üzgünüm ama hayatımda gördüğüm en avam insan. hareketleri, konuşmaları ve tavırlarından ucuzluk akıyor. ayrıca 3 lafından 2sinin yalan olduğuna yemin edebilirim ama kanıtlayamam. gerçi kanıtlarım lan. nur yerlitaş ile olan olayını ve kendine yalandan çiçek gönderme olayını googlelayıp bulabilirsiniz.
alışverişe gitmek ve dönüşünde psikolojikmen ateşim varmış gibi hissetmek :( aldığım her şeyi dezenfekte etmek. kargocu, servis elemanı vb kişiler kapıya gelince yaklaşamamak. sonra çok afedersiniz cinsel hayatımızın bitmesi. daha ne olsun!
efendim tüm bürokrasi neredeyse böyle insanlarla doludur. uzun süredir bürokratları ziyaret etmeyi gerektiren bir işim olduğu için az çok bunu gözlemleyebildim. gümüş yüzük, atv haber ve limon kolonyası üçlüsü bu kişilerin vaz geçilmez aksesuarları.
benimki de öyle. zaman zaman soğuk olsa da aramız genel olarak iyi anlaşıyoruz. benim biseks olduğumu bilmiyor tabi. ha anlıyordur o ayrı. ama bunların ev arkadaşlığı üstünde bir etkisi olduğunu düşünmüyorum
adam doğuştan trol , videoları ciddi mizah ve eleştiri içerdiği gibi bir o kadar da ahlaksızlık içeriyor o ayrı. komik biri olduğunu düşünüyorum ben, videolarını izlerken gülüyorum. ama cidden gülüp geçiyorum sadece. çünkü aşırı tutarsız açıklamaları var. bir videoda karsta yasıyorum diyor diğerinde izmir de diğerinde aydın da, birinde annem kaçtı diyor diğerinde babamla diyor, artık sadece düzgün video çekicem diyor bi sonraki videoda evli erkekleri telefonda nasıl keklediğini anlatıyor. anlayacağınız komik, mizahşör lakin ağır hasta :)
bir iki kitabını okudum. lakin pek beğendiğimi söyleyemem. polisiye okumayı seven biri olarak bu konuda başarılı bir türk yazarımız olduğunu düşünmüyorum ( evet ahmet ümit'de bence birçok kitabında vasat). murat somer kitaplarını da bir arkadaş tavsiyesi ile alıp okudum lakin gerçekten edebi açıdan çok zayıf buldum. evet olaylar akıcı ve merak uyandırıyor ama anlatım vasat. travesti kahraman kitapta bazen erkek bazen kadın kılığında geziyor ama betimlemeler o kadar vasat ki kitabı okurken sürekli " e şimdi erkek kılığında mı kadın kılığında mı ?" diye düşünmekten ciğerim soldu. polisiyede her zaman çıta agatha christie ve jean christophe grange.
geçen sene tam olarak kendisiydim.bu sene 21 olarak yolumuzdayız.üstteki girdide sesleri çıkmaza falan aldırmayın.çoğu partnerimden “hayatımda ilk kez böyle ...” laflarını duydum.yaşın önemi yok pasife göre değişir o işler.
bayağı heyecanlı ve nefes nefese olmuştu. ardından sokağa çıktığımda kendimi muhteşem bir şey yapmış gibi hissediyordum. özgüvenim arşa çıkmıştı sanki. e tabi ergenlik işte. bu da böyle bir anımdır.
alışverişe gitmek ve dönüşünde psikolojikmen ateşim varmış gibi hissetmek :( aldığım her şeyi dezenfekte etmek. kargocu, servis elemanı vb kişiler kapıya gelince yaklaşamamak. sonra çok afedersiniz cinsel hayatımızın bitmesi. daha ne olsun!
çok şükür bin şükür seni bana vereneeee diye diye izledim yeni sezon ilk bölümü. özlemişiz, özleşmişiz. her karakteri ayrı ayrı sevmeme rağmen karen ve annesi shila (nasıl yazılıyordu bu la ?) geri dönse çok şükela olur.