alttaki yazara soracaklarım var

  • /
  • 137
ben sanırım göbek bağını odtü, itü yada ytü?de bi mühendislik mimarlık fakültesine gömerdim. aslında alttan alttan meraksız değilim ama bir yandanda aslında onun benim hayalimi devam ettirmesini istemek bencilce olur. vazgeçtim yazaten inanmam böyle şeylere dondurur bozulmadan saklatırım dattebayo.
alttaki yazar: sende mi ben gibi çeneni tutamayıp her doğruyu her yerde söyleyip sonra tükürdüğünü yalayamayıp zor durumda kalanlardansın? öyleysen ne yapmalıyuz?
aynen bende düşünüyorum ama bazıları daha ütopik biraz pollyannacılık oynamanın hiç zararı olmaz demi. ama hikayelerimin yada daha doğrusu hayallerimin sonu ne olursa olsun kötü sonla bitiriyorum . '' sonsuza kadar mutlu yaşadılar '' mottosunu hayata uyarlanmış hali diyelim kısaca. aslında bi ara bunu kaleme alıp yazmak gerek. distopik romanlar aldı başını gidiyor . köşeyi döneriz

sende bazen yanlış zaman ve mekanda doğduğunu düşündüğün oluyor mu ? bu aralar bu düşünceye kapıldım körü körüne. mesela 1790 larda fransız ihtilali için çabalayan bir çiftçi yada m.ö 3 yy da iskenderiye kütüphanesinde çalışan bi filozof bazende selahaddin eyyübinin komutasında bi kumandan kudüsun fethi için yanyana çarpışan
sence şizofreni başlangıcı olabilir mi ?

evet. ben hep yanlış zamandayım zaten. aslında bundan 200 yıl sonra falan tuvalete bile uçarak gittiğimiz dönemde yaşıyor olmam lazımdı. ama olmayınca napcan. katlancan işte.

alttaki beybi; bir kalpte iki aşk olur mu?
kalbin yeterince büyükse neden olmasın ?lakin kimsede o kadar büyük bir kalp yok.

altta ki yazar.kimseye söyleyemediğin söylersen seni ayıplayacaklarından emin olduğun ve hoşlandığın ünlü kim ?
louis tomlinson. onun yumuk yumuk gözlerini, serseri bakışlarını yerim. hele o saçları yok mu her gün severim ben onu.

altta ki yazar; aşkı mı seviyorsun, aşık olduğun insanı mı?
aşık olduğum insanı seviyorum.

alttaki yazar, bir erkeğin senden hoşlanıp hoşlanmadığını nasıl anlarsın? arkadaş olarak değil, diğer türlü. zira konu benim ilişkilerim olunca 404 not found oluyorum, tüm radarım bozuluyor.
son zamanlarda düşündüğüm bir mevzuydu bu aslında yurtdışında bir süre kalsam birileriyle görüşmek istesem nasıl olur diye. allaha şükür dehşet verici bir ingilizcem var üstüne de çekingenliğim, dolayısıyla sosyal bir ortamda birine ince ayar mesajlar verip tanışmaya cesaret edemezdim. bar mevzusu türkiyede meraktan 1 defa gitmişliğim var. onda da ilk görüştüğüm insanı görmüştüm, deli gibi sohbet edip bol bol sarılıp ayrılmıştım mekandan porter ablamgille. aşk'ın nerden ne zaman ve hangi kılıkla karşımıza çıkacağı hiç belli olmadığı için gay barda da camiide de işyerinde de bizi karşılayabilir.

alttaki yazar farzet ki cinsel ve duygusal hayatına inancın kırıldığı için uzun bir ara verip kendini iş eğitim gibi alanlarda parçalıyorsun. fakat çok da iyi biliyorsun ki "paylaşım" bizim en temel ihtiyaçlarımız arasında çönkü sosyal yaratıklarız. aynı zamanda cesaretin yok herşeyi en baştan almaya, bunun üstüne sürekli artan libidonu da eklersek ne yaparsın acep recep?
cinsel açıdan bi kaç yol var ama pek tasnif etmiyorum biri gaybar diğeri ise internetteki tanışma siteleri . duygusal açıdan ise o sitelerdeki insanlar pek uygun gelmiyor bana onun için murphy kanunlarını uygula çünkü ne kadar ararsan ara asla bulamazsın ne zaman aramayı bıraktığında karşına çıkar. bide şöyle düşün belkide hem duygusal hemde cinsel olarak aradığın kişi karşına çıkarsa yaşayacağın mutluluğu . hem herşeyi tekrardan almak yeni bi hayata başlamakla eşdeğer değil mi ? bence biraz heyecanlı

alttaki yazar ruhunun ve bedeninin kabul ettiği tek bi kişi olduğunu ve o kişinin ise senden ve duygularından çok uzak olduğunu düşün. diğer insanlara olan ilgini tamimiyken kaybettiğini ve bunun uzun bir zamandır devam ettiğini ... sen olsan ne yapardın ?
evet.
alttaki, 1 milyon dolar verseler kızla yatar mısın?
zengin olacağım kesinse çalışmazdım. yokluğu dibine kadar yaşar zengin olduğumda çok mutlu olurdum.

alttaki yazar varsayalım ki elinde yüz lira var ve bu parayı değerlendirmek zorundasın. sadece 100 lira için düşün. yatırım yatırım mıdır? yoksa yatırım ticaret midir?
yatırım yatırımdır. hep bir garanticiyim niyeyse.

alttaki, okul/iş konusunda dipte hissettiğinde kendini nasıl motive edersin?
100 liram olsa şu an galiba yatırım olayını erteler ihtiyaçlaırmı karşılardım. mesela biraz benzin biraz da bira gibi yanında da yıldız olsa gayet orgazmik olurdu olay.

alttaki yazar, seni en yakın arkadaşın "mutlulukla karşılaşında gerilenler derneği başkanı" seçmiş. bu ünvanı da kendinle çok uyumlu görüyorsun. ve uzun bi aradan sonra o kutsal cümleyi duyuyorsun; "seni seviyorum!" tam da kalbinle çükünün yer değiştirdiği bir andasın. kalkmış çükün inmesine mi yanarsın? ne yapacağını şaşırmış kızarmış afallamış halini mi toparlarsın? ne yaparsın?
okul/iş konusunda dipte isem, yenilik için değişim şarttır. yenilik de insanı motive eder, heyecan katabilir hayatına. okulda seçtiğin bölümü değiştirmek, iş konusunda istifayı göze alamıyorsan benim gibi, ek iş yapabilirsin. mümkünse alan dışı alakasız bir iş olsun. bu konuda aynı duyguları yaşadım ve bu çözümlerle ayağa kalkabildim.

alttaki yazar, çevrendeki insanların bir çoğunun samimiyetinden şüphe etmeye başladın. çeşitli deneyimlerin sana ışık tuttu ve bunları farkettin. gözündeki o yıldızlı perdeler birden aralanıverdi ve ciddi bir rahatsızlık hissediyorsun. bu insanların bir kısmı iş hayatından bir kısmı da senin seçtiğin arkadaşlarından. onlarla yüzeysel bir ililşki halinde kalmak sana ve onlara daha hayır getireceğine inanıyorsun. ama bunu beceremiyorsun eline yüzüne bulaştırıyorsun. nasıl altından gelirsin bu işin?
bi süre önce içinde bulunmuştum bu durumun. nasıl kurtulmuştum, ben de arafta kalmıştım sonra kurtuluyum derken sıvamıştım iyice soğuk davranmalar, laf sokmalar falan haklıken haksız duruma düşmüştüm ama sonunda kurtulmuştum.
alttaki yazar: bugüne kadar en istemeye istemeye yaptığın, katlandığın şey nedir?
tabii ki giderdim. gerçi değer verdiğim birisi öyle bir filme gitmezdi.

alttakinin en sevdiği renk nedir?
ne cipsi yahu püre püre. alttaki,ne olacak bu sabahın köründe kalkanların hali?
onlar için artık çok geç * .
alttaki: sevdiğin insanların aslında seni kıskandığını fark ettiğinde neler hissedersin?
daha fazla kanıta ihtiyacım olduğunu düşünüp pusuda beklerdim. çok yetersiz.
alttaki yazar: hayatın monoton mu? öyleyse de değilse de sebebini açıkla bize.
lezzeti tabiki.
alttaki, ses ver cağğnım. hayatında hiç fidan diktin mi? bu sene bol yağışlı, toprak nemli. düşünür müsün ağaç dikmeyi? ayısın sen orman kalmazsa ne bok yersin.
fala inanmam, falsız da kalmam. bazen çıktığı oluyor, bazen çok eğleniyorum. komik yani.

alttaki yazar: hangi şampuanı kullanıyorsun? neden?
  • /
  • 137