yalnızlığın anlaşıldığı anlar

  • /
  • 8
evde porno izlerken sesini kısmanız gerekmediğini fark ettiğiniz andır.
önceki gün evinizde hatta, odanızda misafir ettiğiniz; gece yarılarına kadar oturup güldüğünüz dostunuzun ertesi gün "odam ne kadar sessiz" dediğiniz andır.
sevgilinin sesindeki o değişikliği hissettiğinde anladığın gerçeklik,hep yalnız olmuşsun aslında
konuşmak istemediğim zamanlar.
yastık/yorgan kılıfı değiştirmeye çalışırken pes edip bir sigara yaktığım andır. hayatta en nefret ettiğim işlerin başında gelir, sevgili isteğimi depreştirir.
haftasonları liste başıdır
yatakta çapraz yattığın andır.
normalde iki kişilik tasarlanmış, iki kişi yaptığında anlam ifade eden şeyleri; tek başına yapıyor olmakla sınanma halidir.

ayakkabı bağcağını bağlarken, sigarayı tutması için uzatabileceğin biri yoksa; sigarayı bir kenara iliştirdiğin an anlıyorsun ki; cidden yalnızsın.
o yatak var ya lanet olası yatak ve gece lanet olası ikili.
bi yatıyosun anında içini kaplayan kötü senaryolar , kötü duygular , kötü düşünceler.
şeytan'ın ve bütün kötülüklerin neden gece ile iliştirildiğini hissediyosun o an.
ağlamıyosun görsel olarak ama içeriyi gösterseler bi ekranlar paramparça , yalnız ve sessiz.
her gece yalnızlıktan ölüp her sabah kalabalıkla uyanan bi ruha sahip insan olmak çok garip
şimdi çok ruhsuz bir tanım olacak biliyorum ama ağır alışveriş poşetlerini eve tek başıma taşırken! işte bu yüzden evde kaldım ben! sıfır romantizm, sıfır erotizm!
şimdi çok ruhsuz bir tanım olacak biliyorum ama ağır zıçarken yanee. tuvalette çok yalnızım sözlük.*
uzun yola çıkmadan önce yolcu edilmemek. terminale tek başına gitmek, geciken arabayı beklerken tek başına çay içmek, fotoğraf makinesiyle uğraşma falan.
yalnızlıktan ölücem ya dediğiniz andır o an.
yalnızdır çoğu kişi aslında, diye avutursunuz kendinizi. adınızı pek duymamaya balşadığınızda veya kalabalık içerisinde yalnız yürürken farkedersiniz bunu. ve evet bide yalnız başına çay içerken...
uzun yola çıkmadan önce yolcu edilmemek. terminale tek başına gitmek, geciken arabayı beklerken tek başına çay içmek, fotoğraf makinesiyle uğraşma falan.
yalnızlıktan ölücem ya dediğiniz andır o an.
yalnızdır çoğu kişi aslında, diye avutursunuz kendinizi. adınızı pek duymamaya balşadığınızda veya kalabalık içerisinde yalnız yürürken farkedersiniz bunu. ve evet bide yalnız başına çay içerken...
yastığa başını koyduğunda sarılabileceğin biri yoksa anlıyorsun yalnızlığın dibini.
ard arda sigaralar yaktığında az iç demeyen görgüsüz arkadaşım benim yalnızlık
yatağı doldurmak için çapraz yattığında farkettiğin durumdur
sabah kahvaltımı tek başıma yaptığımda
bir işi bitirmeden diğerini planladığımda, bir kitabın bitirmeden hangisine başlayacağımın kararını verdiğimde, kendime sarma mı yapsam kuru patlıcan mı doldursam...diye hep kendim için yaşar ve düşünürken yalnız olduğumu hatırlayıp şansıma sevindiğim anlar...
  • /
  • 8