lost soul

Durum: 1537 - 0 - 0 - 0 - 04.11.2016 14:13

Puan: 32678 - Sözlük Kaşarı

15 yıl önce kayıt oldu. 1.Nesil Yazar.

Tamam.
  • /
  • 77

gelecek uzun sürer

sonbahar ile beni en kalbimden vurmuş özcan alper'in ikinci yönetmenlik işi. içinde dicle olan, içinde diyarbakır olan, içinde 'ses'ler olan, içinde füruğ* olan pek duru, pek naif, pek güzel bir film.

konusu kısaca şöyle:
sumru ( gaye gürsel), üniversite tezinde kullanmak için anadolu ağıtlarını toplamak üzre yola çıkar. bu seyahatte yolu diyarbakır'a düşer. diyarbakır'da yolu ahmet'le ( durukan ordu), bir kilisede bekçilik yapan antranik'le, ve bölgede devam eden adı konulmamış 'savaş'a tanıklık eden başka başka insanlarla kesişir. ağıtların hikâyerini toplamak için kaldığı diyarbakır'da, sumru, geçmişinden bir acıyla yüzleşecektir.

o 108 dakika dicle gibi akıp gidiyor usul usul. harikulade bir film.

bu afişi:


bu fragmanı:



bu da en güzel sekanslardan biri:
"sana bi'şey dinleteyim mi?"

cumartesi gecesini evde yalnız geçiren ezik insan

belki de oralarda biryerlerde iki romantik film üst üste gecesi yapıp, ikinci sınıf senaryoları imrene imrene izliyordur. yazık kimin çocuğuysa. sevin, bağrınıza basın bence. yani.

ayı sözlük geleneksel homojenlik ödülleri 2015

kategoriler ve adaylar şöyle:



en dolu başlık onur ödülü

ayı sözlük chat
ayı sözlük yazarlarının şu an okudukları kitaplar
dark bear
alttaki yazara soracaklarım var
adamın amına koyan şarkılar
günün sözü
ayı sözlük yazarlarının şu an dinlediği şarkılar
ayı sözlük itiraf
başlıkları alt alta okumak
ayı sözlük

_______________________________________


en çok okunan başlık onur ödülü

yaran inci sözlük swfleri
en yaratıcı küfürler
türkiye'de eşcinsel ünlüler
ilk eşcinsel deneyim
dark bear
ayı sözlük chat
ayı sözlük yazarlarının şu an dinlediği şarkılar
alttaki yazara soracaklarım var
31 çekerken anneye yakalanmak
ayı sözlük itiraf

_______________________________________


en çok enrty girenlerden okuması en zevkli olan yazar

tra jedi
futurelavirs
mahallenin bakkalinin kocasi
pony slaystation
aigai
kurokuma
naringergedan
tunatuan
horizonmersin
dark bear

_______________________________________


en çok hoş alan yazarlar adına onur ödülü

naringergedan
pisuvardaki siyah kil 3
aigai
futurelavirs
dark bear
mahallenin bakkalinin kocasi
kurokuma
tra jedi
pony slaystation
ciwan

_______________________________________


en çok boş alan yazarlar adına onur ödülü

bankacibear
sarosbalik
mahallenin bakkalinin kocasi
subjugator
bearhairy
ciwan
kurokuma
green apple
pisuvardaki siyah kil 3
dark bear

_______________________________________


ayı sözlük'ün en seksisi

leoparsiz burjuva
aigai
eferkhamin
bankacibear
arvellian
wunthri
wolverine
armut
cikolatali kek
persona
futurelavirs
rdbear
firegan
cortland
kafamyok
pilot jones
ahmetonski
hunkalunka
oglak
octoberer

_______________________________________


ayı sözlük'ün en beybisi

oglak
tunatuan
firegan
smellycat
nikimsi
pony slatstation
mutfakta panda yatakta koala
scherzo
armut
karpuzsever
arvellian
elma sekeri
hunkalunka
leoparsiz burjuva

_______________________________________


en 7 laçolu hürmüzü

naringergedan
hayaterkegi
bv bear
sadpanda
mahallenin bakkalinin kocasi
bankacibear
zagor
futurelavirs
pisuvardaki siyah kil 3
astral
armut

_______________________________________


en evde kalmış kurumuşu (kısmetse olur özel ödülü)

pisuvardaki siyah kil 3
mr nobody
ciwan
nikimsi
porter
smellycat
patates puresi
thewinteriscoming
pembe panjurlu ev
hepberabear
tunatuan
eythymos
sphynxinator
naringergedan
max blum
filizku

_______________________________________


en fettanı (firdevs yöreoğlu özel ödülü)

azadbear
aigai
persona
pisuvardaki siyah kil 3
hunkalunka
hepberabear
max blum
futurelavirs
ciwan

_______________________________________


en işveli cilvelisi

naringergedan
smellycat
hunkalunka
leoparsiz burjuva
aigai
porter
persona
wunthri
armut
karpuzsever
thewinteriscoming
dark bear
firegan
hepberabear

_______________________________________


en şeytan tüylüsü

persona
hepberabear
kurokuma
bankacibear
aigai
dark bear
nikimsi
naringergedan
kuma
ciwan
futurelavirs
ben sana dayanamam
armut
pisuvardaki siyah kil 3
pony slaystation
octoberer

_______________________________________


en aktivist - protesti (diren ayol özel ödülü)

persona
faredir fare
mimar
hepberabear
ciwan
cake
leoparsiz burjuva
dark bear
futurelavirs

_______________________________________


en ukdecisi

lost soul
mahallenin bakkalinin kocasi

_______________________________________


en lubunyası (ay herhaldeeeğ özel ödülü)

sphynxinator
eythymos
arvellian
ciwan
wunthri
futurelavirs
smellycat
utopya
hunkalunka

_______________________________________


en ayı (ayı'k olun ayol özel ödülü)

punkbear
bodurayi
sphynxinator
max blum
stonewall
cake
dark bear
hunkalunka
aigai
persona
kuma
bankacibear
mistweaver
muahhhh
rdbear
wagaman
cortland
kevbear

_______________________________________


en çalışkan moderatör

hepberabear
lost soul
horizonmersin
futurelavirs
naringergedan
bondbear

_______________________________________


en çalışkan editör

patates puresi
nikimsi
ciwan
leoparsiz burjuva
mimar
astral
tunatuan
zagor
cortland

_______________________________________


en yaratıcı nick

tra jedi
bearabeare
birelindejopyapbanablowjob
pony slaystation
leoparsiz burjuva
mahallenin bakkalinin kocasi
iyi aile lezbiyeni
lost soul
tavadakasarlisucuk
hayaterkegi
inanilmaz ama gerzek
mutfakta panda yatakta koala
naringergedan
nickimi sallasam ellisi
hepberabear
kafabearmilyon
actual proof

_______________________________________


en iyi tespit onur ödülü

kedilerin gece delirme sorunu - zagor - (bkz:#272786)
aileye açılmak - marti - (bkz:#34890)
insanın yaşlandığını anladığı an - mahallenin bakkalinin kocası - (bkz:#85411)
şirin adı verilen insanların hepsinin sevimsiz olması sorunsalı - aigai - (bkz:#121565)
lezbiyen olma meraklısı lezbiyenfobik kız - nikimsi - (bkz:#224945)
pasif yönelimli olmayı hakaret olarak gören sözlük yazarları - ciwan - (bkz:#47056)
eşcinsel olmak - rdbear - (bkz:#57445)

_______________________________________


en çok özlenen yazarlar (tülay geri dön özel ödülü)

kelayi
fanfenussen
tra jedi
mandalinayesili
paw
bozosnn
marti
kafambearmilyon
makul ayi
medyum fettish
loranahmes2
limonagaci
keremce
kuma
bodurayi
mahallenin bakkalinin kocasi
3un5inlafi
greenday
burak diye biri
kurokuma
anormal genc
aussiebum
cikolatali kek
hey gidi hey
lepiskacasta

_______________________________________


en atarlı en madi (onlar karılarının çektiği pornolara baksın özel ödülü)

astral
sarosbalik
smellycat
pisuvardaki siyah kil 3
zagor
persona
ciwan
bankacibear
hepberabear
mr nobody

_______________________________________


en troll

olmuyorneyapsamolmuyor
green apple
pisuvardaki siyah kil 3
mutemadiyen bakiyorum
gofrettin
subjugator
halklailiskilerci
cartman
dutchbear
kurokuma
white wine

_______________________________________


en psikopatların en psikopatı (asdi özel ödülü)

faredir fare
pena
nikimsi
hepberabear
zagor
hippicampus

_______________________________________


en yardımseveri (yetiş bacım özel ödülü)

horizonmersin
hepberabear
futurelavirs
mimar
thewinteriscoming
filizku
bondbear

_______________________________________


en hoş entryler adına onur ödülü

tanga - (bkz:#10725) - dark bear
ilk eşcinsel deneyim - (bkz:#53314) - keremce
çocukken yapılan saflıklar - (bkz:#57822) - hey gidi hey
ayı sözlük yazarlarının askerlik anıları - (bkz:#45779) - max blum
aileye açılmak - (bkz:#34890)- marti
heteroseksüel arkadaşı teselli etmek - (bkz:#23293) - dark bear
ayı sözlük yazarlarının depresyondan kurtulma taktikleri - (bkz:#19958) - dark bear
tanışma sürecinde sorulanlar - (bkz:#17994) - bearinlove
insanın yaşlandığını anladığı an - (bkz:#85411) - mahallenin bakkalinin kocasi
eşcinsel olmak - (bkz:#57445) - rdbear

_______________________________________


en boş entryler adına onur ödülü

abdullah öcalan - (bkz:#117747) - hulya tuhafi
leyla zana - (bkz:#53030) - ciwan
pkk - (bkz:#89640)- tr chaser
deniz gezmiş - (bkz:#52498) - limonagaci
bdp heyetinin karadeniz turu - (bkz:#115277) - cocuklugumun soguk geceleri
baba nolur bugün erkeklerle sevişme - (bkz:#14398) - pisuvardaki siyah kil
anal seksle oruç açan eşcinsel - (bkz:#144842) - subjugator
leyla zana - (bkz:#53028) - sarosbalik
selahattin demirtaş - (bkz:#53053) - bankacibear
ayı sözlük'te bir garip heteroseksüel olmak - (bkz:#116645) - cartman

_______________________________________


en anlamsız entryler adına onur ödülü

türkiye den vize istemeyen ülkeler - (bkz:#67827) - gymvet
nyan cat - (bkz:#70889) - tmcraq
kürtlerin yok sayılması sorunu - (bkz:#52766) - pisuvardaki siyah kil 3
sevişmek - (bkz:#76799) - fuckingperfect
ayı sözlük yazarlarının oy verme özrü - (bkz:#63084) - pedobear
hoşlanılan erkekle duş almak - (bkz:#62263) - fikretcan
ispanyol erkekleri - (bkz:#70390) - mahallenin bakkalinin kocasi
ülkemizdeki eşcinsellerin gün geçtikçe artması - (bkz:#50239) - pisuvardaki siyah kil 3
ayı sözlük yazarlarının penise verdikleri isimler - (bkz:#1925) - anormal genc
ayı sözlük yazarlarının yaşadığı komik anlar - (bkz:#70913) - mahallenin bakkalinin kocasi

kürdistan'da savaş var

tam ortasında, tam da kalbinde bulunduğum savaş.* (entry'nin sonunda 'savaş' kelimesine vurguyu ayrı bir şekilde yapacağım) ve söylemekte hiçbir beis görmediğim şu lafı da etmeden geçemeyeceğim: "türkiye üzerinde gittiği en doğudaki yer ankara olanlar, bir zahmet konuşmasınlar." klişeyse klişe.

ne diyordum?
hah!
tam ortasında, orta yerindeyim.

öncelikle şu "kürdistan diye bir yer yok"culara birkaç kelâm eyleyeyim:
resmî olarak 'kürdistan' adında bir ülke yok. bu hususta -sanıyorum ki- hemfikiriz.
ancaaaaak, gelin görün ki, 'kürdistan' adında bir bölge var olmuştur, vardır ve dahi var olacaktır. bu gerçek yadsınamaz, göz ardı edilemez. "kürdistan diye biryer yok" demek, idrak yollarında bazı sorunların var olduğu anlamına gelir ki bu durumda da ivedi bir şekilde bir doktora görünülmesini salık veririm. akıl sağlığı için yapılması elzem bu.

belgelerle konuşmak gerekirse de:

harita, osmanlı'nın orta doğu'da 2. abdulhamit dönemindeki topraklarını gösteriyor. haritanın orta kısmında, sağdan sola doğru, kürdistan yazıyor.

hâsılı,
"kürdistan" adıyla anılan bir bölge hâli hazırda mevcut durumda. bir zahmet bu gerçeği anlayın artık. o bölgenin var olması, senin hayatını sonlandıracak bir şey değil. istersen oraya "barzoistan" de. fark da etmez.


bir de bu tür haberler, bu türden paylaşımlar yapan kişilere "madem öyle git orda savaş" diyen zihniyet var ki... onlara ne diyeceğimi ben bile bilmiyorum. nasıl bir aymazlıktır, nasıl bir düşüncesizliktir, nasıl bir empatiden yoksunluktur; anlamıyorum.
böyle bir yaklaşım eşcinselleri savunan heteroseksüellere "madem öyle, git bir erkekle/kadınla sikiş" demeye benziyor,
ya da çin'in uygur türklerine yaptıklarını anlatan birine "madem öyle, git orda savaş" demeye benziyor,
veya nazi almanyası'nın yüzbinlerce yahudiyi katlettiğini söyleyen birine "madem öyle diyorsun, yahudi misin ki?" demeye benziyor.
ne kadar saçma, değil mi? örnekler çoğaltılabilir elbette. bunlar meramımı anlatmaya kâfi şimdilik.

kürdistan'da savaş* var; doğrudur.
ve bu savaşı görmezden gelenleri -hele ki bundan gizli ya da açık bir şekilde keyif alanları- ne toplumsal hafıza, ne tarih, ne de kalpler unutur.
toplumsal hafızadan emin değilim elbette. o hafızayı sikeyim.


*
türk dil kurumu sözlüğünde 'savaş' kelimesi şöyle açıklanıyor:
"iki ya da daha çok devletin, istediklerini kabul ettirmek ya da başkasının isteklerine boyun eğmemek amacıyla, birbiriyle diplomatik ilişkilerini keserek silâhlı güçlerle vuruşmaları."
canım, iki devlet demişsin; ama kürdistan'da devam eden 'savaş'ta ben iki devlet görmüyorum. cizre'de, silopi'de, sur'da, silvan'da savaşan iki devlet yok.
'savaş'an iki taraf var:
bir ülkenin ordusu/kolluk kuvvetleri
ve
bir etnisitenin 'özgürlüğü' için 'savaş'tığını söyleyen bir örgüt.

bunu söylerken de sorumlu olarak tek bir tarafı da göstermemek gerekiyor. klişelere vurup "tece devleti insanları öldürüyor" ya da "pekaka teröristtir" laflarını kullanmayacağımı da okuyucu anlamıştır umuyorum.
bu aşamada ise 'devlet' ve 'hükümet' kelimelerini iyice bir ayırmak elzem gelir.
kürdistan'da devam eden kırımı yapan 'tc devleti' değil; 'akape hükümeti'dir.
ve bu kırımı herhangi bir şekilde olumlayan, bu vahşetten herhangi bir şekilde keyif alan, bu boktanlığı herhangi bir şekilde savunan ve bunda da hiçbir beis görmeyen bütün zihniyetleri de sikeyim. nokta.



eklemeyi-unutmuşum editi:
bir de günlerce süren çatışmaları, çatışma seslerini duymadan, yakılıp yıkılan yerleri görmeden, biber gazına bağışıklık kazanmadan, "bugün eve/işe nasıl gideceğim?" diye düşünmeden, şehirlerin üzerine ve insanların yüzlerine düşen endişeyi görmeden konuşmak çok kolay anladığım kadarıyla.
biz bunları konuşurken sur'da top-tank-tüfek seslerini ve patlamaları duyuyor, sigara molasında sur'dan yükselen dumanları görüyor ve bir şehrin sistemli bir şekilde her koldan yakılıp yıkılmasına şahit oluyorken...cık, anlayamazsınız.

burdaki hiçkimsenin annesinin ölü bedeninin 6 gündür sokak ortasında yatıyor olmasının ne demek olduğunu bildiğini sanmıyorum.
ajitasyon kasıyor değilim. duygular umrumda bile değil. ama şunca şey bile gözleri açmaya yetmiyorsa, ülke hepten boku yemiş demektir zaten.
seyir eyliyor, temaşa ediyoruz biz de, sanki pek sarkastik bir tiyatro oyununu izliyormuş gibi.
eskilerden biri anlatsa, "şöyle şöyle oldu" dese, inanmazdım büyük ihtimalle.
canlı kanlı tanıklık etmek çok ilginçmiş.
vay be!

silence is sexy

2000 yılında yayınlanan einstürzende neubauten albümü. "sessizlik seksidir" diyor albüm ve albüme adını veren şarkı. ama sonunda da "your silence is not sexy at all*" diye de eklemeyi ihmal etmiyor blixa bargeld beyefendisi.

şarkı listesi şöyle:
1. sabrina -

2. silence is sexy -

3. in circles
4. newtons gravitätlichkeit -

5. zampano
6. heaven is of honey
7. beauty
8. die befindlichkeit des landes -

9. sonnenbarke
10. musentango -

11. alles (ein stück im alten stil)*
12. redukt -

13. dingsaller
14. total eclipse of the sun -

whatsapp'tan penis fotoğrafı yollayan insan

neden bu kadar yerden yere vurulduğunu bir türlü anlamıyorum cidden. nedir yani? hele "hayâ" deyip, "ahlâk" deyip, "edep" deyip de yorum yapmaya çalışanlar yok mu... ahaha! derdiniz neydi ki?

gayet de 'normal' insandır. isterse sikinin, isterse amının, isterse götünün, isterse memelerinin, isterse dudaklarının, isterse yüzünün fotoğrafını yollar yahu! sik. am. göt. meme. dudak. yüz. ne var yani?
rahibe teresa'yı, ne bileyim jeanne d'arc'ı, mecdelli meryem'i oynamaya gerek yok.

sevgilisine yollar -ki zaten 'sevgili' dediği, sevdiği görmüştür en mahrem yerini, en mahrem hâlini.
'koli'sine yollar -ki gayet olağan. yarım saat sonra sevişecekler zaten. fizibilite raporu almanın herhangi bir yanlış yanı yok.

yanisi;
sana ne. bana ne. size ne. bize ne. kime ne.

ayı sözlük geleneksel homojenlik ödülleri 2015

bütün kategorilerde kıran kırana çekişmelerin yaşandığına dair dedikodular alınıyor kulislerden. çok heyecanlııııı! örövizyon sonuçlarını bekliyor gibi bekliyorum. düze pua: la töğki.

mesmerism

dead can dance'nin spleen and ideal albümünden büyüleyici bir şarkı.

'mesmerise' ingiliz dilinde 'hipnotize etmek' demek. kelimenin kökeni ise (aslında 'kelimenin isim babası' da denebilir) franz mesmer adlı alman bir doktordan geliyor. franz mesmer, bütün canlı ve cansız varlıklar arasında doğal bir enerji transferi olduğunu iddia eder. bu iddia üzre de hipnoz yöntemi ortaya çıkar.

şarkıya dönecek olursak;
adının hakkını ziyadesiyle veriyor, lisa gerrard "leylileylileylaylay leylileylilaylay aaaaaa" dedikçe hipnotize ediyor, loop manyağı ediyor. şarkının ortalarına doğru söylenen ingilizce sözlerde ise "korkularına karşı çık / ki yıllardır hipnotize olmuşsun / bu sessizlik büyüsünü kır" gibi şeyler söyleniyor.

dinlensin:

timber

ecnebi (bilhassa ingiliz dilini konuşan) oduncuların, ağaç kestikten sonra "düşüyor" mahiyetinde dillendirdikleri kelime.

kareli kırmızı oduncu gömleği

hıhım, o tahmin ettiğiniz gömlek. kim başlattı, nasıl başladı, ne zaman başladı, neden başladı, herkes mi oduncu oldu, babam böyle krema yapmayı nereden öğrendi; bilmiyorum; ancak sokağa çıktığınızda her 10 kişiden 6'sının üzerinde bu gömlekten var. erkek veyahut kadın fark etmiyor. üstüne üstlük gömlekle kalmayıp, montumsu, top'ımsı, ceketimsi hâlleri bile mevcut.



timbeeeeeeeeeeeeeeeer!*

seri artı oy veren ibne

seri artı oy veren melek başlığında uzuun zamandır bahsi edilmekte zaten.

füruğ ferruhzad

hani gece dile gelip de konuşmaya başlasa, "olum," der "yeter artık! ölülerle yaşamaya daha ne kadar devam edeceksin?",
dünyanın en karizmatik ve dünyanın en âciz sesiyle cevap veririm:
"bağırılabilirdi
gayet yabancı bir sesle, gayet yabancı bir sesle
'seni seviyorum'
güçlü bir adamın kollarında
güzel ve sağlam bir nesne olunabilirdi"

ve tabi,
"sebepsiz bağırılabilir ve denebilirdi
'ah, çok memnun oldum."
diye de bitiremezdim.



şiir okuyun, sevdiğiniz adamın/kadının sesinden şiirler dinleyin.
ve füruğ'u çok sevin.

dogruhaber.com.tr nin homofobik haberi

bu insanbozmalarına tık kazandırmaya gerek yok. haber şöyledir:

amerika, israil, hdp-pkk, chp işte 'onursuz' ittifak - 27.06.2015 14:46

amerika, israil ve avrupa'nın desteği ile türkiye'de ahlaka karşı savaş açan derneklere, kurulan vakıflar aracılığı ile milyon dolarlarca para akıtılarak bu dernekler finanse ediliyor.
şükrü gündüz / doğruhaber

hükümet ise avrupa birliğine gireceğim diye bu ahlaksızlıkları durduracak hiçbir adım atmıyor. işgallerle islam topraklarını kan gölüne çeviren haçlı ittifakı, ahlaksızlığı yaygınlaştırarak, müslüman halkları ifsad etmek istiyor. amerika'nın öncülüğünde yapılan bu onursuz ittifaka karşı özellikle türkiye'de müslüman halkın gereken tepkiyi ortaya koymaması ise yapılmak istenen ifsadın yaygınlaşmasına sebep oluyor. eşcinsel sapık derneklere türkiye'de hdp, chp ve marjinal sol gruplar destek veriyor. en açık desteği ise hdp veriyor. hdp seçimlerde eşcinsel milletvekili göstererek bunu ortaya koymuştu.

obama eşcinsellere açik desteğini ilan etti

islam dünyasının her tarafına fitne taşıyıp savaş çıkaran ve müslümanları birbirine düşüren amerika başkanı barack obama, yayınladığı bir mesaj ile eşcinsel sapıklara sahip çıktı. obama mesajında, “2015 haziran ayını lezbiyen, gey, biseksüel ve trans onur ayı ilan ediyorum.” diyerek amerika'nın eşcinsel sapıklara olan desteğini açık bir şekilde ilan etmiş oldu.

amerika konsolosluğu ve chp'li belediyler sapiklara destek oluyor

obama'nın bu açıklamasından sonra istanbul'daki abd konsolosluğu'na eşcinsel sapkınların kullandığı dev bir bayrak asıldı. istanbul'da ayın 28'inde taksim'de eşcinsel sapıkların yapacağı yürüyüşe chp'li belediyeler de desteklerini ilan etti. desteklerini ilan eden belediyeler; beşiktaş belediyesi, ataşehir belediyesi, şişli belediyesi, balıkesir edremit belediyesi ve bursa nilüfer belediyesi.

sapiklar konser verecek

eşcinsel sapkınlardan oluşan amerikalı bir müzik korosu da 27 haziran cumartesi günü saat 18:30'da boğaziçi üniversitesi'nin güney kampüs meydanında ücretsiz konser verecek. bu koronun daha önce konser vermek istediği zorlu psm'de vereceği konser, tepkiler üzerine iptal edilmişti. boğaziçi üniversitesi'nin böyle bir etkinliğe kapılarını açması ise tepkiyle karşılandı.

müslüman bir ülkede, verilen ilk eşcinsel konser olacak

sadece eşcinsel erkeklerden oluşan boston gay men's chorus (boston eşcinsel erkekler korosu)'nun, 110 kişilik ekibiyle ramazan ayının 10. gününde zorlu center'da vereceği konser, yoğun tepkiler üzerine iptal edilmişti. 28 haziran 2015 günü istanbul'da yapılacak olan “istanbul lgbti onur yürüyüşü” etkinlikleri kapsamında düzenlenmesi planlanan konserin, zorlu center'ın iptal kararı üzerine boğaziçi üniversitesi'nde yapılacağı duyuruldu.

orta doğu turu kapsamınca önce israil'e, ardından da türkiye'ye gelecek olan koronun şefi, istanbul'daki konserle ilgili yaptığı açıklamada “müslüman bir ülkeye yaptığımız ilk tur olacağı için çok önem veriyoruz” ifadelerini kullanmıştı.

özgür-der'den cinsel sapkinlik eylemlerine tepki

başta istiklal caddesi olmak üzere istanbul'un çeşitli noktalarında 28 haziran'a kadar düzenlenecek olan lgbti yürüyüşlerine özgür-der'den tepki geldi. özgür-der cinsel sapkınlığı özendiren eylemlerin valilik tarafından yasaklanmasını istedi. özgür-der'den yapılan açıklamada, istanbul valiliği'nin cinsel sapkınlıkların meşrulaştırılması, yaygınlaştırılması çabalarına sessiz kalarak lgbti tarafından organize edilen yürüyüşe müsaade etmesinin kabul edilemez olduğu belirtildi.

istanbul valiliği bu rezilliğe izin vermemelidir

açıklamada, “istanbul valiliğini, halkımızı çürütmeye, temel ahlaki değerleri aşındırmaya, gelecek nesilleri ifsada yönelmiş ve tam bir uluslararası komploya dönüşmüş bu kampanyaya karşı tedbir almaya çağırıyoruz.” denildi. özgür-der açıklamasında toplumu ifsada yönelik bir etkinliğe şu veya bu gerekçeyle göz yumulmasının kabul edilemez olduğu vurgulanarak şöyle denildi: toplumun genel ahlakını ve huzurunu korumakla görevli bir kamu kurumu olarak istanbul valiliği bu rezilliğe geçit vermemelidir! 28 haziran pazar günü istiklal caddesi gerekirse yaya trafiğine kapatılmalı ama asla edepsizliğin, sapkınlığın kitlesel bir tarzda meşrulaştırılmasına zemin kılınmamalıdır!

aşk halinde

metin ve kemal kahraman kardeşlerin meyman* albümünden bir naiflik, güzellik, duruluk.

sözleri şöyle:
aşk halinde geçsin bu fani ömrüm
hülyalı bir serxoş* kadar bulutlu
"ben ben miyim, değil mi?" suali olmasın
kendi sokaklarında kıblesiz yolcu

bir ayaz vursun da tenim duyayım
kör olsun karanlık, cevrin bileyim
bir şenlik bahçesinde oyun dizeyim
devr-i devran içinde mihmandar hancı

ütopyalar güzeldir

ferhan şensoy'un ferhangi şeyler oyununda saz eşliğinde söylediği türkçe ve fransızca sözlü türkü.

sözleri şöyle:
düşten de mor bir aşkı
yaşadığın da gittin, yar
bir gittin ki sus oldu
pusa büründü hisar

bir vapur dumanıyla
sanki gelecek gibi
birgün gelecek elbet
ütopyalar güzeldir

(burdaki fransızca dörtlüğün sözleri hiçbiryerde yok)

comme la fumé d'un bateau
comme la siréne l'a ramené
qu'elle reviendra ça c'est sure
les utopies sont belle

onu bana verseler
vermeseler, ne yazar
ben bir kadın sevdim ki (ceylan ertem cover'inde ikinci kere tekrarladığında "ben bir adam sevdim ki" der)
evim artık gül kokar

qu'on me la donne ou pas
je m'en fou complétement
j'ai si aimé cette femme
que ma maison sent la rose

bir vapur dumanıyla
sanki gelecek gibi
birgün gelecek elbet
ütopyalar güzeldir

ingilizce bilmeyen yazarlar sözlükten uçurulsun kampanyası

i, here, would like to start a campaign in order to get rid of all those bloody effing bastards that use ayı sözlük and without a glimpse of shame, continue ignoring the fact that they do not know one tiny word from the most wondrous and wonderful language of them all: english.
their level of ignorance disgust me and the ones who agree with me. be it beginner or elementary, unless their level of english is upper-intermediate, those so-called writers should be kicked off from this marvelously interactive online dictionary if we all want to reach the top of encompassing civilizations.

hence i, lost soul, have started the campaign on change.org and would love all modernized writers to sign it:
http://www.change.org/p/dark-bear-panda-...

thank you for your cooperation.


tanım düzenlemesi:
ilginç kampanya.


ekleme:
şu ana kadar 2 ingiliz ajanının imza attığı kampanya. aym şakt.

editeyşın:
(bkz: ingilizce bilmeyen yazarlar rahatsız)

ayı sözlük yazarlarının sevmediği insan tipleri

gösterip de vermeyenler*. gerçekten sorunları nedir; anlayabilmiş değilim. (benim için hemen şuraya bir derdini sikeyim butonu. teşekkür ederim)

a girl walks home alone at night

"iran'ın ilk vampir filmi" olarak lanse edilen, ana lily amirpour'un ilk yönetmenlik işi. iran'daki hayali 'bad city' adlı şehirde geçen ve siyah-beyaz olarak çekil film, sırtını salt vampir mitine yaslamıyor; western ve feminizmden de yararlanıyor. olay örgüsü ise ziyadesiyle karışık. bu bağlamda; b-film, bağımsız sinema -ve dahi indie- türleri sevenler için biçilmiş kaftan.

konusu kısaca şöyle:
uyuşturucu müptelası babasıyla yaşayan arash'ın başı babasının borçlu olduğu uyuşturucu satıcısı kadın taciri saeed ile belaya girer. borcunu ödemek için yanında çalıştığı kadının evinden bir şeyler çalar. bu arada saeed, çarşaflı tuhaf bir kadınla karşılaşır sokakta. kadını evine götürür ve burada saeed'i öldürür kadın.
bir gece, bir kulüpten çıkan arash yolunu kaybeder aldığı haplar yüzünden ve yolu evinde yalnız vakitler geçirip müzikler dinleyen bu çarşaflı tuhaf kadınla kesişir.

fragman:


afiş:


film müzikleri de film kadar takdire şayan:

dead can dance

büyü sesli lisa gerrard ve ozan brendan perry işi. 1981 yılında kuruluyor 'ölüler dans edebilir' ve günümüze değin hikâyelerini anlatmaya devam ediyorlar. 1998 yılında suskunluğa bürünüyor grup ve lisa gerrard ile brendan perry solo albümler çıkarıyorlar. 2011 yılında tekrar bir araya gelip kaldıkları yerden sürdürüyorlar müziklerini.
melodileri -ve sözleri de- gayet karanlık, gayet sihirli. hele ki lise gerrard'ın sesi... harikulade.


stüdyo albümleri:
dead can dance (1984)
spleen and ideal (1985)
within the realm of a dying sun (1987)
the serpent s egg (1988)
aion (1990)
into the labyrinth (1993)
spiritchaser (1996)
anastasis (2012)
bunların yanında toplama albümleri de var.

aperitif olarak;
mesmerism -

cantara -

the host of seraphim -

saldek -


bunu seven buna âşık oldu:
(bkz: vas)

silent stream of godless elegy

1995 yılında kurulan senfonik/folk metal grubu. çek cumhuriyeti'nden. türün sevenleri için muazzam bir alternatif. zira ziyadesiyle 'underrated' bir grup ssoge. senfonik/folk metal türü adına kaçırılmaması gerekiyor. son ses dinleyip kulaklardaki pası cayır cayır melodilerle gidermek elzem.

stüdyo albümleri:
iron (1996)
behind the shadows (1998)
themes (2000)
relic dances (2004)
navaz (2011)
bunların yanında kısaçalarları ve demo kayıtları da var.

başlangıç olarak;
lovin' on the earth -

i come and stand at every door -

mokoš -

tanczylabym -
  • /
  • 77
  • /
  • 41

frida kahlo


hayao miyazaki


korpiklaani


istanbul


kedi


ayı sözlük yazarlarının twitter sayfaları


burhan kuzu


özgür mumcu


trans onur haftası


hayat kısa kuşlar uçuyor


fatih akın


ahlak


cadının bohçası


seni düşünmek


selda bağcan


yalnızlık


dark bear


god is an astronaut


back to black


savina yannatou


  • /
  • 41
Henüz bir favori entry yok.

Toplam entry sayısı: 1537

lilith

şöyle bir hikâyesi var:
"tanrı balçıktan yaratmıştı ademle lilithi. ruhlarını kendi nefesinden vermişti. birbirlerine eş olur ademle lilith. ancak adem cinsel ilişkide üstte olmak ister. lilith karşı çıkar ademin bu üstünlük ve ayrıcalık isteğine. "tanrı ikimizi de eşit yarattı" diyerek itiraz eder.
aralarında tartışma çıkar. lilith, ademin kendisine karşı şiddet kullanacağını anlar ve tanrının yanına kaçar.
tanrı, lilithin güzelliğinden o kadar etkilenir ki ona kendi gizli adını söyler. tanrının gizli adını bilmek, artık büyük güce sahip olmak ve istekleri tanrı tarafından mutlaka yerine getirilmek anlamına gelmektedir. bunu bilen lilith, tanrıdan kanat ister. tanrı da verir. lilith artık kanat sahibidir. uçarak kızıldenize gider ve orada yaşamaya başlar.

ancak olay burada böyle bitmez. çünkü adem hâlâ lilithi geri istemektedir.
tanrı üç melek görevlendirir. melekler lilithi geri dönmeye ikna edecektir. kızıldenize gider melekler. önce yumuşaklıkla ikna etmeye çalışırlar. ama kararlıdır lilith. geri dönmeyi kabul etmez. lilithin bu tavrını gören melekler tatlı dili bir yana bırakıp bu kez lilithi kızıldenizde boğmakla tehdit ederler. ama lilith gücünün farkındadır. tanrının gizli adını bildiğini, ona güçlerinin yetmeyeceğini söyler, onu rahat bırakmazlarsa gelecekte doğacak tüm bebekleri öldürmekle tehdit eder.

sorunun çözümünde tek bir yol kalmıştır: uzlaşmak. aralarında bir anlaşmaya varırlar. buna göre lilith çölde yaşamayı sürdürecek, bunun karşılığında da üzerinde "lilith" figürlü nazar boncuğu taşıyan bebeklere dokunmayacak, onları asla öldürmeyecektir.

artık anlaşılmıştır ki lilithten ademe yâr olmayacak. yeni bir kadın yaratmaktan başka bir yol kalmaz ve tanrı, havvayı yaratır. ama tanrının başı lilithten dolayı bayağı ağrımıştır. bu yüzden havvayı lilith gibi ademle aynı maddeden yani balçıktan yaratmaz. ademin kaburga kemiğinden yaratır ki havva, ademe karşı çıkmasın, eşitlik iddia etmesin, itaatkâr olsun. lilith gibi asi olmasın."

dele zaram

rûdekî* adında bir insan yaşamış şu yıldan bin sene önce**. klasik iran edebiyatının kurucusu olarak kabul ediliyor günümüzde. mesnevileri, gazelleri, kasideleri, rubaileri, şiirleri var günümüze değin ulaşan.

işte, o şiirlerinden bir tanesi dele zâram. türkçe şerhiyle "zavallı gönlüm" yani.
ilk olarak fereydoun farrokhzad*** tarafından müziklendiriliyor. çok zaman sonra mohsen namjoo abé'm kiosk grubuyla beraber tekrardan dillendiriyor.

şimdi...
fars dilinin güzelliği üzre birsürü şey yazabilirim de;
şu ahenge, şu güzelliğe bak hele:

"dele zârem, fegân kem kon
tu eşkez dîdegân kem kon
gam ô nâle ze can kem kon
..."


sesim pek güzel değildir -ne yazık ki.
hele böyle bir şarkıdır, bir türküdür söylemeyeyim; ben bile utanıyorum sesimden.
o derece yani.

ama, işte,
bazı zamanlar oluyor
tawûsê melek'ten diliyorum da
kendimden geçe geçe söyleyebilsem istiyorum.

"...
vay çe nâle hâ ke ez dil be râhet nemûdem men
behre-î ez an be ômrem, be coz hem nedîdem men
..."


bunu dinleyip dinleyip,
sohrab'ın, hâfız'ın, füruğ'un,
hayedeh'in, azam'ın, mohsen'in,
bahman'ın, abbas'ın, ibrahim'in****
yoluna düşesi geliyor insanın.



"
ey zavallı gönlüm, az feryat et
gözlerimden az gözyaşı dök
canıma az hüzün ve gözyaşı kat
ah, ne kadar ağladım yoluna gönülden
bu yüzdendir ki ömrümde kederden başka bir şeye sahip olmadım

beni öldürdü bakışın
yolunu gözlüyorum
senin ay yüzünü göreyim diye
benim secdegâhım, ay'ım, kâbe'm oldu yüzün
gönlüm senin lüle lüle saçlarının büklümünün esiri oldu

gel, biraz otur yanımda
canımdan oldum beklemekten seni, sevgilim
artık bitir küslüğü, ayrılığı
çünkü ağına düştüm ve gönül kuşu senin avın oldu
gönlüm senin için yanıyor ama sen habersizsin
ah, ciğerimi yakan ahım neden gönlünü etkilemiyor, güzel

gel kucağıma, gel ve gör, sensiz başıma ne geldi
ay tenlim, gümüş yüzlüm, gel ve gör, nemli gözlerimi

ey can, ey kadim sanem,
ey can, önceki gece
ey can, rüyama bir ay girdiğinde
ey can, haberdar oldu
ey can, kalbim, ay yüzlü'm,
ey can, senin yanıma geleceğinden.
ey can, bir gel,
ey can, bir gör.
ey can, endamın ne hoş ve ne tatlısın.
ey can, gönlümü
ey can, sen süslüyorsun
ey can, vefanla teselli et gönlümü.
"



mohsen namjoo ve kiosk düeti:



feridun ferruhzad:




*bazı yerlerde adı rüdeki veya rudaki ya da rudeki olarak da geçiyor.
**tam olarak milattan sonra 858-941 yılları arasında.
***feridun ferruhzad. füruğ ferruhzad'ın* erkek kardeşi.
**** sohrab sepehri, hâfız-ı şirâzi, füruğ ferruhzad, hayedeh, azam ali, mohsen namjoo, bahman ghobadi, abbas kiarostami, ebrahim golestan.

lost soul

bakıyoruz; neler yazabiliriz diye...

ilk girimi 2011 yılında ağustos ayının 14'ünde akşam 5'te yazmışım ayı sözlük'e.
o günün üzerinden 5 yıldan fazla vakit geçmiş.

zaman, pekâlâ, hiç de acımadan patır patır ilerliyor işte.

ben, yeri geldiğinde, gayet duygusal bir insan olabiliyorum sanırım.
gerçi, bazı zamanlar oluyor, dünyanın bütün dertleri omuzlarıma birikmiş gibi hissediyorum
sonra
bazı zamanlar oluyor, dünyanın en huzurlu insanı benmişim gibi hissediyorum.

biz insanlar, bu girift ruh hâllerinden uzaklaşamıyoruz içinde yaşıyor olduğumuz dünya, dünyaya geldiğimiz zaman, zamanı harcadığımız olaylar hasebiyle.

son dönemde hem sözlük içre, hem de içinde yaşıyor olduğumuz ülke içinde olan bitenler beni ziyadesiyle etkilemiş durumda. bu yüzdendir ki uzunca bir süre kendimi soyutlamak niyetindeyim bazı mecralardan.
sözlük de bu mecralardan bir tanesi.

ülkenin içinde bulunduğu ahval dahilinde akıl sağlığımı korumanın en iyi yolu olarak bunu görüyorum:
kendimi müziklere, kitaplara ve filmlere hibe edeceğim.
"insanlardan buz gibi soğudum." diyor cahit külebi,
vardır bi' bildiği.

şu 5 yıl boyunca güzel insanlarla konuştum, güzel insanlarla tanıştım, çirkin insanların yazdıklarını okudum, çirkin insanlardan uzak durdum.
hali hazırda peyderpey konuşuyor/mesajlaşıyor olduğum iki-üç kişi var.

hayatım boyunca, franz kafka ile akıl ve ağız birliği etmişçesine, çevremde hep birkaç insan oldu zaten.
ne demiş: "huzur mu istiyorsun? az eşya, az insan."
şu iki-üç kişi benim için 5 yıl 3 ayın getirisidir; yüreğime basmış, özümsemişim.
kâfidir benim için.

"insan ne için yaşar?"
peki,
"insan ne için yazar?"

ilk sorunun cevabı nezdimde değişmekle beraber,
ikinci sorunun cevabı benim için bellidir:
hayat gailelerimden bir tanesi dünyaya bir iz bırakabilmektir.

o yüzden girilerimi silmiyorum.
burada kalsınlar, okunsunlar.

ingeborg bachmann şöyle yazar pek güzel bir şiirinde*:
"hiçbir şey gelmeyecek bundan böyle."

kapanışı güzel bir müzikle yapayım.

"like little puffs of smoke
we're here and then we're gone"



ayı sözlük'e yolunda başarılar dilerim.
güzel günler görmek dileğiyle.


*bu arada,
olur a iletişime geçmek isteyen yazar ya da okurlar olabilir.
mail adresi şudur:
_________________
[email protected]
_________________
istediğiniz herhangi bir şey hakkında yazabilirsiniz.
okumaktan keyif alırım.

güzel günlere...

babasız kızlar balosu

güzelinden bir perihan mağden şiiri.


"bu davette topuğunuzun ya da kanadınızın
biri kırık olmalı
bu şartı yerine getirmeyenler
kırık ön dişler ya da deşik ciğerlerle de
katılabilirler"

uzun hazırlıklardan geçtik biz
uzakdiyarlara uçtuk: başka çaremiz yoktu
babasız kızlar korosu:
babamız bizi sevmedi
çirkiniz! çirkiniz!
zır deliyiz. güzeller güzeli şüphe
kır kalbimi, alışığım ben
yeşil gözleri babamın: gözleri zehirli yosunlardandır
ince ince proje dokur, gürcü soğuk ve mağrur
babamı hiç görmedim - ki onca yıldır

"bu baloya davetli kızlar
babalarının cenazesinde bulunmayacaklar"

niye seveyim seni
babalarının terk ettiği kızlar, kötülüklerinde cömert
aşklarında hazin ve güvenilmezdirler

babasız kızlar korosu:
babamız bizi sevmedi
öyle birşey koptu ki içimizde
bütün kötü kadınlar bizden sorulur
kaçmayı biliriz biz en iyi
ey cesur! ey sevgili! sıkıysa bak gözlerime
taşa çeviririm seni, mum gibi eritirim
çocukluk acıları pazılarımdır benim
ah ben ne güçlü ne unutkanım bilemezsin.

"balomuz gece yarısını geçe başlayıp
canımız isteyince biter"

kandırdur arabalarıyla dolanmayız biz
cam kırıklarında dans etmek varken
babasız kızlar korosu:
küfredip kavga çıkarırız
çirkiniz! çirkiniz! çirkiniz
babamız bizi sevmedi
cümlenizin hakkından geliriz
yaralarımıza şap dökerek büyüttük kendimizi
göçebeyiz; talan eder tüyeriz
hayat, baskınımıza mazur bir davet yeridir
arka kapıları tekmeler içeri gireriz
yaklaşma yakarım, dumanını üflediğim gibi
keyfime bakarım

ön kapıdan ve sırayla
buyrun kibar hanımlar beyler
babanız sizi sevdi de ne oldu?
korkak, kör ve bok gibisiniz.

1 man 1 jar

şu sitedeki muazzam(!) beyamca ve kavanozu:
http://www.1man1jar.org

+18 koydum başına. haberiniz ola.

ayı sözlük

tanım: güzel sözlük.

şimdi saydıracam. ar yü redi mi?

her şeyden önce şunu belirtmem gerekiyor ki ayısözlük sade ayıların/bear'ların ve ayıseverlerin/chaser'lerin yazdığı, okuduğu bir sözlük değil. bunun ayırdında olmayanlar var sanırım. eğer ki hâlâ "ay, ayısözlüüüük ^^ ayılaaarrrrrrrr vaaar" modundaysanız, bir silkelenin ve kendinize gelin. sözlük yazarları -ve bittabi ki okuyucuları- arasında ayı ve ayısever olmayan onlarca adam -ve bittabi ki de kadın- var.

aynı zamanda ayısözlük sade bir eşcinsel sözlüğü değil. zira hem yazarlar hem de okuyucalar arasında eşcinsel olmayan adamlar, kadınlar da var. bunun da ayırdına varın.

peki, interaktif sözlük ne demek? ben cevap vereyim: yazarların başlıklar açtığı ve bu başlıkları tanımladıkları entry'ler girdiği bir online ortam.

buraya kadar bir sorun var mı? bence yok. şu yukarıdaki üç paragraf ile ilgili "beybi, bence yanlış düşünüyorsun; haksızsın" dediğiniz biryer varsa, haber eyleyin. bilahare açıklarım karşılıklı iki kahve içerken. sohbetim koyudur.

efendim, onca yazar varken, haliyle farklı farklı görüşler, inanışlar da olacak. bu gayet doğal. benim "beyaz la bu!" dediğime, bir başkası "yooo, ne alaka? o basbaya da siyah" diyebilir. kabulümdür.
işte, sorun burda zuhur eyliyor:
bu gerçeği kabullenemeyenler var.

herkes aynı düşüncede olacak diye bir şey yok. bunu şu muazzam beyinlerimize bir sokalım ilk önce. kimse kimseyle aynı fikirde olmak zorunda değil. bilakis farklılıklar iyidir, güzeldir, candır, canandır. bağrınıza basın.

ben, mesela, kalkıp geçenlerde yiyiştiğim seksi erkeğin göğüs kaslarını nasıl anlatabiliyorsam; bir başkası dün gece arabasına bindiği taksiciyi kolilediğini anlatabiliyorsa; diğeri en sevdiği pornonun linkini verebiliyorsa; bazıları nick altı entry'lerinde birbirlerini yalayıp yutabiliyorsa; kusura bakma ama, bebeğim, öbürü de kalkıp siyasetten, politikadan, kültürden, kürtlerden, araplardan, çerkeslerden, lazlardan, yahudilerden, cenıfır lopez'in amından, colton ford'un sikinden dem vurabilir, bahis eyleyebilir.

demem o ki;
sen nasıl ki dilediğin gibi entry'ler düzebiliyorsan sözlükte, başkası da dilediği konularda yazabilir.
sırf hoşuna gitmedi diye, açılan bir başlık sonrası bir başka yazarı provakatör olarak niteleyemezsin. hayır, beybi, öyle bir lüksün yok ne yazık ki.

cenıfır lopez'in amının ne kadar sulu ve seksi olduğunu yazan bir başlık ve entry hoşuna gitmedi mi? bak, o entry'nin altında bir eksi oy butonu var. oraya tıkla. hayatına mutlu mesut yaşamaya devam et. ha, o da mı kesmedi seni? başlığın altına dilediğin gibi saydırabilirsin. ama unutma; sözlük kuralları var. sevmediğin, hazzetmediğin bir başlık ya da enrty için dilediğini yazabilirsin, sövebilirsin, saydırabilirsin. ama bunu sözlük kuralları çevçevesinde yap. zira cenıfır lopez'in seksi ve sulu amını anlatan o entry'i yazan yazar da aynı şekilde sözlük kuralları çevçevesinde yapıyor yaptığını.

demem o ki;
yazarın biri dilerse kürdistan başlığını da açar, isterse recep tayyip erdoğan'ı göklere çıkarır, dilerse abdullah öcalan'ı yerden yere vurur, canı isterse mustafa kemal atatürk'ü övüp övüp bitirmez, ya da dün yiyiştiği kolinin seksi vücüdunu anlatır. buna kimse karışamaz. ne sen, ne de ben. bunu elbette ki sözlük kurallarını gözardı etmeden yapması gerekiyor, değil mi? ha, baktın ki sözlük kurallarının damına koymuş. ispikçiler var, editörler var, moderatörler var. onlardan biri değilsen, herhangi birine bir mesaj atıp "bak, sözlük kurallarını çiğnemiş bu entry'de." de. gereği yapılır.

çok mu uzattım?
az kaldı.

velhasıl-ı kelâm;
interaktif bir sözlükte farklı görüşlerde, farklı fikirlerde birsürü yazar var. herkes aynı fikirde olmak zorunda değil. derdin "mmm, bence hepimiz aynı şeyleri savunmalıyız. hem burası eşcinsel sözlük. öyle şeyler yazılmamalı"ysa, oturup biraz daha düşün derim.
sen dilediğin kadar ibne/gay/eşcinsel muhabbeti döndürebiliyorsan; adamın biri istediği kadar siyasetten, politikadan, cenıfır lopez'ın amından konuşabilir.
zira farklılıklar herzaman güzeldir. aksi takdirde kendini tekrar eden, hep yerinde duran bir ayısözlük karşılayacak seni ilerde. bu da hiç güzel olmayacak.
öptüm yanacıklarından. mucuk.

hrant dink

güzel adam.

"türkiyeliyim... ermeniyim... iliklerime kadar da anadoluluyum. bir gün dahi olsa, ülkemi terk edip geleceğimi batı denilen o hazır özgürlükler cennetinde kurmayı, başkalarının bedeller ödeyerek yarattıkları demokrasilere sülük gibi yamanmayı düşünmedim. kendi ülkemi de o türden özgürlükler cennetine dönüştürmek ise temel kaygım oldu.
şu anda yaşayabildiğim ya da yaşayamadığım haklara da bedavadan konmadım, bedelini ödedim, hâlâ ödüyorum." demiş vakt-i zamanında.

sonra, 19 ocak 2007de kalleşçe öldürüldü; bir nefret cinayetine kurban gitti bu güzel insan.

cumartesi anneleri

arjantin'deki kirli savaş döneminde hayatını gözaltılarda kaybeden ya da kaybolan çocukları için örgütlenen plaza de mayo madre'den ilham alan güzel anneler.

ilk kez 27 mayıs 1995te galatasaray lisesi önünde toplandılar gözaltında kaybolan ya da işkenceyle hayatını kaybeden oğullarının, kızlarının, canlarının, kardeşlerinin, eşlerinin hesabını sormak için.
hâlâ, yine cumartesi günleri, yine galatasaray lisesi önünde toplanıyor bu güzel anneler.

elif karlı

bu kadının "erkek kadın fark etmez. aşk insanı affetmez. ne gerek var kavgaya. haydi eller havaya.eller havaya" diye giden bir şarkısı vardı. biseksüelliğin kitabını yazmıştı teee yıllar önce. piyasa, değerini bilmedi işte bu kadının. üzülüyorum. duşa girip ağlayacam. giden günlerim oldu. çok.

ayı sözlük'teki herkesi ayı veya ayısever sanmak

büyük bir gaflet uykusu. tez zamanda bu gaflet uykusundan uyanmalı şu fani bedenler.


edit çakayım şuraya:
sözlük yazarlığı tarihimin ilk tespiti oldu bu. kendimle gurur duyuyorum.

selahattin demirtaş

okuduğunu anlayamayanlar, bakıyorum da, ağızlarından salyalar akıta akıta açığını aramaya çalışıyorlar. şakaysanız komik değilsiniz; yok efendim, ciddiyseniz de çok komiksiniz.

bahsi edilen cümleden hemen sonra gelen tümceyi götünüzü aça aça okumanızı salık veririm. bak, ne diyor:
"biz pkk'yı terör örgütü olarak tanımlamıyoruz. ancak, sivilleri hedef alan eylemlerini terör olarak nitelendiriyoruz."

"faşo ağalık yapacağım, ille de nefret kusacağım" diye diye kendinizi heder ettiğiniz bu şerefli* yolda, idrak yollarınız da kapanmaya yüz tutuyor elbette. çok yazık.

ha, ben de seni** insan olarak tanımlamıyorum. ancak, nefes alıyor olduğun için bir organizma olduğunu kabul ediyorum. n'apalım.



*iki ş ve kelime sonuna olumsuzluk son eki eklendiğinde daha manidar oluyor. kıpskıpskıps.

**



ekleme: t = z

ingilizce bilmeyen yazarlar sözlükten uçurulsun kampanyası

i, here, would like to start a campaign in order to get rid of all those bloody effing bastards that use ayı sözlük and without a glimpse of shame, continue ignoring the fact that they do not know one tiny word from the most wondrous and wonderful language of them all: english.
their level of ignorance disgust me and the ones who agree with me. be it beginner or elementary, unless their level of english is upper-intermediate, those so-called writers should be kicked off from this marvelously interactive online dictionary if we all want to reach the top of encompassing civilizations.

hence i, lost soul, have started the campaign on change.org and would love all modernized writers to sign it:
http://www.change.org/p/dark-bear-panda-...

thank you for your cooperation.


tanım düzenlemesi:
ilginç kampanya.


ekleme:
şu ana kadar 2 ingiliz ajanının imza attığı kampanya. aym şakt.

editeyşın:
(bkz: ingilizce bilmeyen yazarlar rahatsız)

ingilizce ilahiyat

ehm. ikinci random gülüşüm geliyor ve buna götümüm iki seksi yanağı da eşlik ediyor: asdşlfksadşflkasdf.

her şeyden önce ingilizce ilahiyat programının haklılığını savunmak için mısır daki el ezher üniversitesi nin örnek gösterilmesi şaşılacak ve üzerine kahkahalarla gülünecek bir şey. niye? çünkü, sen kalkar üç beş yarrak kafalı adamın yönettiği ve onun bunun uşağı yaptığı mısır ı bana örnek gösterirsen, ben de gülerim.

el ezher üniversitesi lan! ve sen argümanının geçerliliğini savunmak adına bu üniversiteyi (üniversite demeye dilim varmıyor ya, neyse) örnek gösteriyorsun. daha 2010 yılında, bu yerin (kendisine üniversite deyip iltifat etmeyecem) hadis bölümü başkanı şöyle bir fetva veriyor: "kadınlar, aynı işyerindeki erkekleri emzirirse, akrabaya dönüşür, tacize uğramaktan kurtulur." o ye, dis iz naaays!
bu üniversite bozmasının daha birsürü vukuatı var da... konumuz kendileri değil.

"your argument is invalid, babe." diyeyim ben. ingilizce ilahiyat. ohuhuuuv! sanırım yine boşalacam. başka şeyler düşün. başka şeyler düşün.

hayır, o değil de... at gözlüklerinini az çıkarın yahu! kış zaten. güneş de pek yok. caaanım gözlerinize bir şey olmaz. merak etmeyin.

4-5 yıl içerisinde bu bölümden mezun olanlar ingilizce öğretmenliği yapacak. ingilizce öğretmenliği ve ingiliz dili ve edebiyatı okuyanlar da siki yerler artık afiyetle. "mmm, en azından kısa değil."

ulan! siz sanıyor musunuz ki bunlar güzelce okuyup, ilahiyat ile ilgili mezun olduktan sonra ne yapıyorlarsa onu yapacaklarını? sanıyorsunuz demek. valla muazzam. alkışlıyorum. ancak ben sanmıyorum. bu badem bıyıklı filintalara okudukları üniversitelerde formasyon dersleri verilecek. e onlar da bunu can-ı gönülden kabul edecekler elbette. sonra da kalkıp ingilizce öğretmenliği yapacaklar muazzam, harikulade, excellent and fluent ingilizceleri ile.

gazetecilik (ya da daha alakasız) bölümü okuyup, ingilizce öğretmenliği sertifika programına yazılıp ingilizce öğretmenliği sertifikası alan ve sonra da kpss yi geçip (kpss ile ilgili de birsürü şey denir esasında. neyse) ingilizce öğretmenliği yapan adamlar var bu ülkede. bu adamlar, kendi gençlerini ingiliz dili ve edebiyatı ve kültürü ile haşır neşir olmuş ingilizce öğretmenliği ve ingiliz dili ve edebiyatı okuyan gençlere tercih ederler elbette. daha geçenlerde doğunun amına koyan melleleri devlet memuru statüsüne kavuşturmadı mı bunlar? ha? gözünüz mü görmüyor, görmek mi istemiyorsunuz? az öngörülü olun yahu!

ben gidip az virginia woolf okuyayım diyecem ama yasaklanmalı bence hanımefendi. zira intihar dinimizce caiz değil. haksız mıyım? hmmm. oscar wilde? oooooo! asla olmaz. ibne o lan! yassak kardeşiiim! ibnelik dinimizce caiz değildir. cezası idamdır ve ibneler cehennemliktir.

harun yahya okumak varken, virginia woolf, oscar wilde, edgar allan poe de kim oluyormuş? hepsine kafam girsin.

"caiz değildir"in ingilizcesi ne ola ki hem? öğreneyim. ilerde lazım olur. badem bıyık yakışır mı bana sizce?

ingilizce ilahiyat

izninizle entry me random bir gülüş ile başlıyorum: ajsdklfjasdfkljasdf.

şimdiiii...
istanbul üniversitesi nde var bu bölüm. afili bir de adı varmış: theology in english. oh yeah babe, i am coming, i am coming!
bir yıllık ingilizce hazırlık sınıfından sonra dört yıllık lisans eğitimi veriliyormuş.

olay burda. göz atılabilir: http://egitimdeyapilanma.istanbul.edu.tr/mufredat.php?id=469

öyle bir gözüdönmüşlük belirmiş ki adamlarda yakın zamanda "ben ingilizce ilahiyat okudum ve ingilizce öğretmenliği yapıyorum" diyen adamlar türeyecek ortalıkta. bekleyip görün.

i came.

uzun saç

erkeklere hiç yakışmadığını düşünüyorum. bunun seksist (siz türkler ne diyor? ammm... ammm... cinsiyetçi?) bir bakış açısıyla alakası yok. yakışmıyor işte.
uzun saç ve erkek ikilisi,
ı ıh, olmuyor, olmuyor, olmuyor!
Henüz takip ettiği biri yok.