zeka düzeyi 7 yaşındaki bir çocuğunkiyle eş değer kalmış, beatlesa büyük hayranlık besleyen, küçük bir kızı olan sam adındaki bir adamın hikayesi. başrolünde sean pennin oynadığı film, bir çok eleştirmen tarafından ölmeden önce izlenmesi gereken filmler e dahil edilmiştir.
into the wild gibi muhteşem bir filmin senaristi ve yönetmeni olmakla kalmayıp benim adım sam gibi bir dramda başrol oynayıp kocaman adamları ağlatmayı başarmıştır.
fıstıklı ve peynirli tombi arasında herkesin fıstıklısını aldığı dönemde; ayak kokuyor diye kimsenin peynirlisine dalmadığını bildiğinden, parmaklarındaki kokuya aldırmadan doya doya tüm paketi bir başına yiyebilmendir.
küçükken niye yastığın altına koyup yattığımda; sabah hediye verdiklerini anlamadığım sonradan hepsi çıkınca sorgulamayı bıraktığım, doktorlarına severek gittiğim organ.
trafiğe takılmadan etrafı seyredebileceğimiz,rüzgarı hissedebileceğimiz, motorlu araçlarla giderken kaçırdığımız şehrin küçük süprizlerini yakalaybileceğimiz, sürerken kalori yakabileceğimiz, gitgide kendi yoluna sahip olan, olmasa da şerit kaplayan,türklerden gürkan gençin ipek yolunu geçtiği, vücudumda dövmesini taşıyacak kadar severek kullandığım ve etrafımdaki herkese zorla aldırdığım çevreci araç.
günümüzde kafa dinlemek, huzur dolmak amaçlı pazarlanan turistik ve günlük ücretleri tam pansiyon otellerin ücretleriyle aynı olan ilkel, tek katlı, tek oda,verandalı kaçamak tatil evleridir ama bengalli göçmen işçilerin kendilerine yaptıkları geçici ahşap barakalarmış aslında.
doktorlara yüzde beş indirim yaptığından; doktorlar zengin olmadan önce bu arabayı kullanırlar. çok yaygın olmasına rağmen iyi kullanıcılar arasında fransız teknolojisi, özellikle şanzuman kısmı kilometre arttığında sorun çıkardığı için tercih edilmez. *
annemizin ceket vatkasından meme yapmak , mermer sehpada kafa yarmak, asansörde fahrenheit ve brüt kokusuna boğulmak, bankanın verdiği kumbaradaki paraları günde 18 defa saymak, dandik tencerelerdeki dibi tutmuş pudingi kaşıklamak, misafirlikte uzatılan çikolatayı kibarca reddetme terbiyesi, kullanılmayan koltuk üstleri örtülü salondan anne evde yokken korkmak, akşam elma ve portakal soyup bıçağın ucundan yemek, kozalak toplayıp boyamak, yabancı dizilerde görüp ev köpeği için tutturup en fazla balık ya da muhabbet kuşu izni koparıp; o kuşa pis cimbom dedirtmeye çalışmak, keşke babam cosby olsa diye özenmek, semt pazarında annenin arabasını tutup kaybolmamaya çalışmak, hemen sofraya oturmak için ellerimi yıkadım diye, hemen uyumak için de diş fırçasını ıslatıp; dişlerimi fırçaladım diye yalan söylemek, yara bandını çok mühim ilaç sanıp karın ağrısı geçsin diye göbeğine yapıştırmak, kanayan dizlere daha tentürdiyot sürülmeden üfleyip bağırmak, evden çıkmadan mutlaka çişini yapmak, o zamanın matematik kitabı yazarı ahmet buhanın ölmesini istemek, akşam ezanından önce evde olmak, muzlu şampuanın tadına bakmak, pilavı ketçapla yemek, gece apartman yöneticisinden gizli kapıcıya inip kazana kömür at diye yalvarmak, yazın gelen kapıya yığılmış kömürlerden ufak bir parça alıp yere sek sek çizmek, tebeşir yutup ateş çıkarmak, casio saatlerle mahalle arkadaşlarının yaşlarını hesaplamak bu dönemin çocuklarına has hareketlerdir.
annemizin ceket vatkasından meme yapmak , mermer sehpada kafa yarmak, asansörde fahrenheit ve brüt kokusuna boğulmak, bankanın verdiği kumbaradaki paraları günde 18 defa saymak, dandik tencerelerdeki dibi tutmuş pudingi kaşıklamak, misafirlikte uzatılan çikolatayı kibarca reddetme terbiyesi, kullanılmayan koltuk üstleri örtülü salondan anne evde yokken korkmak, akşam elma ve portakal soyup bıçağın ucundan yemek, kozalak toplayıp boyamak, yabancı dizilerde görüp ev köpeği için tutturup en fazla balık ya da muhabbet kuşu izni koparıp; o kuşa pis cimbom dedirtmeye çalışmak, keşke babam cosby olsa diye özenmek, semt pazarında annenin arabasını tutup kaybolmamaya çalışmak, hemen sofraya oturmak için ellerimi yıkadım diye, hemen uyumak için de diş fırçasını ıslatıp; dişlerimi fırçaladım diye yalan söylemek, yara bandını çok mühim ilaç sanıp karın ağrısı geçsin diye göbeğine yapıştırmak, kanayan dizlere daha tentürdiyot sürülmeden üfleyip bağırmak, evden çıkmadan mutlaka çişini yapmak, o zamanın matematik kitabı yazarı ahmet buhanın ölmesini istemek, akşam ezanından önce evde olmak, muzlu şampuanın tadına bakmak, pilavı ketçapla yemek, gece apartman yöneticisinden gizli kapıcıya inip kazana kömür at diye yalvarmak, yazın gelen kapıya yığılmış kömürlerden ufak bir parça alıp yere sek sek çizmek, tebeşir yutup ateş çıkarmak, casio saatlerle mahalle arkadaşlarının yaşlarını hesaplamak bu dönemin çocuklarına has hareketlerdir.
imam olmaya puanları yetmemiş dışarıdan *okuyan amcaların söylemidir.ayrıca kanserin hindiba ya da kuşburnu içerek geçeceğini sanan bu amcalar; eşcinselliğin tedavisini ve eşcinsellerin topluma geri kazandırılmasını istemektedir. belki kendi oğlu da eşcinseldir ve ona akşamları okunmuş yeşil mercimek yedirerek rol yeteneğinin gelişmesini sağlamıştır.devamındaki kürtaj olsun zina olsun konularda da yine etrafta hiç kadın görülmemiştir.. ne konuşan..ne dinleyen..ne de chp teyzesi gibi cık cık diye yazıklanan..
yıldırım şimşek'in sabırsızlıkla beklenen; sosyal mahallelerde kaybettiğimiz benliklerimizin bizden de gizli olarak ortaya çıkması kurgusuna dayalı; tüm lgbtt camiasınca birbirlerine hediye edebilecekleri başucu olasıca kitap.
sözlükteki ilk eksi oyumu kullanmış bulunuyorum. herkese hayırlı olsun. hemen çat diye veremedim gittim geldim okudum döndüm bir daha okudum iyi niyet bulamadım verdim napiim. artık ben de seri eksi veren ibneyim holley.
spor amaçlı yapılmadığında zevk veren ve çok da iş gören eylemdir. genelde kaçmak, uzaklaşmak, otobüse yetişmek, tuvalete yetişmek, kovalamaç, sinirden hızlı yürürken ayarını kaçırmak, sevdiğin birini görünce ay ay diye yönelmek, sıcak bir şey yediğimizde ağzımızı açmak suretiyle hızlanmak için koşarız. yıllardır koşan insan görmediğimin farkına varıp, bir koşu bakkala gideyim dedim bütün sokaktaki insanlar elimde musanın asası varmış gibi ikiye yarıldı, korktular. demek ki medeni toplumda yapılmaması gereken hareketmiş. *