sesine,duruşuna,yaşam tarzına hatta ve hatta onurlu ölümüne bile aşık olduğumdur.
günümüzde yaşayan ve yaşamını yitirmiş bir çok sanatçının idolüdür.
defalarca biyografisini okuduğum,belgeselini izlediğim kişidir.
röportajında "bir nergis kadar geyim canım" demesi ile gönlüme taht kurandır.
mr.bad guy albümüne ölüp,bittiğimdir.
kendisine "gay misiniz?" diye soran muhabire hafif tebessüm ederek "en az bir orkide kadar gayim tatlım," diyerek beni benden alan queen solisti, müzik dehası. yaptığı müzik kendisinden sonra gelecek pek çok gruba ilham kaynağı olmuştur. ölüm sebebi aids'tir. ayrıca tüm mal varlığını en yakında kadın arkadaşı ile sevgilisi arasında paylaştırmıştır.
henüz altı yaşındayken aşık oldum kendisine. vhs bir kasetten izlemiştim canlı konser performansını. ağzım açık kalarak, nefessizce. hiç unutmam o anı. büyülendim adeta daha o anda aşık oldum, hayran oldum. o gün bugündür de hayranlığım katlanarak arttı. müzik bir din olsaydı kesinlikle peygamberi olurdu mr.faruk.
bu dünyaya insanları duygudan duyguya savurmak, kafalarını karıştırmak, kendilerini sorgulatmak, şaşırtmak üzere gönderilmiş, hatta daha ileri gidip komplo teorisi yaparsam insanlar üzerinde müzik yoluyla deney yaparak insan türünü anlamlandırmaya çalışan uzaylılar tarafından gönderilmiş olduğunu düşündüğüm ikon, uzaylı. onun gibisi gelmedi gelmez!
freddie mercury'nin hayatının sadece belirli bir dönemini anlatacak olması filmle ilgili tek kaygım. superman returns hayalkırıklığını saymazsak, bryan singer bu işin altından kalkar.
öleceğini bildiği dönemde tombik kedisi delilah için yazdığı bir şarkısı vardır.* sevimli bir şarkı olmasına rağmen arka plandaki hüzünlü hikayeyi bilenler, şarkıyı buruk bir gülümsemeyle dinlerler. ölümünden sonra trt'de kendine ithaf edilen bir programda, "yaşadığı aykırı hayat biçiminin sonucu olarak..." * minvalinde laflar eşliğinde uğurlanmıştır.