cikolatali kek

Durum: 1906 - 0 - 0 - 0 - 11.11.2016 23:35

Puan: 26944 - Sözlük Kaşarı

11 yıl önce kayıt oldu. 4.Nesil Yazar.

sometimes, change is everything
  • /
  • 96

spotify

aldığı parayı sonuna kadar hak eden uygulama.

how to get away with murder

3. sezonu 22 eylülde başlayacak dizi.

#tgit 'nin dönüşü gibi bir şey.

2. sezon tatmin etmedi. bunu shonda'nın 235234234 diziyi birden idare etmesine bağlıyorum. o da böyle düşünmüş olacak ki 22 eylülde sadece grey's anatomy ve bununla devam ediyor. diğerlerine 2017'ye kadar ara vermiş.

sense8

bu serinin her sahnesini seviyorum ama şu sahneyi daha çok seviyorum:

https://www.youtube.com/watch?v=ibxrhfeiixc

müziktendir belki.

draco dormiens nunquam titillandus

hogwarts'ın mottosu.

bu gece st. peter bazilikasında ne yazıyor diye bakınca aklıma geldi. cidden ondan daha güzel.

uyuyan bir ejderhayı sakın gıdıklama, demek.

kötülük

benim için şu şarkıya maruz kalmaktır:

https://www.youtube.com/watch?v=0rb5oett08q

gene dilime takıldı .s.s.d.d

iki erkeğin dans etmesi

en güzellerinden bir tanesi için:

https://www.youtube.com/watch?v=rq11mwgbree

ayrıca bir ingiliz olsam ve bir lgbti aktivisti olsam kesinlikle şu dansı uyarlardım:

https://www.youtube.com/watch?v=_jnjzjkjnbo * :d



ankara pavyon geceleri

sık sık katıldığım ve dokumacı kızlarla çok eğlendiğim geceler. en çok bu şarkıda eğleniyoruz:
https://youtu.be/juyjp1bx8ds?t=31s

ayı sözlük itiraf

yazın eve dönünce prezervatifleri kitapların arasına saklıyorum. her kitaba bir tane. don kişot'a falan koymuyorum çünkü o kutsal kitap.

ayı sözlük yazarlarının şu an dinlediği şarkılar

hande kader

yamulmuyorsam özgecan'dan 1 yaş küçüktü. özgecan'da bizim canımız ama ne yazık ki kimse bu kadının arkasında durmadı. internette bir kaç gülen fotoğrafını gördüm. her şeye rağmen gülebiliyordu. çevirmen olmak istiyormuş. başımız sağ olsun.

yazarların şu anki ruh halleri

https://s-media-cache-ak0.pinimg.com/564x/5d/15/1f/5d151fb78a1e552929fd6506303e0a59.jpg

editör

sözlükte kimler editördür bilmiyorum ama içlerinden bir tanesinin gerçekten kötü bir espri anlayışı var. 1 senedir ortada yokum ve şöyle neler anlamsız neler kötü bulunmuş diye bakayım dedim entrymin başka bir başlığa taşındığını gördüm. canım benim.

(bkz:#210163)

lan ne güzel oturup uzun uzun yazmışım ne istedin vijjjdansız.

club okey

tenn yeni mi çıktı bilmiyorum ama geçen ucuz görünce, napak öğrencilik hali, benimkiyle alıp deneyelim dedik. cidden çok iyiydi.

ayı sözlük hamam zirvesi

sabun kayar falan filan hikaye. birisi feminen yazarlara laf eder, birisi müslüman yazarlara laf eder, birisi seks arayan yazarlara laf eder gene ortalık karışır. onun için şuna benzer bir şeylerin olması daha olası geliyor:


https://www.youtube.com/watch?v=ktyujy-7h2u

kadın olsaydınız adınız ne olurdu

hem baba tarafında hem anne tarafında kız kardeşlerin isimleri birbirleriyle uyumlu olduğu için ve ben de iki numara olmuş olacağım için muhtemelen ablamın ismiyle uyumlu bir şeyler olurdu.

nida, eda, seher, sevgi, sevda, seyhan

(bkz: cornelia)

hristiyanlık

amacının sadece seks olduğunu vurgulama ihtiyacı duyan insan

aynı zamanda tek başına uyumayı sevdiğini söyleyen insandır.

kıllı kaslı ama ince sesli erkek

kılsızı için:

(link kısaltmayla işler yolunda gitmedi)

vesikalık fotoğrafla hornet profili oluşturmak

işe girmenin garanti yoludur. buluşunca 12 tanesini yanınızda bulundurursanız iyi olur, resmi belgeler için lazım oluyor.

kurokuma

  • /
  • 96
Henüz bir favori entry yok.

Toplam entry sayısı: 1906

iğrençsin ama o kadar yol geldim sevişeyim bari

asla içinde bulunmadığımdır.

hayatımda bir kere sevişmek istemediğim birisiyle seviştim. o da hastalık gibiydi. uzun süre atamamıştım üzerimden.

artık "hayır," diyorum. "seninle sevişmeyeceğiz."

unutmayın, siz bir tanesiniz, kimseyle vakit harcamak peşkeş çekmek zorunda değilsiniz.

ayı sözlük'te dışlanmaktan korkmak

böyle biri/birileri var mı bilmiyorum ancak c tipi kişilik'e sahip olduklarını düşünüyorum.

balkondan halı silkeliyenin üzerine işemek

eğer halı silkeleyen sığırın üst katındaki komşuyla anlaşırsanız, el birliğiyle çabucak yapılacak şeydir. ama bu çocukken kuzenlerle balkondan sevmediğiniz komşunuzun kel kafasına kabuklu yemiş atmaya benzemez. hazırlıklı olacaksınız. çişiniz gelmiş olacak. sığır pencereyi açtığı an koşarak komşuya çıkacak ve yıkama işlemine başlayacaksınız.

bir de götünüz olacak tabii. o iş orada bitmez.*

türkiye türklerindir

1 milyon verseler sevgilini başkasının yatağına gönderir misin

söz konusu durumda sevgili gözü kapalı siz ne derseniz yapmaya razı. yani siz ne derseniz o olacak.

ben değil 1 milyon dünyaları verseler böyle bir şeyi kabul etmezdim. zaten kolay sevebilen bir adam değilim.

i fucking love capitalism yazarların düşüncesi merakla beklenmektedir. *)

onur yürüyüşünde iki kadının çırılçıplak soyunması

öncelikle herkesin yaptığı işe saygı duyuyorum. kimse oturduğum yerden eleştirmeye hakkım yok, biliyorum. sonuçta ben tüm lgbt'leri destekleyen arkadaşlarıma rağmen kendimde onur yürüyüşünde yürüyecek gücü bulamıyorum. sonuçta tüm arkadaşlarım facebook profillerini gökkuşaklarıyla döşerken ben hiçbir şey olmamış gibi devam ettim. türkiye'de yapılan onur yürüyüşüne de son derece saygı duyuyorum ancak zaman zaman kendime "neden onur yürüyüşüne katılmaktan bu kadar çekiniyorsun" diye sormadan edemiyorum.

şimdi izin verirseniz burada biraz bunu açıklayacağım. ama en başında şunu özellikle belirtmek istiyorum, bu uğurdan yapılan her şeye son derece saygı duyuyorum. sadece benimki biraz özeleştiri gibi.

eskiden en yakın arkadaşım olan çocukla, o da gay olduğunu öğrendim, onur yürüyüşü hakkında konuşurken "ya biz orada lgbt bireylerin hakkını savunuyoruz yoksa orospuların gördüğü polis şiddetini mi savunuyoruz?" diye sordum. "ben orada anneme aşkımı savunacağım yoksa aileme para karşılığı bedenini satmanın doğru bir şey olduğunu duyuracağım? ailem benim bir erkekle sevişmenin kabul edememişken beni bir hayat kadınıyla kol kola görseler ne düşünürler?" ki seks işçileriyle hiçbir problemim yoktur. ama benim yürüyüşümle bunun alakası ne?

biliyorsun türkiye'de tanzimattan sonra pek çok şey avrupa'dan direk alındı. biz roman üretmedik. şiir yazmadık. avrupa'dan alıp onu taklit ettik. bize hep batıyı takip etmek derken hep batıyı taklit etmeyi öğrettiler. şimdi onur yürüyüşünde yapılanda aynen bu. biz amerika'da bu yürüyüş nasıl yapılıyorsa aynen onu alıyoruz. taklit ediyoruz. senin muhattap olduğu adam obama değil ki? senin komşun kızını beceren adamla futbol izleyen john doe değil senin komşun kızını bir erkekle el ele görse tekme tokat döven onu eve kilitleyen hasan usta! seni nasıl bir amerika'lı gibi yaparsın?

recep ile şaban'ın arasın ramazan giremez! allah aşkına bu sloganı ne kadar düşündünüz? siz akp'nin yüzde 40 mhp'nin yüzde 16 aldığı bir ülkede, ki chp ile hdp'de ki muhafazakarları saymıyorum bile, bu şekilde saygı göreceğinizi mi bekliyorsunuz?

biraz önce paylaşılan görüntüleri izledim. yahu sen nasıl benim onur yürüyüşümde gidip oral seks yaparsın. bok. bok. bok. bok. boksunuz. ben anneme saatlerce iki erkeğin aşkını anlatayım, kalp hastası babamı iki erkeğin birbirini sevebileceğine ikna etmeye çalışacağım siz gidin benim cinsel yönelimimi içine aldığınız bir "onur yürüyüşü" düzenleyin ve çırılçıplak birbirinize oral seks yapın. boklar. boksunuz işte. şimdi bu görüntüyü ailem görse ben onlara ne derim? 1 senedir uğraştığım şeyi nasıl hiç edersiniz? hep üzülüyordum lgbt'ler haber programların yer bulmuyor diye. iyi ki bulmuyorlar. gerizekalılar.

bundan sonra bu ülkede tek kelime etmem lgbt hakları için. bana ne? yarın gidip ailemede tövbe ettim yok öyle bir şey derim. ne diye üzüyorum ki ben ailemi? sessiz sakin hayatımı yaşarım. okulumu bitirince de siktir olup giderim amerika'ya.

green apple'a cephe arkadaşları aranıyor

aziz ordumuzun uçaklarla cepheden cepheye uçuştuğu şu mübarek günlerde, sözlükte tek başına trollenmekten ve bilimum savaş karşıtı insana göğüs germekten memeleri sarkan, ışık ve sevgiyle, green apple'a cephe arkadaşları aramaktayız. eğer sizlerde 7/24 sol framei türklerin boklarının ne kadar pembe olduğuna dair doldurabilir, bütün bearhairy başlıklarının altına çemkirebilirseniz, durmayın başvurun.

aranan kriterlerimiz;

-düşük bir zeka
-bütün gün bilgisayarda vakit harcayacak kadar işsiz olmanız
-yazım yanlışları ve imla hatalarıyla dolu bir grameriniz
-2 veya 3 kelimeden fazla cümleler kurmamanız gerekmektedir.

hadi ne duruyorsunuz! dutchbear'ın eksikliğinde bu ablanıza sahip çıkmak, onu cephede bu savaş karşıtı çiçek çocuklarla yalnız bırakmamak için alın elinize klavyelerinizi.

eski erkek arkadaşımın yeni sevgilisi bir kadın

gay ilişkilerdeki en büyük sorun

erkeklerin sekse çok fazla önem vermesi. özellikle genç çiftlerin en büyük sorunu bu. seks, seks, seks. heteroseksüel bir çiftte en azından kadın ilişkinin duygusal tarafını sırtlayabilirken, bakınız lezbiyenlerin daha sağlam ilişkilerinin olması, bizde bu duygusal tarafı sırtlayacak kimsenin olmaması. bakınca otuza yaklaşmış veya otuzun üstünde geylerin ilişkileri daha sağlam. çünkü adamlar ancak belli cinsel hazzı içlerinde çürütünce ilişki yaşayabilecek kafaya gelebiliyorlar.

her boku yiyip domuz eti yemeyen tipler

bıkmadınız milletin yediğini içtiğini eleştirmeye.

başkaları sizin yaşam tarzınıza karışsa "kömsö bözö önlömöyör" dersiniz. adam belki her boku yemeyi seviyor ama domuz eti yemeyi sevmiyor, olamaz mı?





eksi oy verenin kim olduğunu bilmediğimiz halde bir yazarı eksici olarak suçlamak

geçenlerde yukarıda bahsi geçen yazar bana mesaj atmış. benim yazdığım ikinci c sendin xxxxx, diye. çok şaşırdım ve üzüldüm. çünkü kendisine özel bir düşmanlığım yok. düşmanlığı bırakın sözlüğe ilk kayıt olduğum günlerde seri eksi verdiğim günün gecesinden dark bear tarafından uyarıldıktan sonra yaptığımın pasif-agresif ve sinsi bir davranış olduğunu fark edip seri eksi oy vermeyi bıraktım. ha,genelde artık eksi oy vermem ama hoşlanmadığım bir yazarın düşüncesini beğenmediysem anında eksiyi basarım ki tanım cümlelerini, bilgi cümlelerini asla eksilemem. dediğim gibi sevmediğim yazarların belli başlı görüşlerini eksilerim. ama beğenmediysem.

şimdi bu yazar bana öyle diyince ne yalan söyleyeyim üzüldüm. çünkü kendisiyle daha doğru düzgün tanışmadan onun düşmanı olduğumu düşünmüş. bir kaç gündür entrylerini gördükçe artılıyorum. kafasında soru işareti kalmasın diye. aman alt tarafı bir sözlük, eksi - artı için birbirimizi üzmeye değer mi? artılar feda olsun.*

gay accountlarda feminenler ölsün akımı

genelde feminenleri rahatsız eden durum, anlıyorum.

ancak pek çok yazarında dediği gibi bir gey olarak maskülenlik arıyorum. pizzayı elleriyle yiyen, tornavidayı alıp ev işi yapan, araba bozulunca kendi işini görebilecek birisini. lady gaga dinleyip, skinny jeans pantolonların içinde kırıtan birisini değil. ben ilk kategorideyim ve ilk kategoriden hoşlanıyorum. bu yüzden arayışıma daha çabuk ulaşabilmek için feminenler yazmasın diyorum.

bir de kafa yapısı olarak çok farklıyız. etrafımdaki kadın arkadaşlarıma bakıyorum bir de feminen geylere bakıyorum... nasıl başarıyorlar bilmiyorum ama kadın arkadaşlarımdan daha kadın olmayı başarıyorlar. bilmiyorum belki burada da dendiği gibi aslında onlar gey değildir. transtırlar. ya da başka bir yaşam formu. gerçi onlar kendilerini ne olarak tanımlıyorlarsa o'durlar. benim haddime değil. ama hoşlanmıyorum işte. umarım onlarıda seven birileri vardır. hem benim sevgime muhtaç değiller ki. takılmasınlar bu kadar.

ülkede boğaziçi ve odtü'den başka üniversitenin olmaması

türkiye'nin acı gerçeği. eğer tıp fakültelerini ve hukuk fakültelerini çıkarırsanız bu okullar dışında türkiye'de doğru düzgün bir tane üniversite yok. belki itü veya bilkent'in bazı bölümleri bazı konularda iyi olabilir ancak genele baktığımızda bunlar bir üniversiteyi iyi yapmaya yetmiyor.

bir de şöyle bir tesellisi vardır bu okullara girmeyenlerin/giremeyenlerin* önemli olan nereden mezun olduğun değil nasıl mezun olduğun.*

tsk'nın eşcinsellere bakışı

bir savaş esnasında sikimde olmayan bakıştır. tsk'nin görevi savaşmaktır, ülkeyi iç ve dış tehditlerden korumaktır. bilim kurumu değildir.

bu duruma üzülüyorum çünkü tsk'nin bu bağnaz tutumu yüzünden çocukluk hayalim olan f16 pilotu olma hayalimden vazgeçmiştim. liseden mezun olduğumda harp okulu sınavlarını kazanmıştım. hem de iyi bir dereceyle. o zamanlar seks yapmayı bırak hiçbir erkeği öpmemiştim bile. tam intibak eğitimine gideceğim sabah vazgeçtim. odamdaki bütün uçak posterlerini tek tek söktüm.

ha, uygun ortam koşullarında oturulur konuşulur. bakış açısı yanlıştır. düzeltilebilir. amerika değiştirmiştir. amerikan ordusuda hep pozitif değildi eşcinselliğe karşı. önce şu trafik polisini kalleşçe vuran itlerden kurtulalım sonra onlarında sırası gelir.

30 yaşını geçtiği halde ailesiyle yaşayan adam

okullar okunmuş, iş güç sahibi olunmuş, evlenmemeyi tercih etmiş adamın ailesiyle yaşama durumudur. annesinin yaptığı yemekleri yemenin, temiz ve ütülenmiş çamaşırlar giymenin rahatlığını bırakamamış adamdır. muhtemelen ev işlerine uygun değildir. tek başına bıraksan ya yemeği yakar ya da gömlekleri ütülerken kat izi bırakır. aileyle oturmak demek, anne ve babanın otoritesini kabul etmek ve hayatını onların dünya görüşlerine göre şekillendirmek demektir. bir insan 30 yaşını geçtiği halde hala evin oğluşu muamelesi görüyorsa oturup düşünmesi gerekir.

tabii istisnası olanları bu durumun dışında tutuyorum.

edit: 30 yaşını geçtiği halde ailesiyle yaşayan adam beğenmedi.*
Henüz takip ettiği biri yok.