sabah ezanı

tüylerimi diken diken eden çoğu insanın aksine beni korkutan ezandır. hem de öyle böyle değil hani ve inatla sabah ezanlarında uyanırım çok uzun da sürmesinden dolayı uyandıktan sonra kulaklıktan müzik dinlemek zorunda falan kalırım.
kim ne derse desin en huzur veren ezgidir. insanin ruhunu oksar adeta, inansaniz da inanmasaniz da.
bazı sözlük yazarlarının tamamen müslümanlara olan nefret * ve aşağılayıcı bakış açısını kustuğu başlıktır. ki bu yazarlara sorsan her hangi bi ayrımcılıkla ilgili fikirlerini "hoyor horkos ozgordor" diye yanıtlayacaktır. bazı şinobiler laik devlet kavramından sanırım "dinsiz insan, toplum" gibi bir mana çıkarıyor, çıkarmasınlar. halkın çoğunluğunu oluşturan bi dini grubun dini ritüel ve ibadetleriyle bu kadar sık karşılaşmak şikayet edilesi ve ağlanası değildir. bu nereye gitseniz böyledir. evet müslümanlar bu ülkede çoğunluktalar ve ibadet çağrıları ezandır camiler her yerdedir ve doğal olarakta sık sık ezan sesiyle karşılaşacaksınız ezanın arapça olmasına gelince de bu sizi hiç mi hiç ilgilendirmez * o ezanlar okunacak namazını kılan kılacak sizin içinde üzgünüm. * * *
yazın resmen iskencedir. evinizin yanında cami, caminin de 8 hoparlörü varsa cam da açıksa ve okuyanin sesi de berbatsa görüyorsun ezgiyi.
kaç desibel olduğunu tespit edip, belediyeye gürültü kirliliği olarak şikayet etmeyi deli gibi isteten "kükrelti"(!)dir.

edit: evim cami karşısında. cami 2 minareli, her minarede 2 balkon(!), her balkonda dört hoparlör var da... demek ki amaç uyuyanı uyandırmak. hastayı, bebeyi, islam olmayanı... kimse uyumayacak! net.
islamcilarin 'dini ozgurluk' kisvesi altinda hukmunu gosterme, insanlara her zaman kontrol edildigini hissettirme ve gucunu empoze etme araci.

(bkz: ego)
(bkz: guc)

arapca olmasindan ziyade, 'olmasi' temel ozurluge hakaret en temelde.
saba makamında okunan ezandır. müminler için huşu ve huzur nedenidir.
makamı farklı olduğundan olsa gerek duyunca inanılmaz korktuğum pc, tv ne varsa kapatıp yorganı kafamdan aşırmak süretiyle yatağa girdiğim ezandır.
bu ülkede kilise çanlarının çalması kadar sabah ezanının okunması normal bir şeydir. çünkü bu ülkede dini hoşgörü vardır. geniş kitleleri etkilemiş tüm inanç sistemleri ibadetlerini istedikleri gibi yaparlar. hristiyanların kilise çanları çalıyorsa benimde ezanım okunacak.

hristiyanların müziği çan olabilir, belki bizim ezanımız daha uzun sürüyordur. ancak bu bizim inancımızdır. bunu biz seçmedik. arapça okunmasını biz müslümanlar seviyoruz. sanırım ateistlerin bu konuda ne düşündüğü umrumuzda değil. ayrıca kilise çanına oranla daha fazla ezan duymanız ülkenin büyük çoğunluğu müslüman olduğu için, herkesin evinin yakınına cami yaptırmasından kaynaklanır. eğer cami görmek, sabah ezanı duymak istemiyorsanız ateistler toplanır bir popülasyon* oluşturursunuz ve mahallenize cami yaptırmazsınız.

kilise: hristiyan ibadethanesi. kilise çanı:katolik kiliselerinde sabah, öğle, akşam üç vakit çalan çan.

inanan biri olarak ezan sisteminin doğru olmadığı kanaatindeyim. nasıl ki ateizm ya da herhangi bir ideolojinin kamusal alanda propagandasının yapılması doğru değilse inanmayan insanlar için de günde beş vakit ezan üzerinden propaganda yapılmasını doğru bulmuyorum. dini bir gereklilik var ise hoparlör sistemi kullanılmadan yapılması sanırım daha doğru olur. bunun dışında bu vatanı bize hediye edenlerin de ezan dinmesin, bayrak inmesin diyerek canı pahasına müdafaa eden insanlar olduğunu unutmamak gerek.
sevgiden , ibadetten , dayanışmadan ve en önemlisi estetikten birinciliğe oynayan dini ritüeldir
sabah ezan sesine uyanıp dinlemek bana huzur veriyor. dinlemeyi de çok severim. o vakit o sokağın sessizliği güneşin doğma çabaları ve elimdeki sigara ile kahve birlikteliği en sevdiğim zamanlardan bi tanesidir
rahatsız olabilirsiniz herkesin sevmesi gibi bi durum yok ortamda ama homofobiklikten yakınıp da islamfobikliğe bayrak kaldırmak da bana tuhaf geliyor. her zaman derim sorun toplumdaki saygı eksikliği.
nar kabuğunu tarçınlı suda bi müddet bekletip sonra balla içerseniz vücudunuzdaki eksikliği giderirsiniz .
(bkz: komiklik yaptım )
(bkz: gülsenize lan )
iğneyi kendine çuvaldızı ele batıran gerçek müslümandır diye biliriz...
başkalarının rahatsız olduğunu beyan ettiği birşeyin rahatsız edici olmadığını ve saygı göstermek gerektiğini iddia etmek, çok mu saygıdeğer bir tutumdur acaba? dedirtir...
evdeki namazdan, mekkedeki hacdan veya bireysel oruçtan rahatsız olmak başka birşeydir. ona islamofobizm denilebilir.
ancak, islamiyetin kimliğiyle alakası olmayan gerçek bir gürültüye saygı beklemek de ayrı bir ironidir!!!

*
aşırı seks içeren rüyamın son bulmasına sebep olan şey. şu şeyin erteleme tuşu yok mu ya?
pek cok problemi vardir. arapca olmasi, desibeli, okundugu yoreye sorulmadan bagirtilmasi, okuyanlarin okuma cirkinligi... ben hepsinden rahatsiz oluyorum o ayri.
sabah sessizliğinde hem korku, hem huzur. aynı zamanda hüzün ve umut. geçici bir dine yakınlaşma hali, aciz hissetme durumu; es-salatu hayrun mine'n-nevm'in gizemli tınısı, belki güvenebileceğin bir varlığın olduguna inanma isteği. eğer uyanmıssam pencereyi açtırır gayrı ihtiyari, dinlerken hafif gözlerim dolabilir bile.
sabahın o vaktinde su lavaboya degil de süngere aksın, ses olmasın alt komşuya diye abdest alırken lavabo giderine sünger koyan annemi hatırlatır sonra, anneannemi hatırlatır, fakültede çizim masası başında sabahladığım geceler gelir aklıma.
ve hayat geçer.
berekettir. eğer güzel okuyan bir imama denk gelmişseniz uykudan kalkıp oturur dinlersiniz ve ilahi duygulara kapılırsınız. sabah ezanında meleklerin herkesin rızkını dağıttığına inanılır, camınızı açıp şöyle bir o sakin havayı içinize çekin (mecazi anlamda rızkınızı alırmışçasına) ve huzurla uykunuza geri dönün.
sevgiden, ibadetten, dayanışmadan ve estetikten en uzak dini ritüeller arasında birinciliği hakedendir!
hadi 1500 yıl önce, elektrik yok, kentler bu kadar kalabalık ve sıkışık değil, saat falan da olmayınca, böle bağırtılar işe yarar ve bu kadar rahatsız etmezmiş...
ama şimdi, bu zamanda ve böyle berbat kentsel ortamlarda oluyor mu yahu?
cidden savunulabilecek bir uhrevilik, bir işlevsellik veya estetik var mı ortada? ezanın işlevini ve eda edilişini tartışmanın, islam ve din düşmanlığıyla ilgisi yoktur, insanlık ve yerindelikle ilgisi vardır dostlar... *
türkçe okunsa bu halinden daha fazla etkilemeyeceği kesindir. ırkçılık yapıpta ezanı da anadilimzde istemeyelim. herşeyin orijinal hali güzeldir. zaten anlam olarak da türkçede tam karşılığı olmayan tanımlar var. yerini tutmaz.
rahatsız olunan şeymiş . tabii bu da islama ait diye aksi takdirde ninni gelirdi bunlara..