kadinlar kufur edebilir. kadinlarin kufur etmesi, kendilerini bir obje olarak erkeklere sunmasi anlamina gelmez. erkekler kufreden kadin pesindedir gibi bir arguman hem genelleyici hem de seksist olur. ayrica escinsel bir erkek olarak ben bu sacma argumanin neresindeyim? neyse, kufreden kadin bunu lutuf gorur ve aranilan kisi olacagini dusunur demek de seksist, saygisiz ve asilsiz bir ithamdir.
insanlar sinirlenir, bir seyler yolunda gitmeyebilir ve kufredebilirler. kadinlar obje degildirler. sinirlenir, bir seyler yolunda gitmeyebilir ve kufredebilirler. burada kufur etmeyi ovdugumu dusunen birisi olursa ikinci kez okusun lutfen yazdiklarimi.
sozlukteki seksist entry ve basliklardan gina geldi. basma kalip erkek-kadin rolleri disinda kalan kufur eden kadin, yaninda parfum tasiyan erkek vb. insan tipleri elestiriliyor. bu nasil bir kuir camiadir?
cok komik. surekli online oyunlarda vakit geciren bir ergen oglandim ben. ortaokulda club penguin isimli oyun uzerinden tanistigim kiz, ilk kiz arkadasim oldu. surekli bulusurduk ve liseye gecerken karsilikli acildik. ikimiz de homoseksuelmisiz de karsilikli sakliyormusuz bunu, birlikte buyuduk ve kabullendik. o zamandan beri hic gorusmeyi kesmedik, cok yakin iki arkadasiz. simdi lisansimin ikinci senesindeyim ve daha gecen ay video art yaparken evini studyoya cevirmeme izin verdi. online arkadaslar iyidir!!!!*
hello hello. ya bisey soylicem boyle sozluge entryler giriyorum arada bir ama hic fark edilmiyormus gibi hissediyorum ya. sorun sende mi bende mi sozluk?
(bkz: human)
belgesel lgbti kategorisinde sunulmasa da, bir suru farkli cografyadan binlerce insanla, politik konular hakkinda roportajlarla ilerliyor ve lgbti konusu da belgeselin bir bolumunu kapsiyor. bireysel deneyimler, esitsizlikler, kuraklik, aclik, militarizm, multecilik, uyusturucu, mutsuzluk ve mutluluk konusulan major konulardan birkaci.
dus mahremdir. dus alirken aniden beliren sevgili davetsiz misafirlik yapmaktadir. buna ragmen bazen cok guzel sureclere, sonuclara ve paylasimlara sebep olan bir durum bu davetsiz misafirlik.
"the plot of our life sweats in the dark like a face
the mystery of childbirth, of childhood itself
grave visitations
what is it that calls to us?
why must we pray screaming?
why must not death be redefined?
we shut our eyes we stretch out our arms
and whirl on a pane of glass
an afixiation a fix on anything the line of life the limb of a tree
the hands of he and the promise that she is blessed among women."
gibi inanılmaz bir tirad bulunduran patti smith şarkısı. ayrıca 2011'de polar müzik ödüllerinde first aid kit tarafından performe edilirken kamera bazı anlarda patti smith'i gösterir. kızlar bu bölümdeyken patti'ningözleri dolar. işte benim de gözlerim doluyor o an.
harika bir yazar ve harika bir ses olarak butun duygularimizi teker teker torpulemis, onlara sekil vermis sezen aksu'nun, tarkan'a sozlerini yazip verdigi "cuppa" isimli sarki biraz sasirtti, soyle ki:
"cuppa cuppa cuppa cuppa da cuppa cuppa
bağıra çağıra bas bas
sabaha kadar dans
hey hey tayfa
kalk kalk hadi durma
hey hey tayfa
hey hey tayfa
geri adım atma atma
çaresi yok yanacaz biz de
birilerine kanacaz biz de
vurucaz dibe dibe önce
elbette havalanacaz biz de..."
en yakın arkadaşım hem de eski ev arkadaşımdır. birlikte yaşamaya başladığımızda çok garip gelmişti. yemeğini yer tabağının yanında uyur ama bir hazırlanıp çıkayım der değişime inanamazsınız. bu insanlar aramızdalar. bu insanlar arkadaşınız, marketteki kasiyer, postacınız, en sevdiğiniz şair. her yerdeler.
(bkz: human)
belgesel lgbti kategorisinde sunulmasa da, bir suru farkli cografyadan binlerce insanla, politik konular hakkinda roportajlarla ilerliyor ve lgbti konusu da belgeselin bir bolumunu kapsiyor. bireysel deneyimler, esitsizlikler, kuraklik, aclik, militarizm, multecilik, uyusturucu, mutsuzluk ve mutluluk konusulan major konulardan birkaci.
dus mahremdir. dus alirken aniden beliren sevgili davetsiz misafirlik yapmaktadir. buna ragmen bazen cok guzel sureclere, sonuclara ve paylasimlara sebep olan bir durum bu davetsiz misafirlik.
kisinin boyut olarak kendinden cok buyuk seylere karsi cinsel ilgi duyma hali, bir tur fetis.
ornek vermem gerekirse, bu kisiler dev insanlari ya da bu tur mitolojik karakterleri arzularlar ve cinsel yasamlarinda boyut olarak daha kucuk hissetmek icin partnerinin ayaklarinin altinda dolasirlar.
turkiye'de yeni, beyaz ve kocaman bir kuir dergiye ihtiyac oldugunu dusunuyorum kesinlikle. daha yeni tekniklerle, magazincilikten uzak ve daha yeni bir uslup ile avrupadaki dergicilik anlayisina paralel hareket edebilecek bir dergi. lgbti+ ismi altinda yurutulen bir derginin tabii ki de sadece lgbti+ aktivizmiyle ilgilenmesi gibi bir zorunlulugu yok. pop muzikle olmuyor bu isler gibi bir tavir da yanlis. birini yuceltirken digerini celiskiyle taslamak da oyle.