ilk eşcinsel ilişkiden sonra yapılanlar

eve gidip duş almak, sonra gerizekalıya bağlamak, "aneeeymm hasta oldum ben aids oldum" diye kendini kahretmek, adama mesajlar atmak, "bir daha sikilmek için yalvarsam da gebersem de bana yazma, mesaj atsam da cevaplama" gibi saçma sapan mesajlar atmak, sonra adam gerçekten mesaj atmadığında neden mesaj atmıyorsun diye evine gitmek ve bir daha kendini siktirmek. sonra alışıyorsun tabi.
kendimi yolun karşısında ki avm'nin tuvaletine atmıştım. ağlaya ağlaya elimi yüzümü yıkayıp şoku üzerinden atmaya çalışmıştım. bundan sonra ne yaparım, ailem yüzümden anlar mı acaba, o kişi benden hoşlandığını düşünmüştü peşime düşer miydi acaba, sokakta annemle gezerken onla karşılaşır mıydık gibi saçma sapan bir sürü soru geliyordu. kafamı kaldırıp aynaya her bakışımda bir değişiklik arıyordum. ben hala aynı ben miyim diye.
sonra eve gitmiştim. üzerimde seviştiğim adamın kokusu vardı. bana ait olmayan bir kokuydu. eve girer girmez kıyafetlerimi üzerimden çıkarmalı banyo yapmalıydım. doğruca banyoya girdim, kaynar suyun altında yıkandım. boy abdesti aldım. tövbe ettim. hevesimi aldım, bitti artık dedim.
banyodan çıkınca, kurulanırken kirliler sepetinde duran çıkardığım çamaşırları gördüm. aklıma 1 saat öncesi geldi. kendimi kötü hissettim tekrar. bir poşete doldurup hepsini çöpe attım.
o sırada televizyonda yalan dünya oynuyordu, eve çıkıp ailemle onu izledim.
balkona (oteldeydim) çırılçıplak çıkıp dans etmiştim. üstelik müzik filan yoktu!

hem genelgeçere ters düşen birşeyler yapıp baş kaldırmıştım baskıya... ama en önemlisi: süper bir orgazmdı. her noktam boşalmıştı. daha doğrusu her noktamdaki tutsaklar, birikmişler, boşalmıştı.

süper bir partnerim yoktu aslında. yaşadığım daha çok yıllarca çekilen duvarların gümlemesydi.

sanki leş gibi bir bedenle çivileme denize, ama gece denizine, dalmak gibiydi.
gizlice eve girip annemin sütyenimin kaybolduğunu farketmeden yatıp uyumaya çalışmak. salak karı ilk seferde kopçayı koparmıştı.
hemcinsiyle olan birinin bu ilişkiden sonra yaptığı şeyler. bence en çok yapılanı dolmuş veya otobüste giderken yolculardan hangilerinin gay olabileceğini tahmin etmeye başlamak.
sol koluma sinen partnerin kokusunu tekrardan koklayarak vay anasını demek
yaladımmı grçekten tadını iğrençti birdaha asla yapmayacagım dıye ertesı gun tekrara yapmak...
bir şeyin yapılabilmesi için öncelikle böyle bir ilişkinin yaşanması gerekir.
ilk gün ne yaptım ben diye pişman olmak. sonrasında ise mastürbasyon yaparken bile sürekli o anı düşünmüştüm. ikinciden sonra biseksuel olduğumu ve erkeklerle pasif ilişkiye girmenin vazgeçemeyeceğim bir şey olduğunu kabullenmiştim.
tavuk sote yemiştim hem de beş dk sonra
taksiyle eve dönmüştüm.
saatlerce duş aldıktan sonra algılamaya çalışmak.
kendimden yola çıkmam gerekirse:

(bkz: çayda çıra)

(bkz: harman dalı)

(bkz: çiftetelli)
bi sigara yakmıştık . haha
"sıçtım bir kere daha gagana sistem" demiştim. bu yüzden uzun süre yüzümde silemediğim bir gülümseme ile dolaştım. beni baştan çıkaran partnerim tarafından farklı algılandı tabii ki bu halim, ben de açıklamalar yapmaya gerek görmedim.

sonraki deneyimlerimde de en küçük suçluluk duygusu yaşamadım. benim için hayatı gazlamak ve her alana parmak atmak anlamındaydı. gurur duyuyordum kendimle.

rahatsızlık sonradan geldi... bir erkeğe aşık olduğumda!
o ilk seferi dusunerek uzun seneler kendi kendini tatmin etmek, oral asigi olmak..
bıyıklarımı koklamıştım ve ardından; kadında neymiş yaav. diyerekten ''aradığım şey buymuş'' mırıldanmaları ile halkın arasına karışmıştım.