ayı sözlük itiraf

  • /
  • 181
bugün ondan başka kimseye alıcı gözle bakamadığımı fark ettim sözlük. o da sunum yaparken sürekli benim gözlerime bakarak anlattı.
hayatımda ilk defa bi erkek tarafından tacize uğradım sözlük, çok tuhaftı . olay söyle gelişti ki ;

bir yerde yalnız oturmuş sigara içerken adamın teki yanıma yanaştı ve konuşmaya başladı . abimi tanıyormuş muhabbet böyle devam ederken sıradan başlayan konuşma biraz tuhaflaşmaya başladı
bıyıkların ne kadar güzel sana çok yakışıyor ve ten rengimi çok beğendim . çok canlar yakıyorsundur sen çok beğendim seni dedi birden
bende güldüm tabii egom sağolsun sonra birden gülüşün çok yakışıyor derken bıyıklarımı elledi bende ne oluyor amk bakışı attığım anda sakın beni yanlış anlama siz kürtlere bıyık çok yakışıyor dedi birden ayı sözlük kürtlere olan düşkünlüğü aklıma geldi kesin ayı sözlükteki bi yazardır diye düşündüm
yok abi önemli değil derken birden sinirlendi ve bana abi demene gerek yok bi arkadaşınmışım gibi düşün dedi
sonrası benim kaçar gibi topuklamam. çok tuhaf ilk defa böyle bi şey başıma geldi. adam tipim olsa yürürdüm de ikimizde farklı kulvardaydık be
bu da böyle bi anımdır *
adet kanım pantolnuma bulaştığı zaman bunu saklamak zorunda kalmaktan nefret ediyorum.
elin adamı sikinin muhabbetini bağıra bağıra yapsın, ben de en doğal yanımı sanki utanılacak bir şeymişçesine saklayayım.
aşka olan inancımı tamamiylen kaybettim sözlük *
aşığım sözlük. onunla beraber olmayı, ona sadece sarılmayı bile her şeye değişebilirim.
öyle seviyorum ki ne kadar başarılı olduğu, kazağının altında baklavalarının görünüp görünmediği veya vücudunun ne kadarının kıllarla kaplı olduğu hiç önemli değil. sivilceli suratı, gram umurumda değil. dünyadaki bütün maddeden ayrı, sadece o var gözümde.
beni seveni ben sevmiyorum, benim sevdiğim beni sevmiyor. haydi hayırlısı
kız kankam yok ki. üstad keynesin de değindiği gibi sevişmeyeceksem neden arkadaş kalayım ki,hem de bir kızla.
birilerine derdimi anlatmak hoşuma gitmiyor. bana kalırsa bu seni rahatlatmak yerine yükünü daha da ağırlaştırıyor. bir tek ben kendi sıkıntılarım ile baş başa kalıp bunlara çözüm bulabilirim. birilerinin verdiği teselli beni teselli etmiyor.
bugün otostop sırasında karşılaştık. bir süre birbirimize eşlik ettik. yanımızda onun eski sınıfından arkadaşı da vardı. arkadaşına bir fotoğraf gösterecek oldu ve iphonu'nun fotoğraflar kısmına girdiğinde, son baktığın fotoğraf açıldı. o fotoğrafta benim bugün tüm gün vakit geçirdiğim kadının fotoğrafıydı. elbette buna hiçbir anlam yüklemiyorum. tesadüf olabilir. peki ta biz tanışmadan çok önce, okula gelmediği gün arkadaşına "bu ödevi cikolatali kek diye birisi var, ona teslim et," demesi ne demek peki? bunu bana arkadaşı anlattı. normalde isimleri aklımda tutamam ama seni çok önceden tanıyorum dedi. evet, bunu da yanlış anlamıyorum.

belki sadece çok iyi bir arkadaştır. dünyanın en iyi insanıdır. ve ben her şeyi abartıyorumdur ama platonikte böyle işte. bir şeyleri abartmasam olmazdı...
whatsapp emojisi gülen bok aslında dondurma imiş.
tanımadığım insanları çok seviyorum. yeni olasılıklardan olsa gerek bu. düşünsenize milyarlarca insan yaşıyor ve hepsinin farklı hayatları, hayalleri, umutları var. işte o tanımadığım milyarlardan birinin hayallerine ortak olmak garibime gidiyor. o kişi var mı acaba? ya da newbielikten kaynaklı drama queen ayakları mı bunlar?
(bkz: her boku ayi sozluk itirafa yazmak)
"benim geçenlerde aklıma bir şey takıldı, yüz yüze tanışabilir miyiz. açıkçası hoşuma gidiyorsun ama yüz yüze görüşmeliyiz" yazmış, bu çok heyecan verici.
stiletto sakaldan balbo sakala geçiş yaptım. garipsiyorum.
gecenin şu saatinde youtube'da dolanıp güzel güzel eğlenceli bollywood şarkıları dinlerken suratıma dank diye çarpan bir parçaya rast geldim. işin komik yani parça hintçe de değil, punjabi dilinde. "ishq ho gaya"
isimli bu güzeller güzeli parça, kalbimin küt küt atmasına sebep oldu. gerçekten de müziğin bir dili yok, anlamadığım, bize tamamen uzak bir dil ve kültürdeki bir şarkı gecenin bu saatinde beni deli etkiledi. ve ben gidip ne yaptım? 6 aydır hiçbir şekilde iletişim içinde olmadığım eski sevgilime mesaj attım "bu şarkıyı dinle" diye. çünkü biz hindistan'a ve alt kültürlerine dair her şeyi çok severdik. en sevdiğimiz film barfi'ydi, dance pe chance'in dansını evde amatörce yapardık, geçen sene holi festivali için hindistan'a gitmiştil. şimdi ise birbimizden ne kadar uzağız. paylaştım istedim, cesaretimi topladım ve whatsapp'ten yazdım. teşekkürler ishq ha gaya, sen harika bir şarkısın.

ondan gelen mesaj: "ne güzel bir şarkıymış. mest oldum. teşekkürler"

sanırım şu an mutluyum. en azından öyle hissediyorum.
heteroseksüel olduğunu sandığım ve aynı yatakta uyumak zorundan kaldığım bir arkadaş(!) tarafından dün gece taciz edildim sözlük,meğer değilmiş :/..
ben nasil bir insan oldum boyle.
gerçekten bazı şeylerden sıkıldım. daha doğrusu şu an yaşadığımız zaman dilimindeki insanların yaşam hayatından.
öyle bir yerdeyiz ki artık gerçek hayatı yaşamıyoruz, yaşayamıyoruz. insanlar sanal alemin kurbanı. bu 5 yaşındaki çocuktan 50 yaşındaki birine kadar geçerli. çocukların elinde ipadler, yetişkinlerin ellerinden düşmeyen telefonlar. ne o eski muhabbetler var ne de eski arkadaş ilişkileri. insanlar toplu taşıma araçlarında kitap okuduğunuzda size garip garip bakıyor mesela. yahut bir gazete okuduğunuzda. herkesin hayatı sosyal bir ağa takılı kalmış. kimisi istemeyerek yapıyo kimisi ise topluma ayak uydurmak zorunda hissettiği için. elimde sırf alışkanlıktan duran telefon olsun istemiyorum. insanlarla mesajlaşmak değil karşı karşıya gelip sohbet etmek istiyorum. çocuklar sokaklarda oyunlar oynasın istiyorum(şahsen bu zamanın pedofili ve tecavüzcüleri var iken biraz zor). bugün yaptığım bir şeyin raporunu aptalca bir internet programına vermek istemiyorum. popüler kültüre uyum sağlamakta. insanlar yaşasın ve yaşadığını hissetsin, birbirleri ile muhabbet etsin istiyorum. sanal alemde değil gerçek bir hayatta yaşadığımızın farkında olmak istiyorum.


(bkz: sanal hayatlar)
bu hayatta başıma ne geldiyse duygusallığım yüzünden geldi. abartmamın, dünyanın başıma yıkılmış gibi hissetmemin tek nedeni de bu. eğer biraz mantıklı düşünseydim bu kadar üzülmezdim en azından. ben de artık buna bir son veriyorum. huylu huyundan isterse gayet de vazgeçebilir.

(bkz: beyin bedava)
(bkz: artık yether)
korkarım yine 1 yıl aradan sonra girdim sözlük. hakkını helal et.
  • /
  • 181