay sıkça yaşanmaktadır. içlerinden eşcinsel olanlar yok mu? illa ki var. mesela orta okuldan arkadaşım, eski kız arkadaşımla çıkarak büyük bir kavga ettiğimiz t ile sıranın altından bacaklarımızı birbirine dokundurarak hareketsiz oturup dersi dinlerdik. ben ibneyim o heteroseksüel.

hornet

gece gece gene çok bonkör kullanıcılar var. var ya boşuna okuyorum cidden bu kadar para dönüyorsa*

http://ayisozluk.com/lnk/a34b98

evrim ağacı

kısa bir dönem görsellerinin bulunmasına yardım ettiğim oluşum. o sitenin arkasında çok ciddi bir çalışma ve emek var. hiç yadsınamaz.

okeye dönmek

pisuvardaki siyah kil 3'ün iphone 6 aşkı

babamın yanında çalışan, 36 taksitle iphone 6 alan garson a. kadar olamaz. garson kızlardan birisi bakayım derken yanlışlıkla elinden düşürdü, çocuk ağzına ediyordu kızın neredeyse. kızı zor kurtardık çocuğun elinden.
  • /
  • 96
Henüz bir favori entry yok.

Toplam entry sayısı: 1906

iğrençsin ama o kadar yol geldim sevişeyim bari

asla içinde bulunmadığımdır.

hayatımda bir kere sevişmek istemediğim birisiyle seviştim. o da hastalık gibiydi. uzun süre atamamıştım üzerimden.

artık "hayır," diyorum. "seninle sevişmeyeceğiz."

unutmayın, siz bir tanesiniz, kimseyle vakit harcamak peşkeş çekmek zorunda değilsiniz.

biseksüel

ilerde bir kadınla evlenmeyi düşünüyorum dedikleri sürece asla saygı duymayacağım insanların genelde arkasına sakladıkları cinsel yönelim.

fakirliğine bakmadan çocuk yapan insan

çünkü dünyadaki bütün güzellikler gibi çocuk sahibi olmak da yalnızca zenginlere mahsus bir şeydir. fakirler gezmesin, tozmasın, eğlenmesin ve en sonunda üremesinler zaten. bazen starbucks'ta 10 tl'den kahvelerimizi içerken bazen camın kenarına geliyorlar, peçete falan satmaya çalışıyorlar. ayyhhh resmen moralim bozuluyor. hem zaten fakirler niye varlar ki? kendi kendilerine ortadan kaybolsunlar. biz de lüks sitelerimizde, aidatı aylık 350 tl olan, yüksek güvenlikli sitelerimizde yaşamak zorunda kalmayız.

ricky martin

sözlükte başlığını görünce heyecanlanmama sebep olmuş yakışıklı, şarkıcı, lgbt aktivisti ve aile babası. hiç unutmam yıl 1999, bizim böyle kocaman bir teybimiz var. ablamla beraber bir kaset doldurmuştuk işte içinde celine dion, britney spears, jeniffer lopez, back street boys falan var. bir de ricky martin. açıyoruz ricky martin'i bağıra bağıra livin la vida loca söyleyerek dans ediyoruz beraber. dilimizde pek dönmüyor tabii, en azından benim. daha okula başlamamışım veya yeni başlamışım.
aşıktım bu adama. o zamandan emindim sanki gey olduğuna.

ne güzel adamdın sen ricky abi. ehe.

ayı sözlük'te dışlanmaktan korkmak

böyle biri/birileri var mı bilmiyorum ancak c tipi kişilik'e sahip olduklarını düşünüyorum.

green apple'a cephe arkadaşları aranıyor

aziz ordumuzun uçaklarla cepheden cepheye uçuştuğu şu mübarek günlerde, sözlükte tek başına trollenmekten ve bilimum savaş karşıtı insana göğüs germekten memeleri sarkan, ışık ve sevgiyle, green apple'a cephe arkadaşları aramaktayız. eğer sizlerde 7/24 sol framei türklerin boklarının ne kadar pembe olduğuna dair doldurabilir, bütün bearhairy başlıklarının altına çemkirebilirseniz, durmayın başvurun.

aranan kriterlerimiz;

-düşük bir zeka
-bütün gün bilgisayarda vakit harcayacak kadar işsiz olmanız
-yazım yanlışları ve imla hatalarıyla dolu bir grameriniz
-2 veya 3 kelimeden fazla cümleler kurmamanız gerekmektedir.

hadi ne duruyorsunuz! dutchbear'ın eksikliğinde bu ablanıza sahip çıkmak, onu cephede bu savaş karşıtı çiçek çocuklarla yalnız bırakmamak için alın elinize klavyelerinizi.

onur yürüyüşünde iki kadının çırılçıplak soyunması

öncelikle herkesin yaptığı işe saygı duyuyorum. kimse oturduğum yerden eleştirmeye hakkım yok, biliyorum. sonuçta ben tüm lgbt'leri destekleyen arkadaşlarıma rağmen kendimde onur yürüyüşünde yürüyecek gücü bulamıyorum. sonuçta tüm arkadaşlarım facebook profillerini gökkuşaklarıyla döşerken ben hiçbir şey olmamış gibi devam ettim. türkiye'de yapılan onur yürüyüşüne de son derece saygı duyuyorum ancak zaman zaman kendime "neden onur yürüyüşüne katılmaktan bu kadar çekiniyorsun" diye sormadan edemiyorum.

şimdi izin verirseniz burada biraz bunu açıklayacağım. ama en başında şunu özellikle belirtmek istiyorum, bu uğurdan yapılan her şeye son derece saygı duyuyorum. sadece benimki biraz özeleştiri gibi.

eskiden en yakın arkadaşım olan çocukla, o da gay olduğunu öğrendim, onur yürüyüşü hakkında konuşurken "ya biz orada lgbt bireylerin hakkını savunuyoruz yoksa orospuların gördüğü polis şiddetini mi savunuyoruz?" diye sordum. "ben orada anneme aşkımı savunacağım yoksa aileme para karşılığı bedenini satmanın doğru bir şey olduğunu duyuracağım? ailem benim bir erkekle sevişmenin kabul edememişken beni bir hayat kadınıyla kol kola görseler ne düşünürler?" ki seks işçileriyle hiçbir problemim yoktur. ama benim yürüyüşümle bunun alakası ne?

biliyorsun türkiye'de tanzimattan sonra pek çok şey avrupa'dan direk alındı. biz roman üretmedik. şiir yazmadık. avrupa'dan alıp onu taklit ettik. bize hep batıyı takip etmek derken hep batıyı taklit etmeyi öğrettiler. şimdi onur yürüyüşünde yapılanda aynen bu. biz amerika'da bu yürüyüş nasıl yapılıyorsa aynen onu alıyoruz. taklit ediyoruz. senin muhattap olduğu adam obama değil ki? senin komşun kızını beceren adamla futbol izleyen john doe değil senin komşun kızını bir erkekle el ele görse tekme tokat döven onu eve kilitleyen hasan usta! seni nasıl bir amerika'lı gibi yaparsın?

recep ile şaban'ın arasın ramazan giremez! allah aşkına bu sloganı ne kadar düşündünüz? siz akp'nin yüzde 40 mhp'nin yüzde 16 aldığı bir ülkede, ki chp ile hdp'de ki muhafazakarları saymıyorum bile, bu şekilde saygı göreceğinizi mi bekliyorsunuz?

biraz önce paylaşılan görüntüleri izledim. yahu sen nasıl benim onur yürüyüşümde gidip oral seks yaparsın. bok. bok. bok. bok. boksunuz. ben anneme saatlerce iki erkeğin aşkını anlatayım, kalp hastası babamı iki erkeğin birbirini sevebileceğine ikna etmeye çalışacağım siz gidin benim cinsel yönelimimi içine aldığınız bir "onur yürüyüşü" düzenleyin ve çırılçıplak birbirinize oral seks yapın. boklar. boksunuz işte. şimdi bu görüntüyü ailem görse ben onlara ne derim? 1 senedir uğraştığım şeyi nasıl hiç edersiniz? hep üzülüyordum lgbt'ler haber programların yer bulmuyor diye. iyi ki bulmuyorlar. gerizekalılar.

bundan sonra bu ülkede tek kelime etmem lgbt hakları için. bana ne? yarın gidip ailemede tövbe ettim yok öyle bir şey derim. ne diye üzüyorum ki ben ailemi? sessiz sakin hayatımı yaşarım. okulumu bitirince de siktir olup giderim amerika'ya.

ayı sözlük itiraf

gay olmadığım halde erkeklerle cinsel ilişkim çok oldu (öpüşme ve sevişme hiç olmadı). anal ilişki ve düşüncesi bence çok çekici. yatsın yanıma götümü başımı dağıtsın sonra yatsın hali bence daha güzel.

her boku yiyip domuz eti yemeyen tipler

bıkmadınız milletin yediğini içtiğini eleştirmeye.

başkaları sizin yaşam tarzınıza karışsa "kömsö bözö önlömöyör" dersiniz. adam belki her boku yemeyi seviyor ama domuz eti yemeyi sevmiyor, olamaz mı?





30 yaşını geçtiği halde ailesiyle yaşayan adam

okullar okunmuş, iş güç sahibi olunmuş, evlenmemeyi tercih etmiş adamın ailesiyle yaşama durumudur. annesinin yaptığı yemekleri yemenin, temiz ve ütülenmiş çamaşırlar giymenin rahatlığını bırakamamış adamdır. muhtemelen ev işlerine uygun değildir. tek başına bıraksan ya yemeği yakar ya da gömlekleri ütülerken kat izi bırakır. aileyle oturmak demek, anne ve babanın otoritesini kabul etmek ve hayatını onların dünya görüşlerine göre şekillendirmek demektir. bir insan 30 yaşını geçtiği halde hala evin oğluşu muamelesi görüyorsa oturup düşünmesi gerekir.

tabii istisnası olanları bu durumun dışında tutuyorum.

edit: 30 yaşını geçtiği halde ailesiyle yaşayan adam beğenmedi.*

gay accountlarda feminenler ölsün akımı

genelde feminenleri rahatsız eden durum, anlıyorum.

ancak pek çok yazarında dediği gibi bir gey olarak maskülenlik arıyorum. pizzayı elleriyle yiyen, tornavidayı alıp ev işi yapan, araba bozulunca kendi işini görebilecek birisini. lady gaga dinleyip, skinny jeans pantolonların içinde kırıtan birisini değil. ben ilk kategorideyim ve ilk kategoriden hoşlanıyorum. bu yüzden arayışıma daha çabuk ulaşabilmek için feminenler yazmasın diyorum.

bir de kafa yapısı olarak çok farklıyız. etrafımdaki kadın arkadaşlarıma bakıyorum bir de feminen geylere bakıyorum... nasıl başarıyorlar bilmiyorum ama kadın arkadaşlarımdan daha kadın olmayı başarıyorlar. bilmiyorum belki burada da dendiği gibi aslında onlar gey değildir. transtırlar. ya da başka bir yaşam formu. gerçi onlar kendilerini ne olarak tanımlıyorlarsa o'durlar. benim haddime değil. ama hoşlanmıyorum işte. umarım onlarıda seven birileri vardır. hem benim sevgime muhtaç değiller ki. takılmasınlar bu kadar.

ülkede boğaziçi ve odtü'den başka üniversitenin olmaması

türkiye'nin acı gerçeği. eğer tıp fakültelerini ve hukuk fakültelerini çıkarırsanız bu okullar dışında türkiye'de doğru düzgün bir tane üniversite yok. belki itü veya bilkent'in bazı bölümleri bazı konularda iyi olabilir ancak genele baktığımızda bunlar bir üniversiteyi iyi yapmaya yetmiyor.

bir de şöyle bir tesellisi vardır bu okullara girmeyenlerin/giremeyenlerin* önemli olan nereden mezun olduğun değil nasıl mezun olduğun.*

eksi oy verenin kim olduğunu bilmediğimiz halde bir yazarı eksici olarak suçlamak

geçenlerde yukarıda bahsi geçen yazar bana mesaj atmış. benim yazdığım ikinci c sendin xxxxx, diye. çok şaşırdım ve üzüldüm. çünkü kendisine özel bir düşmanlığım yok. düşmanlığı bırakın sözlüğe ilk kayıt olduğum günlerde seri eksi verdiğim günün gecesinden dark bear tarafından uyarıldıktan sonra yaptığımın pasif-agresif ve sinsi bir davranış olduğunu fark edip seri eksi oy vermeyi bıraktım. ha,genelde artık eksi oy vermem ama hoşlanmadığım bir yazarın düşüncesini beğenmediysem anında eksiyi basarım ki tanım cümlelerini, bilgi cümlelerini asla eksilemem. dediğim gibi sevmediğim yazarların belli başlı görüşlerini eksilerim. ama beğenmediysem.

şimdi bu yazar bana öyle diyince ne yalan söyleyeyim üzüldüm. çünkü kendisiyle daha doğru düzgün tanışmadan onun düşmanı olduğumu düşünmüş. bir kaç gündür entrylerini gördükçe artılıyorum. kafasında soru işareti kalmasın diye. aman alt tarafı bir sözlük, eksi - artı için birbirimizi üzmeye değer mi? artılar feda olsun.*

30 yaşını geçtiği halde ailesiyle yaşayan adam

okullar okunmuş, iş güç sahibi olunmuş, evlenmemeyi tercih etmiş adamın ailesiyle yaşama durumudur. annesinin yaptığı yemekleri yemenin, temiz ve ütülenmiş çamaşırlar giymenin rahatlığını bırakamamış adamdır. muhtemelen ev işlerine uygun değildir. tek başına bıraksan ya yemeği yakar ya da gömlekleri ütülerken kat izi bırakır. aileyle oturmak demek, anne ve babanın otoritesini kabul etmek ve hayatını onların dünya görüşlerine göre şekillendirmek demektir. bir insan 30 yaşını geçtiği halde hala evin oğluşu muamelesi görüyorsa oturup düşünmesi gerekir.

tabii istisnası olanları bu durumun dışında tutuyorum.

edit: 30 yaşını geçtiği halde ailesiyle yaşayan adam beğenmedi.*

mustafa kemal atatürk

(bkz: atam atam sen kalk ben yatam)

yok efendim o kadar şişirmeyin. özel bir adamdır. hatta bir dahidir. yaptığı pek çok şey vardır ancak kimse varlığını ona muhtaç değildir. kimse hiçbir şeyi kimseye muhtaç değildir. belki anne ve babamıza çok şey borçluyuz. ayrıca yaptığı bazı hatalar bugün pkk'nın doğmasına sebep olan bir domino halkasının ilk taşını devirmiştir.
Henüz takip ettiği biri yok.