bir heteroya aşık olmak
uzun süre oldu. uyuyamadığım bir gecedeyiz ve aklıma burası geldi. 2020 yılıymış burada o geceleri geçeridiğim günler. vay be zaman ne de çabuk akıyor. arkadaşlar eğer birileri okuyorsa ve okumuşsa eskiden yazdıklarımı bir şey söylemek istiyorum. hepsi geçiyor. ne değişti bilmiyorum. hala onu seviyor muyum? evet ama eskisi kadar degil bence. hani bir söz vardı seni seviyorum da seni sevmeyi o kadar sevmiyorum artık. o döbem karanlık ve hiç bitmez sanmıştım. acı benim anlamım sanmıştım örneğin. şimdi tam tersi. eğer aynı şeyleri yaşayan biri varsa ona geçecek takma gibi saçma bir şey demeyeceğim. umarım geçmesine gerek kalmaz diyeceğim. 4 sene oldu kimseye aşık olmadim yeniden ben. hala o baştaki korkunç bir acıya dönmeyen utancı ve aşkı özlüyorum ama artık onu aramak bile gelmiyor içimden. oysa onun için sürekli bana ulaşma çabası var. bir dostu kaybetmeme çabası:) eskiden en yakışıklı adammış gibi gelirdim son görüşmemizde meeeh oldum biraz. ben bile hayret ettim yani bir duyguyu bu kadar ustaca katletmiş olabilmeme. neyse demek istediğim ne öldüm ne kaldım. bambaşka bir hayatta bambaşka bir şekilde yaşıyorum. aşk? artık galiba öyle bir hissim yok.
sözlük yazarlarının şu an düşündükleri
en son ne zaman mutlu uyandığı?
düşün ki o bunu okuyor
canım benim, iki gözümün çiçeği... ne yaptıysam olmadı, kazıyamadım seni içimden. bir bilsen senden ve kendimden ne kadar gitmek istediğimi, ah bir anlasan ben anlatmadan da içimdeki gök gürültülerini... seni başkasının kollarında görmenin beni mezardan farksız kıldığını sana nasıl anlatırım? o fotoğraflara bakıp yaktığım sigaraların haddi hesabı yok mesela ama bunu sana söylesem ne olur? bir balkonda edilen duaları, nolur nasıl dinecekse dinsin bu acı diye sessizce feryatları...
düşün ki o bunu okuyor
bugün fark ettim ki canımı yakan şey seninle hiç sarılıp uyuyamayacak olmakmış. nasıl anlatsam bu boşluğu? sanki şehirlerce insanı koysam oraya dolmazmış gibi.sen orada ben burada...
dizilerden unutulmayan kareler
https://www.youtube.com/watch?v=8bw5z0rbtey
anlamlı şarkı sözleri
bu ara ihtiyacım var sana, ellerimi sakın bırakma, bana huzur veren tek yer senin yanın unutma
acı
içimde bir dağa çıkıp çığlıklar atma isteği var... içimde tuttuklarımın haddi hesabı yok galiba. artık taşıyamıyorum da... ilk defa yürürken ayaklarımın nereye gittiğini bilmediğimi ve o ayaklarımın bedenimi taşıyamadığını da fark ettim. bir gün bu acıdan kurtulmak için gideceğim ve giderken herkesten aynı anda gideceğim. sen bunları asla bilmeyeceksin, ben de sana anlatmayacağım. acının bir adabı olmalı
düşün ki o bunu okuyor
şimdi bir başkasının kollarında uyuyorsun, birkaç saat önce konuştuk. sesinden uzun zamandır duymadığım bir mutluluk akıyordu. içimde kelebekler açtı birkaç saniyeliğine, sonra hepsi intihar edip karartı içimi... yarın birkaç fotoğraf atarsın gibi geliyor bana, aslında bu gece bekledim elimde sigarayla. nasıl kaldırırım, nasıl katlanırım? ben de bilmiyorum. seni mutlu eden ben olmak isterdim... geçen gün konuşurken şey demiştim sana, keşke başka bi yaşamda karşıma çıkarsaydı hayat seni, sen öyle ben böyle... anlamadın, hayır bu hayat olmasaydı benim bu kadar iyi bir kardeşim olmazdı dedin bana ama benim dileğim bambaşkaydı... evet, şu an şu saniye bir başkasının kollarındasın, sanki deprem olmuş ve bu şehirdeki tüm binalar aynı anda üstüme yıkılmış gibi, enkazdan sağa çıkamıyorum galiba. sen mutlu ol diyorum yine de, sesin hep bu kadar mutlu gelsin bana. bırak açmasın benim içimde baharlar, hem alışırım ben. nelere alıştım bunca zaman ah bir bilsen.
depresyon
sanıldığının aksine mutsuzluk hali değil, hissetmeme halidir. hocalarımdan birisi patoloji dersinde anlatırken şöyle demişti "depresyondaki insanlar için üzülüp çabalamanız ve onlara bir şey yaptırmaya çalışmanız işe yarayan sonuçlar vermez çünkü depresyon, bir şey yapamama ve hissedememe halidir." gerçekten etik olsa kendime bu tanıyı koyar her şeyi salarım ama henüz biraz daha zamanım var gibi
ülkeden kaçıp gitmek için nedenler
arkanızda birini bırakmak istemek...
acı
ben acı nedir bilmezmişim... az önce sevgilinle senin yanına geliş planını yaptık, özledim demişsin o da almış biletini hemen. hep korkardım bugünün geleceğinden inanır mısın? neden bilmiyorum ama herhangi bir duygu hissetmiyorum şu an. bir karanlık odada, karanlıktan korktuğum için gözlerimi sımsıkı kapamışım, ışığım yalnızca sensin sanmışım. meğer sen benim karanlığımmışsın ben bunu geç anladım. acı tam olarak bu galiba
yalnızlık
benim anlamım galiba, ne zaman bir karanlığa düşecek olsam hatırlarım ve yalnızsın derim kendime, korkma çünkü ışık tutacak kimsen kalmadı...
dizilerden unutulmayan kareler
"ted, this moment already is gone... look around, ted. you're all alone..."
emre aydın
sesini sevidğim ama bi türlü karakterine ısınamadığım sanatçı, sürekli hayranlarını ön plana çıkarıyormuş gibi yapıp aslında kendinden başka kimseyi umursamıyor bence ama yine de sanatını beğeniyorum ve dinliyorum
ölüm
nedensizce her geçen gün yaklaştığımı düşündüğüm şey
ayı sözlük yazarlarının şu an dinlediği şarkılar
iz bırakan kitap cümleleri
"ama yemin ederim ki ümitsizliğin nasıl tedavi edileceğini bilmiyorum, tanrı biliyor ya kendiminkine bile bir faydam yok..."
karar vermek
hayat dediğimiz şey aslında bir verilmiş kararlar bütünlemesi gibi geliyor bana. hep yanlış kararlar verdiğimden, gitmem gerekirken kaldığımdan mıdır bilmem ama rezil bir hayata sahibim artık
vertigo
neden bana csdeki bir harita ismiymiş gibi geliyor da değilse aşırı rezil olurum diye yazmasam mı diye düşündürttü
neden yalnızsınız
yalnız değilim de sevilmeyi beklediğim tek kişi var diyelim. o yüzden yapayalnız hissediyorumdur belki de