alttaki yazara soracaklarım var

  • /
  • 29
bazıları %100 yürüyüşünden anlaşılır: *

https://twitter.com/Arda_bektas1/status/...

alttaki: vat iz yor pırablım?

--- childer them transleyt activated ---

pester said: "bu soruyu cevaplamadan önce "problem" kelimesini tanımlamamız gerekir ama şimdilik bunu geçelim. esas sorunum işsizlik. tamamen buna odaklanıyorum ve bi ilerleme kaydediyorum.

ayrıca başka bir problemim daha var. hayatımda tek bir kişiyi özlüyorum ama bu güzel bi şey. özlediğin kişiyle bir süreden sonra tekrar bir araya geliyorsanız bu harika bi şey."

--- childer them transleyt completed ---
0, çünkü psikopatlıkla ilgisi yok? zaten bir sürü avant garde türü var, sen hangini kastettin bilmiyorum. kendi üzerimden örnek verecek olursam nadiren elim avant garde caza gider ama drone music gibi varyasyonlarını hiç dinleyemem.

thepillars'dan esinlenerek sorayım ben de: dinledikleri müzik türlerine göre insanları sınıfla bize* *
the most beautiful unicorn



alttaki: bdsm benzeri genel normların dışında bi eğilimin var mı? *

edit: gün içinde ikinci kez mi? baktım başlığa sormamışlar. dışarıdan biri sormuş olmalı.
gidelim. çok isterim.

alttaki yazar çıplaklar kampına sen de gelir misin?
hmm güzel soru.eğer iyi ayrılmışsak kabul ederim,çok kötü ayrılmışsak tabiki asla kabul etmem.
alttaki yazar,en son hangi filme gittin,beğendin mi?
onemli olan bedenlerin askindan ziyade fikirlerin, duygularin aşkı diyebiliyorsan cinsiyet kavramı senin icin onemini yitirir diye düşunurum.

alttaki yazar biliyorsa cevaplasın bi, duygularını zor belli eden bi insanin hissettiklerini anlamaya yonelik ne yapmalı?
hetero olmak kesinlikle istemezdim. dünyada var olmanın en sıkıcı en sikik hali bana kalırsa. hetero olmuş olsam bile bi-curious filan olurdum herhalde. öyle bi seçenek yoksa no.

hetero erkek olmak peşinde büyük bir erkeklik baskısı sorumluluk eş bul çocuklarına bakacak kadar para kazan vs. getiriyor. toksiklik diz boyu. arkadaşların diğer hetero erkekler ve en az senin kadar sorunlu ve toksikler.

hetero kadınlar dünyanın sanırım en yazık varlıkları, aşk umduğun şey odun bir hetero erkek. hetero kadınlar istatistiksel olarak hayatları boyunca en az orgasm olan kitle. kimisi hayatta bir defa bile olamıyor öyle düşün.

dünyaya tekrar gelsem ve seçme şansım olsa lezbiyen olmak isterdim.

alttaki yazara sorum: başından geçen en keyifli friends with benefits ilişkisi neydi, bunu keyifli yapan neydi?
ayrılırdım... söylemesi kolay evet. belki acı olacak ama geçerli bir sebep gibi gelmedi bana. bahane ariyordur belli ki. *

bulunduğun ortam gereği oruç tutmak zorunda kaldığın oldu mu? böyle bir durumda gizliden gizliye yemek vicdanına nasıl hissettirir.
saprofitlerin beni ayrıştırıp yiyeceğine. baska bise olmaz sanırım..


ölüm konusu açılmışken.. ölümden korkar mısın?
ölümden değil, yapmak istediklerimi yapamadan ölmekten korkarım.

alttaki yazara sorum: ilk kez kendi bilgisayarın olduğunda kaç yaşındaydın?
1983-84 yılıydı yani 6,7 yaşlarında.
alttaki yazar; araba ile seyahat ederken * hangi tarz müzik dinlersin? aklına gelen ilk şarkı hangisidir?
son zamanlarda izlediğim en vurucu film arrival sanırım. filmin genel kurgusu, olayların veriliş şekli ve karakterlerin özellikleri olayların geçtiği yerler kısaca tüm setting ve plot harikaydı bana göre. hem düşünsel hem de duygusal anlamda çok vurucu bir film olduğunu düşünüyorum.
alttaki yazar, birine hiç âşık oldun mu ve olduysan en son ne zaman âşık hissettin?
biran evvel mezun olmaya bakıp sonrasında kırsala gitme gibi bir düşüncem var. yoksul çocuklara behrengi kitapları dağıtmak, imkanım el verdiği kadar (kız çocukları ağırlıklı olmak üzere) eğitim masraflarını karşılamak.daha ötesi hakkında hiçbir fikrim yok şu an, muhtemelen zaman gösterecek hayatın bizi nereye savurduğunu.

hangi roman karakteri olup onun hayatını yaşamak isterdin? ve neden?
beyaz tenliyim.

wonder: çok güzel yemek yaparım. bir yiyen bir daha unutamaz. *

alttaki yazar gözlerin ne renk?
eğer gitmeme opsiyonun varsa (yurtdışı okul, iş, vb.) hiç gitme.. tamamen zaman kaybı olup, türkiye gerçekleri ile yapılan bir sabır imtihanıdır kendileri. eh ben seve seve gittim, işe almıyorlardı askere gitmeyeni. eğer illa gideceksen bir an önce bitirip yoluna devam etmek iyi ama bu ara ortam iyi değil, zor soruymuş. gitme ya gitme, zaman kıymetli, bol bol seviş :)

alttaki yazara sorum: yurt dışından sgk primlerimi kendim ödesem (2,5 prim senem kalmış babam sağolsun valla), emeklilikte işe yarar mı daha yüksek maaş olarak? soruyu beğenmezsen alternatif soru: bir ayı ne ile iyi gider (yani yemek olarak yanında ne iyi gider)? çikolata sos, yoğurt, şampanya, kıymalı börek vs.
yeğenim gey veya lezbiyen midir? ayrıca yeğenimin yaşı kaç? 18 ve üstü ise adam akıllı kendi başına karar verebilecek yaştadır, karışmam. sadece fikrimini beyan ederim. ha yeğenim hetero eminim ve kuru fark etmiyor, kur yapan kişi zaten kendini bir zahmet geri çeksin, baktın bir, hala yapıyor, iki hala yapıyor, e üç, yeter artık, amacın ne senin diye girerim olaya. *

en sevdiğin sezen şarkısı? hatta ilk 3 sıralaması yap beybi.
kesinlikle kalan çeker diyorum. giden, ne sebeple olursa olsun, hayatına devam etmek için yeni bir adım atmıştır. ortak bir ayrılık sonucu gitmiş olsa bile muhtemelen etrafında yeni bir ortam şekillenecek, geçmişi unutması kolaylaşacaktır. öte yandan kalan, balçığa batmış gibi sürekli giden kişiyi düşünecek şeylerle karşılaşır: gerek bulunduğu ortamdan onu hatırlatan şeyler, gerek terk edilmenin verdiği his, her şey onun için daha zorlaşmıştır.

alttaki yazar söyle bakalım en büyük pişmanlığın ne, elinde olsa bu pişmanlığı değiştirir miydin?
son çıktığım seyahat inanılmaz güzeldi. yeni insanlarla tanışmak, daha önce yürümediğim sokaklarda yürümek, farklı lezzetleri tatmak beni gerçekten mutlu etti.
alttaki yazar, son zamanlarda izlediğin en vurucu film veya dizi?
pazartesi de sıradan bir gün, gözde büyütmeye gerek yok derim. hatta, hafta başı olmasını başlangıçlara sevinen bir biriyseniz sevinçli ve neşeli bir başlangıç olarak düşünüp moral bulabilirsiniz.

alttaki yazar aşık olmayı özlemiş?
youngbear, bir kere denizi sevdiğim için bu açıdan olumlu düşünmüyorum.
genel anlamda da sıkıcı,bürokrat şehr-i dendiğini duyarım.sanırım duya duya aynı şeyleri düşünmeye başladım ama yine de bilmiyorum belki de öyle değildir.çünkü daha önce hiç yaşamadım ankara'da.
bırak seveyim,istanbul.
sphynxinator,beyaz tenliyim.
alttaki yazar,en çok hangi konuda iyisindir? yemek pişirmek gibi veya basketbol,futbol oynamak gibi ya da başka bişeyde?
  • /
  • 29