coqueteria

Durum: 698 - 0 - 0 - 0 - 26.01.2016 04:32

Puan: 17196 - Sözlük Kaşarı

15 yıl önce kayıt oldu. 2.Nesil Yazar.

Henüz bio girmemiş.
  • /
  • 35

hayır

s: supervisör
c: ben

s: hayırdır?
c: yok bişi
s: olsaydı da cevabım hayırdır.*
c: göt *

gay barda babayla karşılaşmak

kader

benimki gayet edebi bir dille yazılmış hayat eseri. bazılarının ki best seller..

istatistikler

eğer kendi hayatınızda yaparsanız hem kafanızda eğlenceli bir öz geçmiş oluşturur hem de ne kadar garip tesadüfler olduğunu fark edersiniz. *
örneğin:
çıktığım tüm kel erkekler milliyetçi *ve anneleriyle ilgili hassas,babaları gestapo olmuştur.
taşındığım tüm deniz gören ara kat evlerin tuvaletlerinde tesisat problemi olup; ses geçirgenliği hat safhadadır.
kaliteli müzik dinleyen adamlar sayısal zekalı *müzik aleti çalamayan *, ukala,laf ebeleridir.. gibi gruplar yapıp hayatınızda neyi nerede yanlış/doğru yaptığınızı bulabilirsiniz..

limonata

başlıca yaz içeceğimiz. rendelenmiş limon kabuğu esmer şeker ile ezilip; limon suyu ile karıştırılır. bol buz ve bir kaç yaprak taze nane ile şemsiyeli bardakta arkadaşlarımıza ikram edilir. afiyet olsun.

ayranı yok içmeye tahtırevanla gider sıçmaya

kendinden büyük hayalleri olan insanın didinişi..

metrobüs

neyse ki orjinal halini yansıtmışlar.

metal müzik ölmez

12-13 yaşımdan beri dinlediğim bu müzik çoğu zaman ne ifade etmek istediğimi benden daha iyi bilen bestelere sahiptir.bana insanları sonuna kadar dinlemeyi öğretmiş, ön yargıdan sıyrılmamı sağlamıştır. bağırıp çağıran birinin direkt ağzına vurmak yerine sakin sakin dinleyip anlamayı bana master of puppets göstermiştir. bu parçanın 3:33den sonrası başka bir dünyaya açılır.

yada benim bununla ne işim var hep aynı şeyleri mırıldanıyor dediğim bir insanın yüzüne esnemememi afraid to shoot strangers'a borçluyum keza bu parçanın 2:44ten sonrasındaki soloyla yine yüzümüze o bildik beyaz ışık vurur, ağlatır.
tabii bunlar en bilindik örnekler olduğu için paylaşıyorum. *
bu müziği ya hissedersiniz ya da sizin için bir şey ifade etmeyen gürültüdür. ama büyük bir kültürdür. yaşlandıkça önce blues, sonra funk, en sonunda da jazz dinlersiniz. tam öldüm derken bir yerlerden dream on * veya angelica* duyar dirilirsiniz. evet çello, saksofon, mızıka vs. de solo olarak sizi alıp götürür ama elektro gitardan daha etkileyici bir müzik aleti bulunmadığı sürece bu müzik ölmez. *

metallica

12-13 yaşımdan beri dinlediğim bu müzik çoğu zaman ne ifade etmek istediğimi benden daha iyi bilen bestelere sahiptir.bana insanları sonuna kadar dinlemeyi öğretmiş, ön yargıdan sıyrılmamı sağlamıştır. bağırıp çağıran birinin direkt ağzına vurmak yerine sakin sakin dinleyip anlamayı bana master of puppets göstermiştir. bu parçanın 3:33den sonrası başka bir dünyaya açılır.

yada benim bununla ne işim var hep aynı şeyleri mırıldanıyor dediğim bir insanın yüzüne esnemememi afraid to shoot strangers'a borçluyum keza bu parçanın 2:44ten sonrasındaki soloyla yine yüzümüze o bildik beyaz ışık vurur, ağlatır. tabii bunlar en bilindik örnekler olduğu için paylaşıyorum. *
bu müziği ya hissedersiniz ya da sizin için bir şey ifade etmeyen gürültüdür. ama büyük bir kültürdür. yaşlandıkça önce blues, sonra funk, en sonunda da jazz dinlersiniz. tam öldüm derken bir yerlerden dream on veya wish you were here duyar dirilirsiniz. evet çello, saksofon, mızıka vs. de solo olarak sizi alıp götürür ama elektro gitardan daha etkileyici bir müzik aleti bulunmadığı sürece bu müzik ölmez.

anneler günü ve hediyesi

mayıs ayının ikinci pazar günüdür. anne kokusu na doyma günüdür. * genelde küçük mutfak eşyası alınan anneler onlara da çok sevinir ama kişisel değildir anneyi de ev demirbaşı yapmak gibidir. ama çoğu anneye neye ihtiyacın var desen tefalin yeni çıkan bir şeyini söyler.* bu sene büyük sürpriz yapıp 'kanun çalmazsam gözlerim açık gider' diyen anneme kanun almak niyetindeyim. varsın çalamasın, kurcalasın, sevinsin.. hediyelerinizi alın,verin,sevindirin *

ruh hali

sözlükçülerin ruh halini başlıklardan anlamak doğru bilgi verir mi bilemiyorum ama çocukluk anılarımızdan, geçmişten, öğrencilik anılarımızdan, şarkılardan* bazen de yemeklerden bahsetmediğimizde içimiz biraz kararmış gibi
en azında şu anda solumda şunlar var: kadınsı olmayı kusur sanmak, tecavüz, domuzlar eşcinsel tek hayvandır diyen doktor, çocuk istismarı, nefret suçları, sinirlenmek, sözlükten soğumak, acımadı ki *

gündemi takip etmek ne olup bittiği ile ilgili haberdar olmak diğer sözlükler gibi fikir çarpıştırmak vs. güzel bir fikir gibi görünse de çekindiğim bir durum çünkü gündem zaten uyuşturmaya yönelik, hep kara haber..
benim kalbimi biri eline alıp sıkıyormuş gibi oluyor haber okurken *

buraya ruh halimizi düzeltmeye mi geldik.. yoo.. ama ruh halimiz pek iç açıcı değil mi ne..

acımadı ki

dayanıklılık desen değil, hırs desen değil niye acıdan kıvranırken,göz yaşları akmasın diye sibel can gibi havalara bakıp acımadı ki derdik, neyi ispatlamaya çalışırdık, çocuk aklı işte bilinmez. ama eşek kadar olmuşuz, aldatılmış, terk edilmiş, kovulmuş,sevdiklerimizi kaybetmiş, sınav/mülakat öncesi hatimler indirmişiz ve hala bir sallamazlık, bir ukalalık, bir dünya girsin götümde dönsün tavırlarına gerek yok, artık biliyoruz..acır..ama geçer..

maaş

ne çoktur ne yoktur. elektrik, su, doğalgaz, kira, benzin gibi giderlerin devamlılığını sağladığından somut olarak gözünüzle görülmez. zaten gözle görüldüğü zaman maaş yazılır mayış okunur.

zorro

1919 yılında yaratılan,maskeli, pelerinli, düşmanlarının böğrüne kılıcıyla fışt fışt fışt diye z harfi yapan günlük hayatında züppe ama maskesini takınca isyankar, muhalif, adalet arayan hayali karakter. boynuma masa örtüsü bağlayıp az mı boyadım duvarları. ama tam olarak neye muhaliftim bilemesem de etkilendiğim bir karakterdi.

sevgili 17 yaşımdaki halim

seni uyarmak için geç kaldım..o yüzden takıl kafana göre. he bir de ot yasal olmuyor; türkiyenin ilk jazz/funk bateristi olamıyorsun, cemaatçiler, badem bıyıklılarla bile çalıştığın günler olacak. ayrıca ilk dövmeni sarhoş arkadaşına değil, git bir dövmeciye yaptır hıyar hep vücudunda kalacak.

kırmızı

boğaların ilgisini seven kişilerin tercihi.

insan olmak

insan olunmaz doğulurun aksine; ne yetiştirilişle, ne eğitimle, ne cinsiyetle, ne de entelektüellikle elde edilemeyecek bu kavram; kesinlikle kişinin tüm dinamiklerini kullanarak çevresine sunduğu sosyal tercihtir. *

ibret i alem

küçük çocuğundan;öğrencisinden, doktoruna, eşcinselinden, polisine kadar tüm alem dövülüp; öldürüldüğünden ibretlik bir yanı kalmamıştır. artık sallandırmak; işkence; ya da gayri meşru idam sıradan olduğundan; ibret politikası yerini ödüllendirip; özendirme stratejisine bırakmış; imralıda emeklilik paketi kazanmaya yöneltmiştir.

geğirmek

midede hava birikmesi sebebiyle olurmuş. neden geğiremiyorum diye araştırdım buldum ki sinirli insanlar yemek yerken yada bir şeyler içerken hava yutarlarmış. geğirirken konuşan, alfabeyi sayan insanlar gördüm çok özendim kutu kutu * kola içtim, soda içtim, çiğköfte yedim *, bira içtim olmadı. taa ki iş yerinde pet şişeden suyu kafama bir çırpıda dikip, iyi akşamlar hağğksan bey diyene kadar. *

eksi oy seri eksi oy farkı

eksi oy koyar
seri eksi oy koymaz
eksi oy sorgulatır
seri eksi oy soğutur
eksi oy baba bakışı
seri eksi oy anne terliğidir
  • /
  • 35
Henüz bir favori entry yok.

Toplam entry sayısı: 698

saygınlık

renault

doktorlara yüzde beş indirim yaptığından; doktorlar zengin olmadan önce bu arabayı kullanırlar. çok yaygın olmasına rağmen iyi kullanıcılar arasında fransız teknolojisi, özellikle şanzuman kısmı kilometre arttığında sorun çıkardığı için tercih edilmez. *

80 lerin sonunda 90 ların başında çocuk olmak

annemizin ceket vatkasından meme yapmak , mermer sehpada kafa yarmak, asansörde fahrenheit ve brüt kokusuna boğulmak, bankanın verdiği kumbaradaki paraları günde 18 defa saymak, dandik tencerelerdeki dibi tutmuş pudingi kaşıklamak, misafirlikte uzatılan çikolatayı kibarca reddetme terbiyesi, kullanılmayan koltuk üstleri örtülü salondan anne evde yokken korkmak, akşam elma ve portakal soyup bıçağın ucundan yemek, kozalak toplayıp boyamak, yabancı dizilerde görüp ev köpeği için tutturup en fazla balık ya da muhabbet kuşu izni koparıp; o kuşa pis cimbom dedirtmeye çalışmak, keşke babam cosby olsa diye özenmek, semt pazarında annenin arabasını tutup kaybolmamaya çalışmak, hemen sofraya oturmak için ellerimi yıkadım diye, hemen uyumak için de diş fırçasını ıslatıp; dişlerimi fırçaladım diye yalan söylemek, yara bandını çok mühim ilaç sanıp karın ağrısı geçsin diye göbeğine yapıştırmak, kanayan dizlere daha tentürdiyot sürülmeden üfleyip bağırmak, evden çıkmadan mutlaka çişini yapmak, o zamanın matematik kitabı yazarı ahmet buhanın ölmesini istemek, akşam ezanından önce evde olmak, muzlu şampuanın tadına bakmak, pilavı ketçapla yemek, gece apartman yöneticisinden gizli kapıcıya inip kazana kömür at diye yalvarmak, yazın gelen kapıya yığılmış kömürlerden ufak bir parça alıp yere sek sek çizmek, tebeşir yutup ateş çıkarmak, casio saatlerle mahalle arkadaşlarının yaşlarını hesaplamak bu dönemin çocuklarına has hareketlerdir.

tunatuan

yanlışlıkla * fırçaladığım yazar. *

eksi oy seri eksi oy farkı

eksi oy koyar
seri eksi oy koymaz
eksi oy sorgulatır
seri eksi oy soğutur
eksi oy baba bakışı
seri eksi oy anne terliğidir

bir eşcinsel evladın aileye yaşattırdığı utanç

o ailenin eşcinsel evladına yaşattığı utançdan asla daha çok değildir.

80 lerin sonunda 90 ların başında çocuk olmak

annemizin ceket vatkasından meme yapmak , mermer sehpada kafa yarmak, asansörde fahrenheit ve brüt kokusuna boğulmak, bankanın verdiği kumbaradaki paraları günde 18 defa saymak, dandik tencerelerdeki dibi tutmuş pudingi kaşıklamak, misafirlikte uzatılan çikolatayı kibarca reddetme terbiyesi, kullanılmayan koltuk üstleri örtülü salondan anne evde yokken korkmak, akşam elma ve portakal soyup bıçağın ucundan yemek, kozalak toplayıp boyamak, yabancı dizilerde görüp ev köpeği için tutturup en fazla balık ya da muhabbet kuşu izni koparıp; o kuşa pis cimbom dedirtmeye çalışmak, keşke babam cosby olsa diye özenmek, semt pazarında annenin arabasını tutup kaybolmamaya çalışmak, hemen sofraya oturmak için ellerimi yıkadım diye, hemen uyumak için de diş fırçasını ıslatıp; dişlerimi fırçaladım diye yalan söylemek, yara bandını çok mühim ilaç sanıp karın ağrısı geçsin diye göbeğine yapıştırmak, kanayan dizlere daha tentürdiyot sürülmeden üfleyip bağırmak, evden çıkmadan mutlaka çişini yapmak, o zamanın matematik kitabı yazarı ahmet buhanın ölmesini istemek, akşam ezanından önce evde olmak, muzlu şampuanın tadına bakmak, pilavı ketçapla yemek, gece apartman yöneticisinden gizli kapıcıya inip kazana kömür at diye yalvarmak, yazın gelen kapıya yığılmış kömürlerden ufak bir parça alıp yere sek sek çizmek, tebeşir yutup ateş çıkarmak, casio saatlerle mahalle arkadaşlarının yaşlarını hesaplamak bu dönemin çocuklarına has hareketlerdir.

mastürbasyon bir soykırımdır

epilasyon bir fukuşimadır. *

eşcinsel evlilikleri protesto gösterisi

imam olmaya puanları yetmemiş dışarıdan *okuyan amcaların söylemidir.ayrıca kanserin hindiba ya da kuşburnu içerek geçeceğini sanan bu amcalar; eşcinselliğin tedavisini ve eşcinsellerin topluma geri kazandırılmasını istemektedir. belki kendi oğlu da eşcinseldir ve ona akşamları okunmuş yeşil mercimek yedirerek rol yeteneğinin gelişmesini sağlamıştır.devamındaki kürtaj olsun zina olsun konularda da yine etrafta hiç kadın görülmemiştir.. ne konuşan..ne dinleyen..ne de chp teyzesi gibi cık cık diye yazıklanan..

hayatımdaki herkesi seninle aldattım ben

yıldırım şimşek'in sabırsızlıkla beklenen; sosyal mahallelerde kaybettiğimiz benliklerimizin bizden de gizli olarak ortaya çıkması kurgusuna dayalı; tüm lgbtt camiasınca birbirlerine hediye edebilecekleri başucu olasıca kitap.

8 mart dünya emekçi kadınlar günü

ilk ötekileştirilenin günü...

ayı sözlük itiraf

sözlükteki ilk eksi oyumu kullanmış bulunuyorum. herkese hayırlı olsun. hemen çat diye veremedim gittim geldim okudum döndüm bir daha okudum iyi niyet bulamadım verdim napiim. artık ben de seri eksi veren ibneyim holley.

koşmak

spor amaçlı yapılmadığında zevk veren ve çok da iş gören eylemdir. genelde kaçmak, uzaklaşmak, otobüse yetişmek, tuvalete yetişmek, kovalamaç, sinirden hızlı yürürken ayarını kaçırmak, sevdiğin birini görünce ay ay diye yönelmek, sıcak bir şey yediğimizde ağzımızı açmak suretiyle hızlanmak için koşarız. yıllardır koşan insan görmediğimin farkına varıp, bir koşu bakkala gideyim dedim bütün sokaktaki insanlar elimde musanın asası varmış gibi ikiye yarıldı, korktular. demek ki medeni toplumda yapılmaması gereken hareketmiş. *

öyle bir geçer zaman ki

bu şarkıyı çelik, erkin koraydan daha güzel yorumlamıştır diyenleri tek tek bulup döverim. *
Henüz takip ettiği biri yok.