hiç 90 kilo üstü matematik öğretmenim olmadığından ne matematiği sevdim ne matematik hocalarımı. oysa lisedeyken öyle bir tarih öğretmenimiz vardı ki..170 boylarında, 36-37 yaşlarında, kilosu nerden baksan 85-90 arası. üst dudağıyla burnu arasına kondurulmuş sevimli bir bıyık..dar pantolon ve gömlek..en çok bahar aylarını severdim..vücut hatları ne kadar da belli olurdu, beyaz gömleğinin içindeki kıllı omuzları ve vücudu belli olurdu..onun dersinde sınıfta en başarılı ben olmak zorundaydım, en çok dikkati ben çekip en büyük ilgiyi ben hak etmeliydim..ki öyle de olmuştu..ders anlatırken sınıf içinde dolaşırken, yavaş yavaş hareket eden vücudunun kıvrımlarını takip ederken göz göze gelirdik bazen, arkadan yaklaşıp omuzlarımı sıkar enseme hafif bir dokunuş kondururdu el içiyle..çok severim o yüzden tarihi..tarihçileri..bu arada adam evli ve 3 çocuğu vardı
(bkz:
ayı sözlük itiraf )